Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/173 E. 2019/1036 K. 12.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/173 Esas
KARAR NO : 2019/1036

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/02/2018
KARAR TARİHİ : 12/11/2019
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 13/11/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkili şirket ile davalı … arasında tıbbi cihaz bakım ve tamiri konulu ticari iş ilişkisi kurulduğunu, müvekkili şirket ile borçlu arasında 14/02/2017 tarihinde Teknik Servis Arıza Tespit ve Sipariş Formu 3 adet vantilatör tıbbi cihazına ilişkin ücretli notuyla tanzim edildiğini, yapılan tespitlerde 3 adet cihazdan 2’sinde çeşitli arıza ve sorunlar tespit edildiğini, 14/02/2017 tarihli arıza tespit formları sonrası davalıya 3 adet proforma düzenlendiğini, karşı tarafın bu proformalara itiraz etmediğini, 24/02/2017 tarihli teknik servis formu ile proformalar çerçevesinde vantilatör cihazlarının kurum çalışanları tarafından davalıdan teslim alındığını, teslim alınan cihazların müvekkilinin adresinde tamir ve parça değişimi işlemlerinin gerçekleştiğini daha sonra davalıya kontrol edilmek üzere gönderildiğini, davalı tarafın bu tamir bedelleri için 20/03/2017 tarihinde 3.000,00 TL’lik kısmi ödeme yaptığını, ancak parça bedellerini ödememekte direndiğini, davalı tarafın fatura bilgisi paylaşmaması üzerine resmi faturasının kesilemediğini, karşı tarafın bir türlü fatura bilgilerini göndermemesi üzerine müvekkili firmanın borçlu şirket ile aralarında düzenlenmiş 3 adet proformanın içeriğini esas alarak 07/06/2017 tarihinde cihazlardan değiştirilerek çıkartılan eski hasarlı parçaları da sevk irsaliyesi tanzim ederek sevk ettiğini, davalının vergi bilgilerinin ilk ödeme ve vergi dairesi araştırmaları sonucu tespit edilerek 20/06/2017 tarihinde resmi sevk irsaliyeleri üzerinden fatura edildiğini daha sonra davalının yedek parça bedellerini ödemek istemediğini ve bu parçalarla takas istediğini bildirdiğini ancak müvekkillinin parçaların iadesini değil tamir bedelliri ile parça bedellerinin tahsilini istediğini bunun üzerine, Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı dosyasında icra takibi başlattığını ancak davalı davalı taraf herhangi bir borcu olmadığından bahisle takibe itiraz ettiğini belirterek yapılan itirazın iptalini, icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE;Davacı ile 3 adet vantilatör cihazı arıza tespiti ile ilgili işlem yaptırıldığını, fakat tespitle ilgili ücret iseteneceğinin belirtilmediği halde ücret talep edildiğini, bu ücretin taraflarına iletlien iban numarasına ödendiğini, ödeme karşılığı fatura istendiği halde bu ücretin şirket hesabına değil şirket yetkilisi …’nun şahsi hesabına istendiği, fatura kesilmeyeceğinin anlaşıldığında cihazların sadece arıza tespitlerinin yapılıp taraflarına gönderilmesini talep ettiklerini, cihazların taraflarına gönderildiğini fakat herhangi bir tamir veya tamire ilişkin proforma gönderilmediğini, davacı ile aralarında hiçbir yazılı sözleşme, mutabakat, proforma olmadığı halde davacının cihazları tamir ettiğini söyleyerek taraflarına kargo yoluyla gönderdiğini, tamir ve değişim yapıldığı iddia edilen parçalar taraflarınca istendiğini, bu parçaların 3 ay sonra gönderildiğini, değişim yapıldığı iddia edilen parçaların orijinallarinin temin edilerek davacıya iade edildiğini, davacının aralarında mutabakat olmadığı halde onaysız işlem yaparak taraflarına fatura kestiğini, söz konusu faturanın arıza tespiti yapıldıktan 3 ay sonra taraflarına gönderildiğinin iddia edildiğini, davacının ticari usullere uymadığı halde tarflarına kestiği fatura bedellerini istediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER
Taraf iddia ve beyanları, Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyası, …… Kargo ‘nun cevabi yazısı, …. Hastanesi’nin 14 Haziran 2019 tarihli cevabi yazısı, 09/08/2019 havale tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, sözleşmeye dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.(İİK madde 67 )
Davaya konu Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …. E. sayılı dosyası …..Sağlık Ürün.San Ve Tîc. Ltd. Şti. tarafından 22.07.2017 tarihinde 25.971,93 TL Cari Hesap alacağı üzerinden takibe konu edilmiş, davalı tarafından yapılan 04.08.2017 tarihli borca itiraz ile takip durdurulmuştur.
Mahkememizce uyuşmazlığın tespiti ve çözümü adına taraf yetkili ve temsilcilerinin isticvabına karar verilmiş ve davacı şirket temsilcisi … isticvap beyanında; “biz firma olarak tıbbi cihaz tamiri yapmaktayız bu kapsamda davalı taraf bizimle irtibata geçti ve davaya konu medikal cihazlarının arızasının tespiti ve fiyat teklifi istedi biz de bunun üzerine Eskişehir’e ekiplerimizi göndererek yerinde ürün üzerinde inceleme yaptık ve teklifimizi yaptık, davalı tarafın kabulü üzerine ürünleri tamir amaçlı ekiplerimize aldırdık ve istanbula getirdik arızanın parça arızasından kaynaklandığını tespit ettik ve arızaları giderdikten sonra ürünleri kargo ile davalı tarafa gönderdik, davalı taraf bizden çıkan arızalı parçaları istedi biz de kargo ile bu parçaları gönderdik ardından tekrar kargo ile bize parça gönderimi yapmışlardır biz de parça gönderimini kabul etmeyeceğimizi faturalandırılmış bedelin tarafımıza ödenmesini istedik ancak ödeme yapılmadı bu yüzden de söz konusu faturaları takibe koyduk. Ayrıca söz konusu hizmetimiz karşılığı davalı taraf bize 3.000 TL avans ödemesi de yapmıştır.” şeklinde beyanda bulunduğu; davalı şirket mesul müdürü ….. isticvap beyanında; “Ürünlerin ilk olarak bizim işyerimize gelinerek Eskişehir’de tespit edildiği beyanı doğru değildir. Davacı taraf ….. Hastanesindeki Tıbbi cihazların bakımını ve tamirini yapan bir firma olduğu için kendilerinden bilgi sahibi olduk ve davaya konu cihazların tamiri için görüşmek üzere istanbuldaki işyerlerine cihazları da alıp bizzat ben gittim, işyerlerinde cihazların arızasının tespitini yaptılar ve ertesi gün arızaya ilişkin olarak yazılı tespit formu bana gönderdiler ve bu tespit ile tıbbi cihazların kullanıldığı ….. Hastanesi teknik personelinin tespit ettiği arızaların uyuşmadığını tespit ettik ve maliyetin çok yüksek olacağı için buna onay verilmeyeceğini söyledik, bunun üzerine mesut bey telefonda bana tespitlerin hatalı olabileceğini ekiplerinin Eskişehirde bulunduğunu tekrar tespit yapılabileceğini söyledi bende kabul ettim, tıbbi cihazları bizzat elemanlarına Eskişehir’de teslim ettim dolayısıyla sırf bizim için Eskişehire gelinmesi ürünlerin arızasının tespit edilmesi gibi bir durum söz konusu değildir. Tıbbi cihazların tamir süreci 10 gün olmasına rağmen cihazlarımız 1 ay davacı firmada kalmış ve 1 ay sonra tamir edilerek ürünler gönderilmiştir aramızdaki asıl sıkıntı da mesut beyin bedeli şirketin hesabına değil kendi hesabına gönderilmesini istemesinden kaynaklanmaktadır bende bunu kabul etmedim zira şirket adına fatura kesmesi gerekir ki ben de bunu muhasebeleştireyim, bunu yapmadığı için aramızda sorunlar başlamıştır. Ürünler tamir edildikten sonra ürünler gönderilmiş ancak çıkan parçalar gönderilmemiştir, hastane de derhal parçaları istediği için hakkımızda tutanak tuttu ve bu tutanak yüzünden tekrar ihale almamız zorlaştı. Davacı tarafın sonradan tanzim ettiği fatura piyasa rayiçlerinin üzerinde olduğu için ve usulen proforma çekilip onay alınması gerekirken bu usul denenmediğinden biz de fatura bedelini ödemedik davacı tarafın zararı olmasın diye de değiştirmiş olduğu parçaları piyasadan sıfırını temin ederek davacıya gönderdik olay bu şekilde olmuştur. Cihazlar bize teslim edildikten sonra çalışır haldeydi ve biz hastaneye teslim ettik ve hastaneden ihale bedelini teslim aldık ihaleyi 14.000,00 TL + KDV ye aldık ancak davacı taraf bize 25.000,00 TL fatura düzenleyerek göndermiştir dolayısıyla benim bunu ödemem mümkün değildir.” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce uyuşmazlığın çözümü adına tarafların kayıt ve belgeleri üzerinde bilirkişi eliyle inceleme yapılmış ve dosya kapsamına uygun teknik değerlendirmeler hükme esas alınmış ve davacının itirazlarının raporda karşılanmış olması sebebiyle yeni rapor talebi kabul edilmemiştir.
Buna göre; …..Sağlık Ürün.San Ve Tîc. Ltd. Şti.’nin defter kayıtlarına göre davalı …’dan takip tarihi itibariyle 28.971,95 TL alacaklı olduğu, davalı tarafından yapılan ödemenin cari hesapta yer almadığı, ancak davacı tarafından dava dilekçesinde 3.000.-TL ödeme yapıldığının kabul edildiği, davalı defter kayıtlarında ise dava konusu faturanın yer almadığı tespit edilmiştir. Davacının sunduğu proforma Fatura (3 adet) 6.250 Euro x 3.8887 (TCMB efektif Satış Kur) TL karşılığı proforma tutarı 24.304,37 TL yapmaktadır. Teknik bilirkişi tarafından serbest piyasa fiyatları üzerinden yapılan araştırmada yapılacak işin karşılığının 10,032,85 TL olduğu tespit edilmiştir.
Dava konusu proforma faturaların, davalıya tebliğ edildiğine veya davalının kabul ettiğine dair veyahut fatura konusu tutarı ispatlayan bir sözleşme de dosyaya sunulmamıştır. Davacı firmanın, değişen ve tamiri yapılan parçalar için bir onay almadan, davalının proformada belirtilen fiyatları kabul ettiğini gösteren bir kabul imza kaşesi veya evrak yokken, davacının cihazları tamir edip göndermesi ve fiyatlandırmasının ticari teamüllere uymadığı teknik bilirkişi tarafından tespit edilmiştir.
Bu açıklamalar ışığında, dosya kapsamı, taraf isticvap beyanları ve teknik bilirkişi tespitleri uyarınca; işlemlerin tarih sırasına bakıldığında davacının henüz hastane tarafından tamir edilecek cihazlara ait ihtiyaç talep formu düzenlenmeden 14.02.2017 tarihinde Teknik Servis Arıza ve Sipariş formu ve Proforma faturası tanzim etmiş olması, bu faturanın davalı onayına sunulmamış olması, bu faturanın piyasa fiyatları ve davalının ….. Hastanesine sunduğu teklif ile uyumlu olmaması ve arada fahiş fark bulunması nedeniyle davaya konu faturalardan dolayı davalı tarafın sorumlu tutulamayacağı takdir ve sonucuna varılarak davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 44,40.-TL red karar harcının, mahkememiz veznesine yatırılan 443,54 TL peşin harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye 399,14 TL harcın karar kesinleşince ve talebi halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından dosyada herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı tarafından dosyada yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair tarafların yüzüne karşı verilen gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 12/11/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır