Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/42 E. 2019/821 K. 23.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/42 Esas
KARAR NO : 2019/821

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 08/01/2018
KARAR TARİHİ : 23/09/2019
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 22/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. E sayılı dosyası alacaklısından kısmi bölünme işlemi sonucunda davacıya alacağın devredildiğini, alacağı davacıya bölünme kapsamında devreden şirket ile davalı arasında 03/08/2016 tarihli … fuarı kapsamında müvekkilerinin davalıya hizmet verdiğini, davalının söz konusu fatura gereği alınması lazım gelen acente komisyon bedelini ve depolama masraflarını fatura takibe konu edildikten sonra icra takip dosyasına ödemesine rağmen satıştan kaynaklanan ithalat vergilerine ilişkin 2.756,47 Euro’luk kısma haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; davanın zaman aşımı nedeni ile reddinin gerektiğini, davacının hizmete ilişkin sözleşme kapsamı dışında talepler içeren faturasına itiraz edildiğini, davacıya borçları olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava konusu icra takip dosyası Uyap sistemi üzerinden dosya arasına alınmış, incelenmesinde; alacaklısının … Taşımacılık AŞ, borçlusunun ise davalı olduğu, takibin konusunun cari hesap alacağı olarak geçtiği, borçlunun 2.756,53 Euro’luk kısmına ilişkin kısmi itirazda bulunduğu, icra müdürlüğünce takibin 2.756,47 Euro kısım yönünden durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davalı tarafça 02/05/2018 tarihli dilekçe ekinde iki ayrı firmaya kesilen proforma faturalar sunulmuştur. Yine davalı tarafça 30/01/2019 tarihli dilekçe ekinde geçici ithalatın kesin satışa döndürülmesine ilişkin fatura ve gümrük belgelerinin sunulduğu görülmüştür.
Konunun özel ve teknik bilgiyi gerektirmesi nedeni ile mahkememizce bilirkişi deliline başvurulmuştur. Bu kapsamda ilk olarak bilirkişi …’in 28/05/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; taraflar arasındaki sözleşmede kati ithal sırasında ödenecek gümrük vergilerinin davalı tarafından ödeneceğine ilişkin herhangi bir kayıt olmadığı, ithalat işlemlerinde gümrük vergi ve resimlerinin ithalatçıya ait olduğu belirtilmiş; davacı tarafın rapora itirazı üzerine aldırılan ek raporda da aynı kanaate varıldığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafın itiraz ve beyanları üzerine ve ilk raporun yeterli görülmemesi üzerine bilirkişi heyetinden rapor aldırma gereği duyulmuş, bir üniversite öğretim üyesi ve iki gümrük-taşımacılık konsunda uzman bilirkişilerden oluşan bilirkişi heyetince tanzim olunan 13/06/2019 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; “sözleşmede gümrük vergilerinin davalı tarafından ödeneceğine ilişkin bir herhangi bir kayıt olmadığı…” yönündeki ilk bilirkişi raporundaki görüşlere katıldıkları, davacı tarafça söz konusu gümrük vergilerininin ödendiğinin ispatlanamadığı, davacı tarafın ( …’in) alıcı firmalar adına gümrük vergisi ödemiş olmasının söz konusu olamayacağının düşünüldüğü mütalaa edilmişir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İcra dosyasında itirazın alacaklıya tebliğine ilişkin herhangi bir tebligat görülmemekle itirazın iptali davasının 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Yine her ne kadar icra dosyasında takip alacaklısının işbu davada davacı olan şirketten farklı bir şirket olduğu anlaşılmış ise de davacı tarafın dava dilekçesindeki şirket bölünme ve alacağın devrine ilişkin açıklamalarına davalı tarafça herhangi bir itirazda bulunulmadığından davacının aktif husumet ehliyeti bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Davalı tarafça her ne kadar zamanaşımı defi ileri sürülmüş ise de dava konusunun sözleşmeden kaynaklanması nedeni ile sözleşmeler için geçerli bulunan 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçmediği anlaşılmıştır.
Davacı taraf, taraflar arasındaki ticari ilişki çerçevesinde davacı tarafça davalı şirkete sunulan yurt dışı fuar hizmetinde ödediğini iddia ettiği takibe konu gümrük vergilerinin davalı tarafça ödenmesi gerektiğinden bahisle bu ödemeyi davalı taraftan talep etmektedir. Davalı tarafından ise söz konusu vergilerin alıcılar tarafından ödenmesi gerektiği iddia edilmektedir. Bu açıdan dosya kapsamındaki uyuşmazlık ithalat vergilerinin davacı tarafından ödenip ödenmediği, ödenmişse bu vergilerin davalı tarafından davacıya iadesinin gerekip gerekmediğinden ibarettir.
Mahkememizce iki ayrı bilirkişi raporu aldırılmış olup aldırılan ikinci rapor konusunda uzman üç kişilik heyet raporudur. Her iki rapor da birbirini teyit eder nitelikte olup aralarında mübayenet bulunmamaktadır. Raporların içeriği itibariyle gerekli özel ve teknik incelemeyi içerdikleri görülmüş olup, denetime ve hüküm kurmaya elverişlidir.
Böylelikle icra dosyası kapsamı, sunulan belge ve faturalar, mahkememizce aldırılan bilirkişi raporları bir bütün olarak değerlendirildiğinde; söz konusu gümrük vergilerinin davacı (…) tarafça ödendiğinin ispatlanamadığı, kaldı ki taraflar arasındaki sözleşmede bu vergilerin davalı tarafa ait olacağı yönünde bir kayıt bulunmadığı ve bu kapsamda davalı şirketin söz konusu vergileri ödeme yükümlülüğü bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan davacı tarafın takip başlatmakta kötüniyeti ispatlanamadığından davalı tarafın kötüniyet tazminatı talebinin de reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE
2-Davalı tarafın kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 44,40-TL red karar harcının, mahkememiz veznesine yatırılan 173,39-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye kalan harcın karar kesinleşince ve talebi halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından dosyada herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.725,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
7-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
23/09/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır