Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/521 E. 2018/559 K. 23.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/521 Esas
KARAR NO : 2018/559

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 21/05/2018
KARAR TARİHİ : 23/05/2018
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 23/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan 21/05/2018 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE;Davalı tarafın … Otomotiv’ den 27/08/2014 tarihinde … sözleşme no ile 2014 model … model araç için 57.500-TL üzerinden satış sözleşmesi imzaladıklarını, davalının bir süre sonra firmayı … Otomotiv’ e devrettiğini, 23.503-TL olan kısmın peşinat olarak nakden ödendiğini, kalan 34.000-TL için davalı …’ den araç kredisi kullandığını, kredi tutarına trafik sigortası ve kasko için ek ücret eklendiğini toplam borcunun 37.013,39-TL olarak değiştiğini, ancak kasko ve sigorta borcunu fazla bulduğundan başka bir yerden yaptırdığını, araç için 56.911,48 TL’lik fatura kesildiğini, ancak aracı 57.500,00 TL’ye aldığı için arada 588,52 TL’lik bir fark oluştuğunu, bu nedenle de eksik kalan fatura kısmının tarafına KDV dahil 588,52 TL olarak kesilmesi gerektiğini, davalıdan kullanmış olduğu araç kredisi için 600,00 TL dosya masrafının kendisinden haksız bir şekilde alındığını, bu miktarın Yargıtay’ın ilgili içtihatları gereğince kendisine iadesinin gerektiğini, davalının kullandırdığı 36 aylık kredinin 12 taksitini ödedikten sonra geri kalan 25.100,55 TL’lik ana para miktarını ödeyerek krediyi kapatmak istediğini, ancak davalının krediyi kapatmak için kendisinden 26.770,00 TL talep ettiğini, kendisinin de bu miktarı ödeyerek krediyi kapattığını, krediyi erken kapatması halinde kendisinden %2 faiz kesileceğinin sözleşmede belirtildiğini ve tarafınca da bunun kabul edildiğini, bu durumda kalan 25.100,55 TL’lik bedelin %2’sinin 502,01 TL’ye tekabül etmesi ve toplamda ödemesi gereken miktarın 25.602,56 TL olması gerekirken, kendisinden 26.770,00 TL alındığını, böylece kendisinden 1.167,44 TL’nin haksız olarak alındığı için bu haksız alınan miktarın tarafına iadesinin gerektiğini, sözleşmede yıllık faiz oranı % 13.44 olarak belirlenmişken, ödeme planına göre 12. Taksit sonunda ödenen ana para miktarının 10.942,68 TL, faiz miktarının ise 4.158,45 TL olduğunu, yüzdeye vurulduğu zaman yıllık faiz miktarının %40’ı geçtiğini, Borçlar Kanunu’na göre yıllık yasal faiz oranının %9 olduğunu, bu oranın ancak yan oranında artabileceğini, bu durumda % 13.50 üzerindeki faiz oranının kanun tarafından geçersiz olarak vazedildiği için kendisinden alınan hukuka aykırı fazlalığın tespit edilerek tarafına ödenmesi gerektiğini beyan ederek, kendisinden haksız ve hukuka aykırı olarak tahsil edilen fazla kredi miktarının, dosya masrafının, haksız ve fahiş oranda alınan faiz tutarının, kredinin kapatılması sırasında ödediği fazla tutarın, aracın satın alındığı tarih olan 27.08.2014 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte fazlaya dair haklarının saklı kalması kaydıyla, davalılardan alınarak tarafına iadesi ve yargılama giderlerinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı … vekilinin 18/12/2015 tarihli cevap dilekçesinde özetle; 27/08/2014 tarih ve … numaralı kredi sözleşmesi ticari nitelikli olduğundan tüketici mahkemelerinin görevli olmadığını, davacının tüketici değil tacir olması nedeni ile davanın genel mahkemelerde görülmesi gerektiğini, davalı şirketin davacıya trafik sigortası ya da kasko sağlamadığını, davacıdan haksız ve hukuka aykırı bir bedel alınmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …Ş. vekilinin 17/12/2015 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davalı şirketin … Otomotiv’ den 2015 yılında devir aldığını, şirketin krediyi veren kurum olmayıp, sadece sıfır kilometre araç satış bayiisi olduğunu, bu nedenle müvekkil şirkete de dava açılmasının yasal olmayıp husumet bakımından reddinin gerektiğini, davacının tüketici yasası kapsamında olup olmadığının ortaya çıkartılarak, dosyanın genel görevli mahkemelere gönderilmesi gerektiğine karar verilerek, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE
İş bu dava, araç kredi kullandırım sırasında haksız ve hukuka aykırı olarak tahsil edilen fazla kredi miktarının, dosya masrafının, haksız ve fahiş oranda alınan faiz tutarının, kredinin kapatılması sırasında ödediği fazla tutarın iadesi isteminden ibarettir.
İş bu dosya Bakırköy … Tüketici Mahkemesince; “davacının, davalı firmadan ticari araç kredisi kullanmış olduğu anlaşılmakla, “tüketici işlemi “sayılmayan ticari kredi bedeline ilişkin haksız ve hukuka aykırı olarak tahsil edilen fazla kredi miktarının, dosya masrafının, haksız ve fahiş oranda alınan faiz tutarının, kredinin kapatılması sırasında ödediği fazla tutarın iadesine ilişkin davacı talebi ile ilgili olarak,mahkememizin görevli olmadığı, davaya bakma görevinin davanın niteliği dikkate alındığında,Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğu kanaatine varılarak …” gerekçesi ile görevsizlik kararı verilerek mahkememize gönderilmiştir.
Dosya üzerinden yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde; 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. Maddesinde, “mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder.” şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlık, hususi nitelikteki araç için kullanılan VDF kredi sözleşmesine dayandığı, tüketici davacı ile satıcı ve kredi sağlayıcı davalı şirketler arasındaki araç satışından kaynaklandığı, dolayısıyla taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır. Bu hususta Bakırköy … Ticaret Mahkemesinin kullanılan kredinin ticari kredi tespiti hatalı olup, satın alınan araç ticari olmadığı gibi kullanılan kredi de niteliği gereği ticari kredi değildir.
Bu açıklamalar ışığında; 4077 sayılı Yasanın 23. maddesinde bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağı öngörülmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Bu nedenle mahkememizce dosya üzerinden yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde, davacının davasının HMK 114/1-c maddesi kapsamında mahkememizin görevli olmaması sebebiyle HMK 115/2 maddesi gereğince usulden reddine, yargılama yapma yetki ve görevinin Tüketici Mahkemesinde olması sebebiyle dosyanın HMK 20. Maddesi kapsamında daha önce görevsizlik kararı veren Bakırköy … Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine, ancak mahkememiz ile Bakırköy … Tüketici Mahkemesi arasında görev uyuşmazlığı oluşması sebebiyle görev uyuşmazlığı sebebiyle dosyanın ilgili İstinaf Dairesi’ne gönderilmesine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.( T.C. Yargıtay .. H.D. E: …/…, K: …/…)
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince davanın görev nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep olması halinde dosyanın yetkili ve görevli Bakırköy … Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
3-Mahkememiz ile Bakırköy … Tüketici Mahkemesi arasında görev uyuşmazlığı oluşması sebebiyle dosyanın mercii tayini için ilgili istinaf dairesine gönderilmesine,
4-HMK nun 331/2.maddesi gözetilerek davaya görevli mahkemede devam edilmesi halinde harç, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece karara bağlanmasına,
Dair, HMK.320/1 maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize müracaatla İstinaf nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.23/05/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır