Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1000 E. 2019/977 K. 28.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1000 Esas
KARAR NO : 2019/977

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/09/2014
KARAR TARİHİ : 28/10/2019
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 29/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … sanayi bölgesinden oto servis ve yedek parça işiyle iştigal ettiğini, davalıya ait …. plakalı aracın trafik kazası sonrasında müvekkilinin servisine getirildiğini, karşı taraf aracı olan …. plakalı aracın sigorta şirketi olan …. Sigorta nezdinde …. numaralı dosyanın açıldığını, aracın tamir edildiğini, karşı tarafın sigorta şirketi tarafından 12.156,36-TL nin davalının hesabına yatırıldığını, ancak davalının araç tamir bedelini müvekkiline ödemediğini, tamiri ilişkin düzenlenen 04/01/2014 tarih, …. ve …. numaralı faturaların davalıya gönderildiğini ancak iade edildiğini, daha sonra noter kanalıyla ihtarda bulunarak, ödeme yapılmadığı belirtilerek davalının araç tamir bedeli olarak karşı taraf sigorta şirketinden almış olduğu 12.156,36-TL nin 26/07/2012 tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kaza sonrası müvekkiline ait aracın ….. oto servis yedek parça firmasında ….’ya teslim edildiğini, karşı tarafın aracı sigorta şirketi tarafından kendilerine ödeme yapıldığını, aracı 45 gün sonra tamir edildiğinin bildirildiğini, aracın davacıya ait serviste değil …isimli şahsın yetkilisi olduğu … Otomotiv’de tamir edildiğini, davacının iddialarının yerinde olmadığını, aracın … tarafından tamir edildiğini, bu durumun araç teslim edilen ….. tarafından kabul edildiğini, araca 2. El çıkma parçaların takıldığını, kaporta tamirinin özensiz bir şekilde yapıldığını, daha sonra araç ile ilgili başka bir firmada kontrol ve tespit yaptıklarını, bir kısım parçaların çıkma olduğunu, bir kısım parçaların orjinal olmadığını, bir kısım parçaların ise hiç değişmediğini tespit edildiğini onunla ilgili Bakırköy Sulh Hukuk Mahkemesine de başvuruda bulunduklarını, henüz rapor düzenlenmediğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; araç tamir bedelinin tahsiline ilişkin alacak davasıdır.
Taraflar dayanmış oldukları delilleri ibraz etmişlerdir.
…. Sigorta A.ş.’ye müzekkere yazılarak ….. numaralı hasar dosyası dosya arasında celp edilmiş, hasar bedeli olarak 10.132,36 TL nin davalı şirketin hesabına aktarıldığı anlaşılmıştır.
Dosya arasına celp olunan Bakırköy …. Sulh Hukuk Mahkemesinin ….. D. İş dosyasının incelenmesinde; 14/07/2014 tarihli raporun sunulduğu, raporda kaza sonrası aracın orijinal yedek parça kullanılması halinde 20.000,00-TL bedelli, yan sanayi yedek parça kullanıldığında ise 12.750,00-TL bedelli tamir edilebileceğini beyan etmiştir.
Tarafların karşılıklı iddiaları alacak borç durumunun tespiti için bilirkişi heyeti oluşturularak araç üzerinde keşif icra edilmiş, rapor alınması cihetine gidilmiş, bilirkişi ibraz etmiş olduğu raporunda; araçtaki kaporta üzerinde paslanmalar bulunduğunu, bu sebeple aracın onarımının kaza öncesi orijinaline ve usulüne uygun onarılmış olarak kabul edilemeyeceğini, bu yönüyle kaportanın boyanması yönünden ayıplı ifanın söz konusu olduğunun ve aracın sağ yanının yeniden boyanması gerektiğini, araçta değiştiği belirtilen parçalardan kalorifer motoru, kapı menteşeleri ve su fıskiye bidonunun değiştirilmemiş olduğunu belirtilen ayıplı onarım nedeni ile yeniden yapılması gereken onarım ve değişim bedelinin 2336,40-TL olduğunu, onarım nedeni ile ….. Sigortadan 10112,36-TL alındığı dikkate alındığında ayıplı onarım indirimi yapılması halinde bakiye bedeli 7.775,96-TL olduğunu beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davacı açmış olduğu dava ile davalının trafik kazasına karışan …. plakalı aracına bakım ve tamir yaptığını, davalının karşı tarafın sigorta şirketinden 12.156,36-TL aldığını ancak kendisine ödeme yapmadığını belirterek sigorta şirketine yapılan 12.156,36-TL nin 26/07/2012 tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davalı ise aracın davacı tarafından tamir edilmediğini, ….tarafından tamir edildiğini, ayrıca ayıplı olarak tamir edildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. Aralarındaki uyuşmazlık, davalıya ait aracın davacı tarafından tamir edilip edilmediği, tamir edildi ise ayıplı ifa olup olmadığı, tamir bedelinin ne kadar olduğu, ayıplı ifa var ise süresinde ayıp ihbarında bulunup bulunmadığı ve davalının ayıp nedeni ile BK’daki haklarını kullanıp kullanamayacağı hususlarındadır.
Her ne kadar davalı aracının ….. tarafından tamir ettiğini iddia etmiş ise de, aracın davacının işletmesine bırakıldığı, onun tarafından tamir edildiği, sigorta şirketinden gelen hasar dosyasında da davacının kesmiş olduğu faturanın bulunduğu, araç bırakıldıktan sonra davalının sorumluluğunda iken kaporta kısmının başka biri tarafından yapılmasının alt ilişki nedeni ile davacı ile o şahıs arasındaki bir durum olduğu, aracın davacı servisine bırakılarak tüm tamir yapıldıktan sonra davalıya teslim edildiği bu yönüyle davalının itirazının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı, kaza sonrası düzenlenen ekspertiz raporuna göre davacı tarafından bakım ve tamirin yapıldığı, sunulan faturada kalorifer motoru, kapı menteşeleri ve su fıskiye bidonunun değiştirildiğinin bildirilmesine karşın, bu parçaların değiştirilmediği, yine aracın sağ tarafındaki kaporta boyasının fennine uygun olarak yapılmaması nedeni ile paslanmalar oluştuğu ve değişen parçalar ile boyama konusundaki ayıplar nedeni ile davacının ayıplı ifada bulunduğu anlaşılmıştır.
Davalının süresinde ve usulüne uygun ayıp ihbarında bulunup bulunmadığına gelince; alınan bilirkişi raporuna göre ayıpların hemen ilk görüşte çıplak gözle muayene ile tespit edilemeyecek nitelikte oldukları sabittir. Boyanın paslanma ile ayıplı olduğu ortaya çıkmıştır, değişmeyen parçaların değiştiğinin de herkesin fark edebileceği bir durum olmadığı dikkate alındığında ayıbın gizli ayıp olduğu hususunda bir tereddüt bulunmamaktadır. Boya yönünden ve özellikle değişmeyen parçaların değişti diye göstererek bedelinin istenmesi satıcının ağır kusurlu olduğu ayıplardandır. Bu tür ayıplarda satıcının sorumluluktan kısmen dahi kurtulması mümkün değildir.
Davacının ayıplı ifası söz konusu olup, olayın oluşu, ihtilafın konusu dikkate alındığında TBK’nun 227. Maddesi gereğince alıcının sözleşmeden dönme hakkını kullanması haklı görülmediğinden satış bedelinden indirim yapılması mahkememizce hakkaniyete uygun olarak görülmüş ve ayıplı ifa nedeni ile alınan bilirkişi raporundaki 2336,40-TL indirim yapılması cihetine gidilmiştir. Her ne kadar davacı sigorta şirketine 12.156,36-TL ödeme yapıldığını belirterek bu miktarı istemiş ise de, sigorta şirketi tarafından 10.112,36-TL ödeme yapıldığı anlaşıldığından bu miktardan 2.336,40-TL nin indirilerek 7.775,96-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, her ne kadar sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme tarihinden itibaren faiz istenmiş ise de, davalı yönünden noter ihtarnamesinin tebliği ve verilen sürenin dolduğu tarih olan 30/01/2014 tarihinde temerrütün gerçekleştiği anlaşıldığından bu tarihten itibaren faiz yürütülmesine mahkememizin 18/02/2016 tarihli kararı ile karar verilmiş, mahkememiz kararı taraf vekillerinin temyizi üzerine Yargıtay 15.Hukuk Dairesinin 25/09/2018 tarih 2018/3661 Esas 2018/3390 Karar sayılı kararı ile özetle; “…işin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı BK’nin 366 ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK’nın 481.maddesi hükmünce bu halde iş bedelinin eksik ve kusurlar gözetilerek yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçleriyle hesaplanması gerekmektedir. Piyasa fiyatlarına yüklenici kârı ve KDV dahil olduğundan ayrıca ekleme yapılmayacaktır. Bu durumda mahkemece hükme esas raporu düzenleyen bilirkişi kurulundan, davacının davalı iş sahibinin aracında gerçekleştirdiği bakım ve onarım işi ile ilgili hak ettiği imalât bedelinin, 2012 yılı Mayıs ayındaki mahalli piyasa rayiçlerine göre tespiti için (eksik ve kusurlar da dikkate alınarak düşülmek suretiyle ayrıca yüklenici kârı ve KDV eklenmeksizin) HMK 281/1 maddesi uyarınca ek rapor alınarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile davanın kısmen kabulü doğru olmamış…” gerekçesiyle bozularak mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememizce bozmaya uyulmasına karar verilmiş ve bozma kararında belirtilen hususlarda aynı bilirkişi heyetinden ek rapor aldırılmıştır. Dosyaya sunulan 18/03/2019 tarihli bilirkişi ek raporuyla davacı tarafından eksik yapılan işler(ayıplı iş bedeli) düşülerek araçtaki onarımın onarım tarihindeki KDV siz rayiç bedeli olarak 8.132,36 TL belirlenmiş, bilirkişi ek raporunun Yargıtay bozma kararında belirtilen hususlara uygun, demetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunduğu anlaşılarak ek rapor doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile
8.132,36 TL’nin 30/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 555,52.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 207,65.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 347,87.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, (bozma öncesi karara ilişkin düzenlenen 25/05/2016 tarihli harç tahsil müzekkeresi davalıdan tahsil edilmiş ise iadesi, edilmemiş ise işlemsiz iadesi için davalı tarafça talep halinde ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına)
3-Davacı tarafından yatırılan 25,20.-TL başvurma harcı ve 207,65.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan 316,60.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 211,80 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından dosyada yapılan 1.215,40.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 402,32 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine, bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.725,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.725,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
8-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 15 gün yasal sürede Yargıtay Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
. 28/10/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır