Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/241 E. 2020/100 K. 03.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/241 Esas
KARAR NO : 2020/100

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/04/2019
KARAR TARİHİ : 03/02/2020
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 30/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; müvekkileri ile davalı arasında tübitak nezdindeki işlemler için danışmanlık sözleşmesi yapıldığını, müvekkilerinin tübitaktan hibe desteği ve teşvik sağlanması karşılığında davalıya ücret ödenmesi hususunda anlaşmış olduklarını, davalıya ödeme yapıldığını, davalının yükümlülüklerini yerine getirmediğini bu nedenle müvekkillerinin zarar ettiğini belirterek davalıya ödenen 15.000 TL bedelin iadesini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasındaki sözleşme nedeni ile davacı tarafça davalı tarafa ödenen 15.000,00 TL’nin davalının sözleşmede belirlenen edimini yerine getirmediğinden bahisle davalıdan tahsili istemidir.
Davalı tarafa tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve hukuki dinlenilme hakkı tanınmış ancak davaya cevap vermemiştir.
Dava dilekçesi ekinde sureti sunulan taraflar arasındaki Ar-Ge Danışmanlık Sözleşmesi ile; davalı firmanın davacı firma adına Ar-Ge çalışmaları için proje fikrinin oluşturulması ile başlayıp proje ön fizibilite çalışmaları, proje başvuru işlemlerinin yapılması vs. gibi faaliyetlerin yapılması konusunda tarafların anlaştıkları ve sözleşme bedeli olarak 12.500,00 TL + KDV ile projenin onaylanması ile birlikte davacının kurumdan alacağı hibe tutarının % 5’inin kararlaştırılmış olduğu anlaşılmaktadır.
Davacı firmanın bu sözleşme bedeli olarak 25.000,00 TL’yi müşteri çeki ile ödediği dosyada mevcut tahsilat makbuzundan anlaşılmaktadır.
Tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, SMMM bilirkişinin 30/10/2019 tarihli raporunu sunduğu görülmüştür.
Bilindiği üzere mahkemeler sadece tarafların ileri sürdükleri vakıalarla bağlı olup, bu vakıalar neden ile ileri sürülen talebin hukuki sebebi ile bağlı olmayıp ilgili mevzuat hükmünü resen tespit ederek resen uygulamaları gerekmektedir. Bu çerçevede, davacı taraf her ne kadar talebinin dayanağını sebepsiz zenginleşme olarak ileri sürmüş ise de, dava dilekçesinde de açıkça “sözleşmenin feshini de talep ettiklerini” açıkça bildirmişlerdir. Dolayısıyla davacı tarafın talebinin sözleşmenin feshinden kaynaklandığı kanaatine varılmıştır.
Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, toplanan tüm deliller muvacehesinde; taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre davacı tarafın sözleşme gereği davalı tarafa 15.000,00 TL ödemede bulunduğu, davalının sözleşmenin kendisine yüklediği edimlerini yerine getirdiğini ispatlayamadığı, hatta cevap dilekçesi bile sunmadığı, yapılan tebligata rağmen ticari defterlerini ibrazdan da kaçındığı, dava dilekçesi ekinde sunulan e-posta yazışmalarının davacının iddialarını doğruladığı, bu kapsamda davacı tarafın sözleşmeyi feshinin haklı fesih olduğu, haklı fesih nedeni ile tarafların birbirlerine verdiklerini geri isteyebilecekleri, davacının ödediği 15.000 TL’yi geri istemeye hakkı olduğu, ancak davadan önce davalının temerrüde düşürüldüğüne ilişkin herhangi bir ihtarname sunulmadığından dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiği, her iki tarafın tacir olması ve işin de ticari iş olması nedeni ile faiz türü olarak avans faizine hükmedilmesi gerektiği kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
Taraflar arasındaki sözleşmesinin davacı tarafça haklı nedenle fesh edildiğinin tespiti ile 15.000 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.024,65.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 256,17.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 768,48.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 44,40.-TL başvurma harcı ve 256,17.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 725,00.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.400,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/02/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır