Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/442 E. 2018/484 K. 09.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/442 Esas
KARAR NO : 2018/484

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/04/2018
KARAR TARİHİ : 09/05/2018
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 09/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE;müvekkilerinin davalı bankadaki hesabından rızası dışında para çıkışı olduğunu, davalının bu konuda kusurlu olduğunu belirterek söz konusu miktarın avansa faizi ile davalıdan tahsilini yargılama giderleri ve vekalet ücretini davalıya tahmilini talep etmiştir.
GEREKÇE
Dava, davalı bankanın mevduat hesabından rıza hilafına para çıkışı yapmış olması iddiası ile açılan alacak istemine ilişkindir.
6102 sayılı TTK:4/1 maddesinde her iki tarafında ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alındığı bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde yer alan istisnalardan birine dahil olması gerektiği, diğer yandan BK:41/1 maddesine göre gerek kasten gerek ihmal ve tedbirsizlikle haksız bir surette diğer kimseye zarar veren şahsın o zararı tazmine mecbur olduğu belirtilmekte olduğu 28.5.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı tüketicinin korunması hakkındaki kanunun 3/1-k maddesine göre tüketici, ticari ve mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek ve tüzel kişiyi,3/1-1 maddesinde ise tüketici işleminin mal ve hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari ve mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına Ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişilerle tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma simsarlık sigorta ve vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak tanımlandığı aynı yasanın 73/1 maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesinin görevli olduğu belirtilmektedir.
6502 sayılı yasanın 83/2 maddesine göre taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceğinin düzenlenmiş olduğu görülmektedir.
Somut olayda ihtilafın davacının breysel mevduat hesabındaki paranın davacının rızası hilafına başka bir hesaba aktarıldığı iddiasının bulunduğu, mevduatın bireysel hesapla ilgili olduğu ve tüketici işlemi olduğu ticari bir yönünün bulunmadığı, 28.5.2014 tarihinde yürürlüğe giren 3502 sayılı kanunun 3/1-1 maddesine göre bankacılık işlemlerininde tüketici işlemleri arasında sayıldığı davalının tüketici olduğu 6502 sayılı yasanın 83/2 maddesine göre taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği gibi davanında ticari bir yönü bulunmadığı bir tüketici işlemi olarak nitelendirilmesi gerektiği, bu nedenle ihtilafın çözüm yerinin tüketici mahkemesi olduğu anlaşılmakla ve HMK:114/1-c maddesi gereğince, mahkemenin görevli olup olmadığına ilişkin dava şartının HMK:115. Maddesi gereğince mahkememizce davanın her aşamasında resen dikkate alınması gereken hususlardan olduğuda değerlendirildiğinde mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin usulden reddine talep halinde dosyanın yetkili ve görevli Bakırköy Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (T.C. YARGITAY 11. H.D E: 2016/8786 K: 2016/7523)
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Dava dilekçesinin görev yönünden reddi ile mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE.
HMK nun 20. maddesi gereğince gerekçeli kararın tüm taraflara tebliği ile kararın kesinleşmesinden itibaren yasal iki haftalık süre içinde talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli BAKIRKÖY NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE.
Belirtilen iki haftalık süre içinde talepte bulunulmaması veya süresinden sonra talepte bulunulması halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar (ek karar) verileceğinin taraflarca bilinmesine.
HMK nun 331. maddesi gereğince harç, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece bir karara bağlanmasına.
İşbu karar duruşma yapılmaksızın evrak üzerinden yapılan inceleme sonunda verildiğinden ve talep olmadan gerekçeli karar tebliğe çıkarılamayacağından gider avansından gerekli harcama yapılarak; davanın karara bağlandığı ve talep halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğe çıkarılabileceği hususlarının tüm taraflara tebliğine.
Artan gider avansının dosyasına aktarılmasına.
Dair, dosya üzerinden verilen görevsizlik kararının taraflara tebliğinden itibaren onbeş gün içinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere evrak üzerinde yapılan inceleme sonunda karar verildi. 09/05/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır