Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/692 E. 2018/1202 K. 18.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/692 Esas
KARAR NO : 2018/1202

DAVA : Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/07/2018
KARAR TARİHİ : 18/12/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilin davalı kooperatif üyesi olduğu, üyelik hakkını önceki üyeden devraldığı ve devir tarihi itibari ile de üyelik aidatı borcunun bulunmadığının kooperatifçe kabul edildiğine ilişkin belge bulunduğu, müvekkilin üyelik hakkını devraldığı tarihi takip eden dönemde genel gider avansı paylarını da eksiksiz ödediği, buna ilişkin makbuzların ellerinde bulunduğu, davalı kooperatif tarafından emlak vergisi de talep edilmekle birlikte birlikte emlak vergisinin ne şekilde ödendiğinin davacı tarafından bilinmediği, emekli olan ve başkaca taşınmazı bulunmayan müvekkilin esasında emlak vergisiden muaf olduğu, davalı tarafından Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. esasına kayden başlatılan icra takibi ile davacıdan toplam: 35.764,52 TL talep edildiğinden davacının borcu bulunmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davacının “ortaklık hakkını önceki üyeden devraldığı ve davir tarihi itibariyle de üyelik aidatı borcunun bulunmadığının kooperatifçe kabul edildiğine ilişkin belge bulunduğunu” ileri sürse de böyle bir belgenin mevcut olmadığını, davacının bu güne kadar kooperatife ödemiş olduğu tek kuruşunun olmadığını, emlak vergisinin ilgili mevzuatı çerçevesinde Avcılar Belediyesi tarafından taşınmazların maliki sıfatıyla kooperatif adına tahakkuk ettirilmekte ve kooperatif tarafından ödenerek Kooperatif Genel Kurullarında alınan kararlar çerçevesinde konut tahsis eldimiş olan ortaklardan tahsil edildiğini, davacının miras bırakını …’nun kooperatif ortağı olan …’ndan daireyi devralmak suretiyle kooperatif ortağı olduğunu ancak bu güne kadar müteveffa …. ve vefatı sonrasında ortak olarak kaydedilen davacının emlak vergisi borçları dahil olmak üzere tahakkuk eden aidatlar için tek kuruş ödeme yapmadıklarını, davacı ödememe gerekçesi olarak ortaklık hakkını ve dolayısıyla tahsis edilen daireyi devraldığı ….’nun toprak sahibii olduğu bu nedenle aidat ödemelerine gerek bulunmadığını ileri sürdüğünün öğrenildiğini, ancak arsa malikinin taahhütnamesinde ve davacının miras bırakanının ortaklığı kabulüne ilişkin ortaklı pay senedinde, ne de tahsis sahibi ….’nun vefatı sonrasında davacının ortaklığa kabulüne ilişkin yönetim kurulu kararında emlak vergileri ve aitatları hakkında hiçbir düzenleme olmadığını, davacı ile yapılan şifahi görüşmelerden bir sonuç alınmaması üzerine Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünden takip başlatıldığını ve o takibe itirazı neticesinde mahkememizde itirazın iptali davasının açıldığını, davacının halen kooperatif ortağı olduğunu, kooperatif tarafından inşa edilerek devraldığı toprak sahiplerine tahsis edilmiş olan konutu zilyetliğinde bulundurduğunu, söz konusu konutun mülkiyeti müvekkil kooperatif ait olduğunu,
Belirterek müvekkili tarafıdan davacı aleyhine borçlarını ödememesi nedeniyle Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün…. esasına kayden takip başlatıldığı, davacı tarafın itirazı üzerine duran takibe yapılan itirazın iptali için mahkemenizin …. esasınının halen derdest bulunduğu, işbu menfi tespit davasında tartışılacak olan hususun davacının davalı kooperatife borcu bulunup bulunmadığı hususu olacağını, mahkemenizde bulunan….esasında kayıtlı itirazın iptali davasında da taraflar yer değiştirmekle beraber aynı hususun tartışılacağını, dolayısıyla her iki davanında tarafları, konusu ve dava sebeplerinin aynı olacağını, dolayısıyla itirazın iptali davası devam ederken işbu davayı açmakta hukuki bir yararın olmadığını, bu itibarla işbu davanın hukuki yarar yokluğu nedeni ile davanın reddedilmesi gerektiğini, mahkemenin aksi kanaate olması halinde her iki dosyanın birleştirilmesini usulen talep etmiş olmakla, esasa girilmesi halinde davanın reddini talep etmiştir.
HMK. 166/1. Maddesinde, aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılan davaların aralarında bağlantı bulunduğu takdirde davanın her aşamasında talep üzerine ya da resen ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebileceği düzenlenmiştir.
Mahkememizin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde davacısının … olduğu, davalısının … olduğu, dava konusu İtirazın İptali olup, davanın 24/05/2018 tarihinde açıldığı görülmüştür.
İncelenen mahkememizin … esas sayılı dosyası ile yine mahkememizin …. esas sayılı dosyası arasında fiili ve hukuki bağ olduğunu, birinin sonucunun diğerini etkileyebileceği ve delillerin birlikte değerlendirilmesinde fayda olduğu, HMK 166. Maddesi koşullarının bulunduğu anlaşıldığından ve resen her aşamada birleştirmenin mümkün olduğu da gözetilerek, mahkememiz dava dosyasının, mahkememizin …. dosyasıyla birleştirilmesine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Mahkememiz dosyası ile mahkememizin ….Esas sayılı dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu anlaşıldığından her iki dosyasının BİRLEŞTİRİLMESİNE,
Mahkememiz esasının bu şekilde kapatılmasına,
Birleştirmenin mahkememizin …. Esas sayılı dosyası üzerine yapılmasına ve yargılamanın bu dosya üzerinden devamına,
Yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti konusunda birleşen dosya üzerinden karar verilmesine,
Dair; ön inceleme aşamasında evrak üzerinde yapılan inceleme neticesinde esas ile birlikte mukabil olmak üzere kesin olarak karar verildi. 18/12/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır