Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/524 E. 2022/550 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/524 Esas
KARAR NO : 2022/550

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/07/2019
KARAR TARİHİ : 16/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekilinin dava dilekçesinde ÖZETLE; Mülkiyeti Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ait olan …….. Projesi Doğa Enerji Üretim Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından işletildiğini, İşletme süresinin sona ermesi ile …….. 22.05.2019 tarihinde ……… A.Ş. (“………”)’ye devredildiğini, ……. Dağıtım Mühendislik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile davalı …….. …… Mühendislik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasında imzalanan 31.12.2001 tarihli Mutabakat Protokolü uyarınca (i) …….. Dağıtım, ……… ile arasındaki ……… Bölgesel Isıtma Sistemi İşletmesi Ana Sözleşmesi’nden kaynaklanan doğmuş borçları dışındaki tüm hak ve yükümlülüklerini Teknik Isıya, (ii)…….. Dağıtım abonelerle yapmış olduğu sözleşmeleri tüm hak ve yükümlülükleriyle birlikte ……… Isıya ve, (iii) …….. Dağıtım, …….. ile akdettiği Değişiklik Protokolünü tüm hak ve yükümlülükleriyle …… Isıya devir ve temlik ettiğini, …… ısı ile davalı ….. arasında muhtelif tarihlerde değişiklik protokollerin imzalanmış olduğunu, son olarak 1 Ocak 2005 tarihli Isı Satış Anlaşması Değişiklik Protokolü imzalandığını, müvekkili şirketin ……… Esenyurt elektrik santralinde yürütülen faaliyetle birlikte ortaya çıkan ısıyı ……….. Enerji’den satın aldığını, ……… Isı’ya toptan satarak fatura etmiş olduğunu, ……… Isı’nın da ………’te bulunan konut ve işyerleri ile akdettiği abonelik sözleşmelerine istinaden abonelere aynı fiyattan satarak abonelerden yaptığı tahsilatı müvekkili şirket ……….. Isı’ya ödemesi gerektiğini, söz konusu anlaşmalar ve protokol altında ……… Isı’nın diğer başlıca yükümlülükleri ısının abonelere dağıtımı, sayaçların okunması, faturaların düzenlenerek abonelere ulaştırılması ve bedelinin tahsili, ısı dağıtım sisteminin idaresi ve bakımı, ve abone ilişkilerinin yürütülmesi olduğunu, protokolün 3(a) maddesi uyarınca, ……… Isı bu hizmetler karşılığında da ……….. Isı’dan bir hizmet bedeli aldığını, daha önceleri davalı ……… Isının, müvekkil ……….. Isı’dan satın aldığı enerjiyi fahiş kar koyarak abonelere sattığını, bunun üzerine müvekkil ……….. Isı bunun önüne geçmek için “Bu Isı Enerjisi fiyatı Tüketiciye ‘de bildirilecek olan “……… Abone Fiyatıdır. ” hükmünün Protokole eklendiği, böylece ……… Isı’nın fahiş kar ile aboneleri üzerinden yüksek bedeller almasını engellemeye çalıştığını, davalı tarafın davacı şirket adına düzenlemiş olduğu hizmet bedeli faturalarına ilişkin alacak tutarının bir kısmını davacı şirketin davalı şirketten olan alacağından takas mahsup ettiğini, ……… Isı davacı şirkete olan borcunu ödememekte/ödemelerini aksattığını, Davalı …….’nın Ekim 2018 sonuna kadar olan borçları için müvekkil şirket tarafından 5.455.750,71 TL’nin (5.420.996,92 TL ana para + 34.753,79 TL işlemiş faiz) Tahsili için …….. aleyhine Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün ……. sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığı, Ancak ……… Isı söz konusu takibe itiraz etmiş ve takibin durduğunu, ……… Isı, icra takibi sonrasında da ödemelerini aksatmaya devam ettiğini, davalının müvekkil şirkete olan borcunun tahsil edilememesi müvekkil şirket için telafisi imkânsız zarara yol açacağını, öncelikle iş bu davanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …… Hukuk Dairesinin … E. ve ……6 K. sayılı kararında davaya konu alacağın 5.455.750,71 TL’lik kısmına yönelik verilen ihtiyati haciz kararının İİK m. 264 uyarınca tamamlayıcı merasimi olduğunu, fazlaya ilişkin haklar ve arabuluculuk başvurusu tarihi sonrasında vadesi gelen alacaklara ve diğer alacaklarımıza ilişkin haklar saklı kalmak üzere; davanın kabulü ile 7.666.712,62 TL’nin faturaların ödenme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müvekkil şirkete ödenmesini, Mevcut ihtiyati haciz kararına ilave olarak, dava sonuna kadar davaya konu alacağın 2.210.961,91 TL’lik kısmına ilişkin olarak da davalı ………’nın menkul, gayrimenkulleri ile 3. şahıslardaki hak ve alacaklarının teminatsız olarak, bu talebimizin kabul edilmemesi durumunda uygun bir teminat karşılığı, ihtiyaten haczine karar verilmesini, her türlü yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı şirket üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davacı vekilinin dilekçesinde özetle; arabuluculuk başvurusunun yapıldığı tarih 24.04.2019 tarihi itibarıyla alacak tutarının (2.b maddesinde belirtilen takas mahsup sonrasında) muaccel olan kısmının 7.666.712,62 TL olduğu düşünüldüğünden; 2019 yılı Mart, Nisan ve Mayıs aylarında düzenlenen faturalardan kaynaklanan alacaklar birleşen davada dava konusu edilmediğini, 2019 yılı Mart, Nisan ve mayıs aylarına ilişkin ısı satışından doğan 2.362.082,35 TL alacağın 1.169.293,17 TL’lik kısmının tahsili amacıyla huzurdaki davayı ikame etme gerektiğini, bağlantılı davanın 12.07.2019 tarihli dava dilekçesinde de Mart 2019, Nisan 2019 ve Mayıs 2019 tarihlerine ilişkin fatura alacakları için yasal sürecin ayrıca başlatılacağı belirtildiğini, bağlantılı davada alınan ve tarafların ticari defter ve kayıtları incelenerek alınan bilirkişi raporunda müvekkil şirketin davacıdan olan alacağının 10.028.794,97 TL olduğu tespitine yer verildiğini, söz konusu tutarın 7.666.712,62 TL’lik kısmı birleşen davada talep edilmiş olduğunu, davalı birleşen davaya sunmuş olduğu cevap dilekçesinde ödeme yapmamasının gerekçesi olarak 01.01.2005 tarihli Değişiklik Protokol’ünün 4. maddesinde yer alan “ödemesi ertelenen” tutarın toplam kesilen fatura tutarının %15’ini aşamayacağı düzenlemesine dayandığını, işbu dava, bağlantılı Bakırköy ……. Asliye Ticaret Mahkemesinin …….. E. sayılı dosyası üzerinden görülmekte olan dava ile birleştirilmesini talep etmiştir.
Asıl Davada davalı vekilinin 03.09.2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; ….. Doğalgaz Santrali’ni (22.05.2019 tarihine kadar) çalıştıran …….. Enerji Üretim Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.; ana faaliyetinin yansıra, ………’e “ısı arzı” yaptığını, ……… Isıtma Şebekesi kullanılarak gerçekleştirilen ısı arzında; Davacı …… Satış Hizmetleri ve Ticaret Ltd. Şti. “Santral İşletmecisi”, müvekkil şirket ….. Servis Mühendislik Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. de “……… Isıtma Şebekesi işletmecisi” konumunda olduğunu, Değişik tarih ve içerikteki protokoller sonucunda, uyuşmazlık tarihindeki “satış sistemi” kurulduğunu, uyuşmazlık tarihinde geçerli olan ve taraflar arasındaki hukuki statüyü yeniden düzenleyen 01.01.2005 tarihli “Isı Satış Anlaşması Değişiklik Protokolü” uyarınca;”……… Isıtma Şebekesi işletmecisi” olan müvekkil şirket, “……….. Isı’nın arz edeceği ısının ………’te bulunan abonelere dağıtımı, sayaçların okunması, faturaların düzenlenerek abonelere ulaştırılması ve bedelinin tahsil edilmesi, abonelik hizmetleri verilmesi” hizmetlerini gerçekleştirmekte, (Madde 2) “Santral İşletmecisi” ……. Satış Hizmetleri ve Ticaret Ltd. Şti. de, şirketimize aylık olarak “Hizmet Bedeli” ödediği, (Madde 3/b) Davacı taraf gerek İhtiyati Haciz başvurusunda gerekse talebinin reddine ilişkin İstinaf dilekçesinde, Cari Hesap Mutabakatını “muaccel olmuş, hemen ödenmesi gereken alacak” gibi sunduğunu, İstinaf incelemesini yapan merci de bu konuda yanılgıya düştüğünü, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi: “İİK” nin 257. ve 258. maddeleri uyarınca, alacaklının alacağının muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi ve mahkemeye kanaat verecek delilleri göstermesi yeterlidir”
Somut olayda; borçlu ……. Mühendislik Sanayi ve Tic. Ltd., Şti’ in ihtiyati haciz talep eden alacaklı ile 31/12/2018 tarihi itibariyle belirtilen 2.873.893,44 TL borç, 10.354.719,94 TL alacak üzerinden mutabakat olduğunu beyan ile, sözleşmeye dayalı cari hesap ilişkisinden kaynaklı borcu olduğunu kabul ettiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır.” Konuda görüldüğü üzere; Cari Hesap Mutabakatı, “muaccel olmuş, hemen ödenmesi gereken bir borç gibi algılanmış ve buna göre hüküm kurulduğu, oysa ki; “Cari Hesap Dökümü” = “Muaccel Borç Dökümü” olmadığı, Her iki şirketteki Cari Hesap(lar), tarafların karşılıklı kestikleri ve hesaplarına işledikleri faturaların ve ödemelerin dökümünü içerdiği, bununla birlikte; taraflar arasındaki 01.01.2005 tarihli Isı Satış Anlaşması Değişiklik Protokolü 4. Madde düzenlemesine göre, fatura bedellerinin tamamının kayıtsız şartsız ödenmesi söz konusu olmadığını, Bu madde; “Her ay bir önceki aya ait fatura bedelinin abonelerden tahsil edilebilen miktarı o ayın son gününe kadar ……….. Isı’ya ödenir…. ” hükmünü içerdiğini, Bu düzenleme dahi tek başına; “alacak” görünen meblağın tamamının ödenmesinin gerekmediğini, atıf yaptığı düzenlemedeki “fatura bedelinin abonelerden tahsil edilebilen miktarı” ifadesi; ödemelerin, fatura bazlı eşleştirilmesi gereğini de gösterdiğini, Davacı, yapılan bir ödemeyi cari hesaptaki “dilediği” fatura ile eşleştirerek, bu düzenlemeye aykırı davranmakta ve bu uygulaması ile ortaya çıkan meblağı “alacak”olarak sunduğunu, her bir ay için ………’ya aktarılması gereken meblağın ne kadar olduğu konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunduğunu, ödemeye ilişkin Protokol 4. Madde’nin dili önemlidir. “Fatura Bedeli ödenir. ….., tahsil edemediğini ispat koşuluyla ödemekten kaçınabilir.” dememektedir. Madde; “Her ay bir önceki aya ait fatura bedelinin abonelerden tahsil edilebilen miktarı o ayın songününe kadar ………’ya ödenir…. ” hükmünü içerdiği, Talep eden (Alacaklı); “ödenmesi gereken (abonelerden tahsil edilen) miktarı” ispat yükü altında’dır. Bu miktar, duyumlarla ulaşılacak bir sonuç olmadığı, 01.01.2005 tarihli Isı Satış Anlaşması Değişiklik Protokolü 4. Madde, ödemeler konusunda bir başka hüküm daha içerdiğini, anılan madde; “ödemesi ertelenen” tutarın (2002 yılı başından itibaren) “toplam kesilen fatura tutarının %15’ini” aşmayacağını öngörmüş olup; hali hazırda, bu düzenleme kapsamındaki meblağ, %15’in çok altında, %5 ile %6 arasındadır. Talebin, bu nedenle de haksız olduğu, Yukarıda açıklanan nedenlerle; davanın reddini ve yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini”arz ve talep etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesinde ÖZETLE; ana davadaki savunmaların, birleştirilen dava için de değerlendirmeye alınmasını talep ettiğini, davanın reddini ve yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesini” arz ve talep etmiştir.
DELİLLER:
Büyükçekmece ……. İcra Müd.’nün ……. sayılı icra dosyası, Bakırköy …… ATM’nin ……. Değişik İş sayılı dosyası,……. Elektrik Mühendisliği Öğretim Üyesi Doç.Dr…….. , Bankacılık ve Sigortacılık Y.O. Hukuk Öğretim Üyesi Doç. Dr. ……, S.M.Mali Müşavir ……. tarafından hazırlanan heyet kök ve ek raporlar, KGK Bağımsız Denetçi ve S.M.Mali Müşavir ……, S.M. Mali Müşavir KGK Bağımsız Denetçi ……. ve Elektrik Mühendisi Doç.Dr……. tarafından hazırlanan heyet raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl ve birleşen dava, Esenyurt Elektrik Santralinde üretilen ve davacı şirket tarafından satın alınarak mevcut sözleşmeler ve ticari ilişki kapsamında davalı …….. Servis Mühendislik San. ve Tic. Ltd. Şti.’ ye toptan satışı yapılan ısının davalı tarafça ödenmeyen bedelin tahsili talebine ilişkindir.
Somut olayda; …….. Projesinin ……….. Enerji Üretim Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından 22.05.2019 tarihine kadar işletildiği, bu süreçte yapılan sözleşme ve protokoller uyarınca (Davacı) ……… Satış Hizmetleri ve Ticaret Ltd. Şti. Santral İşletmecisi, davalı ……. Servis Mühendislik Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. ise “……… Isıtma Şebekesi İşletmecisi” konumundadır. Taraflar arasında son olarak 1 Ocak 2005 tarihli Isı Satış Anlaşması Değişiklik Protokolü imzalandığı, buna göre davacı ……….. Isı’nın arz edeceği ısının ………’te bulunan abonelere dağıtımı, sayaçların okunması, faturaların düzenlenerek abonelere ulaştırılması ve bedelinin tahsil edilmesi ve abonelik hizmetleri verilmesi işini davalı ……… Isı üstlenmiştir. Davalının bu hizmetleri karşılığında davacı şirkete protokolde belirtilen hizmet bedelinin ödenmesi öngörülmektedir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık da; söz konusu protokol gereği davalı …….. tahsil ettiği fatura bedellerini davacıya ödemediği iddiasından kaynaklanmaktadır. Davacı taraf asıl davada 2019 yılı Mart ayına kadar tahsil edilen ve kendisine iade edilmeyen bedellerin tahsili talep etmektedir. Birleşen davada ise 2019 yılı Mart, Nisan ve Mayıs aylarına ait ısı satışından doğan alacaklarını talep etmektedir.
Mahkememizce uyuşmazlığın çözümü adına tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde ……… bilirkişiler eliyle incelemeler yapılmış ve taraf itirazları da gözönünde bulundurularak kök ve ek raporlar alınmıştır. Dosyada mübrez olan raporların birbirini teyit etmesi nedeniyle davalı şirketin son itirazları kabul edilmemiştir.
Buna göre; asıl dava tarihi itibariyle davacının ticari defterleri uyarınca 1201006 alıcılar cari hesap koduyla 13.125.702,18 TL davalıdan alacaklı olduğu ve yine dava tarihinde 32001517 satıcılar cari hesap koduyla 3.096.907,21 TL davalıya borçlu olduğu, dolayısı ile dava tarihi itibariyle iki cari hesap konsolide edildiğinde davacının davalıdan 10.028.794,97 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Davalı ticari kayıtları uyarınca ise; 120.01.D001 alıcılar cari hesap koduyla 4.367.751,21 TL davalının davacıdan alacaklı olduğu, 320.01.D001 satıcılar cari hesap koduyla ise 13.125.702,40 TL davalının davacıya borçlu olduğu, mahsuplaşma neticesinde dava tarihi itibariyle davalının davacıya 8.757.951,19 TL borcunun olduğu tespit edilmiştir.
Bu bağlamda yanlar arasında (10.028.794,97 TL – 8.757.951,19 TL=) 1.270.843,78 TL ihtilaf bulunmaktadır. Bu ihtilaf, davacı kayıtlarında yer alan 6 adet toplam 1.270.843,78 TL tutarlı iade faturalarından kaynaklanmaktadır. Davacı ……….. Isı tarafından tanzim edilen bu iade faturalarının usulüne uygun olarak davalıya tebliğ edildiği, ancak davalı tarafından söz konusu faturalara süresinde itiraz edilmediği tespit edilmiştir. Dolayısıyla bu iade faturaları geçerli kabul edilerek davacı kayıtlarına üstünlük tanınmıştır. Neticeten davacının dava tarihi itibarı ile (13.125.702,18-3.096.907,21=)10.028.794,97TL alacağı bulunduğu, söz konusu 10.028.794,97 TL ‘nın 4.754.046,52 TL sının 2018 yılı alacağı ve 5.274.748,45 TL ‘sının ise 2019 yılı alacağı olduğu tespit edilmiştir.
Tüm bu açıklamalar ışığında; asıl dava tarihi itibariyle talebe konu 7.666.712,62 TL fatura alacağının muaccel olduğu ve bu alacağın talep koşullarının oluşmuş olması nedeniyle asıl davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir. Aynı şekilde birleşen dava tarihi itibariyle talebe konu 1.169.293,17 TL fatura alacağının muaccel olduğu ve bu alacağın da talep koşullarının oluşmuş olması nedeniyle birleşen davanın da kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davalı tarafın zamanaşımı def’i yönünden yapılan incelemede; Davalı ……… 23.02.2022 tarihli dilekçesi ile asıl ve birleşen davaya cevap dilekçelerinde mevcut beyanlarını aynen korumak ve bunlara zamanaşımı defi beyanını eklemek suretiyle ıslah ettiğini belirtmiştir. Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2011 gün ve …… E., …… K. sayılı kararı, 12.06.2013 gün ve ….. E., …… K. sayılı kararı ile 07.06.2017 gün …… E, ……. K sayılı kararlarında belirtildiği gibi ancak süresinde davaya cevap verilmesi halinde, zamanaşımı savunmasında bulunmayan davalının bu savunmasını ıslah suretiyle sonradan ileri sürebilmesi mümkün olup, somut olayda davalının asıl ve birleşen davada süresinde cevap dilekçesi sunduğu için ıslah yoluyla zaman aşımı definde bulunmasında usule aykırı bir yön bulunmamaktadır.
TBK’nun 149. maddesine göre zamanaşımı alacağın muaccel olduğu anda başlamaktadır. Muacceliyet anı ise, alacaklının borçludan alacağını talep edebileceği andır. Borçlar Kanunumuz sözleşmeden doğan borçlarda, zamanaşımının başlangıcı konusunda borç ilişkisinin ani edimli veya sürekli edimli borç ilişkisi olup olmadığı konusunda bir ayrım yapmamıştır. Ancak …….., özellikle sürekli borç doğuran akitlerden olan vekalet akitlerine ilişkin olarak;“İsabetli bulduğumuz fikir gereğince vediadan veya vekaletten doğan borçlarda zamanaşımı, sözü edilen akitlerinin anlaşma ile tayin edilen sürelerinin dolması ya da dönme veya vekilin azli gibi sebeplerle sona ermesi üzerine işlemeye başlayacaktır.” görüşünü benimsemiştir. İsviçre Hukukunda …….. gibi yazarlar da bu görüşü kabul ettiği gibi, İsviçre Federal Mahkemesi de bu görüşü benimsemiştir. Yargıtay 13.Hukuk Dairesi de, sürekli borç ilişkisi yaratan adi ortaklık sözleşmesinde “adi ortaklıktan, ortakların haklarının, ortaklığın mahkemece feshi tarihinden itibaren başlayacağına” karar vermiştir. Aynı şekilde Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 17.3.1976 tarih 1974/11 E., 298 K. sayılı kararında “davacının davalı acentede kalan alacağı hakkında zamanaşımının taraflar arasındaki acentalık sözleşmesinin feshinden itibaren başlayacağına” karar vermiştir.
Bu açıklamalar, doktrin ve yargı kararları göz önünde bulundurulduğunda sürekli borç doğuran sözleşmelerde, tarafların alacaklarının zamanaşımının sözleşme ilişkisinin bitiminden itibaren başlayacağı görüşü benimsenmiştir.
Somut olayda taraflar arasındaki sözleşme sürekli borç doğuran sözleşmelerden olup, dava tarihi itibariyle taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi henüz sona ermemiş ve hesaplaşmada yapılmamış olması nedeniyle dava zamanaşımı işlemeye başlamayacaktır. Nitekim, davalı taraf cevap dilekçesinde talep edilen alacak kalemlerinin henüz muaccel olmadığı itirazında bulunarak sözleşme ilişkisinin henüz bitmediğini, hesaplamanın yapılmadığını kabul etmiştir. Bu sebeple davalı tarafın zamanaşımı itirazının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-Asıl davanın KABULÜ İLE,
7.666.712,62TL fatura alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
B-Birleşen Bakırköy ……. ATM’nin ……… esas sayılı DAVANIN KABULÜ İLE,
1.169.293,17 TL fatura alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
Asıl davada;
1-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 523.713,13.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 130.928,29-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 392.784,84-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
2-Davacı tarafça yatırılan 44,40-TL başvurma harcı ve 130.928,29-TL peşin harcı olmak üzere toplam 130.972,69TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
3-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 165.292,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Birleşen Davada;
5-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 79.874,41-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 19.968,61-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 59.905,80-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan 54,40-TL başvurma harcı ve 19.968,61-TL peşin harcı olmak üzere toplam 20.023,01 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-3-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 73.725,26 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Asıl ve birleşen davada yapılan;
9-1.661 TL posta ve yazışma gideri ile 10.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 12.161,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
10-Bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/06/2022

Başkan …….
¸e-imzalıdır
Üye …….
¸e-imzalıdır
Üye …….
¸e-imzalıdır
Katip ……
¸e-imzalıdır