Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/117 E. 2020/660 K. 16.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/117 Esas
KARAR NO : 2020/660

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/02/2019
KARAR TARİHİ : 16/11/2020
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 16/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; müvekillerine sigortalı olan …. plakalı araca davalıya ait … plakalı otobüsün çarpması sonucu sigortalı araçta hasar meydana geldiğini, davalıya ait aracın kusurlu olduğunu, sigortalıya ödeme yapıldığını rücuan davalıya açılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı şirket vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; kusur iddiasına itiraz ettiklerini, hasar durumuna ilişkin iddiayada itiraz ettiklerini belirterek davanın reddini talep etmiştir.

Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı takip dosyasının incelenmesinde; Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. sayılı dosyasının tetkikinde alacaklı tarafından borçlu yönelik 50.060,05 TL asıl alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu davanın İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davacı sigortacının sigortalısına ödediği sigorta tazminatının karşı araç sürücüsünden rücuan tazmini istemi ile başlatılan icra takibine itiraz üzerine İİK’nun 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı sigorta şirketi tarafından …. plakalı aracın genişletilmiş kasko poliçesi ile sigortalandığı, bu aracın 24/12/2017 tarihinde … plakalı araç ile geçirdiği kaza sonucunda hasarlanması nedeniyle sigortalıya 02/05/2018 tarihinde toplamda 83.060,05 TL ödendiğini, 33.000,00 TL hasar bedelinin trafik teminatı olarak … Sigorta tarafından karşılanması sonucunda bakiye 50.060,05 TL hasar bedelinin malik sıfatı ile davalıdan tahsili talep edilmiştir.
Taraflarca gösterilen tüm deliller toplanmış, trafik kayıtları getirtilmiş, poliçe ve hasar dosyası getirtilerek dosya arasına alınmış, zorunlu trafik sigortası tarafından davacı kasko sigortacısına yapılan ödeme ile ilgili kayıtlar … Sigorta şirketinden getirtilerek dosya arasına alınmıştır.
Davalı şirket vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile özetle; dava konusu kazanın meydana gelmesinde davalı araç sürücüsünün % 100 kusurlu bulunmadığı, davacı şirket sigortalısı sürücünün de kusurlu olduğu, tazminat ödendiğinin somut delillerle ispatlanması gerektiği savunulmuştur.
Hasar ve kusur durumunun tespiti açısından mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. Bir makine mühendisi ve bir sigorta uzmanından oluşan bilirkişilerin 01/06/2020 tarihli raporlarında özetle; dava konusu kazanın meydana gelmesinde davacı sigortalısı araç sürücüsünün % 25, davalıya ait aracın sürücünün % 75 oranında kusurlu bulunduğu, aracın onarımını yapan servis tarafından düzenlenen KDV dahil toplam 82.077,92 TL tutarında olan toplam 5 adet faturada belirtilen yedek parça ve işçilik bedellerinin kaza tarihindeki rayiç bedellerine uygun olduğundan kadri maruf olduğu, taleple bağlı kalınarak 83.060,05 TL hasarın % 75 kusur oranınca 62.295,03 TL kısmından dava dışı … Sigorta’dan tahsil edilen 33.000 TL’nin tenzilinden sonra bakiye 29.295,03 TL’den davalı şirketin sorumlu olacağı belirtilmiştir.
Tarafların bilirkişi raporuna yaptıkları itirazların kusur değerlendirilmesi yönünden kabul edilerek Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden rapor aldırılmış, dosyaya sunulan 29/07/2020 tarihli ATK raporunda dava konusu kazada davalı şirket sürücüsünün % 100 kusurlu bulunduğu bildirilmiştir.
Mahkememizce kusur değerlendirmesi yapılmıştır. Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda davalı şirket sürücüsü % 75 oranında kusurlu bulunmasına rağmen alınan ATK Trafik İhtisas Dairesinin raporunda ise davacının sigortalısına kusur atfedilmeyerek davalı şirket sürücüsünün % 100 kusurlu olduğu belirtilmiştir. Kazanın meydana geliş şekline bakıldığında, davacının sigortalısı olan araç sürücüsünün sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile aracının dörtlü sinyalleri açık olarak nizami bir şekilde duraklama yapmış iken davalı şirket sürücüsünün sevk ve idaresindeki …. plakalı aracıyla gelerek arkadan (sol arka yandan) çarptığı, davalı tarafın davacının sigortalısı sürücünün yolun ortasında aniden durakladığı ve sol tarafındaki araçlarca sıkıştırıldığı iddiasını ispatlayan herhangi bir delil sunmadığı, bu surette davalı sigortalı aracının sürücüsünün yola gereken dikkati vermediği ve bu suretle kazanın meydana gelmesinde etken olduğu, davacının sigortalısı araç sürücüsünün ise kazanın meydana gelmesine neden olabilecek bir kusurunun bulunmadığı kanaatine varılarak davalı şirket sürücüsünü tam kusurlu bulan ATK Trafik İhtisas Dairesinin raporuna iştirak edilerek kusur saptanmıştır.
Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller muvacehesinde; davacının 24/12/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeni ile sigortalı aracında oluşan hasarlar nedeni ile kasko poliçesi doğrultusunda yaptığı ödemeleri halefiyet ilkesi doğrultusunda kusuru oranında davalıdan talep edebileceği, söz konusu araçtaki 83.060,05 TL hasar ödemesinin uygun ve kadri maruf olduğunun teknik bilirkişi raporu ile saptandığı, davacının bu meblağın 33.000,00 TL’lik kısmını zorunlu trafik sigortacısından tahsil ettiği, geriye kalan 50.060,50 TL tazminatı davalıdan rücuan talep edebileceği, ödeme tarihinden itibaren faiz talep edebileceği, ödeme tarihi ile takip tarihi arasındaki işlemiş yasal faizin 2.431,68 TL olarak doğru talep ettiği, tüm bu nedenlerle davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği, alacağın yargılama yapılarak teknik bilirkişi raporu alınmasını gerektirmesi nedeni ile likit bulunmadığı ve bu nedenle icra inkar tazminatının koşullarının oluşmadığı kanaatine varılarak davanın kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile
Davalının Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin takipteki koşullarla aynen devamına,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
Alacak likit olmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 3.585,71.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 896,43.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 44,40.-TL başvurma harcı ve 896,43.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 1.918,15.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 7.623,92.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
. 16/11/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır