Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/378 E. 2021/287 K. 22.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/378 Esas
KARAR NO : 2021/287

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/05/2019
KARAR TARİHİ : 22/03/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 21/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan 23/05/2019 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE; davalı, başlatmış olduğumuz icra takibine, ikametgah adresinin ” … Mah. … Cad. No:… …/…” olduğunu beyan ederek, yetki yönünden itirazda bulunduğunu, iki tarafın tacir olduğunu, ticari ilişkilerinden kaynaklı olarak icra takibi başlatıldığını, ilgili faturalar ve cari hesap dökümleri incelendiğinde bu durum açıkça görülebileceğini, başlatılan takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edilmesi sonucu, dava şartı olan zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulmuşsa da, görüşmeler neticesinde olumlu bir sonuç alınamadığını, ticari defterleri incelendiğinde aralarında ticari ilişkinin mevcut olduğunu, müvekkilinin 124.009,02 TL tutarında muaccel bir alacağının olduğunu, herhangi bir ödemenin yapılmadığını, açıklanan nedenlerle, başlatılan icra takibine yapılan itirazların kaldırılmasını, kötü niyetli borçlu aleyhine % 40 tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin borçluya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP
Davalı asil tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; davaya konu icra takibine itiraz ettiğini, dosya alacaklısına herhangi bir borcunun bulunmadığını, borca, işletilen faize, tüm ferilerine ve yetkiye itiraz ettiğini, itirazlarının kabulünü ve takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takip dosyasının incelenmesinde; Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün.. E. sayılı dosyasının tetkikinde alacaklı tarafından borçluya alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu davanın İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir.

Bilirkişi mali müşavir tarafından düzenlenen 06.08.2018 havale tarihli bilirkişi raporunda hüküm kısmında; raporda açıklanan nedenlerle; dava konusu uyuşmazlık çerçevesinde davacı şirket tarafından incelemeye ibraz olunan 2017, 2018, 2019 yılı ticari defterlerinin TTK hükümlerine uygun tutulduğu, davalı tarafın inceleme gün ve saatinde mahkeme duruşma salonunda hazır olmadığı, ancak davalının bila tarihli dilekçesi ekinde yer alan belgelerin incelenmesi neticesinde tespitler yapılabildiği, davaya konu icra takibi ile talep edilen bedele esas faturaların ve tahsilat/tediye kayıtlarının zamanında ve usulüne uygun olarak kaydedildiği, davacı defterleri üzerinde yapılan incelemede, davalının takip ve dava tarihi itibariyle talep edilen 124.009,03 TL tutarında borçlu olduğu, davacı tarafından davalı adına 01/01/2017 tarihi ile 06/04/2017 tarihi arasında düzenlenen faturaların tamamının, davalının davacı ile ticari ilişkisini takip ettiği ekstrede de yer aldığı, yanı sıra anılan tarihler arasında tahsilat/tediye tutarlarının da eşleştiğinin görüldüğü, davacı ve davalı tarafından sunulan hesap ekstresinin bakiyesel tetkiki ile 07/08/2017 sonu itibarıyla tarafların 108.581,32 TL borç/alacak bakiyesinde mutabık olunduğu, ancak davacı tarafından davalı adına 21/07/2017 sonrası düzenlenen davacı ticari defterlerinde davalı adına borç kaydedilmekle bilikte davalı tarafından sunulu kısmi ekstrede kaydına rastlanılmadığı, rastlanılmayan 25/08/2017 tarih … nolu 459,02 TL ve 27/09/2017 tarih, … nolu 5.968,70 TL bedelli 2 adet irsaliyeli faturanın davacı tarafından davalı yana tesliminin ispata muhtaç olduğu, davacı ticari defterlerinde davalı tarafa yapılan toplam 9.000,00 TL bedelli ödemenin davalı hesabına borç kaydı yapılmakla birlikte aynı şekilde davalı tarafından kısmi belge sunumu ile kaydı görülemeyen bu ödemelerin davalı tarafından tahsiline ilişkin makbuzların ibrazı ile davacı lehine sabit olduğu, sonuç olarak davacının davasının kabulü halinde 117.581,41 TL talep edebileceği görüş ve kanaatini bildirir raporuna ibraz etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ticari satım sözleşmesi uyarınca davacının davalıdan alacaklı bulunduğundan bahisle başlattığı icra takibine davalının vaki itirazı üzerine İİK’nun 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacının tüzel kişi tacir olduğu, davalı gerçek kişinin ticaret sicil kaydı (adına kayıtlı ticari işletmesi) tespit edilememiş ise de sözleşme ile satın alınan mal miktarı itibariyle davalının esnaf boyutunu aşarak tacir sayılması gerektiği ve bu nedenle davanın nispi ticari dava olup mahkememizin görevli mahkeme olduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafça her ne kadar icra müdürlüğünün ve mahkememizin yetkisine itiraz edilmiş ise de; taraflar arasında sözleşme bulunduğu, davacı tarafça bu sözleşmeden kaynaklanan para alacağının talep edildiği, para alacaklarında ifa yerinin alacaklının yerleşim yeri olması nedeni ile mahkememizin yetkili olduğu anlaşılmakla davalının yetki itirazının İİK 50, HMK 10 ve TBK 89.maddeleri uyarınca reddine karar vermek gerekmiştir.
Taraflarca dayanılan ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek nitelikte görülen tüm deliller mahkememizce toplanmış ve değerlendirilmiştir.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgelerinin SMMM marifetiyle incelenerek bilirkişi raporu aldırılmış, davalı tarafın defterlerini ibraz edememesi nedeni ile davacı tarafça ibraz edilen ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen 17/07/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, davacı şirket tarafından incelemeye ibraz olunan ticari defter ve belgeleri kapsamında davalının takip ve dava tarihi itibariyle talep edilen 124.009,03 TL tutarında borçlu olduğunun görüldüğü, davacı tarafından davalı ile ticari ilişkisinin takip ettiği hesap ekstresi ile davalı tarafından dava dosyasına sunulu delillerin mahkemeye sunulması konulu bila tarihli dilekçesi ekinde yer alan ve davalının davacı ile ticari ilişkisini takip ettiği kısmi ekstrenin karşılaştırmalı analizi neticesinde, davacı tarafından davalı adına 01/01/2017 tarih ile 06/04/2017 tarihi arasında düzenlenen faturaların tamamının, davalının davacı ile ticari ilişkisini takip ettiği ekstrede de yer aldığı, yanı sıra anılan tarihler arasında tahsilat/tediye tutarlarının da eşleştiğinin görüldüğü, davalı tarafından sunulu 21.07.2017-07.08.2017 hesap ekstresi ile davacı tarafından sunuldu hesap ekstresinin bakiyesel tetkiki ile 07.08.2017 sonu itibarıyla tarafların 108.581,32 TL borç/alacak bakiyesinde mutabık olunduduğu, bunun anlamının davalı tarafından ekstresi sunulmayan ve davacı tarafından davalı adına 06.04.2017 tarihi ile 21.07.2017 tarih aralığında düzenlenen faturalar ile tahsilat hediye kayıtlarında da mutabık olunduğu ancak davacı tarafından davalı adına 21.07.2017 sonrası düzenlenen davacı ticari defterlerinde davalı adına borç kaydedilmekle birlikte davalı tarafından sunulu kısmi ekstrede kaydına rastlanmayan 25/08/2017 tarih … nolu 459,02 TL ve 27/09/2017 tarih … nolu 5.968,70 TL bedelli iki adet irsaliyeli faturanın davacı tarafından davalı yana tesliminin ispata muhtaç kaldığı, davacı ticari defterlerinde davalı tarafa yapılan toplam 9.000,00 TL bedelli ödemenin davalı hesabına borç kaydı yapılmakla birlikte aynı şekilde davalı tarafından kısmi belge sunumu ile kaydı görülemeyen bu ödemelerin davalı tarafından tahsiline ilişkin makbuzların ibrazı ile davacı lehine sabit olduğu neticeten davacının davasının kabulü halinde davalıdan 117.581,41 TL talep edebileceğinin bildirildiği görülmüştür.
Kök raporda davalı ticari defterlerinin incelenmemiş olunması nedeni ile bilirkişiden davalı ticari defterlerinin incelenerek ek rapor tanzim edilmesine karar verilmiş, bu doğrultuda bilirkişinin davalı ticari defter ve belgelerini de incelemek suretiyle düzenlemiş olduğu 15/01/2021 tarihli ek raporda özetle; kök raporda davacı tarafından davalı adına düzenlenen ancak davalı tarafa teslim ve tebliği ispata muhtaç kaldığı belirtilen 25/08/2017 tarih … nolu 459,02 TL ve 27/09/2017 tarih … nolu 5.968,70 TL bedelli faturaların davalı tarafından incelemeye ibraz olunan 2017 yılı işletme defterine kayıtlı olduğunun tespit edildiği, Davacı tarafından davalı adına düzenlenen takip ve dava konusu cari hesap bakiyesini esas faturaların tamamının davalı ya ait 2017 yılı işletme defterine gider hanesi satın alınan hizmet bölüğü emtia hanesine zamanında ve usulüne uygun olarak kaydedildiği ancak işletme defterinin yukarıda açıklanan yapısı ve kapsam nedeniyle yapılan tahsilat ve te diye kayıtlarını görmenin mümkün bulunmadığı, bununla birlikte davalı tarafından 20.10.2020 tarihli dilekçe ekinde incelemeye ibraz olunan fatura/tahsilat/tediye belgeleri ile davacı şirketin davalı taraf ile ticari ilişkisini takip ettiği120 alıcılar hesabı … alt hesap kodunda takip edilen fatura / tahsilat ve tediye makbuz bedellerine ilişkin kayıtları çapraz incelemeye tabi tutulmak / eşleştirmek suretiyle taraflar arasında ihtilaf bulunmadığının anlaşıldığı, davalı tarafın dosyaya sunmuş bulunduğu dilekçeler ekinde yer alan belgelerden hukuk yorumu mahkeme ait olmak üzere davalı alacak tutarını ispat edecek nitelikte değerlendirilmediği, neticeten davacının davasının kabulü halinde takip ve dava tarihi itibari ile gerek davacı şirketin ticari defterleri ve gerekse davalı tarafça sunulan ticari defter ve belgeler kapsamında davalı borçlarının 124.009,13 TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.

Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller karşısında; davacı tarafça icra takibiyle talep edilen 124.009,13 TL alacağın her iki tarafın birbiri ile örtüşen ticari defterlerinde kayıtlı göründüğü, HMK’nun 222.maddesi uyarınca ticari defterlerin sahibi lehine ve aleyhine delil olabileceği, davalı tarafça her ne kadar dava dışı … İnşaat firması tarafından davalıya yapılacak ödemelerin tarafların rızası ile davacıya yapıldığı, … İnşaattan iki adet çek alınarak davacıya verildiği ve … İnşaat tarafından davalı adına davacıya yapılacak ödemelerin fazla ödeme makbuzu bulunduğu ileri sürülmüş ise de bu hususların davacı tarafça kabul edilmediği gibi davalı tarafça HMK’nun 200.maddesi uyarınca tanıkla ispatı caiz olmayıp yazılı delil ile ispat edilmesi gerekir iken davalı tarafça ispat edilemediği, zira davalı taraf ile dava dışı üçüncü taraf arasındaki ilişkilerin davacı tarafı bağlamayacağı, davalı tarafça her ne kadar sonradan yemin deliline dayanılmış ise de cevap dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanılmamış olunması karşısında sonradan yemin deliline dayanılamayacağı, netice itibariyle davacının icra takibi ile talep ettiği alacağını ispat ettiği, davalı tarafın ödeme savunmasını ispat edemediği, bu nedenle davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile, takibin, takipteki şartlarla aynen devamına,
Davalı itirazında haksız çıktığı ve alacak likit olduğundan davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile, asıl alacağın %20 si oranında hesaplanacak İcra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 8.471,05-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 1.497,72-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 6.973,33-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 44,40.-TL başvurma harcı ve 1.497,72-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan 918,10 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 15.730,86 -TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,
Dair taraf vekillerinin ve davalı asilin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.22/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır