Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/523 E. 2020/154 K. 17.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/523 Esas
KARAR NO : 2020/154

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/05/2018
KARAR TARİHİ : 17/02/2020
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 31/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; davalı ortaklık ile müvekkilleri arasında imzalanan 06.04.2015 tarihli sözleşme ile …. -….; … ada – … parsel ve … ada – … parselde inşa edilecek … Blok – Dükkan nitelikli …. nolu Bağımsız Bölümün satışının vaad edildiğini, ayrıca anılan sözleşmede teslim tarihinin ise 03.03.2017 olarak belirlendiği, ancak sözleşmede belirlenen 6 aylık ek süreye rağmen, inşaatın tamamlanmadığını ve dava konusu dükkanın, sözleşmeye uygun bir şekilde müvekkillere teslim edilmediğini müvekkillerinin, satış bedelinin tamamını ödediklerini sözleşme – m.4.3 gereği, teslimde gecikilen her ay için rayiç kira bedeli talep etme hakkı doğduğunu belirterek kira alacaklarının tahsilini talep etmiştir.

CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; taraflardan birinin tüketici olması nedeniyle, dava konusu uyuşmazlığın Tüketici mahkemelerinde görülmesi gerektiği son yıllarda ekonomide ve inşaat sektöründe yaşanan kriz nedeniyle, müşterilerin ödemelerini zamanında yapamadığı, bu durumun ise müvekkil ortak girişimin zarara uğramasına ve Ortak Girişimin kusurundan kaynaklanmayan gecikmelere neden olduğu belirtilerek davacıların gecikme tazminatı talep etmelerinin mümkün olmadığı savunmasında bulunduğu ve davanın reddini talep ettiği görülmüştür.

BİLİRKİŞİ RAPORU
Bilirkişi raporu sonuç kısmında özetle; dava tarihi itibariyle teslimde meydana gelen 8 ay + 18 günlük gecikme nedeniyle, davacılardan – …’ ın; 8 ay x 6.500 TL / ay + (18 gün + 30 gün ) x 6.500 TL / ay x (1 * 3 ) = 18.633,33 TL; aynı şekilde, Davacılardan – …’ ın, 18.633,33 TL ve Davacılardan – …’ ın ise 18.633,33 TL olmak üzere, Davacıların; toplam 55.900 TL tutarında geç teslim kaynaklı tazminatı talep edebilecekleri belirtilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacılar ile adi ortaklığı oluşturan davalılar arasındaki sözleşme uyarınca davacılara satılması taahhüdünde bulunulan işyeri niteliğindeki taşınmazın sözleşme hükümlerine aykırı olarak süresinde teslim edilmemesinden kaynaklanan emsal kira alacağının tahsili istemidir.
Davacı taraf dava dilekçesinde, taraflar arasındaki 06/04/2015 tarihli yazılı anlaşmaya göre davalı adi ortaklığın … ili …. ilçesi …. Mah. …. ada ve parsel noda kayıtlı taşınmaz üzerine inşa edeceği yapılardan ….blok No:…’de kayıtlı dükkan niteliğindeki taşınmazın davacılara satışı konusunda anlaşmaya varıldığını ve sözleşme imzalandığını, sözleşmede inşaatın 03/03/2017 tarihinde bitirileceği ve dükkanın teslim edileceğinin belirtildiği, sözleşmenin 4.5 maddesinde teslim için belirlenen ek 6 aylık sürenin de dolmuş bulunduğunu, ana taşınmazda inşaatın devam etmekte olduğu ve iskan alınamadığını ve dükkanın kullanıma ve sözleşme şartlarına hazır hale getirilerek teslim edilemediğini sözleşmenin 4.3 maddesi gereği teslimde gecikilen her ay için rayiç kira talep hakkı doğduğunu belirterek sözleşmeden doğan ve muaccel olmuş kira alacaklarının muacceliyet tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilini talep ettikleri görülmüştür.
Davalılar tarafından verilen cevapta özetle; mahkemenin görevsiz olduğunu, ülkede yaşanan ekonomik sıkıntıların inşaat piyasasını da olumsuz yönde etkilediğini, enflasyon oranında ve dövizde yaşanan artışın maliyetlerin artmasına sebebiyet verdiğini, gecikmenin davalıların kusurundan kaynaklanmadığını…ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep edilmiştir.
Taraflarca gösterilen tüm deliller toplamıştır.
Davalı taraflarca her ne kadar görev itirazında bulunularak tüketici mahkemelerinin görevli olduğu ileri sürülmüş ise de dava konusu taşınmazın ticari vasıfta işyeri cinsli taşınmaz olması nedeni ile mahkememizin görevli olduğu kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce inşaat mühendisi/gayrimenkul değerleme uzmanı bilirkişisinden rapor aldırılmıştır. Sunulan 01/04/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; keşif sırasında dava konusu taşınmazın kor … & ….. İşletmesi olarak faaliyet gösterdiği, asma katlı dükkanın vaad edilen en son teslim tarihi olan 03/09/2017 tarihindeki piyasa rayiç kiralama bedelinin yaklaşık 6.500 TL / ay olduğu, dava tarihi itibariyle teslimde meydana gelen 8 ay + 18 günlük gecikme nedeniyle davacıların toplam 55.900,00 TL tutarında geç teslim kaynaklı tazminat talep edebileceklerinin bildirildiği görülmüştür.
Davacılar vekilinin 09/04/2019 tarihli dilekçesi ile davayı ıslah ederek talep sonucunu toplamda 55.900 TL’ye yükselttiği görülmüştür.
Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, toplanan tüm deliller muvacehesinde; taraflar arasında 06/04/2015 tarihli adi yazılı sözleşme imzalandığı, sözleşmeyle davalı şirketlerden oluşan adi ortaklığın … ili …. ilçesi … Mah. … ada ve parsel noda kayıtlı taşınmaz üzerine inşa edeceği yapılardan … blok No:…’de kayıtlı dükkan niteliğindeki taşınmazı davacılara satarak teslim etmeleri konusunda tarafların anlaştıkları, sözleşmede inşaatın 03/03/2017 tarihinde bitirileceği ve dükkanın teslim edileceğinin sözleşmenin 4.5 maddesinde ise teslim için 6 aylık ek süre verileceğinin öngörüldüğü, sözleşmenin 4.3 maddesinde gecikilen her ay için davacılara rayiç kira ödeneceğinin kararlaştırıldığı, dava tarihinde taşınmazın teslim edilmemiş olduğu, davacıların sözleşme gereğince taşınmazı en son teslim tarihinin 03/09/2017 tarihi olduğu, dolayısıyla davacıların bu tarihten dava tarihi arasındaki emsal kira bedeline hak kazandıkları, bilirkişi tarafından emsal kira bedeli dikkate alınarak yapılan hesaplamanın uygun olduğu ve itibar edilebileceği, adi ortaklığı oluşturan davalı şirketlerce her ne kadar geç teslimin ülkedeki ekonomik sıkıntıdan kaynaklandığı ve bu nedenle kusurlarının bulunmadığını ileri sürmüş iseler de davalıların tacir olmaları nedeni ile basiretli tacir olarak davranmaları gerektiği ve yaşanan ekonomik sıkıntının mücbir sebep olarak kabul edilemeyeceği, her ne kadar taraflar arasında taşınmaz devrini içeren sözleşme adi yazılı şekilde yapılmış olması nedeni ile Tapu Kanunu, Türk Medeni Kanunu ve Noterlik Kanunu hükümleri uyarınca geçersiz ise de ve geçersiz sözleşmede öngörülen cezai şart/gecikme cezasının da geçersizliği söz konusu ise de tarafların başlangıçta geçerliliği bulunmayan bu sözleşmenin tüm hükümlerini yerine getirerek geçerli kıldıkları, bu nedenle gecikme cezasının geçersizliğinin ileri sürülmesinin yerleşik Yargıtay uygulaması uyarınca TMK’nun 2.maddesine aykırı olacağı kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, davacı tarafça davalılara gönderilen ihtarnamede adi ortak sıfatında bulunan davacıların tamamının imzasının bulunmaması (sadece … ve … vekili sıfatı ile ihtarname keşide edilmiş olması) nedeni ile ihtarnamenin temerrüdün sonuçlarını gerçekleştirmediği kanaatine varılarak dava dilekçesinde talep edilen meblağ açısından dava tarihinden, ıslahla artırılan meblağ açısından ise ıslah tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
55.900,00 TL alacağın 10.000 TL’lik kısmının dava tarihinden, 45.900,00 TL’lik kısmının ıslah tarihi olan 09/04/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 3.818,52.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 954,64.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 2.863,88.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 35,90.-TL başvurma harcı ve 954,64.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 1.419,40.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 8.067,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/02/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır