Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/819 E. 2019/53 K. 21.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/819 Esas
KARAR NO : 2019/53

DAVA : Sigorta (Yangın Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 20/08/2018
KARAR TARİHİ : 21/01/2019
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 14/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Yangın Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkilleri şirket nezdinde 17.12.2015 Başlangıç ve 17.12.2016 Bitiş Tarihli ve … poliçe no ile sigortalı bulunan “…. Sitesi …. Blok No:… D:… Zeytinburnu-İSTANBUL” adresinde mevcut gayrimenkulün bulunduğu binada davalının kiracısı olduğu 6 numaralı dairede 19.08.2016 tarihinde yangın meydana geldiğini, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı İtfaiye Daire Başkanlığı Avrupa Yakası İtfaiye Müdürlüğünün 22.08.2016 tarihli Yangın Raporunda söz konusu yangının “davalı tarafın No:… te bulunan dış cephe ve tavan ısı yalıtım kapkama ve satış deposu olarak faaliyet gösterdiği işyerinin önünde bulunan yanıcı maddelerin açık ve güvenlik önlemi bulunmadan istiflenmiş olmasından kaynaklandığı, bunların tutuşması ile” başladığının tespit edildiğini, sigortalının hasar ihbarına ilişkin olarak müvekkilleri şirket nezdinde 10/689271 sayılı hasar dosyası açılarak ekspertiz raporu alındığını, sigortalı ….’ın hasar ihbarına ilişkin olarak müvekkilleri şirket nezdinde… Sayılı Hasar Dosyası açılmış ve sigortalı gayrimenkulde inceleme yaptırılarak ekspertiz raporu alındığını, bu inceleme sonucunda düzenlenen 23.01.2017 Tarihli …. Numaralı Ekspertiz Raporu ve 30.05.2017….nolu Ek Ekspertiz Raporu ile davalının işyerinin önünde bulunan açık ve güvenlik alınmamış haldeki yanıcı malzemelerin herhangi bir sebeple tutuşması sebebi ile yangın çıktığı ve sigortalının zararının 20.893,50-TL olduğunun müvekkilleri davacı şirkete bildirildiğini, söz konusu ekspertiz raporuna dayanılarak müvekkil şirket tarafından sigortalıya zararın karşılanması bakımından 07.06.2017 tarihinde 20.893,50- TL ödeme yapıldığını, davacı müvekkilleri şirket tarafından sigortalıya yapılan ödeme neticesinde TTK madde 1472- (1) hükmü uyarınca davacı müvekkillerinin sigortalının halefi durumuna geçtiğini, davacı müvekkilleri şirket tarafından düzenlenen rücu bildiriminin davalıya gönderildiğini, ancak bugüne kadar davalı tarafından müvekkilleri şirkete herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalı taraf zararın doğumunda %100 kusurlu olduğunu, belirterek sigortalıya ödenen 20.893,50-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı tarafından müvekkilleri şirkete ödenmesini, ücreti vekalet ve yargılama giderlerinin davalı tarafa tahmilini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı ve görev itirazı olduğunu, davaya dayanak kılınan itfaiye raporunun gerçeği yansıtmadığını, yangının çıkış sebebi ve kaynağı noktasında itfaiyenin bir tespiti olamadığını, yangın sebebi ile müvekkilinin mağdur olduğunu, yangının çıkışında müvekkilinin kusuru olmadığını, diğer taraftan binanın dış cephesinde kullanılan, alikobant dış cephe kaplamasının 1.sınıf yanmaz malzeme olması gerekirken, yangına dayanıksız malzeme kullanılmasının, yangının büyümesine ve yaygınlaşmasına sebebiyet verdiğini, binanın genelinde yangın sensörü ve yangın söndürücü ekipmanlar mevcut olmamasının, yangının hızlı şekilde büyümesine neden olan başka bir unsur olduğunu, hasar miktarınada itiraz ettiklerini, müvekkillerinin Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesinin ….D.iş sayılı dosyasıyla bilirkişi raporu aldığını, rapora göre ortamda yeterli ve etkili söndürme sistemi olmadığını, davacının sigortalısının da sorumlu olduğunu, denetime elverişli, hüküm kurmaya müsait rapor alınması gerektiğini, davacının zararı, zararın miktarını ve zarar ile müvekkil şirketin herhangi bir eylemi arasındaki uygun illiyet bağını ispat etmek durumunda olduğunu, faize itiraz ettiklerini belirterek davanın reddini, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmilini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE

Dava, sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. HMK’nun 4.1-a maddesindeki düzenleme gereği kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara bakmaya Sulh Hukuk Mahmemesi görevlidir. Yangına sebebiyet verdiği belirtilen taşınmazın(3153 ada 1 parsel 3 nolu bağımsız bölüm) malikinin dava dışı 3. kişi Cemal Avcı’ya ait olduğu davalı tarafından sunulan tapu kaydından anlaşılmaktadır. Davacı, dava dışı üçüncü kişi ile davalı arasında kira akdi olduğunu belirtmiş davalı ise kira akdinin varlığını inkar etmemiş taşınmazın malikinin tapu kaydını sunmuştur. Davacının sigortalısının taşınmazın malikine karşı ikame edebileceği dava sonucunda dava dışı taşınmazın maliki davalıya kira ilişkisine dayanarak rücu davasını sulh hukuk mahkemesinde ikame edecektir.

Sigortalı ile davalı arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Davacı, TTK’nun 1301. (1472).maddesine dayanan ve sigortalısına halef olarak iş bu rücu davasını açmış bulunmaktadır. Halefiyete dayalı sigorta rücu davasında, sigortacı halefiyet hukuku ilişkisi sebebiyle ancak selefinin sahip olduğu haklara sahiptir. Bu nedenle dava dışı sigortalı ile davalı arasında dava görülmüş olsa idi hangi mahkeme davaya bakmaya görevli ise davacı sigortacının da açacağı davaya bakmaya aynı mahkeme görevlidir. Görev kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında resen gözetilmesi gerekmektedir.

Dava dışı taşınmaz maliki ile davalı arasında kira ilişkisi mevcut olduğundan mahkememizin bu davaya bakmakta görevli olmadığına görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna kanaat getirilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının HMK 114/1-c maddesi kapsamında mahkememizin görevli olmaması sebebiyle HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
HMK nun 20. maddesi gereğince gerekçeli kararın tüm taraflara tebliği ile kararın kesinleşmesinden itibaren yasal iki haftalık süre içinde talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli BAKIRKÖY NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
Belirtilen iki haftalık süre içinde talepte bulunulmaması veya süresinden sonra talepte bulunulması halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar (ek karar) verileceğinin taraflarca bilinmesine.
HMK nun 331. maddesi gereğince harç, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece bir karara bağlanmasına.
Artan gider avansının dosyasına aktarılmasına.
Dair, dosya üzerinden verilen görevsizlik kararının taraflara tebliğinden itibaren onbeş gün içinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere evrak üzerinde yapılan inceleme sonunda karar verildi. 21/01/2019

Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim ….
¸e-imzalıdır