Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1291 E. 2020/327 K. 29.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1291 Esas
KARAR NO : 2020/327

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 21/12/2018
KARAR TARİHİ : 29/06/2020
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 16/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Banka Teminat Mektubunun Hükümsüzlüğünün Tespiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkillerinin davalı şirket ile aralarında 5 yıl süreli bayilik sözleşmesi olduğunu, alınan ürünlerin teminatı olarak 80.000 TL’lik kesin teminat mektubu verildiğini, davalıya hiçbir borçlarının bulunmadığını , sözleşmenin yenilenmeyeceğinin davalıya bildirildiğini , ancak davalının elinde bulunan teminat mektubunun geri alınamadığını, kesin teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespiti ile iptaline karar verilmesi amacıyla iş bu davanın açıldığını belirterek kesin teminat mektubunun tazminin talep etmekten yahut bankanın mektubun bedelini ödemekten menine ilişkin tedbir kararı verilerek teminat mektubunun nakde çevrilmesinin dava sonuna kadar ertelenmesine, teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespiti ile neticeden iptaline karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekaleti ücretin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Davacı ile 24.12.2018 tarihine kadar süren bayilik sözleşmesi imzalandığını, huzurdaki davanın sözleşme devam ederken ikame edilmiş olduğundan davanın reddedilmesi gerektiğini, bayilik ilişkisi kapsamında dava tarihi itibariyle davacının muaccel borçlarının mevcut olduğunu, akaryakıt istasyonunda bulunan ariyet malzemelerinin bir kısmı davacı bayi tarafından 10.01.2019 ve 30.01.2019 tarihlerinde teslim edilirken bir kısmının da edilmediğini, davaya konu banka teminat mektubu davacının borçlarına istinaden 24.12.2018 tarihinde tazmin edilmiş olup, davacının haksız talebinin reddi gerektiğini belirterek davanın reddine, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, tüm yargılama giderleri ile vekaleti ücretin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davacı vekili dosyaya sunmuş bulunduğu 17/01/2020 uyap gönderme tarihli ıslah dilekçesi ile; 72.181,02 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte geri alınması amacı ile davayı alacak davası olarak ıslah ettiklerini bildirmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından davalıya verilen 20/09/2013 tarihli …. numaralı 80.000,00 TL meblağlı teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespiti davası iken, davacı tarafça sunulan 17/01/2020 uyap gönderme tarihli ıslah dilekçesi ile; 72.181,02 TL lik alacak davasına dönüştürülmüş olup yargılama da ıslah kapsamında alacak davası olarak sürdürülmüştür.
Davacı taraf, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin 24/12/2018 tarihinde sona erecek olduğunu, davalı tarafın sözleşmenin yenilenmesi konusunda ısrarcı olduğunu ve elindeki bu teminat mektubunu sözleşmenin yenilenmesi bakımından bir koz olarak kullanmaya çalıştığını, davalıya bir borcunun bulunmadığını ileri sürmüş, teminat mektubunun davalı tarafça tazmin edilmesi nedeni ile davayı ıslah ederek tazmin edilen paranın borçları bulunmadığından bahisle davalıdan geri alınması gerektiğini ileri sürmüştür.
Davalı taraf ise cevaben, dava konusu banka teminat mektubunun geniş anlamda taraflar arasındaki ticari ilişkilerin teminatını oluşturduğunu, davanın bayilik sözleşmesi devam ederken açılmış olması nedeni ile erken açılması neden ile davanın reddedilmesi gerektiğini, geçerli bayilik ilişkisi kapsamında dava tarihi itibariyle davacının muaccel borcu bulunduğunu, akaryakıt istasyonunda bulunan ariyet malzemelerin bir kısmının teslim edildiğini ancak bir kısmının teslim edilmediğini, teminat mektubunun tazmin edilmiş olması nedeni ile davanın konusuz kaldığını savunmuştur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, aralarındaki bayilik sözleşmesi uyarınca dava tarihi itibariyle davacının davalıya bakiye borcu bulunup bulunmadığı, bu kapsamda dava tarihinden sonra tazmin edilen teminat mektubu bedelinin ıslah dilekçesi doğrultusunda davalıdan geri istenip istenemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Taraflar arasındaki akaryakıt bayilik sözleşmesi, protokol ve ariyet sözleşmesi ayrı ayrı incelenerek değerlendirilmiştir.
Mahkememizce tarafları ticari defter ve belgeleri ile tüm dosya kapsamına ilişkin bilirkişi incelemesi yaptırılmış, dosyaya sunulan bir SMMM ve bir Petrol ve Doğalgaz Y.Mühendisi bilirkişisinden oluşan 14/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle şu tespitler yapılmıştır:
*Davacı defterlerine göre dava tarih itibariyle davacının davalıya 7.818,02 TL borçlu görüldüğü,
*Davalı defterlerine göre dava tarihinde davalının davacıdan 40.986,57 TL alacaklı görüldüğü,
*Aradaki farkın davalının davacıya 31/01/2018 tarihinde yansıttığı 33.168,55 TL’lik otogaz satış priminden kaynaklı olduğunun görüldüğü (otogaz satış priminin davalı defterlerinde kayıtlı ancak davacı defterlerinde kayıtlı bulunmadığı), taraflar arasındaki sözleşmede otogaz satış primi ile ilgili bir madde tespit edilemediği ve otogaz satış priminin bayiden mi yoksa ürünü getiren LPG firmasından mı alınacağı hususunda da bir madde olmadığı,
*Dosya kapsamındaki sunulu tutanaklar incelendiğinde; 10/01/2019 tarihinde otomasyon kabili ile 5 adet probe un söküldüğü, 30/01/2019 tarihinde 3 adet pompanın teslim alındığı, 30/01/2019 tarihinde kurumsal kimliğe ilişkin bir takım parçaların teslim alındığı, 1 adet direk 1 adet kanopi üst sacı ve 1 adet yükseklik lehvasının teslim alınmadığı, ariyet sözleşmesinde geçen kurumsal kimliğe ait 3 kalem malzeme hariç bütün malzemelerin teslim alındığının tespit edildiği,
*Kesin teminat mektubunda 19/09/2014 tarihine kadar geçerlidir ibaresinin bulunduğu, teminat mektubunun 24/12/2018 tarihinde tazmin edildiğinin belirtildiği, davalının muavin defterlerine göre de mektubun bu tarihte tazmin edilerek davacının alacağına kaydedildiğinin görüldüğü bildirilmiştir.
Davanın ıslahla alacak davasına dönüştürülmesi nedeni ile davalı tarafın davanın erken açıldığına ve davanın konusuz kaldığına ilişkin savunmalarına itibar edilmemiştir.
Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller muvacehesinde; tarafların ticari defterleri arasındaki uyumsuzluğun, davalının davacıya 31/01/2018 tarihinde yansıttığı 33.168,55 TL’lik otogaz satış priminden kaynaklı olduğu, bu prim borcunun davacı defterlerinde kayıtlı bulunmadığı, taraflar arasındaki sözleşmelerde de davalının davacıdan otogaz satış primi alacağına ilişkin bir hüküm bulunmadığı gibi, davacının davalıdan aldığı akaryakıtı istasyonda satması nedeni ile davacının davalıya otogaz satış primi ödemesinin ticari hayatın olağan akışına da aykırı olduğu, bu nedenle davalının davacıdan doğalgaz satış primi alacağı bulunmadığı, davalının sözleşmede yer alan ariyet mallarla ilgili cezai şart vs. yönündeki savunmasının gerek teslim edilmeyen mallar konusunda davacı tarafa herhangi bir ihtarname keşide edilmemiş bulunması gerekse bilirkişi tarafından da saptandığı üzere ariyet sözleşmesinde geçen kurumsal kimliğe ait 3 kalem malzeme (1 adet direk 1 adet kanopi üst sacı ve 1 adet yükseklik lehvası) hariç bütün malzemelerin teslim alınmış olması karşısında davalının bu savunmasına itibar edilemeyeceği, kalan ariyet mallarla ilgili davalının ticari defterlerinde bir alacak kaydı bulunmadığı, ayrıca teslim edilmeyen malları sayısı ve cinsinden davacı tarafın bu malların her akaryakıt istasyonunda farklılık gösteren tekrardan kullanılamayacak malzemeler olduğu yönündeki beyanı ile de uyumlu olduğu, ayrıca teminat mektubunda 19/09/2014 tarihine kadar geçerli olacağı bu tarihe kadar yazılı tazmin talebinde bulunulmadığı takdirde hükümsüz olacağı hükmü bulunduğu, tüm bu nedenlerle nedenle davacının davalıya dava tarihi itibariyle sadece 7.818,02 TL borcunun bulunduğu, ancak davalının 80.000,00 TL’lik teminat mektubunun tamamını tazmin etmiş olması nedeni ile davacının aradaki fark olan yani fazladan tazmin edilen 72.181,02 TL’yi geri isteyebileceği kanaatine varılmıştır.
Davacı tarafın, 80.000,00 TL lik teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespiti istemi ile açmış bulunduğu davayı ıslah ederek 72.181,02 TL ‘lik alacak davasına dönüştürmesi nedeni ile iki meblağ arasındaki farkın feragat hükmünde bulunması ve ayrıca davalı tarafın davacı taraftan dava tarihi itibariyle aradaki meblağ farkı kadar alacaklı bulunduğu kanaatine varıldığından yargılama giderleri ve vekalet ücretinin takdirinde bu husus göz önünde bulundurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile
72.181,98 TL alacağın ıslah tarihi olan 17/01/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 4.930,75.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 1.366,20.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 3.564,55.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 35,90.-TL başvurma harcı ve 1.366,20.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 1.689,40.-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre hesaplanan 1.524,30 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 10.183,66.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.400.00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
7-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
29/06/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır