Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/978 E. 2019/457 K. 06.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
BAKIRKÖY
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/978 Esas
KARAR NO : 2019/457

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/10/2018
KARAR TARİHİ : 06/05/2019
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 20/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkilleri şirketin Küçükçekmece ….İcra Müdürlüğü’ nün …. E. sayılı dosyasına davalının yetki itirazında bulunduğunu ve yetkili icra dairesi belirtmediğini bu yetki itirazının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkilleri şirketin ….com.tr adresinde davalının …. Reklamının yayınlanması konusunda anlaşıldığını, davalı yöneticisi ….tarafından yayınlanacak reklam görüntülerinin müvekkil şirkete gönderildiği ve söz konusu ilanlar 31.03.2017, 31.05.2017 ve 09.11.2017 tarihlerinde davacıya ait sitede yayınlandığını, buna istinaden toplamda (3 adet fatura) 36.344,00 TL e –fatura tanzim edildiğini ve davalının bu faturalara itiraz etmediğini ve borcu da ödemediğini beyan ederek itirazın İptali ile takibin devamına, %20 ‘ den az olmamak üzere İcra İnkar tazminatına yargılama ve vekalet ücretinin davalı yana bırakılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Yetki itirazlarının usule uygun şekilde yapıldığını ve yetkili icra dairesinin Anadolu Adliyesi olduğunu, yapılan işin bedelinin ne kadar olduğuna ilişkin müvekkil şirket tarafından verilmiş bir onay olmadığını, ayrıca herhangi bir anlaşma olmadığından hizmet bedelinin ne olacağı hususu bilirkişi marifetiyle çözülmesi gerektiğini, davacının hizmetinin kusurlu olduğunu, TBK’ nın 227 uyarınca ayıp oranında indirim yapılması gerektiğini, talep edilen tutar ile cari hesap kayıtlarının uyuşmadığını, davacının talep ettiği faiz türü ve oranını hatalı olduğunu, müvekkil şirketin kötü niyetli olmadığından icra inkar tazminatının oluşmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Dava; Reklam hizmeti sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için girişilen ilamsız icra takbine vaki itirazın iptali, takibin devamı ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı vekili yazılı delillerini, fatura suretlerini ibraz etmiş ve icra dosyası celp edilmiştir.
Davalı vekili yazılı delillerini ibraz etmiş ve icra dosyası celp edilmiştir.

Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı takip dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklı tarafından davalı borçlular aleyhine 15.08.2018 tarihinde 36.344,00 TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı-borçluya tebliğ edildiği, borçlular vekilinin 17/08/2018 tarihinde borcun tamamına, faiz ve fer’ilerine itiraz ettiği, itirazın yasal 7 günlük sürede yapıldığı, işbu itirazın iptali davasının da yasal 1 yıllık sürede açıldığı görülmüştür.

Yetkili icra mahkemesi 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 89. maddesine göre belirlenir. Yani davanın konusu sözleşmeden doğan bir para borcu olup da sözleşmede aksi kararlaştırılmadı ise, borç alacaklının ödeme zamanındaki ikametgahında ödenir. HMK’nun 10. maddesi hükmüne göre; “Sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.” Davacı, para borcunun ifasını talep ettiğinden kendi ikametgahının bağlı bulunduğu icra dairesinde(Küçükçekmece) icra takibi başlatması mümkündür. Bu nedenle Küçükçekmece İcra Müdürlüğü dava konusu takipte yetkili olduğu gibi mahkememizde davaya bakmaya yetkilidir. Davalının yetki itirazının reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce 21.01.2019 tarihli ara karar ile alacak miktarının belirlenmesi için bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişiler Mali Müşavir ….ve Medya-İletişim-Reklamcılık Uzmanı …. tarafından düzenlenen 21/03/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle;
Davacının davasını 09.10.2018 tarihinde açtığı, yasal defterlerine göre 36.344,00 TL alacaklı olduğu, takip talebini bu tutar üzerinden açtığı, ve harcını bu tutar üzerinden yatırdığı, işlemiş faiz talep etmediği, takip dayanağının Cari Hesap Alacağı şeklinde ifade edildiği, esasen taraflar arasındaki ilişkinin Açık hesap ilişkisi olduğu ,
Davalının yasal defter kayıtlarına göre davacıya 36.344,00 TL borçlu olduğu, davacıya ait faturaların yasal defterlerin işlediği,
Davacının yasal defterlerini usulüne göre tuttuğunu, açılış kapanış tasdikini zamanında yaptığı ve defterlerin birbirini doğruladığı sahibi lehine delil niteliği taşıdığı,
Davalının yasal defterlerini usulüne göre tuttuğunu, açılış kapanış tasdikini zamanında yaptığı ve defterlerin birbirini doğruladığı dikkate alındığında sahibi lehine delil niteliği taşıdığı,
Davacının davalıya kestiği E-FATURA niteliğinde olduğu, davalının faturayı red ettiği ile ilgili bir evrak veya belge olmadığı gibi aynı zamanda dosya kapsamında bulunan e-mail yazışmalarından da …com adresinden …… com.tr adresine ” Merhaba ….Hanım, Görseller ekte yer almaktadır. Link…… Saygılarımızla iyi çalışmalar ” şeklinde açıklamalı e-mail atıldığı görülmekle birlikte davalı ilgili faturaları yasal defterlerine de kaydettiği, aynı zamanda davalı cevap dilekçesinde hizmetin davacı tarafından kusurlu olarak yerine getirdiğini belirttiği dikkate alındığında esasen davacı tarafından bir hizmetin verildiği,
Verilen hizmetin kusurlu olduğu kabul edilecek olsa bile davalının ayıbı bildirme külfetine ve basiretli bir işadamı gibi davranma yükümlülüğüne uygun hareket etmediği,
İtirazın İptali davasının süresinde açıldığı,
Davacının takip tarihinden itibaren %18,50 oranında Reeskont faizi talep edebileceği,
Hukuk Genel Kurulunun kararlarında genel olarak “Alacağın gerçek miktarı belli ve sabit ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmekte veya bilinmesi gerekmekte ve böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesi mümkün ise başka bir ifadeyle, borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise” alacak likiddir. görüşü benimsenmiş olmakla birlikte davalının yasal defter kayıtlarında davacıya ait faturaları işlediği ve davacının talep ettiği aynı tutarda borçlu olduğu görülmekle birlikte alacağın bu durumda likid olup olmadığı hususunun mahkememiz takdirine bırakıldığı belirtilmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan ve sunulan deliller, hükme esas alınan 21/03/2019 havale tarihli bilirkişi raporu tüm dosya içeriği ile birlikte değerlendirildiğinde; Davalının yasal defter kayıtlarına göre davacıya 36.344,00 TL borçlu olduğu, davacıya ait faturaların yasal defterlerin işlediği, Davacının yasal defterlerini usulüne göre tuttuğunu, açılış kapanış tasdikini zamanında yaptığı ve defterlerin birbirini doğruladığı sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, Davalının yasal defterlerini usulüne göre tuttuğunu, açılış kapanış tasdikini zamanında yaptığı ve defterlerin birbirini doğruladığı dikkate alındığında sahibi lehine delil niteliği taşıdığı,davalının faturaya yasal süresi içerisinde itiraz etmediği gibi verilen hizmetinin kusurlu olduğunu ve süresi içerisinden ihbar mükellefiyetini yerine getirdiğini ispatlayamadığı nazara alınarak davalının davacıya 36.344,00 TL borçlu olduğu kanaati mahkememizde hasıl olmuştur.
Tüm bu nedenlerle; Davanın kabulü ile davalının Küçükçekme …. İcra Müdürlüğünün …. E. Sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin aynen devamına alacak miktarının davalı tarafından bilinmesinin mümkün olduğu bu nedenle likit olduğu haksız itiraz nedeniyle hükmolunan miktarın takdiren % 20 ‘si tutarı davacı yararına icra inkar tazminatına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile
Davalının Küçükçekme … İcra Müdürlüğünün …. E. Sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin AYNEN DEVAMINA
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne, 7.268,80TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.482,66.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 438,95.-TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 181,72.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 1.861,99.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90.-TL başvurma harcı ve 438,95.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından dosyada yapılan 1.571,50.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.347,84.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
06/05/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır