Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/872 E. 2021/101 K. 03.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/872 Esas
KARAR NO : 2021/101

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/07/2018
KARAR TARİHİ : 03/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkilinin gazete bayiliği yaptığını, davalı şirkete ait …… Gazetesinin de aralarında bulunduğu süreli ve süresiz yayınlarının satışı yapıldığı, müvekkilinin sattığı yayınlar dava dışı ……. Dağıtım Pazarlama A.Ş. den aralarındaki dağıtım yetkili sözleşmesine istinaden alındığı, ancak davalı şirket müvekkil aleyhine Küçükçekmece …… İcra müdürlüğü …… esas sayılı dosyası üzerinden cari hesap ekstresi dayanak gösterilerek icra takibi başlattığı, dosya üzerinden gönderilen ödeme emri müvekkile tebliğ edildiği, ve takibin kesinleştiği, müvekkilin malvarlığı üzerine haciz işlemi uygulandığı, taraflar arasındaki ticari ilişki 2008 yılında 29 günlük 5.000 adet olarak …… Gazetesi alışverişinden kaynaklanan borç müvekkili tarafından davalı şirkete ödendiği, bu alışverişten kaynaklanan borç kalmadığı, icra takibine dayanak cari hesap ekstresinde bahsedilen 6.500,00TL ve 792,00TL bedelli çekler ise müvekkil kayıt ve hesaplarında yer almadığı, müvekkil tarafından davlıya bu çeklerin verilmediği, icra takibine müvekkilin itiraz edememesi üzerine malvarlığı üzerine haciz işlemi uygulandığı, müvekkilin davalı şirketler 2008 yılında 29 günlük bir ticari ilişkisi olduğu borcunu ödediği, müvekkilin kendisi tarafından verilmeyen eklerin karşılığını ödediği, davalı tarafından bankaya ibraz edilmeyen çeklerden dolayı haksız şekilde icra takibine maruz kaldığı, malvarlığını satılması tehdidi altında olduğu, bu nedenle müvekkilin davalı şirkete borçlu olmadığının tespit edilmesini ve Küçükçekmece …… İcra müdürlüğünün ……. esas sayılı takibin iptaline, %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Davalı şirketin adresinin küçükçekmece olduğunu ve yetkili mahkemesinin Küçükçekmece mahkemeleri olduğunu, davacı hakkında Küçükçekmece…… İcra müdürlüğü …… esas sayılı dosyasından ilamsız takip başlatıldığı, davacının icra takibine itiraz etmeyerek dosya borcunu kabul ettiği ve dosya borcunu ödediği, davacının dağıtım kanalından teslim aldığı gazete ve diğer yayınların bedelini davalı sahibi ödemediği ve sebepsiz zenginleşme kastıyla işbu davayı açtığı, taraflar arasındaki ticari ilişki 2009 yılında başladığı, tahakkuk eden borçları nedeniyle çek veya banka havalesi ile ödemeler yapıldığı, dolayısıyla taraflar arasında ticari ilişki olmadığı yönündeki davacı iddiasının dikkate alınmasının mümkün olmadığı, 3. Şahıs ……. tarafından davacının borcuna mahsup edilmek üzere verilen fakat karşılıksız çıkan ve davalının kasasında bulunan 30/10/2011 vadeli 7.500,00TL bedelli çek, davacı davalıya olan borçlarına karşılık sürekli çekler verdiği, müvekkilinin iyi niyetli yaklaşımına rağmen huzurdaki davanın kötüniyetli olarak açıldığını, davacının davalıya borçlu olduğunu, davacının borçlu olmadığını ortaya koyacak herhangi bir somut belge sunulmadığı davacının ticari defter kayıt ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmasını mahkemenin aksi kanaatte ise iki tarafında ticari defter kayıt üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması talep edildiği açıklanın maddi olaylar hukuksal neden ve yasal dayanaklar karşısında fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla kötü niyetli açılan davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, icra dosyasına ödenen bedelin istirdatı istemine ilişkindir.
Dosyanın yapılan incelemesi ve değerlendirilmesi sonucunda; davacı tarafın dava dilekçesinde davalı taraf ile aralarında 2008 yılında 29 günlük ilişki dışında doğrudan ticari ilişki olmadığını, bu döneme ilişkin borcunu da ödendiğini, davacının gazeteleri dava dışı ……. Dağıtım şirketinden aldığını, ……. Dağıtımın’da davalıdan aldığını, davalı ile aralarında doğrudan ilişki olmadığını, dava dışı ……. Dağıtım Şirketinin davacıdan olan alacağını davalıya devir etmesi sebebiyle davalıya ödeme yaptığını, davalı tarafın tek başına cari hesap oluşturarak alacak talep ettiğini, 35.000TL lik çeke ilişkin 20.000TL ödeme yaptığını, kalan 15.000 tl için ise 2 çek verdiğini, 6500TL çek ile 792 TL çekin kendi kayıtlarında olmadığını beyan ederek menfi tespit davası açtığı, menfi tespit davasının yargılama sırasında davacı tarafça yapılan ödeme nedeniyle istirdata dönüştüğü, davalı tarafın cevap dilekçesi ile davacı ile aralarında 2009 da beri ticari ilişki olduğunu, davacı tarafın ödemeler yaptığını davanın reddini talep ettiği, dosyada bilirkişilerden raporlar alındığı, alınan son raporun denetime ve hükme elverişli olduğu, davacı tarafın ticari defterlerinin zayi olması sebebiyle sunamayacağını beyan ettiği, ancak ticari defterlerin zayi olduğuna ilişkin mahkeme kararının sunulmadığı, davalının ticari defterlerinin yapılan incelemesinde davalının 2009 yılından 2018 yılı da dahil olmak üzere ticari defterlerinin lehine delil niteliğinde bulunduğu, davalı tarafın, davacı tarafa ilişkin tuttuğu açık hesap ilişkisinde kayıtların 2009 yılında başladığı, açık hesap açıklama kısmında “……. Dağıtım Müşteri Bakiye Devri’nin” yazılı dekont kayıtlarının olduğu, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarında davacı tarafa düzenlediği faturanın olmadığı, dosya kapsamında dekontların dava dışı ……. Şirketi tarafından düzenlendiği, davacı taraf ile davalı taraf arasında yazılı sözleşme olmadığı, dava dışı ……. Dağıtım ile de davalı arasında alacağın temlikine ilişkin yazılı sözleşme bulunmadığı, ancak davacı tarafın davalı tarafa 16.02.2012 tarihinde 35.000TL bedelli çek düzenlediği, 04.11.2010 tarihli tahsilat makbuzuyla davacı tarafın davalı tarafa 30.10.2011 keşide tarihli ve 31.07.2011 keşide tarihli iki adet çek verdiği, her iki çekinde keşidecisinin dava dışı ……… olup çeklerin hamiline düzenlendiği, 25.05.2012 keşide tarihli 6500TL bedelli çekinde dava dışı ……… tarafından düzenlendiği, 27.05.2011 tarihinde davacı tarafın davalı tarafa 30.000TL ödeme yaptığı, diğer ödemelerinde raporda irdelendiği, davalı tarafa ait gazetelerin genel dağıtımının dava dışı ……. şirketince yapıldığı, davacı tarafında Denizli Bölgesi içerisinde davalıya ait gazete ile birlikte diğer gazetelerin dağıtımını yapan bayi olduğu, dava dışı şirketin davalı şirkete olan borçları sebebiyle ile dava dışı şirketinin kendisinde olan alacaklarını temlik ettiğini beyan etmiş ise de alacağın temlikine ilişkin dava dışı şirket ile davalı arasında yazılı sözleşme bulunmaması, dekont içeriklerinin alacağın temliki niteliğinde olmaması, davacı tarafça davalı tarafa yapılan eft ve çek ödemelerinde de her hangi bir açıklamanın yer almaması, kural olarak yapılan ödemenin mevcut borcun karşılığı nedeniyle yapılabileceği, davacı tarafın ticari defterlerini sunmaması sebebiyle davalıya yapılan ödemelerin karşılaştırmalı olarak görülemediği, davacının davalıya borçlu olmadığını İİK 72/ son paragraf uyarınca ispatlayamadığı kabul edilerek aşağıdaki şekilde hüküm kuruldu.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30.-TL red karar harcının, mahkememiz veznesine yatırılan 722,25.-TL peşin harç ve 486,17-TL tamamlama harcından mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye 1.149,12‬.-TL harcın karar kesinleşince ve talebi halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 6.297,96.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
5-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı taraf vekilinin yüzüne karşı verilen kararın, gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/02/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır