Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/904 E. 2019/632 K. 27.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/904 Esas
KARAR NO : 2019/632

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/09/2018
KARAR TARİHİ : 27/06/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Davalı … müvekkil şirket …. Ltd. Şti ne ait %100 hisse sahibi iken, şirketteki 100 Payından 7 payını 7.000-TL Bedelle ….’a tüm aktif ve pasifi ile birlikte, şirketteki 100 Payından 25 payını 25.000-TL bedelle …’e tüm aktif ve pasifi ile birlikte, şirketteki 100 Payından 25 payını 25.000-TL bedelle….’a tüm aktif ve pasifi ile birlikte, şirketteki 100 Payından kalan 43 payını da 43.000-TL Bedelle ….’e tüm aktif ve pasifi ile birlikte olmak üzere şirketteki hisselerinin tamamını müvekkil şirket ortaklarına devrettiğini, yapılan devir işlemi tüm aktif ve pasifi ile gerçekleşmiş olup devir karşılığında ise davalı …’a yeni hissedarlardan …Tarafından 20.000-TL elden 136.000-TL bankadan olmak üzere 156.000-TL, …. tarafından 156.000-TL bankadan aynı şekilde….tarafından 312.000-TL bankadan olmak üzere 625.000-TL ödeme yapıldığını, davalı taraf müvekkil şirketteki hisselerinin tamamını aktif ve pasifi ile yani mevcut tüm alacak ve borçları ile devretmiş olmasına karşın herhangi bir yetkisi ve ortaklığı kalmamasına karşın devir tarihinden sonra 01/12/2017 tarihinde müvekkil şirket …. Ltd.Şti hesabına İstanbul Mal Müdürlüğünce yatırılan 77.618,86 TL hakediş bedelinin 77.615,00 TL sini aynı gün içinde müvekkil şirket ortaklarının bilgisi dışında usulsüz bir şekilde kendi bireysel hesabına EFT yapmak sureti ile aktardığını, müvekkil şirket ortakları durumu sonradan öğrenmiş olup kendisi ile irtibata geçerek parayı iade etmesi istenmiş, davalı taraf önce bir yanlışlık olduğu ve iade edeceğini söylemiş ise de bu işlemi gerçekleştirmeyince kendisine ihtar ile müvekkil şirkete ait hakediş bedelinin iade edilmesi aksi halde yasal yollara gidileceği hususu ihtar edilmiş, ihtara yanıt vermediğinden dava konusu edilen tutarı da iade etmemiştir. Davalı taraf aleyhine Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü… Nolu İcra dosyası ile icra takibi başlatılmış olup, davalı vekilince itiraz dilekçesi ile herhangi bir borcu olmadığından bahisle tamamen haksız ve kötüniyetli olarak itiraz edildiğini, yapılan haksız itiraz nedeni ile itirazın kaldırılmasını, davalının borcunu ödemediğini açılan icra takibinede haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Davacı firma, müvekkili daha evvel hissedarı olduğu eğitim kurumu olup güncel borçlar ve doğmamış haklar üzerinden satışına karar verilmiş ve şuan hissedarı olan kişilere satıldığını, davacı firmanın yeni hissedarı olan ….’e her biri ayrı pay olmak üzere satışı üzerine anlaşma sağlandığını, Bu anlaşmaya göre üçüncü şahıslar toplamda 700.000 TL üzerinden anlaşma sağlamış, fakat nakit uyuşmazlığından dolayı 604.000 TL havale ile, 10.000 TL ise elden kapora olarak toplam 614.000 TL ödendiğini, Müvekkil, şirketin yeni hissedarları ile şirket devri sonrasında 1 yıl boyunca kendisinin yine işinin başında olacağı, müvekkilin şirket yetkilisi olarak şirketi yönetecek olması ve aylık asgari 5.000 TL maaş + %10 kar payı verileceği üzerine sözlü olarak anlaşmış ve devir işlemleri gerçekleştiriltiğini, müvekkilin güven ilişkisi üzerine yazılı sözleşme yapmamasını fırsat bilen davacı hissedarları, müvekkil ile yolları ayırmanın çabasına girdiğini, devir sonrası müdür atama işlemleri sırasında müvekkilinin oyalandığını, maddi anlamda çaresizlik içerisinde kalan ve güven ilişkisi zedelenen müvekkil değeri en az 1.000.000 TL olan şirketini 700.000 TL’ye satmış ve karşı yanın oyunları neticesinde çalışma hayatına da son vermiş ve iş yerini terk ettiğinden itirazın iptali davasının reddine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosya ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davacı hesabına yatan hakedişin şirket müdürlüğü görevi nedeniyle davalı tarafından şirket hesaplarından kendi hesabına aktarılması sebebiyle doğan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.(İİK madde 67 )
Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının tetkikinde alacaklı … tarafından borçlu …’a yönelik 77.615,00 TL asıl alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu davanın İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir.
Somut olayda; davalı …’un davacı şirketin %100 hisse sahibi iken, şirketteki tüm hisselerini aktif ve pasifi ile birlikte davacı şirketin ortaklarına devrettiği, devirin tescil işleminden önce davalının müdürlük görevi devam ederken davacı şirketin hesabına İstanbul Mal Müdürlüğünce yatırılan 77.618,86 TL hakediş bedelinin 77.615,00 TL sini aynı gün içinde kendi bireysel hesabına EFT yapmak sureti ile aktardığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Uyuşmazlık, aktarılan bu bedelin hisse devir bedeli alacağına mahsuben yapılıp yapılmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davalı taraf her ne kadar savunmasında, şirket ortaklarına devrettiği hisse bedelinin 700.000,00 TL olduğunu, 614.000,00 TL kendisine ödeme yapıldığı için kalan bakiyeye karşılık takip ve davaya konu şirket hesabındaki parayı kendisine havale ettiğini ileri sürmekte ise de; noterde düzenlenen pay devri sözleşmeleri uyarınca pay bedellerinin tamamının nakden ödendiğinin resmi belge ile kayıt altına alındığı, bu hususun aksini iddia eden davalının aynı kuvvette bir resmi belge ile devir bedelinin eksik ödendiğini ispatlayamadığından, davalı tarafın yetkisini kötüye kullanarak takibe konu bedeli hesabına havale ettiği takdir ve sonucuna varılmıştır.
Bu açıklamalar ışığında; davacı tarafın takip talebinde belirtilen miktarda asıl alacağının bulunduğu, bu alacağın davalının haksız fiil niteliğindeki eyleminden kaynaklanması sebebiyle olay tarihi olan 01/12/2017 tarihi itibariyle faiz talep edebileceği, bu sebeple işlemiş faiz talebinin de yerinde olduğu anlaşılmakla, davacı tarafın davasının kabulü ile Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı dosyasındaki takibe yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına ve İİK nun 67/2 maddesi gereğince alacağın likit olması nedeniyle davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasındaki takibe yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
2-Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacak üzerinden hesaplanan 15.523,00-TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
3-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90-TL başvurma harcı ve 999,04-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından dosyada yapılan 77,00.-TL posta giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından dosyada yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.367,44 TLvekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
8-Dosyaya yatırılan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 27/06/2019

Başkan …
¸E-imzalı
Üye …
¸E-imzalı
Üye …
¸E-imzalı
Katip …
¸E-imzalı