Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/186 E. 2020/317 K. 22.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/186 Esas
KARAR NO : 2020/317

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/03/2019
KARAR TARİHİ : 22/06/2020
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 13/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle;
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; müvekkilerinin davalıya sattığı et ürünlerinin bedelini tahsil edemediğini davalının borcunu ödemediğini açılan icra takibinede haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini icra inkar tazminatına hükmedilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.

Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.

Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı dosyasının tetkikinde alacaklı …… Ürünleri Gıda Restaurant İnşaat İthalat İhracat Sanayi Ticaret Limited Şirketi tarafından borçlu …’a yönelik 43.934,45 TL alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu davanın İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir.

Bilirkişi tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda özetle; davalı borçlu şirketin davacı alacaklı şirkete 2016 yılından 25.000 TL tutarında borç bakiyesi devrettiği, davacı alacaklı şirket tarafından davalı borçlu şirkete 2017 yılında toplam 70.976,70 TL tutarında irsaliyeli fatura kesildiği, davalı alacaklı tarafından 2017 yılında 17.476,70 TL nakit ödemesi, 76.500,00 TL tutarında ise çek ödemesi yapıldığı, 31/12/2017 tarihi itibari ile davalının davacı alacaklı şirkete herhangi bir borcu olmadığı 2018 yılında ise herhangi bir işlem yapılmadığı 04/10/2018 takip tarihi itibari ile davalı borçlu şirketin davacı şirkete borcu olmadığı belirtilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ticari satış sözleşmesi uyarınca davacının davalıdan alacağını tahsili için başlattığı icra takibine itiraz üzerine İİK’nun 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
Davalının gerçek kişi olması nedeni ile tacir sıfatının bulunup bulunmadığı mahkememizce araştırılmış, bu konuda vergi dairesine, Ticaret Sicil Müdürlüğüne ve Esnaf ve Sanatkarlar Odasına müzekkereler yazılmıştır. Buna göre davacının taraflar arasındaki ticari ilişki bulunan dönemde vergi mükellefi bulunduğu, ticaret siciline kaydı bulunmadığı, esnaf ve sanatkarlar siciline kayıtlı bulunduğu saptamış ise de vergi kaydına göre bilanço esasına göre defter tuttuğu, bu nedenle işletmesinin ticari işletme sayılması gerektiği anlaşılmakla tacir sıfatını haiz olup bu nedenle mahkememizin görevli olduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafa dava dilekçesi ve duruşma günü usulüne uygun davetiye ile tebliğ edilerek hukuki dinlenilme hakkı tanınmış olmasına rağmen davalı taraf davaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkememizce davalı tarafın ticari defterlerini sunmamış olması nedeni ile davacı tarafın ticari defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporundan da anlaşıldığı üzere, taraflar arasında ticari alış veriş bulunduğu, ancak davalı ödemelerinin de davacı defterlerinde kayıtlı bulunduğu, bu ödemeler alacaktan düşüldüğünde davacının takip tarihi itibariyle davalıdan alacağı bulunmadığı anlaşılmıştır.
Genel ispat kuralları uyarınca davacı tarafın alacağının bulunduğunu ispatlaması gerekmekte olup, HMK hükümleri uyarınca kendi ticari defterlerinin aleyhine de delil olabilmesi nedeni ile davayı ispatlayamadığı anlaşılmıştır. Ancak davacı tarafın dava dilekçesinde delilleri arasında açıkça yemin delilini de zikretmiş olması nedeni ile, ispat yükü kendisine düşüp davasını ispatlanamayan davacı tarafa yemin delili hatırlatılmış, davacı tarafın yemin teklif edeceğini bildirmesi üzerine yemin metnini sunması için süre verilmiş, sunulan yemin metni davalı tarafa tebliğ edilmiştir. Davalı tarafa çıkartılan yemin davetiyesinin bila tebliğ iade edildiği, Uyap sisteminde de davalının herhangi bir kayıtlı mernis adresinin bulunmadığı anlaşılmış, bunun üzerine davalıya yemin metni ekli yemin ihtaratlı davetiye Tebligat Kanunu’nun 35/1-2 maddesi uyarınca daha önce kendisine tebliğ yapılmış adresine tebliğe çıkartılmış ve bu suretle yemin davetiyesi davalıya usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmiştir.
Davalı taraf usulüne uygun yemin ihtaratına rağmen çağrıldığı duruşmaya gelmemiş ve herhangi bir mazeret de bildirmemiştir. Böylelikle mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, davacı taraf her ne kadar davasını ispatlayamamış ise de, HMK’nun 229/1.maddesinde yer alan “Yemin için davet edilen kimse, tayin edilen gün ve saatte mahkemede geçerli bir özrü olmaksızın bizzat hazır bulunmaz yahut hazır bulunup da yemini iade etmez ya da yemini eda etmekten kaçınırsa yemin konusu vakıaları ikrar etmiş sayılır” hükmü uyarınca davalı taraf davacı iddialarını ikrar etmiş sayıldığından davalının bu ikrarı doğrultusunda davanın asıl alacak miktarı yönünden kabulüne karar vermek gerekmiş, ancak davalı ikrarı takipten önce temerrüt olgusunun gerçekleştiği anlamına gelmeyeceğinden ve takipten önce davalının temerrüde düşürülmesine yönelik herhangi bir ihtarname vs. bulunmadığından temerrüdün ve dolayıyla faizin takipten itibaren işletilmesi gerektiği anlaşılmakla takipte istenilen işlemiş faiz talebi yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Yine dava konusu alacağın likit bulunması ve davalının itirazında haksız çıkması nedeni ile davacının icra inkar tazminatı talebinin de kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
Davalının Büyükçekmece …… İcra müdürlüğünün …… esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile, takibin takipte istenilen asıl alacak meblağları yönünden devamına,
İşlemiş faiz yönünden Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE
Asıl alacak meblağlarına takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
Davalı itirazında haksız çıktığından ve alacak likit olduğundan davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile, takipte istenilen asıl alacak meblağlarının %20 si oranından hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.673.54.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 44,40.-TL peşin mahsubu ile eksik kalan 2.629,14.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 44,40.-TL başvurma harcı ve 44,40.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 951,75.-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre hesaplanan 847,85 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.870,75.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
22/06/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır