Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/179 E. 2021/189 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/179 Esas
KARAR NO : 2021/189

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 09/02/2012
KARAR TARİHİ : 25/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan 09/02/2012 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE; tarafların 2009 yılından itibaren ticari ilişkilerinin bulunduğunu, bu kapsamda iki firma arasında yüklenici sözleşmelerinin yapıldığını, davalıdan yapı malzemeleri satın alındığını, bu ticari güven ilişkisi içerisinde son olarak 2011 yılı Haziran ayında yapı malzeme alım satımı konusunda sözlü anlaşma yapıldığını, buna göre davalı tarafın 2011 yılı Ekim ayı sonuna kadar taahhüt ettiği malları teslim etmesi gerektiği halde teslimin yapılmadığını, ileride teslim edilmesi istenen mallara karşılık toplam 355.000 TL değerinde 6 adet çekin davalıya verildiğini, çeklerin davalı tarafça tahsil edildiğini, ancak yapı malzemelerinin verilmediğini ileri sürerek tahsil edilen çek bedeli olan 355.000 TL nin davalıdan iadesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili karşı davanın reddini istemiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; dava dilekçesinde belirtilen hususların gerçek dışı olduğunu, taraflar arasında sözlü bir satış sözleşmesi bulunmadığını, davalı şirketin davacının yaptırdığı “……. kadar avans mahiyetinde Mayıs 2011 tarihinde cari hesaba mahsup edilmek üzere uzun vadeli bu çeklerin alındığını, kesin hakediş rakamına göre çek bedellerinin toplamının eksik ya da fazla kalması halinde karşılıklı tamamlanacağı hususunda anlaşmanın yapıldığını, alınan 355.000 TL lik çekin nakde çevrildiğini, kesin hakediş tespit edilmediğinden yapılan işler karşılığı davacı tarafa fatura kesilmediğini, davacı tarafın kötü niyetli olduğunu savunarak davanın reddini istemiş, ayrıca karşı dava dilekçesi ile benzer iddiaları ileri sürerek “…….Evleri” projesinden dolayı 241.765,34 TL alacaklı olduklarının keşif yolu ile tespitini, iskele bedeli olarak 27.449,08 TL alacaklı olduklarının tespitini Mayıs 2011 tarihi itibari ile 59.752,54 TL alacaklı olduklarının tespitini, sonuç olarak toplam 328.966,96 TL davacı taraftan alacaklı olduklarının tespitini , dava konusu çeklerin bu işlere karşılık olarak avans olarak verildiğinin tespitini, son hakediş bedelinin 241.765,34 TL olarak tespitini ve bu rakamın karşı davalı yanca ödenen bedel içinden düşülmesi gerektiğinin tespitini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER:
Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesinin 08/02/2018 Karar tarihli …… Esas, …… Karar nolu gerekçeli kararı, Yargıtay ….. Hukuk Dairesinin 19/12/2018 tarih ve ….. Esas, ….. Karar sayılı ilamı, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine, karşı dava ise eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın ve işleyecek faizin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkememizin …. Esas ve …… Karar sayılı ilamı ile;”… taraflar arasında yapılan sözleşme kapsamında, davacının yaptığı “…….Evleri ” projesinde davalı yüklenicinin taşeron olarak çalıştığı, yapılan işin teslim edildiği, taraflar arasındaki ilişkinin eser sözleşmesi kapsamında bulunmasına rağmen taşeron sözleşmesinin içinde mal alım satımınında bulunduğu, davacı iş verenin toplam 355.000 TL lik çekleri mal satışı ve yapılacak iş karşılığı yükleniciye verdiği, alınan 2.bilirkişi raporuna göre, yüklenicinin yaptığı işin toplam bedelinin KDV hariç 472.853,00 TL olarak hesaplandığı, davalı yüklenicinin davacıdan aldığı ödemelerin karşı dava dilekçesinde ve karşı davacının 13/01/2015 tarihli celsede alınan beyanına göre, faturalara karşılık hakediş bedeli olarak dava konusu çekler dışında faturaya karşılık hakediş bedellerinin alındığı, asıl davada davaya konu çeklerin ise bu ödemelerin dışında verildiği, davalı yüklenicinin yaptığı iş bedelinden, buna karşılık aldığı bedel düşüldüğünde (472.853,00-418.656,00) 54.197 TL yüklenicinin alacağının kaldığı, dolayısıyla 355.000 TL lik verilen çeklerin fazlası ile tahsil edildiği, yüklenicinin alacağı bu miktardan düşüldüğünde 355.000,00-54.197,00 =300.803,00 TL fazla ödemenin yapıldığı anlaşılmakla bu miktar esas alınarak asıl davanın kısmen kabulüne, karşı dava yönünden ise asıl davada savunmaya konu tüm hususların zaten bu davada tespit edilmesi ve değerlendirilmesi gerektiğinden bu hususların karşı dava olarak tespitinin istenmesinde hukuki bir yarar bulunmadığından karşı davanın dava şartı yokluğundan reddine…” karar verilmiş, kararın davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya temyiz incelemesi için Yargıtay’a gönderilmiş, Yargıtay ……. Hukuk Dairesi’nin ……. Esas , ……Karar sayılı bozma ilamı ile; “….taraflar arasındaki uyuşmazlık kesin hesap alacağından kaynaklanmıştır. Mahkemece kesin hesabın çıkarılması konusunda iki ayrı bilirkişi heyetinden rapor alınmış ve son rapora göre hüküm kurulmuştur. Birinci ve ikinci bilirkişi raporunda davalı tarafından sunulan ve kesin hakedişe dahil edilmesi gerektiği iddia edilen yevmiye ve ataşmanlarda belirtilen işlerin, hakedişe dahil edilip edilmeyeceği bakımından çelişki olup, mahkemece bu farklılığı ortadan kaldıracak biçimde üçüncü bir bilirkişi kurulundan rapor alınmadığı gibi ikinci bilirkişi kurulu raporuna itibar edilme gerekçesi de denetime elverişli olarak gösterilmeksizin ve davalının teknik nitelikte itirazları da cevaplandırılmadan dava sonuçlandırıldığından…” gerekçesiyle bozma kararı verilerek dosya mahkememize iade olunmuş, mahkememizce yeni esas sırasına kaydı yapılmış ve bozma ilamına uyulma kararı verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Yapılan yargılama kapsamında, mahkememizin ……. Esas ve …… Karar sayılı ilamı ile;”…300.803,00 TL fazla ödemenin yapıldığı anlaşılmakla bu miktar esas alınarak asıl davanın kısmen kabulüne, karşı dava yönünden ise asıl davada savunmaya konu tüm hususların zaten bu davada tespit edilmesi ve değerlendirilmesi gerektiğinden bu hususların karşı dava olarak tespitinin istenmesinde hukuki bir yarar bulunmadığından karşı davanın dava şartı yokluğundan reddine…” karar verilmiş, kararın davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya temyiz incelemesi için Yargıtay’a gönderilmiş, Yargıtay ……. Hukuk Dairesi’nin …… Esas, …… Karar sayılı bozma ilamı;”….mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılamada kesin hesabın çıkarılması konusunda bilirkişi heyetinden rapor alınmış ise de, bu rapora itibar edilmeden ve rapora itibar edilmeme gerekçesi de belirtilmeden bozmadan önce alınan son rapor doğrultusunda bozmadan önce verilen hüküm aynı şekilde yeniden verilmiştir. Bozma ilâmına uyulduğu halde bozma gereği yerine getirilmeden verilen karar usul ve yasaya aykırı olmuş, bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle bozularak dosya mahkememize gönderilmiş ve iş bu esası almıştır. Mahkememizce bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
Somut olayda davacı, davalı ile aralarında satım ilişkisi bulunduğunu, ileride teslim edilecek mallar karşılığında 355.000,00 TL tutarlı çek verildiği, ancak karşılığında malzemenin gönderilmemesi sebebi ile alacaklı olduklarını iddia etmiş, davalı ise aralarında mal alım satım sözleşmesi bulunmadığını, ancak 2009 yılından beri süregelen ticari ilişki bulunduğunu, bu işlerin başında 01.07.2009 tarihinde imzalanan malzemeli …….Evleri Projesi alçıpan işlerinin yapımına ilişkin sözleşme geldiğini, dava konusu çeklerin bu sözleşme kapsamında ve iskele kiralama bedeli karşılığında verildiğini iddia ederek davanın reddini savunmuştur. Davacı tarafından satım ilişkisinin dosya kapsamında sunulan deliller ışığında kanıtlanamadığı, taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu ve anılan çeklerin bu kapsamda verildiği anlaşılmaktadır. Bozma ilamında da belirtildiği üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık kesin hesap alacağından kaynaklanmaktadır.
Mahkememizce bozma öncesi alınan bilirkişi raporları yeterli ve hükme esas alınamayacağı kanaatine varılarak kesin hesabın çıkarılması için dosya alanında uzman bilirkişi heyetine tevdi edilmiş ve 15.01.2020 tarihli heyet raporu dosyaya ibraz edilmiştir. İbraz edilen bu rapor tarafların ticari kayıt ve belgelerine, hakediş tutanaklarına ve dosya kapsamına uygun görülerek hükme esas alınmıştır. Buna göre; davalı yüklenicinin Kesin Hesap, Tutanak D ve İskele bedeli ile birlikte toplam 93.645,63 TL alacağa hak kazandığı tespit edilmiştir. Davacı-karşı davalı iş sahibinin ise verilen çeklerin tahsil edilmesi ve yaptığı diğer ödemelerin dikkate alınması neticesinde yapılan hesaplamada davalı yükleniciye fazladan 353.905,89 TL ödeme yaptığı tespit edilmiştir. Yapılan kesin hesap neticesinde, yani tarafların birbirinden olan alacaklarının mahsup edilmesi sonucunda davacı iş sahibinin davalı yükleniciden 260.260,00 TL alacağının bulunduğu anlaşılmakla, bu miktar üzerinden asıl davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir. Yapılan kesin hesap neticesinde davalı-karşı davacı yüklenicinin herhangi bir alacağının kalmaması sebebiyle karşı davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın KISMEN KABUL KABULÜ ile,
260.260,26 TL’nin 02/02/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karşı davanın REDDİNE,
Asıl dava yönünden;
3-Alınması gereken 17.778,37 TL karar harcının peşin alınan 5.271,75 TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 12.506,62 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 21,15.-TL başvurma harcı ile 5.271,75.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı lehine takdir edilen 26.668,20-TL vekalet ücreti ile haklı çıkılan orana göre davacının yaptığı 170,80.-TL keşif harcı, 6.600,00.-TL bilirkişi ücreti, 261,00.-TL posta masrafı olmak üzere toplam 5.273,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davalının yaptığı 4.000,00 TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre hesaplanan 1.040,00TL’nin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
7-Reddolunan dava yönünden davalı lehine takdir edilen 12.950,30-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Karşı dava yönünden;
8-Yaptığı masrafın davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Alınması gereken 59,30-TL karar harcının peşin alınan 4.885,15.-TL harçtan mahsubu ile fazla 4.825,85 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde davacı yana iadesine,
10-Davacı lehine takdir edilen 31.477,69 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine,
11-Bakiye gider avansının karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/02/2021

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı