Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/898 E. 2020/365 K. 06.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/898 Esas
KARAR NO : 2020/365

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/10/2018
KARAR TARİHİ : 06/07/2020
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 27/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; 23/07/2018 tarihinde maliki davalı ….. sürücüsü davalı … olan …… plakalı aracın ….. Mahallesi …… Caddesinden …… Sokak’a giriş yaptığı esnada karşıdan karşıya geçmekte olan müvekkilerine çarpması neticesinde tek taraflı veğ yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, kaza akabinde davalı …’nin olay yerini terk ettiği, kaza akabinde müvekkilleri …’ın ….. Hastanesine kaldırıldığı, akabinde ….. Hastanesine sevk edildiği, müvekkilerinin vücudunun muhtelif yerlerinde kırıklar meydana geldiğini belirterek davanın belirsiz alacak olarak kabulünü 1.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 23/07/2018 tarihinden itibaren faizi ile müşterek müteselsil tahsilini 50.000 TL manevi tazminatın faizi ile sigorta şirketi hariç diğer davalılardan müşterek müteselsil tahsilini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı … şirketi vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; yetki itirazları olduğunu, sigorta şirketi tarafından dosyada inceleme yapılabilmesi için talep edilen eksik evrakların tamamlanmadığını, delillerin dosyaya sunulmadığını, müvekkileri için teminat limitinin 360.000 TL olduğunu sadece iş göremezlik tazminatından sorumlu olduğunu, kusur durumu ve maluliyet oranının tespiti gerektiğini, tazminat hesaplaması yapılması gerektiğini, faize itiraz ettiklerini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili tarafından dosyaya sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkilerinin işleten olmadığını, dava dışı tetaş ticaret ile yapılan kiralama sözleşmesi ile aracın dava dışı şirkete teslim edildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeni ile maddi ve manevi tazminat davasıdır.
23/07/2018 tarihinde meydana gelen kazada davalı ….’ye ait sürücüsü … olan …… plakalı aracın yaya olan davacıya çarpması nedeni ile maddi ve manevi tazminat talep edilmekte olup, davalılarda …’nin sürücü, davalı ….’nin işleten ve davalı ….’nin ise …… plakalı aracın ZMMS poliçesini yapan sigorta şirketi sıfatı ile aleyhlerine husumet yöneltildiği anlaşılmaktadır.
Taraflarca gösterilen tüm deliller toplanmıştır.
…… plakalı aracın trafik kaydı dosya arasına alınmış olup, dava konusu kaza tarihinde davalı …. üzerine kayıtlı bulunduğu saptanmıştır.
Sigorta poliçesi ve hasar dosyası dosya arasına alınmıştır.
Davacı ile davalı …’nin kolluğa sosyoekonomik durum araştırması yaptırılarak ilgili tutanaklar dosya arasına alınmıştır.
Davacının tedavi gördüğü hastane kayıtları getirtilerek dosya arasına alınmıştır.
Davacının emsal ücret araştırması için …… Odasına yazılan müzekkereye verilen 19/10/2018 tarihli cevabi yazıda; aylık net ücretin kişinin almış olduğu eğitim, bilgi ve tecrübeye göre net asgari ücret ve bunun 3 katı arasında değişim gösterdiği bildirilmiştir.
Emsal ücret konusunda …… Fedarasyonu tarafından verilen cevapta ise emsal ücret bildiriminde bulunulamayacağının bildirildiği görülmüştür.
Emsal ücret konusunda …… Müdürlüğü tarafından gönderilen 22/10/2018 tarihli cevabi yazıda aylık net ücretin 4.248,71 TL olarak gösterildiği görülmüştür.
Davacının SGK kaydı getirtilerek dosya arasına alınmıştır.
Bakırköy ……. Asliye Ceza Mahkemesinin ….. Esas sayılı dosyası getirtilmiş, incelenmesinde katılanının dosyamız davacısı, sanığının dosyamız davalısı olduğu, suç tarihinin 23/07/2018 olduğu, suçun taksirle yaralama olduğu, mahkemece 23/09/2019 tarihli karar ile sanığın adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 04/11/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Bu dosyada aldırılan 11/03/2019 tarihli trafikçi bilirkişinin raporunda davalı sürücüyü 1.derecede asli kusurlu, davacı yayayı ise 2.derecede tali kusurlu bulduğu, yine ATK Trafik İhtisas Dairesinin 29/07/2019 tarihli raporunun da aynı şekilde olduğu saptanmıştır.
Davacı vekiline dava dilekçesi ile talep edilen 1.000,00 TL’lik maddi tazminat taleplerinin içeriğinin açımlanması için süre verilmiş, sunulan 31/01/2020 tarihli dilekçede bu meblağın 950,00 TL’lik kısmının sürekli iş göremezlik, 50,00 TL lik kısmının ise geçici işgöremezlik zararı olarak talep edildiği bildirilmiştir.
Adli Tıp Kurumu …… İhtisas Kurulu’nun 30/09/2019 tarih ve ….. karar nolu raporuna göre davacının geçirmiş olduğu kaza sonucunda tüm vücut engellilik oranının % 3 olduğu ve iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceğinin mütalaa edildiği görülmüştür.
Mahkememizce kusur ve tazminata ilişkin olarak bir trafikçi bir aktüer bilirkişisinden heyet raporu aldırılmış, dosyaya sunulan 13/02/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davacının % 25, davalı sürücünün ise % 75 oranında kusurlu bulunduğu belirlenmiş, tazminat hesabı açısından ise davacının gelir durumunun SGK kaydı ve …. emsal ücret bordrosu ayrı ayrı nazara alınarak terditli hesaplama yapılarak davacının tazminat hesaplamasının yapıldığı görülmüştür. Öncelikli olarak kusur durumunun değerlendirilmesi gerekli olup; dava konusu kazanın meydana geliş şekli dikkate alındığında, davalı sürücünün davacının kavşaktan karşıdan karşıya geçmesinde davacıya geçiş önceliği hakkını vermesi gerekirken vermeyip ve hızını da azaltmayıp kazanın meydana gelmesinde asli etken olduğu, davacının ise karşıdan karşıya geçerken yola gereken dikkati vermediği, bu durumda bilirkişinin davacıya % 25 ve davalı sürücüye % 75 oranında kusur atfeden raporunun dosya kapmasına uygun olduğu kanaatine varılarak hükme esas alınmıştır. Hesap yönünden yapılan değerlendirmeye gelince; her ne kadar ….. emsal ücret bordrosunda davacını SGK kayıtlarında yer alan gelirini üzerinde bir gelir bildirilmiş ise de davacının resmi SGK kayıtlarının esas alınması gerektiği, SGK kaydında görünen gelirinin üzerinde gelir elde ettiğinin ispatlanamadığı, resmi SGK kayıtları var iken soyut emsal ücret bordrosuna itibar edilemeyeceği kanaatine varılarak bilirkişinin SGK kayıtlarını baz alarak yaptığı hesaplama mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Davacı vekili tarafından sunulan 19/02/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile dava dilekçesinde talep edilen 1.000,00 TL lik maddi tazminat talebinin 30.816,92 TL artırılarak 31.816,92 TL’ye ıslah yoluyla artırıldığı bildirilmiş, bakiye harcın yatırıldığı görülmüştür.
Davalı …. tarafından dosyaya sunulan bir kısım belgeler incelendiğinde; dava konusu kazaya sebebiyet veren …… plakalı aracın …… nolu finansal kiralama sözleşmesi ile davalı …. tarafından …’ne kiralandığı, Finansal Kurumlar Birliğinin finansal kiralama sözleşmesi tescil/bildirim kayıt belgesine göre sözleşme tarihinin 10/03/2017 olduğu, sözleşmede devir süresinin 36 ay olarak belirtildiği ve ödeme planına göre son ödeme taksidinin 10/03/2020 tarihli olduğu, 08/03/2017 tarihli proforma fatura düzenlendiği, bu faturada yer alan araç ile …… plakalı aracın özelliklerinin aynı olduğu ve faturada belirtilen şasi nosu ile motor nosunun birebir tuttuğu, fatura altında kiracı …’nin kaşe ve imzası bulunduğu anlaşılmıştır.
Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller muvacehesinde;
Dava konusu kaza nedeni ile davacını uğradığı maddi zararlarını (bedensel zararlarını) TBK ve KTK hükümleri uyarınca haksız fiili gerçekleştiren sürücü, ZMMS şirketi ve işletenden talep edebileceği, davacının müterafik kusurunun zarardan indirilmesi gerektiği, keza davacının bedelsel bütünlüğünü bozulması nedeniyle ZMMS şirketi haricinde uygun bir miktar paranın manevi tazminat ödenmesine karar verilebileceği açıktır.
Davacının …. Aleyhine açtığı maddi ve manevi tazminat davasının değerlendirilmesinde; dosyada mevcut belgelere göre dava konusu kazaya sebebiyet veren aracın ….. nolu finansal kiralama sözleşmesi ile davalı …. tarafından …’ne kiralandığı, Finansal Kurumlar Birliğinin finansal kiralama sözleşmesi tescil/bildirim kayıt belgesine göre sözleşme tarihinin 10/03/2017 olduğu, sözleşmede devir süresinin 36 ay olarak belirtildiği ve ödeme planına göre son ödeme taksidinin 10/03/2020 tarihli olduğu, 08/03/2017 tarihli proforma fatura düzenlendiği, bu faturada yer alan araç ile …… plakalı aracın özelliklerinin aynı olduğu ve faturada belirtilen şasi nosu ile motor nosunun birebir tuttuğu, fatura altında kiracı …’nin kaşe ve imzası bulunduğu, bu kapsamda her ne kadar trafik kayıtlarında araç davalı …. adına kayıtlı görünmekte ise de 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 3.maddesi uyarınca işleten sıfatının bu davalıya ait olmayıp bu davalının işleten sıfatının ortadan kalkarak finansal kiralama sözleşmesi ile uzun süreli kiracı konumuna gelen firmaya geçtiği, dolayısıyla davalı ….’nin mezkur kanunun 85.maddesi uyarınca sorumluluğunun bulunmadığı kanaatine varılarak bu davalı aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davasının reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalılar … ve …. aleyhine açılan maddi tazminat davasında; bu davalıların haksız fiili gerçekleştiren sürücü ve ZMMS sıfatları ile davacının uğradığı maddi zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu bulunukları kanaatine varılarak davanın bu davalılar yönünden kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davalı … aleyhine açılan manevi tazminat davasının değerlendirilmesinde; davalı sürücü ve işletenin davacının % 3 oranında malul kalacak ve 4 ay boyunca işten güçten kalacak şekilde yaralandığı, davalının TBK hükümleri çerçevesinde manevi tazminattan sorumlu bulunduğu aşikârdır. 6098 sayılı T.B.K’nun 56/1. maddesinde hakimin bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebileceği öngörülmüştür. Hakim olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi zarar adı ile zarar görene verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 26.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Hakim bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, hükmedilecek tutarın manevi tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda olması gerektiği de su götürmez. Bu ilkeler ve olayın oluş şekli, kusur oranları, maluliyet oranı ve iyileşme süresi, tarafların sosyal ve ekonomik durumu bir bütün olarak değerlendirilerek davacı lehine manevi tazminat takdir olunmuş ve fazlaya ilişkin talebin reddi gerekmiştir.
Faiz talebi yönünden; davalı … yönünden haksız fiil tarihinden itibaren, davalı … şirketi yönünden ise dava dilekçesine ekli başvuru dilekçesinin kargodan davalı sigortaya ulaştığı tarihi takip eden 8 iş günü sonu olan tarih temerrüt tarihi olarak kabul edilerek bu tarihten itibaren faiz uygulanmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının maddi tazminat talebinin davalılar …. ve … yönlerinden kabulü ile, toplam 31.816,92 TL maddi tazminatın(geçici ve sürekli iş göremezlik zararının) bu davalılardan davalı … açısından kaza tarihi olan 23/07/2018 tarihinden itibaren, davalı … şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 13/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının maddi tazminat talebinin davalı …. yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine,
3-Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 7.500,00 TL manevi tazminatın davalı …’den kaza tarihi olan 23/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE
4-Davacının manevi tazminat talebinin davalı …. yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine,
5-Davacı tarafından yatırılan 25,20.-TL başvurma harcının davalılar …. ve …’den müştereken müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca maddi tazminat açısından alınması gereken 2.173,41.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 109,34.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan karar harcının davalılar …. ve …’den tahsili ile hazineye gelir kaydına, ayrıca davacı tarafından yatırılan 109,34 TL peşin harcın davalı …. ve …’den tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
Manevi tazminat açısından alınması gereken 512,32-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 167,43-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan karar harcının davalı …’den tahsili ile hazineye gelir kaydına, ayrıca davacı tarafından yatırılan 167,43 TL peşin harcın davalı …’den tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 1.792,61.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 697,11 TL’sinin davalılar …. ve …’den tahsili, 164,32 TL’sinin davalı …’den tahsili ile davacı tarafa verilmesine bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat açısından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.772,54-TL vekalet ücretinin davalılar …. ve …’den tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
9-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden manevi tazminat açısından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalı …’den tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
10-Davalı …. taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat açısından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
11-Davalı …. taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden manevi tazminat açısından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine,

12-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/07/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır