Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1153 E. 2019/1141 K. 02.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1153 Esas
KARAR NO : 2019/1141

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/11/2013
KARAR TARİHİ : 02/12/2019
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 30/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin yurt dışında mukim bir firma olduğunu ve davalının siparişi üzerine “katalizor performans raporu” hazırladığını, bu hizmete ilişkin düzenlenen 22/07/2011 tarih ve ….. nolu 14.286,00-EURO bedelli faturanın ödenmediğini, tahsili için K.Çekmece …. İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı takibin başlatıldığını, itiraz üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu belirterek iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;davacı ile 2011 yılında görüşmeye başlanıldığını ve taraflar arasında işbirliği aşamasına gelindiğini, akabinde müvekkili şirketin pazarlama müdürünün işten ayrılması, Fillandiya menşeili şirketin İsviçreli ortağına satılması sonrasında …… Projesinin uygulanmaya alınmaması nedenleri ile aralarındaki ticari ilişkinin dondurulduğunu, davacının 10/12/2010 tarihli karakterizasyon teklifinin müvekkili firma tarafından yüksek bulunduğunun beyan edildiğini ve herhangi bir hizmet siparişi verilmediğini, bu konudaki uyarılarına rağmen davacının müvekkili şirkete 03/02/2011 tarihli sipariş teyit yazısı göndermiş olduğunu, müvekkilinin herhangi bir sipariş veya talebinin olmamasına rağmen iradesi dışında testler yapıldığını ve kısa bir test sonucunun mail ekinde gönderildiğini, davacının teklifinin sözlü olarak onaylandığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, her iki şirketin sektörlerindeki durumu dikkate alındığında, şifahi onayı ile bu şekilde işlem yapmalarının söz konusu olmayacağını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafça davalı tarafa verilen rapor hizmetinden dolayı davacının davalıdan alacaklı olduğundan bahisle başlattığı icra takibine itiraz üzerine İİK’nun 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
Taraflarca gösterilen tüm deliller toplanmıştır.
Davalı taraf, söz konusu katalizör performans rapor hizmeti için davacının teklif ettiği istediği fiyatın kendileri tarafından yüksek bulunduğu, yazılı veya şifahi talep bulunmamasına rağmen davacı tarafça iradeleri dışında testler yapıldığını ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Dava konusu alacağa ilişkin olarak davacı tarafça davalı tarafa 14.286,00 Euro bedelli faturanın tanzim edildiği görülmüştür.
Mahkememizin 30/06/2016 tarihli …… Esas …. Karar sayılı kararı ile, özetle; davalının davacıya katalizör raporu hazırlanması hususunda açık bir önerisi bulunmadığı, ispat külfetinin davacıda olduğu ve davacının davalının iradesini yansıtan bir sözleşme önerisinde bulunduğuna dair usulüne uygun bir delili dosyaya sunamadığı, davacı tarafça numune gönderilmiş olmasının raporun hazırlanmasına onay verildiği ve bu konuda siparişin teyit edildiğini göstermediği, sözleşmenin kurulması için açık bir teyidin gerekliliğinin ortada olduğu, her iki tarafın tacir olduğu ve tacirin basiretli olarak hareket edeceği ön kabulünün olduğu…hizmetin ifa edilmiş kabul edileceği düşüncesi ile ücreti hak kazanma durumunun değerlendirilmesinde bu konuda davalı tarafa faturanın tebliğ edildiği ve davalı tarafın yararlandığı bir hizmetin sunulduğu hususunun da ispat edilemediği…’nden bahisle davanın reddine karar verilmiş, mahkememizce verilen bu kararın davacı tarafça temyizi üzerine, Yargıtay ….. Hukuk Dairesi’nin 03/10/2018 tarihli ….. Esas ….. Karar sayılı kararı ile, özetle; mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın yeterli olmadığı, mahkemece teknik bir bilirkişi incelemesi yaptırılmadığı sadece mali müşavir bilirkişi raporu ile yetinilerek hüküm kurulduğu, dosyada katalizör performans raporu bulunduğuna göre su raporun davalı iş sahibinin yararına olup olmadığının belirlenmesi ve iş sahibinin yararına olması halinde bedelinin hesap edilmesi gerektiği, yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak yapıldığı iddia edilen katalizor performans raporunun vekaletsiz iş görme hükümlerine göre incelenmesi vs. gerekçeleriyle mahkememiz kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyma kararı üzerine bozma ilamı doğrultusunda bir SMMM, bir Makine Mühendisi ve bir öğretim üyesinden oluşan üç kişilik bilirkişi heyeti oluşturularak bilirkişi heyetinden rapor aldırılmış, bilirkişi heyetinin 03/04/2019 tarihli raporunda özetle; söz konusu katalizör performans raporunun davalı firma yararına olduğu, davalı firmanın bu tür bir raporu yurt içinden temin etmek istemesi durumunda işin yapıldığı yıl piyasa rayiçlerine göre hesap edildiğinde 8.000,00 ila 10.000,00 Euro mertebesinde bir bedelle temin edilebileceği, söz konusu raporun yurt dışından bir firmadan temin edilmiş olmasının yırt dışı şartlarının da göz önünde tutulması neticesinde daha yüksek maliyetli olabileceği kabulüyle dava konusu 14.286,00 Euro bedelli faturanın kadri marufunda olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Dava konusu performans raporunun hazırlandığı yıl piyasa rayiçlerine göre değeri açısından bilirkişi heyeti raporu mahkememizce yetersiz görülmekle mahkememizce bir makine mühendisi bilirkişisinden yeniden rapor aldırılması cihetine gidilmiş, Makine Yüksek Mühendisi bilirkişi Prof.Dr…….’nın 23/09/2019 tarihli raporunda, dava konusu katalizör performans raporunun işin yapıldığı Şubat 2011 yıl piyasa rayiçlerine göre raporun hazırlanma bedelinin 9.200,00 Euro karşılığında temin edilebileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Bilirkişi heyeti raporuna göre bedel açısından daha ayrıntılı olması ve net rakam belirtmesi nedeni ile bedel yönünden mahkememizce bu bilirkişi raporuna itibar edilmiştir.
Davalı taraf davacı tarafça verilen hizmeti inkar etmemekte, ancak verilen bu hizmetin taraflar arasında sözleşme ilişkisi kurulmadan, fiyat konusunda anlaşılmadan iradeleri dışında verilen bir hizmet olduğundan bahisle borçlu bulunmadıklarını savunmaktadır. Davacı tarafça davalı tarafa faturaya konu raporlama hizmetinin verildiği sabit olup, mahkememizce alınan bilirkişi heyeti raporunda, bu hizmetin davalı firma yararına olduğu tespit edilmiştir. Her ne kadar taraflar arasında bu hizmetin verilmesi hususunda bir sözleşme kurulmamış ise de davalı yararına olduğu tespit edilen bu hizmetin TBK’nun 529.maddesinde yer alan “İşsahibi, işin kendi menfaatine yapılması hâlinde, işgörenin, durumun gereğine göre zorunlu ve yararlı bulunan bütün masrafları faiziyle ödemek ve gördüğü iş dolayısıyla üstlendiği edimleri ifa etmek ve hâkimin takdir edeceği zararı gidermekle yükümlüdür.” hükmü uyarınca vekaletsiz iş görme olarak değerlendirilmesi gerektiği ve işgören sıfatındaki davacıya söz konusu iş için işin yapıldığı tarihteki rayiç bedel olduğu anlaşılan 9.200,00 Euro bedeli faiziyle birlikte ödemesi gerektiği kanaatine varılarak davanın bu kısım yönünden kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacının icra inkar tazminatına yönelik talebinin, dava konusu alacağın miktarının tespiti için rayiç bedel araştırması yapılmasının gerekmesi ve bu konuda bilirkişi incelemesi ile neticeye gidilmesi nedeni ile alacağın likit olmadığı anlaşılmakla bu yöndeki talebin reddi ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile
Davalının Küçükçekmeice …. İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 9.200,00 Euro asıl alacak üzerinden devamına,
Devamına karar verilen asıl alacağın takip tarihinden itibaren kamu bankalarının 1 yıl vadeli euro mevduatına uyguladıkları en yüksek faiz oranının uygulanmasına,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE
Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.729,12.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 407,25.-TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 168,50.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 1.153,37.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 24,30.-TL başvurma harcı ve 407,25.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 4.230,60.-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre hesaplanan 3.176,56 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından dosyada yapılan toplam 95,60.-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre hesaplanan 23,82 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine, bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.037,55.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.725,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
9-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük yasal sürede Temyiz Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/12/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır