Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1155 E. 2020/413 K. 17.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1155 Esas
KARAR NO : 2020/413

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/11/2018
KARAR TARİHİ : 17/07/2020
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 17/08/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; 18/11/2016 tarihinde müvekkilerine ait …… plakalı araç ile davalı adına kayıtlı …… plakalı araç arasında ölümlü yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonucu müvekkilerine ait araçta 47.722,07 TL hasar oluştuğunu, müvekkillerine ait aracın sigorta şirketine müracaat edildiğini, sigorta şirketince taraflarına 24.465,00 TL ödeme yapıldığını, müvekkilleri aracı alırken piyasa değeri üzerinden ötv indirimi yapıldığını, aracı satın alırken 32.318,50 TL ödediğini, sigorta şirketinin bedelin 32.318,50 TL bedelden 7.853,00 TL hurda sovtajı bedeli düşerek ödeme yaptığını, bu bedelden sorumlu olduğunu belirttiğini, müvekkilerine ait araçta meydana gelen zarar nedeniyle 22.682,00 ÖTV indirim kaybı bedeli, 400,00 TL otopark ekspertiz ücreti 69 TL motorlu taşıtlar vergisinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkillerinin aracını hem ZMMS hemde Kasko Sigortası yaptırdığını, meydana gelen bir maddi kayıp söz konusu ise bunun sigorta şirketleri tarafından karşılanması gerektiğini, davacı aracında meydana gelen hasarı yaptırmayı kabul etmemiş ve pert prosedürünü işleterek aracın pert bedelini sigorta şirketinden aldığını, davacı aracını yaptırmak istese zaten aracın belirlenen hasar bedeli sigorta şirketince karşılanacağını, araç hasar kayıtlı olacağından buna ilişkin değer kaybına ilişkin de sigorta şirketine ve hukuki yollara başvurmasında bir engel bulunmadığını, davacı tarafın bu yönde bir talepte bulunmamasına karşılık, ödemediği bir bedeli ,böyle bir talep ile müvekkilinden talep etmesinin hukuken korunabilcek bir tarafı olmadığını, davacı belirttiği gibi ÖTV bedelini devlete ödememiş veya eksik ödemiş olduğunu, ödemediği bir bedel için dava açmasını anlam veremediklerini, böyle bir talebin kabulü davacı açısından sebepsiz zenginleşmeye sebebiyet vereceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacıya ait …… plakalı ticari taksi plakalı aracın 18/12/2016 tarihinde (dava dilekçesine sehven 18/11/2016 yazıldığı değerlendirilmiştir) meydana gelen trafik kazası neticesinde hasarlanması nedeni ile ÖTV indirim kaybı bedeli, otopark ve ekspertiz ücreti ile motorlu taşıtlar vergisinin davalıdan tahsili istemli alacak davasıdır.
Taraflarca gösterilen tüm deliller toplanmış, aracın trafik kayıtları, SBGM’nden tramer kayıtları ile aracın poliçe ve hasar dosyası getirtilerek dosya arasına alınmıştır.
Davacıya ait dava konusu …… plakalı aracın davacı tarafından ticari taksi olarak kullanıldığı, aracın dosyada mevcut fatura suretinden de anlaşılacağı üzere davacı tarafından Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) indiriminden faydalanılarak ÖTV’siz olarak 32.318,50 TL’ye satın alındığı, ödenmeyen (muaf olunan) ÖTV bedelinin 12.330,43 TL olduğu, aracın 18/12/2016 tarihinde davalı şirkete ait araçla karıştığı trafik kazası neticesinde hasarlandığı, ihbar olunan dava dışı ZMMS şirketi tarafından davacıya sigorta poliçesi kapsamında 18/01/2017 tarihinde 7.853,00 TL sovtaj bedeli düşülerek toplam 24.465,00 TL ödeme yapıldığı hususunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacıya ait aracın geçirdiği trafik kazası sonucunda davacının bu aracı satın alırken muaf tutulduğu ÖTV tutarı ile otopark ve ekspertiz ücreti ve araç için yatırılan motorlu taşıtlar vergisinin (MTV) davalıdan istenilip istenilemeyeceği hususundadır.

Mahkememizce kusur ve dosya kapsamına ilişkin bilirkişiden rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Bir sigortacı ve bir trafikçi bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetinin 20/05/2019 tarihli bilirkişi raporu ile bu bilirkişi heyetine bir SMMM bilirkişisi eklenerek alınan 27/08/2019 tarihli ek rapor, aracın perte ayrılmasının gerekip gerekmediği hususlarında bir makine mühendisi bilirkişisinden aldırılan 02/03/2020 tarihli rapor ile yine 02/03/2020 tarihli bilirkişi raporunun bilirkişi tarafından yazım hatası yapılması nedeni ile aynı bilirkişi tarafından sunulan 05/03/2020 tarihli ek raporlar aldırılmıştır.
Alınan bilirkişi raporları ile dava konusu trafik kazasında davalıya ait aracın sürücüsünün % 100 kusurlu bulunduğu saptanmış olup, bu sürücünün davacının aracına arkadan çarpmış olması nedeni ile asli kusurlu olması ve davacı aracının sürücüsüne atfı kabil herhangi bir kusur yüklenemeyecek olması nedeni ile bilirkişinin kusura ilişkin değerlendirmesine mahkememizce itibar edilmiştir.
Mevzuat hükümleri uyarınca davacının ÖTV muafiyetli olarak satın almış olduğu aracın perte çıkmış olması durumunda yeniden ÖTV indiriminden faydalanamayacağı, davacının kaza nedeni ile uğramış olduğu maddi zararlarını % 100 kusurlu bulunan davalıdan talep edebileceği açıktır.
Ancak mahkememizce aldırılan makine mühendisi bilirkişisinin raporlarında da açıkça belirtildiği üzere, dava konusu araç her ne kadar dava dışı ihbar olunan ZMMS şirketi tarafından pert total işlemine tabi tutulmuş ise de aracın sovtaj bedelinin düşülerek ödeme yapıldığı, dolayısıyla aracın kazalı hali ile davacıda kaldığı açık olup, yine dosyada mevcut bilgi ve belgelere göre davacının dava konusu bu aracını kaza sonrasında yaptırtarak yeniden trafiğe çıkardığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla davacının dava konusu kaza sonrasında aracından tamamen mahrum kalması durumu söz konusu olmadığından davacının yeni bir araç satın almak zorunda kalacağından bahisle dava konusu aracın satın alınması için muaf tutulduğu (indirimli satın aldığı) ÖTV bedelini davalıdan istemesi mümkün bulunmadığı, aksi durumun davacının sebepsiz zenginleşmesine yol açacağı, kaldı ki davacının ÖTV indirim bedeli tutarının ödenmesi yönündeki talebinin kaza nedeni ile oluşan doğrudan zarar olmadığı kanaatine varılarak davacının bu yöndeki talebinin reddi gerekmiştir.
Davacının otopark-ekspertiz bedeli talebi yönünden; dava konusu aracın kaza sonrasında mevcut sigorta poliçesi uyarınca ZMMS şirketi tarafından ekspertiz işleminin ücretsiz olarak yapılması gerekeceği, kaldı ki bu ekspertiz yapılmadan davacıya ödeme yapılmasının mümkün bulunmadığı, davacıya ödeme yapılmış bulunduğu göz önün alındığında davacının ödemiş ise gereksiz yere ödediği bu ekspertiz ücretini davalıdan isteme hakkının bulunmadığı kanaatine varılarak bu yöndeki talebinin reddi gerekmiştir. Keza, dosya kapsamında sadece dava dilekçesi ekindeki “otopark ve ekspertiz ücreti olarak 400 TL nakit alındığı” yönündeki kaşeli imzalı belgeden de aracın hangi tarihlerde kaç gün otoparkta kaldığı ve günlüğünün ne kadar olduğu gibi hiçbir ayrıntıya yer verilmemiş bulunması nedeni ile davacının otopark ücreti yönündeki talebinin de ispatlanamamış olunması nedeni ile reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacının MTV talebi açısında da yine söz konusu aracın pert hali ile yaptırılarak yeniden trafiğe çıkartılmış olunması ve yine MTV zararının kaza sonrasında oluşan doğrudan zararlardan olmaması nedeni ile davalıdan talep edilemeyeceği kanaatine varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 54,40-TL red karar harcının, mahkememiz veznesine yatırılan peşin harçtan mahsubu ile bakiye kalan harcın karar kesinleşince ve talebi halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından dosyada yapılan 42 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
5-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.400,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
6-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair davacı vekili, davalı vekili ve davalı asilin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
17/07/2020

Katip ……
¸e-imzalıdır

Hakim ……
¸e-imzalıdır