Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/408 E. 2019/1167 K. 05.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/408 Esas
KARAR NO : 2019/1167

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 30/05/2019
KARAR TARİHİ : 05/12/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :10/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ÖZETLE;Müvekkilinin ihyası istenen şirketin ortağı olduğunu, şirketin 24/04/2015 tarihinde istanbul ticaret sicil müdürlüğünde tasfiyeye girdiğini ve tasfiye işlemlerinin ticaret sicilde tescil edildiğini, ancak taha sonra tespit edilen bir adet aracın şirket adına kayıtlı olduğunu, söz konusu aracın satış ve devir işlemlerini yapmak üzere şirketin tasfiye haline dönüşmesi ve tüzel kişiliğinin ihyasının gerektiğini belirterek ilgili şirketin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …. Müdürlüğü cevap dilekçesinde ÖZETLE; usulüne uygun işlem yapıldığından davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
…. Müdürlüğü yazı cevabı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLER ve GEREKÇE
Dava, hukukî niteliği itibariyle;6102 sayılı TTK’nın 643. maddesi yollamasıyla aynı kanunun 545 ve devamı maddeleri uyarınca açılmış şirketin ihyası ile ticaret siciline tescili davasıdır.
…. Müdürlüğünden gönderilen sicil kayıtları incelendiğinde; ….. sicil nosunda kayıtlı Tasfiye Halinde ….. Sanayi ve İnş. Otomotiv İth. İhr. Tic. Ltd. Şti.’nin son tescilini 20/06/2016 tarihinde yaptırdığı, şirketin 20/06/2016 tarihinde resen terkin edildiği görülmüştür.
…. Müdürlüğü tarafından gönderilen sicil kayıtları incelendiğinde ihyası istenen şirketin terkin olmadan önce merkez adresinin Küçükçekmece/İstanbul olduğu, buna göre mahkememizin 6102 sayılı TTK’nun 547/1 maddesi anlamında kesin yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, incelenen takip dosyası, ticaret sicil kayıtları birlikte değerlendirildiğinde ; 6102 sayılı TTK’nın 536 ilâ 548 maddelerinde düzenlenen anonim şirketlerin tasfiyesine ilişkin hükümler uygulanmaktadır. Kooperatiflerin tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmesiyle sona erer. Ancak tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz olarak yapılmış olması gerekmektedir. Tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmış ise, tüzel kişilik ticaret sicilden silinmiş olsa bile şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiği kabul edilemez. Bir tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi aynı zamanda bir hukuki işlemdir. Bu karar ve işlemin hataya dayanması halinde gerçek anlamda bir tasfiye işleminden söz edilemez. Hata veya kasta dayalı şeklen gerçekleşmiş bir tasfiyenin kaldırılmasını, gerek o işlemi gerçekleştirenler, gerekse bundan zarar görenler isteyebilirler, ayrıca tasfiye halinde bulunan bir şirketten alacaklı olan kişinin yapılan ilanlara rağmen alacağını yazdırmaması alacağın düşmesini gerektirmez.
Somut uyuşmazlıkta; şirkete adına kayıtlı araç bulunması nedeniyle şirketin tasfiye işlemlerinin tamamlanması adına davacı tarafın davayı açmakta hukuki yararının bulunması nedeniyle davanın kabulüne, şirketin tüzel kişiliğinin yeniden ihyasına, ek tasfiye işlemlerini yapması için 6102 Sayılı TTK.nun 547/2’nci maddesi uyarınca …’in şirketin tasfiye memuru olarak atanmasına, keyfiyetin karar kesinleştiğinde tescil ve ilanına karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile, …. Müdürlüğünün …. sicil numarasında kayıtlı Tasfiye Halinde ….. Sanayi ve İnş. Otomotiv İth. İhr. Tic. Ltd. Şti.’nin şirketin İHYASINA, şirket adına kayıtlı olan ….. (….. motor numaralı) plakalı araç için ek tasfiyesinin tamamlanması için İHYASINA,
Bu işlemleri yapması için şirket ortaklarından olan …’in tasfiye memuru olarak atanmasına ve bu hususun TESCİL VE İLANINA,
2-Davanın niteliği gereği, davalı yasal hasım konumunda bulunduğundan davacının yaptığı yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Bakiye gider avansının karar kesinleşince yatırana iadesine,
4-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 05/12/2019

Başkan …
¸E-imzalı
Üye …
¸E-imzalı
Üye …
¸E-imzalı
Katip …
¸E-imzalı