Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/432 E. 2018/461 K. 27.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/432 Esas
KARAR NO : 2018/461

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/11/2017
KARAR TARİHİ : 27/04/2018
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 17/05/2018

Sivas … Asliye Hukuk Mahkemesinin …esas sayılı davasında davanın ….Elektrik Enerjisi … A.Ş. yönünden tefrik edilmesine karar verildiği, bunun üzerine Sivas …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sırasına kaydedilen işbu davanın yetkisizlik kararı üzerine mahkememize gelmesi ile yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan 06/11/2017 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE; Davacı şirketin; bünyesinde faaliyet göstermekte olan Tokat adresinde mukim, ….isimli hastane işletmesine sağlanan elektrik dağımı hizmetlerinden ….abone numarası ile faydalandığını, davalılardan….Elektrik Dağıtım A.Ş. “dağıtım”; diğer davalıların ise “tedarikçi” şirketler olduğunu, Ocak 2008 tarihinden bugüne kadra muhtelif tarih aralıklarında davalı….Elektrik Dağıtım A.Ş. Tarafından bölgede dağıtılan elektrik enerjisini davacıya tedarik ettiklerini, kayıp kaçak bedeli, perakende satış hizmet bedeli, PSH sayaç okuma bedeli, iletim sistemi kullanım bedeli, dağıtım bedeli ve TRT payı adı altında haksız ve hukuka aykırı olarak faturalara eklenen bu ücretleri ve bu haksız ücretlere tahakkuk ettirilen KDV tutarlarının davalı tedarikçi şirketlere ödendiğini, haksız olarak tahsil edilen bu bedeller nedeniyle, davalı “tedarikçi” firmalar (kendi ödemeleri ile sınırlı olmak üzere) “dağıtım şirketi olan davalı….Elektrik Dağıtım A.Ş. ile birlikte “müştereken ve müteselsilen” sorumlu olduklarını, yargısal içtihatlarda dava konusu edilen bedellerin iadesinden davalı “dağıtım” şirketinin sorumlu olacağının açıkça belirtilmediğini, faturalarda kanuni karşılığı olmadığı açıkça belli olan, kötü niyetli diğer kullanıcıların kaçak kullanımı ve tedarikçi elektrik dağıtım firmasının ağır ihmal ve kusurları ile alt yapısının eksikliklerinden kaynaklanan kayıp ve kaçak tüketimlerinin, dürüst abonelere yansıtılmasının kabul edilemez olduğunu, EPDK kurul kararlarının ve tebliğleri çerçevesinde elektrik kullanan abonelerin faturalarına yansıtarak aldıkları kayıp-kaçak sayaç okuma perakende satış hizmeti iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedellerinin elektrik enerjisi kullananlara (sanayi, ticari ve mesken abonelerine) aktif tüketim bedeli dışında ek bir mali yük ve külfet getirdiğinin izahtan vareste olduğunu, Türkiye Cumhuriyeti Anasayası’nın 73. maddesi gereğince vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülüklerin kanunla konulduiğu değiştirileceği veya kaldırılacağının ortada olduğunu, elektrik faturalarına yansıtılan %2 TRT yapının da kanunla getirildiğni ve kanunun verdiği açık ve şeffa yetkiye dayanarak tahsil edildiğini belirterek davanın kabulü ile dava konusu edilen geçmişe yönelik 10 yıldır tahsil edilmekte olan kayıp kaçak, dağıtım, iletim sayaç okuma, perakende satış hizmeti bedelleri ile (KDV ve TRT payının hesaplanmasında dava konusu bedellerin yer almadı ğı fatura miktarı üzerinden işlem yapılması gerekirken bu bedeller dahil edilerek yapılan hatalı hesaplamalar nedeniyle) fazladan ödenmiş olan KDV ve TRT payı bedellerine karşılı (fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla) kayıp kaçak enerji bedeli 200,00 TL, iletim bedeli 100,00 TL, dağıtım bedeli 100,00 TL, perakede satış hizmet bedeli 100,00 TL, sayaç okuma bedeli 100,00 TL, kayıp kaçak bedeli üzerdinden alınan enerji fon bedeli 100,00 TL, kayıp kaçak bedeli üzerinden alınan TRT payı bedeli 100,00 TL, kayıp kaçak bedeli üzerinden alınan BTV bedeli 100,00 TL ve KDV bedeli 100,00 TL olmak üzere HMK md. 107 uyarınca şimdilik toplamda 1.000,00 TL’nin davalı dağıtım şirketi….Elektrik Dağıtım A.Ş. ile tedarikçi şirket vasfındaki diğer davalılardan (kendi tahsi ettikleri dönemlerle sınırlı olmak kaydı ile) dava tarihinden itibaren işlenecek ticari avans faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı taraflara yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Davacının ödemiş olduğu kayıp kaçak, dağıtım, iletim, sayaç okuma, TRT payı, BTV, enerji payı ve KDV bedellirin tahsiline ilişkin olduğunu, davacı taraf ile müvekkili şirketler arasında birden fazla kere elektrik satış sözleşmeleri imzalandığını, davacı tarafın en son ….Elektrik Enerjisi şirketi ile 01.06.2014, …..şirketi ile ise 01.06.2015 tarihlerinde elektrik satış sözleşmesi imzalandığını, taraflar arasında imzalanan her iki sözleşmenin 27. Maddesinde “bu sözleşmenin yürürlükteki ilgili mevzuatın uygulanmasından doğacak anlaşmazlıkların giderilmesinde yetkili organ İstanbul Mahkemeleri ve İcra Daireleridir.” öncelikle yetki itirazlarının kabulü ile davanın yetki yönünden reddini talep ettiklerini, müvekkili şirketlerin dağıtım şirketi olduğunu, dava konusu edilen bedellerin, müvekkili şirketlerin uhdesinde de olmadığını, kanunun ve kurul kararının uygulanmasından kaynaklanan ve davacı tarafından dava konusu edilen bedellerin müvekkili şirket tarafından ilgili dağıtım firmasına ve ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına ödendiğini, müvekili şirket ile ilgili olarak pasfi husumet yokluğundan davanın reddi gerektiğini, kurul kararının iptali söz konusu olmadıkça müvekkili şirketin belirtilen bedelleri tahsil etmeme gibi bir yetki ve iradesinin söz konusu olamayacağını, kurul kararının aksine davranışın müvekkili şirketleri Enerji Piyasası Kanunu kapsamında sorumluluk altına sokacağını, davaya konu bedellerin davayanağı olan kararın idari yargıda iptali söz konusu olmadan adli yargı nezdinde söz konusu bedellerin dava konusu edilmesinin mümkün olmayacağını, davacı tarafın bazı bedellerin iadesini talep ettiğnii, ancak söz konusu taleplerin zaman aşımına uğradığını, dava konusuna ilişkin olarak 17.06.2016 tarihli resmi gazetede 6719 sayılı kanunun yayımlandığını, belitilen kanun uyarınca söz konusu bedellerin talep edilmesinin mümkün olmadığını, dava konusu edilen bedellerin, taraflar arasında akdedilen sözleşmeye, tarifelere ve tarafların iradesine uygun olduğunu, fatura içeriklerine TTK 21. madde kapsamında itiraz edilmediğini belirterek usül hukukan ilişkin itirazlarının kabulüne, davanın, TRT Genel Müdürlüğüne, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına, Tokat Belediyesine ve Tokat Vergi Dairesine ihbarına, davanın tüm istemleri ile birlikte reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına dair karar verilmesini talep etmiştir.
Sivas … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas , …. Karar sayılı yetkisizlik kararı üzerine dosya mahkememize gelmekle yargılamaya devam olunmuştur.

Dosya kapsamı, davacı ve davalı tarafın beyanları göz önüne alındığında taraflar arasında imzalanan sözleşme ve yetkisizlik kararı veren Sivas …. Asliye hukuk mahkemesi gerekçeli kararında da yer aldığı gibi yetkili mahkemelerin İstanbul Mahkemeleri olduğu anlaşıldığından mahkememizin yetkisizliğine karar verilmesi gerektiği kanaati gelmiş olmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının yargılama yapma yetki ve görevinin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine ait olması sebebiyle HMK 114 maddesi delaletiyle HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
HMK 20. Maddesi kapsamında talep halinde dosyanın yetkili ve görevli İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
Harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti hususlarında görevli ve yetkili mahkemece karar verilmesine,
Dair, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf başvuru hakları açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu karar verildi. 27/04/2018

Katip …

Hakim …