Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/330 E. 2018/606 K. 04.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/330 Esas
KARAR NO : 2018/606

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/03/2018
KARAR TARİHİ : 04/06/2018
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 20/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan 30/03/2018 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE;müvekkilinin … unvanı ile … ili …. ilçesinde yedek parça ve oto tamir hizmeti verdiğini, müvekkilinin 2016 yılının Nisan ayında davalı firmadan …. Model …. satın almış ve ödemelerini yerine getirdiğini, satım alımından 5 ay sonra cihazın müvekkili işyerine kurulmak üzere getirildiğini, 5 ay sonra getirilen cihaz kalibrasyonu yapılmadan getirilmiş ve sonrasında Ofset arızası verdiğini, sonrasında ise makine kayıp güç ölçümünü otomatik olarak yapmadığını, bu sorunun davalı işyerine hemen bildirildiğini ve sürekli olarak makinenin tamiri için yetkililerini gönderdiğini, cihazın değişik zamanlarda farklı arazalar da verdiğini, makinenin onarım işleminin gerçekleşmediğini, davalı firma tarafından müvekkiline konsinye bir cihaz gönderilmiş sorun çıkmazsa satın alınan cihazın değiştirileceğinin ifade edildiğini, konsinye cihaz 6 ay kullanılmış ve bir problem çıkmadığını ama müvekkilinin cihazının değişmediğini ve aynı cihazın bağlanmasına rağmen tekrar çalışmadığını, davalının cihazın ayıplı olduğuna ikna olmasına rağmen cihaz bedelinin ödeneceği taahhüt edilmiş ama bu taahhüt yerine getirilmediğini, cihaz bedelinin ödenmesi için önce telefonda görüşülmüş ve daha sonra telefonlarla çıkılmaması üzerine müvekkilinin ihtarname çektiğini, ihtarnameye karşılık bir ödemenin yapılmadığını ve konsinye cihazın müvekkil davacıya verileceğinin ifade edildiğini, bu teklifin davacı tarafından kabul edilmediğini, açıklanan nedenlerle, ayıplı taşınır mal olan…. Model …. makinasının 85.000 TL bedelinin faizi ile birlikte davacıya iadesini, ayıplı maldan doğan zararları ile diğer zararlarının değernini tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere asgari 1.000 TL tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE;davacı tarafın Ticaret ve Borçlar Kanunun’nda öngörülmüş yasal ihbar ve muayene yükümlülüklerine uymadığını, bu nedenle ilgili yasadan kaynaklanan seçimlik hakların kullanma hakkını kaybettiğini, makinenin 2017 yılının Kasım ayında teslim alınmasına rağmen davanın 30/03/2018 tarihinde açıldığını, buna ilişkin olara TTK’da ihbar süresinin 8 gün olduğunu, ayıp iddiası müvekkiline 07/03/2018 tarihinde ihtarname ile bildirildiğini, davacı tarafın delillerinin taraflarına tebliğ olunmadığını, buna ilişkin olarak davacının delil listesinin kabul edilmemesini, karşı delil sunma haklarını saklı tutuklarını, esasa ilişkin beyanlarında, dava konusu cihazın arızalı olmadığını, ayrıca ayıplı servis hizmetinin verilmesinin de söz konusu olmadığını, dava konusu makinanınbağlı olduğu elektrik panosundan başkaca işyerine de elektrik veriliyor olması ve bu işyerlerinde oto kaynak işlerinin yapılıyor olması nedeni ile dava konusu makina arızalanmış, arızalar giderilip sorunsuz teslim edildikçe de arızaların tekrarlandığını, davacı tarafın, dava konusu makinanın ayıplı olmamasına rağmen zararların ödenmesini ve aynı zamada fatura bedellerinin iadesi talebinin hukuka ayrı olduğunu, açıklanan nedenlerle, davacının davasının reddini, davacı taleplerinin zamanaşımına uğraması ve hak düşürücü süreler geçmesi nedeni ile davanın reddini, ihbar ve muayene yükümlülüklerine aykırı davranılarak açılmış olunan davanın usülden reddini, davacı taleplerinin tamamın haksız ve hukuka aykırı olup dava ile birlikte bu taleplerin ve davanın esasen reddini, haksız ve hukuka aykırı zarar bedelinin ve faiz talebinin reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE
İş bu dava, satım sözleşmesinden kaynaklı uğranılan zararın tazminine ilişkindir.
Görev hususu dava şartlarından olup, mahkemece resen davanın her aşamasında incelenmesi gereken dava şartıdır. TTK nun 4. maddesinde ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi kurumu düzenlenmiştir. TTK nun 4. maddesine göre; Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Yine tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; TTK ndan, TMK nun 962–969. maddelerinden, TBK nun 202, 203, 444, 447, 487–501, 515–519, 532–545, 547–554, 555–560 ve 561–580. maddelerinden, fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuattan, borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerden ve bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerden doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır.
TTK nun 5. maddesinde de ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi kurumundan hareket ederek asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğu dava ve işler düzenlenmiştir. TTK nun 5. maddesine göre; Asliye ticaret mahkemeleri tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir. Yine özel kanunlardan doğan özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer dava ve işlere asliye ticaret mahkemesinde bakmakla görevlidir.
Bir davaya asliye ticaret mahkemesinin bakmakla görevli olabilmesi için görülecek dava veya işin; 1-Ya her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davası olması, 2-Ya da TTK nda düzenlenen bir konudan doğan hukuk davası olması, 3-Veyahut TTK 4/1. maddenin (b), (c), (d), (e), (f) bentlerinde sayılan konulardan doğan hukuk davası olması, 4-Yahut da diğer özel kanunlardan doğan hukuk davası olması gerekmektedir.
Bu açıklamalar ışığında somut olaydaki davanın TTK nda düzenlenmiş bir dava ve iş olmadığı gibi davacı taraf tacir değildir. Ayrıca uyuşmazlık tarafların ticari işletmesine de ilişkin olmadığı anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık alım-satım hükümlerine dayanmakta olup, bu nitelikteki davaların genel mahkemelerde görülmesi gerektiğine ilişkin genel hüküm dikkate alındığında somut olayda görev ve yetkili mahkeme ASLİYE HUKUK MAHKEMELERİ’dir. Bu nedenle dilekçenin görev yönünden reddi ile mahkememizin görevsizliğine, Bakırköy Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna ilişkin aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.(Yargıtay 17. HD 2017/1447 esas ve 2017/7431 karar sayılı ilamı)
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının HMK 114/1-c maddesi kapsamında mahkememizin görevli olmaması sebebiyle HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
HMK nun 20. maddesi gereğince gerekçeli kararın tüm taraflara tebliği ile kararın kesinleşmesinden itibaren yasal iki haftalık süre içinde talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli BAKIRKÖY NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE.
Belirtilen iki haftalık süre içinde talepte bulunulmaması veya süresinden sonra talepte bulunulması halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar (ek karar) verileceğinin taraflarca bilinmesine.
HMK nun 331. maddesi gereğince harç, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece bir karara bağlanmasına.
Artan gider avansının dosyasına aktarılmasına.
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen görevsizlik kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere evrak üzerinde yapılan inceleme sonunda karar verildi.04/06/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır