Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/980 E. 2021/211 K. 03.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/980 Esas
KARAR NO : 2021/211

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/10/2018
KARAR TARİHİ : 03/03/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 05.04.2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; müvekkil şirket ile davalı arasında ticari ilişkinin bulunduğu, davalı tarafa ticari mal ve ürün satıldığı, faturalandırılarak davalı tarafa teslim edildiğini, davalının ödemediği faturalı borçlarına karşılık İstanbul ….. İcra müdürlüğü …. esas nolu dosya ile ilamsız takip yapıldığı ve davalı borçlunun takibe yetkiye itiraz ettiği, dosyanın Bakırköy …. İcra müdürlüğü …. esas sayılı dosya ile işlem gördüğü, davalının itirazının haksız ve mesnetsiz olduğu davalının borcunu ödemediği, alacağın likit olduğu yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı borçlu aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine ve yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıya yükletlimesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafın süresinde cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, mal satımı hizmetinden kaynaklı ticari ilişki nedeniyle alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dosyanın yapılan incelemesi ve değerlendirilmesi sonucunda; davacı tarafın dava dilekçesi ile taraflar arasında ticari ilişki olduğunu, davalı firmaya ürün /mal satıp teslim ettiklerini ancak ödeme yapılmadığını, davalı tarafın icra dairesinin yetkisine itirazının yerinde olmadığını, alacağın likit olduğunu iddia ederek itirazın iptalini talep ettiği, davalı tarafın süresinde cevap dilekçesi vermediği, davacının katıldığı ilk celsede sulh olunması durumunun olduğunun belirtildiği, icra takibine konu alacak talebinin 2 adet faturaya ilişkin olduğu, icra dosyasının yetki itirazı ile Bakırköy …. İcra Müdürlüğüne gönderildiği, davalının borca ve ferilerine itiraz ettiği ayrıca yetki itirazın da bulunduğu ancak yetkili icra dairesini belirtmediği, davalı tarafın icra dairesinin yetkisine itirazının yerinde olmadığı, dosyada delillerin toplandığı, davalı ….. kayıtlarının, SGK çalışan kayıtlarının istenildiği, mali müşavir bilirkişi ….. rapor alındığı, davalı tarafın defterlerini ibraz etmediği, davacı tarafın ticari defterlerini ibraz ettiği, ticari defterlerin lehine delil niteliğinde bulunduğu, davalı tarafça fatura içeriğine itiraz edilmediği, davacı tarafın BS limitine giren aylarda BS formlarını süresinde vergi dairesine ibraz ettiği, davacı tarafın ticari defterine göre alacaklı olduğu, 01.12.2017 tarihli 2.799,36 TL bedelli faturanın ……’a, 21.11.2017 tarihli 6.531,84 TL bedelli faturanın ………’liye teslim edildiğinin bilirkişi raporunda anlaşıldığı, davalı tarafın 2017 yılı ….. kayıtlarında 3 adet belge bildiriminde bulunduğu, davalı tarafa çıkarılan isticvap davetiyesinin iade olduğu, SGK tarafın 2019 yılına ilişkin bordroların gönderildiği, davalı tarafa teslime ilişkin yemin davetiyesi gönderildiği, davalı tarafın TK 35’e göre yapılan tebligata rağmen duruşmaya katılmadığı, fatura düzenlenmesinin, adına fatura düzenlenen kişiyi, fatura düzenleyene karşı borçlu duruma düşürmeyeceği, adına fatura düzenlenen kişinin borçlu sayılabilmesi için, VUK.nun 230. md.ne göre hazırlanmış faturayı, usulüne uygun biçimde tebellüğ ettiği halde 8 gün içinde münderecatı halkında itiraz etmemiş olması, ya da fatura konusu mal veya hizmetin adına fatura düzenlenen kişi veya kuruma tesliminin belgelenmesi gerektiği, bu iki teslim veya tebliğden biri varit olmadan düzenlenen faturanın borç doğurmayacağı, bu yasal düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, fatura düzenlenmesi için öncelikle taraflar arasında akdi bir ilişkinin bulunması gerektiği, ticari işletmeye ilişkin olarak ve belli faaliyetlerde bulunma halinde tacirler tarafından o faaliyetle ilgili olan karşı taraf adına düzenlenmesi gereken ticari bir belge niteliğindeki faturanın, sözleşmenin yapılması ile ilgili değil, taraflar arasında yapılmış bir satım, hizmet, istisna ve benzeri sözleşmenin ifa safhası ile ilgili bir belge olduğu, başka bir deyişle faturanın, akdin şartlarını belirleyen değil, belirlenmiş olan şartların bir kısmını gösteren belge olduğu, taraflar arasında sözleşme ilişkisi yoksa, düzenlenen belgenin fatura olmayıp, olsa olsa icap mahiyetinde kabul edilebilecek bir belge olacağı, bu nedenle faturanın, onu teslim alan muhatabı borç altına sokabilmesi için her şeyden evvel borç doğurucu bir hukuki ilişkinin mevcudiyeti ve faturanın da bu ilişki nedeni ile düzenlenmiş olması gerekeceği, öncelikle taraflar arasında böyle bir hukuki ilişkinin var olup olmadığının gözönünde tutulması zorunlu olduğu, tarafların ….. ve BS kayıtları dikkate alındığında taraflar arasında ticari ilişki olduğu, davalı tarafın kendisine gönderilen faturalara 8 gün içerisinde itiraz etmediği, bilirkişi raporuna itiraz etmediği, ticari defterlerini sunmadığı, ispat yükünün davacı tarafta olduğu, davacı tarafın yemin teklifinde bulunduğu davalı tarafın duruşmaya gelmeyerek iddia edilen vakıaları ikrar etmiş sayıldığı, davacının davasını ispat ettiği, alacağın likit olduğu, davalının itirazında haksız olduğu dikkate alınarak icra inkar tazminat şartlarının oluşması nedeniyle de açılan davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kuruldu.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KABULÜ ile; Davalının Bakırköy ……. İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin, takipte talep edilen 8.970,20 TL alacak üzerinden devamına, devamına karar verilen alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9,75 oranında ticari temerrüt faizi uygulanmasına,
2- Davalı itirazında haksız çıktığından ve alacak likit olduğundan davacının icra inkar tazminatı talebinin KABULÜ ile 8.970,20 TL alacağın %20 si üzerinden hesaplanan 1.794,04 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 612,75.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 153,19TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 459,56.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90.-TL başvurma harcı ve 153,19.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 827,10.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından dosyada yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00.-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı , davalı tarafın yokluğunda verilen kararın, gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır