Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/701 E. 2020/468 K. 16.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/701 Esas
KARAR NO : 2020/468

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/07/2018
KARAR TARİHİ : 16/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE:Müvekkili şirketin geri dönüşüm alanında dahil olmak üzere birçok sektörde faaliyet gösteren, güvenilir ve alanında sayılı firmalardan biri olduğunu, müvekkili şirketin faaliyet gösterdiği alanlarda işini kuralına uygun şekilde sorunsuz yerine getirmesi sebebi ile çeşitli alanlardan işler aldığını, gelen işlerden arasından müvekkili şirketin Lastik Sanayiciler Derneği İktisadi İşletmesi’nin 2018 yılında ömrünü tamamlamış lastikleri toplama ve taşıma hizmet ihalesinde katılması ile aldığı taşıma işi de bulunduğunu, müvekkili şirketin ….’in açmış olduğu ihaleyi kazanması sonucunda yetkili taşıyıcı sıfatını kazandığını, ihale kapsamında taşıyıcılık faaliyeti gösterdiğini, ….’in ihale şartnamesinde belirtmiş olduğu üzere ömrünü tamamlamış lastikleri toplama ve taşıma faaliyetleri kapsamında müvekkili şirketin görevlendirdiğini, bilgilerde araç ve personel temini gibi hususlarda alt taşeronluk hizmeti de aldığını, Trakya Bölgesi müvekkili şirketin ihale kapsamında görevlendirildiği bölgelerden birisi olduğunu, bu bölgede yapılan bir anlaşmayla alt taşeron olarak …’nın …. Geri Dönüşüm ve Nakliyat firması ile çalıştıklarını, ancak yapılan sözleşmede sehven firmanın yetkili kılındığı ibaresinin yer aldığını, söz konusu hususun hukuken gerçekleşmesinin mümkün olmadığını, çünkü ihale kapsamında kendisine verilen iş ile ilgili görevlii olduğunu, müvekkili şirket ile davalı arasında yapılan anlaşma gereği iş ilişkisi başladığını, ÖDL faaliyeti ile ilgili taşıdığı mal karşılığında ödenmesini çek ile almakta olduğunu, söz konusu firma ekonomik sebeplerden ötürü müvekkil şirketten ön ödeme almak için talepte bulunduğunu, müvekkili şirket davalının daha önce yapmış olduğu işler ve uyandırdığı güven neticesinde ön ödeme teklifinin kabul edildiğini, sonrasının … emrine ödenecek şekilde Halkbankası 15/07/2018 tarihli, ….. seri numaralı, 35.000,00 TL’lik çekin verildiğini, firmanın müvekkili şirketin bu iyiniyetli yaklaşımına karşılık ÖTL faaliyetlerini durdurduğunu, müvekkili şirket ile davalı arasında yapılan sözleşmeye göre davalının yapacağı taşıma ve ilgili faaliyetler karşılığında müvekkili şirket davalıya çek ile ödeme yapması gerektiğini, ancak davalı taraf ön ödeme talep etmesine rağmen herhangi bir faaliyette bulunmadığını, bu sözleşme kapsamında davalı yapacağı iş kapsamında yapılacak ödemeye hak kazanacağını, ancak herhangi bir ifa söz konusu olmadığını, bu sebeple müvekkili şirketin davalıya karşı herhangi bir ifa söz konusu olmadığını, müvekkili şirketin davalının borcunu ifa etmemesi sebebi ile işleri geciktirdiğini, bu konu iş çerçevisinde güvenirliliğinin zedelenmesine sebep olduğunu, müvekkili şirketin davalının kusuru ile sebep olduğu uğramış olduğu zararın tazmin edilmesini talep ettiklerini, davalıya müvekkili şirket tarafından verilmiş olan çek bedelinin 35.000,00 TL olduğunu, söz konusu miktar, davalının çeki kullanması halinde müvekkile ekonomik anlamda telafisi mümkün olmayan zararlar verebilecek nitelikte olduğunu, çekin müvekkili şirketin iyi niyetliliği karşılığında verildiği de göz önüne alınırsa bu çekle ilgili ihtiyati tedbir kararı verilmesinin elzem olduğunu bu sebeple söz konusu çekle ilgili olarak icra takibi başlatılmaması gerektiğini, herhangi bir ödeme konusu yapılmaması veya müvekkili şirketin aleyhine olacak şekilde kullanılmaması gerektiğini belirterek çeklerle ilgili olarak icra takibi başlatılmaması gerektiğnii, herhangi bir ödeme konusu yapılmaması veya müvekkil şirketin aleyhine olacak şekilde kullanılmaması amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini, haklı davalarının kabulünü, müvekkil şirketin davalıya karşı boocu olmadığına yönelik tespitini, davalının borcunu ifa etmemesi sebebi ile müvekkili şirketin zararlarının tespitini ve davalı tarafından tazmin edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafından dosyaya cevap dilekçesi sunulmadığı görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca davacının davalıya verdiği çekten dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. (İİK72)
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin ….’in açtığı ihaleyi kazandığını, yetkili taşıyıcılık sıfatıyla ihale kapsamında taşıyıcılık faaliyeti gösterdiğini, Trakya bölgesinin ihale ile görevlendirildiği bölgelerden biri olduğunu, bu bölgede yapılan bir anlaşma ile alt taşeron olarak “… …. Geri Dönüşüm ve Nakliyat” firması ile çalıştıklarını bu firmanın ÖTL faaliyeti ile ilgili taşıdığı mal karşılığında ödemesini çek ile aldığını, bu firmanın ekonomik nedenlerden dolayı müvekkili olan şirketten ön ödeme olarak …. seri numaralı 35.000TL çek aldığını, ancak ÖTL faaliyetini durdurduğunu, davacı şirketin sözleşme gereği davalıdan bir taşıma faaliyeti ve sözleşmede belirlenen diğer husular ile ilgili hizmet alması gerekirken davalının herhangi bir faaliyette bulunmadığını bu nedenle davalıya borcu olmadığına ilişkin menfi tespit talebinde bulunduğu, davacı vekilinin 29.01.2019 havale tarihli dilekçesinde talebini açıklama dilekçesi sunduğu, davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı anlaşıldı.
Mahkememizin 4 nolu celsesinde davalının” davaya konu çekin avans olarak verilip verilmediği, karşılığında taşıma hizmeti yapılıp yapılmadığı hususunda isticvabına ilişkin ara karar kurulmuş, davalıya yapılan usule uygun ihtarlı davetiyeye rağmen davalının duruşmaya katılmadığı, dosyada davacının ticari defterleri üzerinden inceleme yapılmak üzere mali müşavir bilirkişiden rapor alındığı, bu raporun taraflara tebliğ edildiği, rapora karşı itirazın bulunmadığı görüldü.
Arabuluculuk tutanağının dosya arasında bulunduğu görüldü.
Dosyanın yapılan incelemesi ve değerlendirilmesi sonucunda; davacının avans çeki nedeniyle borçlu olmadığını iddia ettiği, davacının, davalıyı 01.01.2018-31.12.2018 tarihleri arasında İstanbul- Trakya ve Marmara bölgelerinde yetkili toplayıcı olarak kabul ettiğine ilişkin belgeyi sunduğu, davaya konu çekin keşidecisinin davacı, lehdarın ise davalı, çekin vadesinin 15.07.2018 tarihi, çek bedelinin 35.000TL olduğu, bu çekin …. tarafından teslim alındığı, davalının cevap dilekçesi sunmadığı, davalının isticvap duruşmasına katılmadığı bu nedenle HMK 171/2 uyarınca sorulan vakıaların ikrar etmiş sayıldığı, davalının davaya konu hizmet edimini yerine getirdiğine ilişkin ispat külfetini yerine getirmediği, dosyadaki mali müşavir bilirkişi raporuna itiraz edilmediği dikkate alınarak davacının iddiasını ispat ettiği kabul edilerek, ….bank …. Şubesi, İstanbul 15.07.2018 tarihli, lehdarın davalı …, keşidecisinin davacı olduğu 35.000TL bedelli çekten davacının borçlu olmadığı kabul edilerek, davacı tarafın dava dilekçesinde kötüniyet tazminatına ilişkin bir talep olmadığından, kötüniyet tazminatının şartları konusunda değerlendirme yapılmayarak aşağıdaki şekilde hüküm kuruldu.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- Açılan davanın KABULÜ İle,
Davacının keşidecisi olduğu 15.07.2018 vade tarihli …. seri numaralı lehdarının davalı … olduğu ….bankası ….. Şubesi çekinden dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.390,85.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 597,72.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 1.793,13.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 35,90.-TL başvurma harcı, 597,72.-TL peşin harç ile dosyada yapılan 935,40.-TL yargılama gideri olmak üzere toplam 1.569,02.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.250,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair davacı taraf vekillerinin ve davalı tarafın yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/09/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır