Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1290 E. 2021/394 K. 15.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1290 Esas
KARAR NO : 2021/394

DAVA : Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin)
DAVA TARİHİ : 20/12/2018
KARAR TARİHİ : 15/04/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkil …’un, haksız, hukuka ve gerçeğe aykırı olarak müdür olarak gösterildiğini, davalı şirketteki müdürlük sıfatının, Davalı …… Kapı Ve Güvenlik Sistemleri Mobilya Dekorasyon Sanayi Ve Ticaret Ltd. Şti.nin 02.07.2009 tarih ……. karar numaralı Ortaklar Kurulu Kararının,……. Kapı Ve Güvenlik Sistemleri Mobilya Dekorasyon Sanayi Ve Ticaret Ltd. Şti.nin 27.07.2012 tarih ……… karar numaralı Ortaklar Kurulu Kararının, bunlara bağlı olarak müvekkilin davalı şirketi temsil ve imza yetkisinin tescil edildiği tarihten itibaren geçmişe dönük olarak iptaline, yargılama giderleri ile ücret-i vekaletin davalı şirket üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davalı tarafça herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER:
İstanbul ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. Esas, …… Karar sayılı ilamı, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü davalı şirket kayıtları, Başakşehir Sosyal Güvenlik Merkezi’nden davacının SGK dökümleri, dinlenen tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İş bu dava; davalı şirketin 02.07.2009 tarih …….. karar numaralı Ortaklar Kurulu Kararının ve 27/07/2012 tarih ve …… karar numaralı ortaklar kurulu kararının ve bu kararlarda yer alan davacının müdürlük ve şirket temsil ile imza yetkisinin geçmişe dönük iptali talebine ilişkindir.
Dosyada mübrez davalı şirketin 27.07.2012 tarih 2012/01 karar numaralı Ortaklar Kurulu Kararı ile davacının şirket müdürü olmasına karar verildiği bunlara bağlı olarak müvekkilin davalı şirketi temsil ve imza yetkisinin tescil edildiği, davalı şirketin 02/07/2009 tarih ve …… karar sayılı ortaklar kurulu kararında ise davacının yönetim ve temsile ilişkin bir karar alınmadığı görülmüştür.
Mahkememizce uyuşmazlığın çözümü adına davacı tarafın bildirdiği tanıkların beyanlarına başvurulmuş, davacı ……. beyanında; “…Ben 2002-2016 yılları arasında davalı şirkette kaynak ustası olarak çalıştım, davacıyı da bu şirkette beraber çalıştığımız için tanırım, davacıda benim gibi kaynak ustası olarak çalışmıştır, bana okumuş olduğunuz davalı şirketin 27/07/2012 tarihli ortaklar kurulu kararına ilişkin bilgim yoktur, ancak davacı …’un şirket müdürü olarak atanması doğru değildir, zira şirketin benim çalıştığım dönemde tek müdürü vardı o da …… isimli kişiydi, şirketin gerçek sahibi de …….’ydı, bize tüm emir ve talimatları ……. ve ……’dan almaktaydık , hiçbir şekilde … müdür olarak görev yapmamıştır, bizim gibi şirkette işçi olarak çalışmaktaydı, davacının şirketin muhasebesel işleriyle alakalı herhangibir yetkisi ve teması yoktu. Söz konusu kararda imzası bulunan …….’ın şirkette gerçekte bir ortaklığı yoktu, şirkete gelip gitmişliği de yoktu, yine kararda imzası bulunan ……’ın da şirket ortaklığı ve müdürlük yetkisi gerçekte yoktu, o kişide bizim gibi şirkette çalışandı…” şeklinde beyanda bulunduğu,
Dinlenen diğer tanık……. ise beyanında;”…. davalı şirketin gerçek sahibi ……. isimli kişidir, bu kişi vergi borçları olduğu için şirketi ablası ……. adına kurmuştur. Bu şirketin 104 çalışanı vardı, bende o çalışanlardan biriydim, ben şirkette satış pazarlama bölümünde çalışmaktaydım, ……. benden evrak üzerinde şirket ortağı olmamı ve yetkilisi olmamı istedi, kabul etmemem halinde şirketin kapanacağını, 104 çalışanın işsiz kalacağını söyledi, bende bir çalışan olarak işimi kaybetmemek adına bunu kabul ettim, bu sorumluluk altına girmeme rağmen maaşımda v.s. bir artış olmamıştır, 2012 yılına kadar bu şekilde devam ettik, ancak bu hususun bana zarar vereceğini düşünerek ……. ile tartıştık ve şirketteki işimden çıktım, ortaklığı da devir ettim, buna ilişkin 27/07/2012 tarihli ortaklar kurulu toplantısında davacı … yoktu ve …….’ın şirket müdürü olarak atanmasında haberi de olmamıştır, ……. bölümünde çalışan bir kaynak ustasıydı, bu kişinin müdür olarak atandığında benim haberim 2019 yılında SGK’dan vergi borcuna ilişkin ihbar gelince oldu, her ne kadar söz konusu ortaklar kurulu kararını imzalamış isem de şirket tarafından alınan kararların içeriği okunmadan bize imzalatılırdı, dolayısıyla imzaladığım kararda davacı …’ın müdür olarak atandığını bilmiyordum…” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
Bu deliller ışığında, somut olayda davacının davalı iş yerinde kaynak ustası olarak işçi statüsünde çalıştığı, tanık beyanları uyarınca fiili olarak şirket müdürü olarak hareket etmediği, işveren olan şirket tarafından davacının işçi olmasından kaynaklı zayıf durumu kullanılarak ve iradesi fesada uğratılarak evrak üzerinde müdür olarak gösterildiği, gerçekte davacının müdür olma iradesinin bulunmadığı, dolayısıyla TBK 36. Maddesi uyarınca aldatma suretiyle davacının iradesi fesada uğratıldığı takdir ve sonucuna varılarak davacının müdür olarak atandığı davalı ……. Kapı ve Güvenlik Sistemleri Mobilya Dekorasyon Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’nin 27/07/2012 tarihli …….. nolu Ortaklar Genel Kurulu’nda alınan 7 nolu kararın butlan ile batıl olduğunun tespitine karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafından iptali talep edilen davalı şirketin 02/07/2009 tarih ve ….. karar sayılı ortaklar kurulu kararında ise davacının yönetim ve temsile ilişkin bir karar alınmadığından bu talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
Davalı ……. ve Güvenlik Sistemleri Mobilya Dekorasyon Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’nin 27/07/2012 tarihli ……. nolu Ortaklar Genel Kurulu’nda alınan 7 nolu davacı …’un yönetici olarak şirketi temsil ve ilzama ilişkin kararın BUTLAN İLE BATIL OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
2-Davalı şirketin 02/07/2009 tarih ve ….. karar sayılı ortaklar kurulu kararında davacının yönetim ve temsile ilişkin bir karar alınmadığından bu talebin REDDİNE,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 35,90-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 23,40-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 35,90-TL başvurma harcı, 35,90-TL peşin harç ile dosyada yapılan 194,55 TL posta gideri, 3.826,74 TL ilan gideri olmak üzere toplam 4.093,09TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.15/04/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır