Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/578 E. 2020/226 K. 09.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/578 Esas
KARAR NO : 2020/226

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/02/2015
KARAR TARİHİ : 09/03/2020
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 08/04/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı bankanın …. şubesinde 10/12/2007 tarihinde 336000 TL bedelli 120 ay vadeli kredi kullandığını, 12/12/2014 tarihi itibari ile kredi borcunun tamamını ödediğini, davalı bankanın ilk kredi kullandığında 3528 TL ticari kredi kullanım komisyonu adı altında tahsilat yaptığını, yine 12/12/2014 tarihinde erken kapama komisyonu adı altında 8.022TL ve yine bu miktarın BSMV si olarak 401,10 TL tahsil ettiğini, yine komisyon adı altında 16/01/2015 tarihinde 500 TL haksız olarak tahsilat yaptığını, alınan ücretlerin BK’nın 20 maddesinde yer alan genel işlem şartlarına aykırı olduğunu, müvekkilinin söz konusu tahsilatlardan genel işlem koşulu olması nedeniyle haberdar olmadığını, förmüler sözleşme şeklinde tipik sözleşme imzalatıldığını, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2014/13315 esas sayılı kararında belirtildiği gibi bu ücretlerin alınmasının haksız olduğunu belirterek davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız olduğunu, davacının müvekkili bankadan kredi kullandığını, aralarında imzalanan genel kredi taahhütnamesi ve yasal düzenlemeler gereğince müvekkili banka tarafından yapılan masrafları ödemekle yükümlü olduğunu, taahhütnamenin 4-IV maddesi gereğince kredi verilmesi ile ilgili yapılması gereken masraf, vergi ve harçların kredi kullanan kişiye ait olacağının kararlaştırıldığını, masraf tahsil edilmesinin bankacılık mevzuatı ve ticaret kanunu hükümlerinde açıkça yer aldığını, 5411 sayılı yasanın 144. Maddesinde açık hüküm bulunduğunu, yine davacının tacir olduğunu ve kullanılan kredinin ticari kredi olduğunu, Tüketici Kanunu hükümlerinin uygulanamayacağını, TTK’nın 20. Maddesi gereğincede tacir olarak müvekkilinin yaptığı işler karşılığında ücret almasının yerinde olduğunu, Yargıtay kararları gereğincede bu hususun kabul edildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, Kredi sözleşmesi gereğince kullanılan krediler nedeniyle alınan ücretlerin tahsili talebine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda mahkememizin 15/12/2015 tarih …. Esas … Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiş, verilen bu karara karşı davalı tarafın temyiz yoluna başvurması neticesinde Yargıtay ….. Hukuk Dairesi’nin 02/10/2017 tarih …. Esas … Karar sayılı kararı ile “…Ancak, somut uyuşmazlık yönünden taraflar arasında akdedilen 10.12.2007 tarihli kredi sözleşmesinde davalı banka tarafından kullandırılan kredi dolayısıyla masraf alınabileceğine dair hüküm olmakla birlikte, miktar ya da oran belirtilmediğinden; mahkemece kredi sözleşmesi hükümleri, sözleşme tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Borçlar Kanunu ve ilgili yasal mevzuat çerçevesinde, davalı banka ile diğer bankaların uygulamasına göre, bu tür işlemlere kredi grupları bakımından uygulanan, komisyon vb. ad altında kesilen masraf miktar ya da oranları sorulup, karşılaştırılarak, bankanın çeşitli isimler altında kesinti yapmakta haklı olup olmadığı, yapılan kesintilerin sebebi, kesinti miktarının uygun olup olmadığı veya ne miktarda olduğu, davacıya iadesi gereken miktar bulunup bulunmadığı hususlarında değerlendirme yapılarak sonucuna göre bir karar vermek gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiş, bozma kararına karşı davalı tarafın karar düzeltme isteminde bulunması sonucunda Yargıtay …..Hukuk Dairesi’nin 27/06/2019 tarih ….. Esas …. Karar sayılı kararı ile karar düzeltme isteminin reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ve bozma ilamı doğrultusunda davalı bankaya müzekkere yazılarak dava konusu ticari krediden kredi kullanımı sırasında kullandırım komisyonu adı altında kesilen 3.528,00 TL ve 16/01/2015 tarihinde komisyon adı altında kesilen 500,00 TL’nin dayanağının ne olduğu, alınan komisyonların kredi kullandırımı için harcanıp harcanmadığı ve harcanmışsa somut olarak hangi işlemler için ne kadar gider yapılarak harcandığının bildirilmesinin ve ilgili evrakların gönderilmesi istenilmiş; diğer banka uygulamalarının tespiti amacıyla mahkememizce iki devlet iki özel bankaya müzekkere yazılarak 2007 ve 2015 yıllarında ticari kredilerden alınan masraf ve komisyon miktarı veya oranının ne olduğunun 2014 yılında erken kapama komisyonu ve oranının ne kadar olduğunun bildirilmesi istenilmiştir.
Davalı banka tarafından verilen cevabi yazıda, söz konusu tutarların kredi kullandırım esnasında komisyon tutarı olarak kesildiği bildirilmiş ve cevabi yazıya sözleşmenin ilgili kısmının suretinin ve bir kısım dekontların eklendiği görülmüş, ancak komisyon adı altında alınan tutarların somut olarak hangi işlemler için ne kadar gider yapılarak harcandığı hususunda bir bilgi verilmediği ve bununla ilgili bir evrak sunulmadığı görülmüştür.
Garanti Bankası tarafından verilen cevapta “Emsal teşkil edecek bir işlem bulunmadığı” bildirilmiştir.
… Bankası tarafından verilen cevapta 2007 ve 2015 yıllarına ilişkin alınan masraflarla ilgili bir kısım asgari oran ve azami tutarlar bildirilmiş, 2014 yılında alınan erken kapama komisyonu açısından ise % 5 oranın uygulandığı belirtilmiştir.
Halkbankası tarafından verilen cevapta yine 2007 ve 2015 yıllarına ilişkin alınan masraflarla ilgili bir kısım miktarlar belirtilmiş, 2014 yılında erken kapama komisyonu olarak ise asgari % 2 oranının belirtildiği görülmüştür.
Ziraat Bankası tarafından verilen cevapta ise yine 2007 ve 2015 yıllarına ilişkin alınan masraflarla ilgili bir kısım asgari oran ve azami tutarların bildirildiği, 2014 yılında erken kapama komisyonu için ise % 2 ye kadar komisyon alınabildiğinin bildirildiği görülmüştür.
Tarafların dayanmış oldukları delilleri dosyaya ibraz etmişlerdir.
Davalı bankaya müzekkere yazılarak uyuşmazlık konusu kredi dosyası dosya arasında celp edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddiaları alacak borç durumu ve işlenmiş faiz talebiyle ilgili bilirkişi tayin edilerek rapor alınması cihetine gidilmiştir. Bilirkişi ibraz etmiş olduğu raporuna özetle; taraflar arasındaki kredi sözleşmesinin, kredi tahsis komisyonu ile kredinin vadesinden önce kapatılması halinde erken ödeme ücreti alınacağı hususunda sözleşmede hüküm bulunmadığını, ancak davacı tarafından 10/12/2007 tarihinde alınan tahsis ve hizmet komisyonundan itirazda bulunulmadığı, alınan ücretin 12.451,10-TL olduğunu, erken kapama komisyon miktarının 3360-TL ve vergisinin 476,19-TL olduğunu beyan etmiş, faiz istemiyle ilgili bilirkişilerin ek rapor alınmış, mahkemenin takdirine göre 12.451,10-TL nin faizinin 4581,41TL , 4028-TL ‘nin faizinin ise 4397,26TL olduğunu beyan etmiştir.
Davacı vekili 12/10/2015 tarihli dilekçesi ile faiz talebine ilişkin beyanda bulunmuş ve eksik harcı ikmal etmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davacı açmış olduğu dava ile ticari kredi kullanım komisyonu ve erken kapama komisyonu adı altında tahsil edilen bedellerin iadesini talep etmiştir. Davalı tarafından tahsil edilen miktarlar yönünden taraflar arasında itilaf bulunmamaktadır. Bu bedellerin hukuken tahsil edilmelerinin mümkün olup olmadığı hususunda itilaf bulunmaktadır. Taraflar arasında genel kredi ve teminat sözleşmesi imzalanmış ve bu sözleşme gereğince davacı tarafından 10/12/2007 tarihinde 336.000 TL kredi kullandırılmış, kredinin son taksitinin ödeme tarihi 10/12/2017 olmasına karşın davacı tarafından 12/12/2014 tarihinde borcun tamamı kapatılmıştır. Davalı tarafından kredi kullandırılması sırasında ticari kredi kullanım komisyonu adı altında 3.528,00-TL, borcun tamamının kapatılması sırasında da 8.022,00-TL ve vergisi olarak 401,10-TL erken kapama komisyonu adı altında ücret tahsil edilmiş, yine 16/01/2015 tarihinde ise komisyon adı altında 500.00 TL tahsil edilmiştir.
Taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinde her ne kadar masraf alınabileceği belirtilmiş ise de alınabilecek olan masrafın hangi işlemler için ve ne kadar alınabileceği hususunda açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bozma kararı üzerine davalı bankaya yazılan müzekkereye verilen cevapta da alınan masrafların hangi somut işlem ve masraf için harcandığı konusunda bir açıklama yapılamamıştır. Davalı taraf bunun bankacılık mevzuatı ve ticari mevzuatta bulunduğunu ileri sürmüş ve T.T.K.nun 20.maddesi gereğince tacir olan bankanın yaptığı iş ve verdiği hizmet nedeniyle uygun bir ücret alma hakkı bulunmakta ise de, bankaların merkez bankasına gönderdikleri listede hangi ücretleri alacakları belirtilmektedir. Davalının bu yönde bir iddiası ve ispatı da bulunmamaktadır. Merkez Bankasının 2006/1 sayılı tebliğinde de bu ücretlerin alınacağına dair bir hüküm bulunmamaktadır. Tebliğin 83.maddesinde ticari tahsis ve değerlendirme komisyonu adı altında bir ücret alınacağı belirtilmiş ise de, bu hususun taraflarca sözleşmede kararlaştırılması miktarlarının ve oranlarının asgari ve azami hadlerinin açıkça belirli olması gerekmekte olup, dava konusu olayda ise sözleşmede bu hususa hiç değinilmemiştir. Bu durum kredi kullanan davacı aleyhine bir durumdur ve medeni kanunun 2.maddesindeki dürüstlük kuralına da uymamaktadır. Hal böyle olunca davalı banka tarafından komisyon/masraf adı altında alınan paraların haksız olduğu ve davacını bu paraların iadesini isteme hakkı bulunduğu kanaatine varılarak davanın bu yönden kabulüne, her ne kadar davacı tarafça işlemiş faiz konusunda harç ikmal edilerek faiz talebinde bulunulmuş ise de asıl alacağa mahkememizce işletilecek faizin başlangıcının belirtilmesinin daha doğru olacağı kanaatine varılmıştır.
% 5 oranında alınan erken kapama komisyonu konusundaki kısma gelince; bilindiği üzere bankalar finans kuruluşu olup topladıkları mevduatı kredi yoluyla satarak kâr elde eden kurumlardır. Davalı bankanın, davacının erken kapama isteği üzerine krediyi erkenden kapatarak kredinin zamanında kapatılması durumunda elde edeceği faiz gelirinden mahrum kaldığı açıktır. Dolayısıyla davalı bankanın
önceden öngörmesinin mümkün olmadığı bu durum karşısında uğradığı kayıpları telafi edebilmek için erken kapama komisyonu alması bankacılık teamülleri ve ticari hayatın işleyişi ve piyasa uygulamaları uyarınca hukuka uygundur. Ne kadar oranında erken kapama komisyonu alınabileceği, alınan % 5 lik oranın uygun olup olmadığı hususunda mahkememizce 4 ayrı bankaya müzekkere yazılarak komisyon oranları sorulmuş olup, bir banka bu konuda emsal olmadığından bahisle bilgi vermemiş, bir banka % 2’ye kadar komisyon alındığını bildirmiş, bir banka asgari % 2 komisyon alındığını bildirmiş ve diğer bir banka ise erken kapama komisyonunun % 5 olduğunu bildirmiş. Böylece bankalar arasında komisyon oranı açısından müstakar ve sabit bir uygulama bulunmadığı, ancak alınan % 5 komisyonunun afaki olmadığı ve uygulanabileceği kanaatine varılarak davanın bu yönden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile
4.028,00 TL’nin 3.528,00 TL’lik kısmının 10/12/2007, 500,00 TL’lik kısmının 16/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 275,15.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 212,64.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 62,51.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 27,70.-TL başvurma harcı ve 212,64.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 675,40.-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre hesaplanan 218,49 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından dosyada yapılan toplam 87,50.-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre hesaplanan 59,19 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine, bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.400,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.400,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
8-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük yasal sürede Temyiz Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
. 09/03/2020

Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır