Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/216 E. 2018/163 K. 26.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/216 Esas
KARAR NO : 2018/163

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 18/01/2018
KARAR TARİHİ : 26/02/2018
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 13.03.2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan 18/01/2018 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE; Davalı taraf ile müvekkili arasında borçlu olan … Üniversitesi’nin reklam işlemlerinin yapılması hakkında aralarında ticari bir ilişki olduğu, ticari işlerinden doğan alacağa ilişkin 01/08/2017 tarihinde …Üniversitesi adanı davacı tarafından tanzim edilmiş olan … seri … sıra numaralı 118.000,00TL tutarında faturanın mevcut olduğu, davalı tarafından bahse konu borcuna ilişkin tanzim tarihinden itibaren yasal süresinde herhangi bir itirazının bulunmadığı, 09/10/2017 “cari hesap ödeme” açıklamasıyla 70.000,00TL’lik bir ödeme yapıldığı, kalan 48.000,00TL için her hangi bir ödeme yapılmadığı, bu nedenle davacı tarafından anılan miktarın tahsili için Silivri … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlattığı, davalı tarafın icra takibine itirazı üzerine icra tabinin durdurulduğu bu nedenle takibin devamı için işbu itirazın iptali davasını açtığı, davaya konu icra dosyasında bulunan ödeme emri incelendiğinde uygulanan faiz; %9,75 oranında ticari temerrüt faizi olduğu, anılan faiz oranı herhangi bir hukuka aykırılık teşkil etmediği, takip konusu fatura incelendiğinde taraflar arasında mevcut ticari ilişki sonunda düzenlendiği, ticari işlere yönelik takiplerde uygulanan faiz oranı ticari temerrüt faiz oranı olduğu, bu nedenle borçlunun takip konusu faize ve fer’ilerine ilişkin itirazının kabulü mümkün olmayacağı, takibe haksız olarak itiraz eden borçlunun, yargılama sonucu hükmedilecek meblağın yüzde yirmisinden az olmamak üzeri icra inkar tazminatına hükmedilmesini, davalı tarafın ticari ilişkiden doğan borçlarını ifa etmesi üzerine davacı tarafça başlatılan icra takibine yönelik itirazın 2004 sayılı kanunun ilgili hukumleri uyarınca iptalini ve takibin devamı ile davalı borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Silivri …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas , …. Karar sayılı görevsizlik kararı üzerine mahkememize tevzi edilen dosya mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydı yapıldı.
GEREKÇE
Dava, Silivri İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında yapılan ilamsız icra takibine yönelik borçlu davalının yapmış olduğu itirazın iptali ve takibin devamına ilişkindir.
Silivri … Asliye Hukuk Mahkemesince her iki tarafın tacir olması, alacak ilişkisinin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olması ve ticari işten kaynaklanmış olması sebep göstererek görevsizlik kararı verildiği ve dosyanın iş bu esası aldığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık, davalı olan vakıf üniversitesinin tacir olup olmadığı bu kapsamda mahkememizin görevli olup-olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Üniversite, bilimsel özerkliğe ve kamu tüzel kişiliğine sahip, yüksek düzeyde eğitim, öğretim, bilimsel araştırma ve yayın yapan fakülte, enstitü, yüksekokul vb. kuruluş ve birimlerden oluşan öğretim kurumudur.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunun m.101’e göre vakıf, “gerçek veya tüzel kişilerin yeterli mal ve hakları belirli ve sürekli bir amaca özgülemeleri ile oluşan tüzel kişiliğe sahip mal toplulukları” şeklinde tanımlanmaktadır. 1982 Anayasası’nın Yükseköğretim Kurumları başlıklı m.130’a göre, “çağdaş eğitim-öğretim esaslarına dayanan bir düzen içinde milletin ve ülkenin ihtiyaçlarına uygun insan gücü yetiştirmek amacı ile; orta öğretime dayalı çeşitli düzeylerde eğitim-öğretim, bilimsel araştırma, yayın ve danışmanlık yapmak, ülkeye ve insanlığa hizmet etmek üzere çeşitli birimlerden oluşan kamu tüzelkişiliğine ve bilimsel özerkliğe sahip üniversiteler Devlet tarafından kanunla kurulur. Kanunda gösterilen usul ve esaslara göre, KAZANÇ AMACINA YÖNELİK OLMAMAK ŞARTI İLE vakıflar tarafından, Devletin gözetim ve denetimine tabi yükseköğretim kurumları kurulabilir …
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun ek m.2’de, “vakıflar; KAZANÇ AMACINA YÖNELİK OLMAMAK ŞARTIYLA ve mali ve idari hususlar dışında, akademik çalışmalar, öğretim elemanlarının sağlanması ve güvenlik yönlerinden bu kanunda gösterilen esas ve usullere uymak kaydıyla, Yükseköğretim kurumları veya bunlara bağlı birimlerden birini veya birden fazlasını ya da bir üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsüne bağlı olmaksızın, ekonominin ihtiyaç duyduğu alanlarda yüksek nitelikli işgücü yetiştirmek amacıyla, … kurabilir” hükmü yer almaktadır.
Bununla birlikte Vakıf Yükseköğretim Kurum Yönetmeliği m.23’e göre, “Vakıflar kendilerine kazanç sağlamak amacı ile yükseköğretim kurumu kuramazlar. Vakıf yükseköğretim kurumunun her çeşit gelirleri kurulmuş bulunan yükseköğretim kurumunda kalır ve geçici olarak dahi hiç bir surette vakıf mamelekine veya hesaplarına intikal edemez” hükmü, vakıfların kazanç sağlamak amacıyla üniversite kuramayacaklarını ve elde edilen gelirlerin üniversite bünyesinde eğitime yönelik kullanılacağını ifade etmektedir.
Bu açıklamalar ışığında; Vakıf yükseköğretim kurumu olarak ifade edilen üniversiteler, kazanç amacı gütmeksizin Devletçe kurulmuş, onu kuran vakıf ile hiç bir gelir ilişkisi olmayan, kamu tüzel kişiliğine sahip kurumlar olup; devlet üniversiteleri ile aynı hak, ayrıcalık ve mali kolaylıklara sahiptirler. Dolayısıyla üniversite sahip ve yöneticilerinin, amacı ticari kazanç olan “tacir”, üniversite faaliyet alanının da bir “ticarethane” niteliğinde değerlendirilemez. Nitekim, eğitim ve öğretim hizmetleri karşılığı öğrencilerden alınan ücretler araç, gereç, ısınma, aydınlatma ve personel giderleri karşılığıdır. Gider karşılığı alınan bu ücretler nedeniyle üniversitelerin iktisadi işletme niteliği kazanması olası değildir. Bu özellikleriyle vakıf üniversiteleri birer sosyal hizmet kurumları statüsündedir.
Gerek Anayasa, gerek Yüksek Öğretim Kanunu ve gerekse yargı içtihatları dolayısıyla vakıf üniversiteleri tacir sıfatına sahip değildir ve üniversite faaliyet alanı da ticari işletme niteliğinde değerlendirilemez. Bu husus T.T.K’nın 16/2 maddesinde de açıkça düzenlenmiş olup, buna göre; Devlet, il özel idaresi, belediye ve köy ile diğer kamu tüzel kişileri ile kamu yararına çalışan dernekler ve gelirinin yarısından fazlasını kamu görevi niteliğindeki işlere harcayan vakıflar, bir ticari işletmeyi, ister doğrudan doğruya ister kamu hukuku hükümlerine göre yönetilen ve işletilen bir tüzel kişi eliyle işletsinler, kendileri tacir sayılmazlar.
Dolayısıyla Silivri Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsizlik kararı yerinde olmayıp, yukarıda açıklanan sebeplerle uyuşmazlığın genel hükümlere tabi olarak Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir. Bu nedenle mahkememizin görevsizliğine, ancak önceki karar veren Asliye Hukuk Mahkemesi ile mahkememiz arasında olumsuz görev uyuşmazlığı meydana geldiğinden dosyanın İstinaf dairesine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının HMK 114/1-c maddesi kapsamında mahkememizin görevli olmaması sebebiyle HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
Yargılama yapma yetki ve görevinin Asliye Hukuk Mahkemesi olması sebebiyle dosyanın HMK 20. Maddesi kapsamında daha önce görevsizlik kararı veren Silivri … Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
Mahkememiz ile Silivri …. Asliye Hukuk Mahkemesi arasında görev uyuşmazlığı oluşması sebebiyle görev uyuşmazlığı sebebiyle dosyanın ilgili İstinaf Dairesi’ne gönderilmesine,
Harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti hususlarının görevli ve yetkili mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda dosya üzerinden verilen görevsizlik kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere evrak üzerinde yapılan inceleme sonunda karar verildi. 26/02/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu evrak 5070 sayılı kanun hükümleri uyarınca elektronik imza ile imzalanmıştır.*