Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/607 E. 2020/308 K. 19.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/607 Esas
KARAR NO : 2020/308

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 08/08/2019
KARAR TARİHİ : 19/06/2020
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 08/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; davalı şirkette 05/04/2018 tarihinde bağımsmız yönetim kurulu üyesi seçildiğini, bağımsız yönetim kurulu görevini yerine getirmek için gerekli mesleki tecrübeye sahip olmadığının SPK tarafından bildirilmesi üzerine yerine başka yönetim kurulu üyesi seçilmesinin istenildiğini ve bundan dolayı olağanüstü genel kurul kararı alındığını, 02/07/2018 tarihinde görevinden istifa ettiğini, yönetim kurulu tarafından kabul edildiğini, yerine …… ve ….. ‘nin seçildiğini, yeni atama kararlarının …….. Platformuna bildirildiğini, davalı şirkette görevi sona erede dek fiili bir görev ve ücret almadığını, yeni bağımsız yönetim kurulu üyelerinin 04/07/2018 bedelli sermaye arttırım kararı 05/07/2018 tarihinde Bakırköy ….. Noterliğinden onaylı sermaye arttırımından elde edilecek fonun kullanım yerlerine ilişkin yönetim kurulu kararı olmak üzere çalışmalarına devam ettiğini ve bu kararları …….. Platformuna bildirdiğini. İstifasının Ticaret Sicil Müdürlüğüne tescil ve ilan işlemlerinin davalı tarafından yapılmadığını belirterek davalı şirket bağımsız yönetim kurulu üyeliğinden 02/07/2018 tarihninde istifa ettiğinin tespitini talep etmiştir.
Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davacının yönetim kurulu üyesi olarak bulunduğu davalı şirketten istifa ettiğinin tespiti davasıdır.
Davacı tarafça gösterilen tüm deliller toplanmıştır.
Dava dilekçesi ve duruşma günü davalı yana tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmış ancak davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmayarak davalı yan dava dilekçesindeki vakıalar inkar etmiş sayılmıştır.

Davalı şirketin İstanbul Ticaret Sicilinden sicil kaydı getirtilmiş ve davacının davalı şirkette yönetim kurulu üyesi olarak göründüğü anlaşılmıştır.
Bakırköy ….. Noterliğinin 06/07/2018 tarih ve ….. yevmiye sayılı (davalı şirketin 05/07/2018 tarih ve ….. sayılı yönetim kurulu kararı) işlem evrakı müzekkere ile getirtilerek dosya arasına alınmıştır.
Dava dilekçesi ekindeki tüm belgeler incelenmiştir.
Dava dilekçesine ekli olan ve davalı şirkete hitaben yazılan 02/07/2018 tarihli dilekçe incelendiğinde, davacının yönetim kurulu olarak bulunduğu davalı şirketten 02/07/2018 tarihi itibariyle istifa ettiğini bildirdiği, 02/07/2018 tarihli ….. sayılı yönetim kurulu kararı ile davacının istifasının kabul edildiği, yine dava dilekçesine ekli bir kısım yönetim kurulu kararı ve eklerinden davacının istifa dilekçesini sunduğu ve yönetim kurulunun istifasını kabul ettiği tarihten sonraki yönetim kurulu kararlarında davacının yer almadığı, mahkememizce getirtilen davalı şirketin sicil kaydından davacının şirkette halen yönetim kurulu üyesi olarak göründüğü anlaşılmıştır.
Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller muvacehesinde; davacının yönetim kurulu üyesi olarak bulunduğu davalı şirketten 02/07/2018 tarihli dilekçe ile istifa etmesine ve bu istifasının yönetim kurulunun 02/07/2018 tarihli …. sayılı yönetim kurulu kararı ile kabul edilmiş bulunmasına rağmen istifanın ticaret sicil müdürlüğüne bildirilmemiş olmasından mütevellit davacının halen davalı şirkette yönetim kurulu üyesi olarak göründüğü kanaatine varıldığı .anlaşılmıştır. Anayasa’nın 18/1 maddesi uyarınca hiç kimse zorla çalıştırılamaz ve angarya yasaktır. Davacı yönetim kurulu üyeliğinden istifa ettiğini davalı şirkete bildirmiş, üstelik bu istifası da yönetim kurulu kararı ile kabul edilmiştir. Ancak istifaya rağmen ticaret sicil kayıtlarında davacının yönetim kurulu üyesi olarak görünmesi gerçek durumu yansıtmamakta olup, istifa durumunu ticaret siciline bildirme yükümlülüğünün şirket tüzel kişiliğine ait olmasına rağmen şirketin bundan imtina edilmesi nedeni ile davacının halen yönetim kurulu üyesi olarak göründüğü, bu nedenle davacının işbu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, toplanan tüm delillerden davacının davasının kabulüne karar vermek gerektiği kanaatine varılarak davanın kabulü yönünde aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile
Davacının davalı …… Ürünleri Ticaret ve Sanayi A.Ş. ‘ninde yönetim kurulu üyeliğinden 02/07/2018 tarihinde istifa ettiğinin ve istifasının davalı şirketin 02/07/2018 tarih ve ….. sayılı yönetim kurulu kararı ile kabul edildiğinin TESPİTİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 54,40-TL harcın, mahkememiz veznesine yatırılan 44,40 TL peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 44,40.-TL başvurma harcı ve 44,40.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 136,30.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair davacının yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
19/06/2020
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır