Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/606 E. 2020/401 K. 13.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/606 Esas
KARAR NO : 2020/401

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/08/2019
KARAR TARİHİ : 13/07/2020
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 29/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkilerinin davalıya ürün sattığını, fatura kestiğini, ürünleri teslim ettiğini, davalının borcunu ödemediğini açılan icra takibinede haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini icra inkar tazminatına hükmedilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davacıya herhangi bir borçları olmadığını belirterek davanın reddini kötü niyet tazminatına hükmedilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.

Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasının tetkikinde alacaklı … Makina Sanayi İç ve Dış Ticaret Ltd Şti tarafından borçlu …. Gaz İşletmeleri ve Taşımacılık A.Ş. şirketine yönelik 29.726,26 TL asıl alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu davanın İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ticari mal satımı nedeni ile doğan alacak için başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Taraflarca gösterilen tüm deliller toplanmıştır.
Davacı tarafın icra takibinde 29.276,26 TL asıl alacak ve 907,16 TL işlemiş faiz talebinde bulunmasına rağmen açtığı işbu dava ile sadece asıl alacak yönünden itirazın iptalini ve takibin asıl alacak yönünden devamına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Tarafların bağlı bulundukları vergi dairelerinden fatura dönemine ait BS-BA formları getirtilerek dosyaya alınmıştır.
Tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, dosyaya sunulan 10/10/2020 tarihli bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişsiz ve yetersiz görülmüş, bunun üzerine başka bir bilirkişiden yeniden rapor aldırılmasına karar verilmiştir. Bu surette SMMM bilirkişisinin her iki tarafın ticari defter ve belgelerini incelemesi sonucu düzenlediği 16/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı şirketin davalı şirkete 2018 yılında düzenlediği cari hesaba konu olan 21 adet faturanın her iki tarafın ticari defterlerine de usulüne uygun olarak işlendiğinin, davalı tarafın cari hesap ekstresine göre 31/12/2018 tarihinde “.. Makine Mutabakat Sonucu Hesap Kapama” işlemi ile davacı şirkete 29.276,26 TL borçlu olduğu, 01/01/2019 tarih ve 30/09/2019 tarihlerinde davacı şirkete olan borcun 29.276,26 TL olduğu, BS-BA formlarının incelenmesinde dava konusu 21 adet faturanın 18 adedinin taraflarca BS-BA formları ile beyan edildiği, diğer 3 adet faturanın ise yasal beyan sınırlarının altında kaldığından beyan edilmediği/edilemediği, 13/12/2019 tarihli “13/12/2019-1-Gönderilen havale …. Makina(Emö.Vakıf)” açıklamalı ve 5.000,00 TL tutarlı kayıt işlemi ile davcı şirkete olan borcun 24.276,26 TL’ye düştüğü, davalı şirketten işlemin detayının talep edildiği, davalı şirketin yolladığı e-mailde işlemin sehven yapıldığının beyan edildiği, davalı şirketin 30/09/2019 tarihi itibariyle davacı şirkete 29/276,26 TL borçlu olduğunun tespit edildiği görülmüştür.
Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller muvacehesinde; tarafların bilirkişi marifetiyle incelenen ticari defterlerinin birbiri ile uyumlu olup dava konusu asıl alacak olarak bakiye verdiği, bu bakiyenin taraflarca vergi dairesine yapılan BS-BA form bildirimleri ile uyumlu olduğu, sadece 3 adet faturanın vergi dairesine bildiriminin yapılmadığı ancak bunların tutarlarının yasal bildirim tutarının altında oldukları, her ne kadar davalı cari hesap kayıtlarında 13/12/2019 tarihli 5.000 TL tutarlı ödeme görünse de bu ödemeye dayanak kayıtların bilirkişiye sunulmadığı ve bu kaydın sehven yapıldığının bilirkişiye bildirildiği, dolayısıyla davalı tarafın kendi ticari defter ve belgelerine göre takip tarihi itibariyle davacıya icra takibinde talep edilen asıl alacak meblağını borçlu olarak bulunduğu kanaatine varılarak davanın kabulü ile itirazın kısmen iptaline, davalının itirazında haksız çıkması ve alacağın likit olması nedeni ile davacını icra inkar tazminatı talebinin de kabulüne, asıl alacağa takipten itibaren avans faizi uygulanmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ İLE
Davalının Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın KISMEN İPTALİ ile takibin takipte talep edilen asıl alacak üzerinden devamına,
Asıl alacağa takipten itibaren avans faizi uygulanmasına,
Davacının icra inkar tazminatı talebinin davalının itirazında haksız çıkması ve alacağın likit olması nedeni ile kabulü ile asıl alacağın %20 si oranında hesaplanan 5.855,25 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.999,86.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 349,05.-TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 150,92.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 44,40.-TL başvurma harcı ve 349,05.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 1.484,40.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından dosyada yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.391,44.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
13/07/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır