Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/843 E. 2021/968 K. 28.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/843 Esas
KARAR NO : 2021/968

DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat (Cismani Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 25/06/2014
KARAR TARİHİ : 28/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …….. ’ye ait …….. plakalı aracın davalı ……… kullanımında iken, 31.01.2014 tarihinde …….. Caddesi ‘nde yaya kaldırımında yürüyen müvekkiline çarptığını ve müvekkilinin sağ ayağının bilekten kopmuş olduğunu, tutulan kaza tutanağına göre ……… olayda asli derecede ve yüzde yüz kusurlu olduğunu, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’ nın ……. numaralı iddianamesi ile Bakırköy …… Sulh Ceza Mahkemesi’ nin ……. Esas sayılı dosyasında kamu davası açıldığını, …….. plakalı aracın …….. numaralı zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesinin davalı …….. Sigorta A.Ş. tarafından düzenlendiğini, müvekkilinin kaza nedeniyle iş ve eğitiminden yoksun kaldığını, müvekkilini tedavi giderlerinin halen devam ettiğini, protez kullanmak zorunda olduğunu, ayrıca kaza nedeniyle müvekkilinin manevi olarak çöküntüye uğradığını, bu nedenle 40.000,00-TL geçici ödemenin müvekkiline ödenmesini, 200.000,00-TL maddi tazminatın tüm davalılardan, 150.000,00-TL manevi tazminatın davalı şahıslardan tahsiline, yargılama giderlerinin tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …….. Sigorta A.Ş.’nin cevap dilekçesinde ÖZETLE; Söz konusu kaza ile ilgili davadan önce müvekkil şirkete müracaat edilmediğini, herhangi bir hasar dosyası açılmadığını, 6111 Sayılı kanun nedeniyle tedavi giderine ilişkin talebin ve teminat dışındaki manevi tazminat talebinin reddini, tüm delillerin toplanması ve “Adli Tıp Kurumu, Trafik İhtisas Dairesi” tarafından kusur tespitinin yapılmasından sonra müvekkil şirkete sigortalı aracın kusurlu bulunması durumunda; maluliyet oranının tespiti için davacının “Adli Tip Kurumu”na sevk edilmesine, yine “Aktüer” sıfatına sahip bir bilirkişi kanalı ile “sakatlıktan kaynaklanan sürekli iş göremezlik” tazminatının hesaplanmasını, müvekkil şirkete sigortalı aracın kusurlu bulunması durumunda; sorumluğunun azami limit ile sınırlı olacağını, henüz kusur durumu ve zarar miktarı belli olmadığından, davacının ekonomik durumu araştırılmadığından ve dolayısıyla Borçlar Kanunu’nun 76.maddesindeki şartlar oluşmadığından, davacının “geçici ödeme” talebinin reddini talep etmiş, olay tarihinden itibaren faiz talebinin reddine ve dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini, müvekkil şirket dava açılmasına sebebiyet vermediği için yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılar …….. ile ………’ye usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davalılarca herhangibir cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLER:
Bakırköy …….. Asliye Ceza Mahkemesi’nin ……… Esas sayılı dosyası, ……… Merkezi yazı cevabı, Trafik Kazası Kusur Tevzi ve Hasar Uzmanı Prof.Dr. ……. tarafından alınan kusur bilirkişi raporu, İstanbul Bağcılar Sosyal Güvenlik Merkezi yazı cevabı, …….. Hastanesi Başhekimliği yazı cevabı, Ortapedi ve Travmatoloji Uzmanı ve Hukukçu …….. ve Aktüerya Hesap Uzmanı ……. tarafından alınan bilirkişi heyet raporu, ıslah dilekçesi, ATK raporları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İş bu dava, trafik kazasından kaynaklı olarak meydana gelen cismani zarar dolayısıyla uğranılan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Somut olayda, davalı …….. ’ye ait …….. plakalı aracın davalı ……… kullanımında iken, 31.01.2014 tarihinde Bahçelievler ……… Caddesi ‘nde yaya kaldırımında yürüyen davacıya çarpması neticesinde sağ ayak bileğinin kopmasına sebebiyet vermiştir. Mahkememizce alınan 01.03.2018 havale tarihli bilirkişi raporunda olayın meydana gelmesinde, davacı yaya …….. ‘nın kusursuz olduğu, …….. plakalı aracı davalı sürücüsü ………’nin ise % 100 oranında kusurlu olduğu tespit edildiği, bu tespitin ceza dosyasında alınan kusur raporu ile de uyumlu olması nedeniyle hükme esas alınmıştır.
Davacının maluliyete ilişkin alınan 13.03.2017 tarihli Adli Tıp Kurumu raporu uyarınca; kaza dolayısıyla % 31.0 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği, iyileşme (iş görmezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 24 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir. ……… dalının a) 16.06.2014 ve 02. 11.2020 tarihli cevabi yazıları uyarınca; davacının ADTK sonrası sağ ayak chopart amputasyonu nedeniyle 1 adet siliconhouse sistem amputasyon protezi kullanmasının gerekli olduğu, SGK SUT Ek-3 / €5 listesinde 101022 kodlu protezinin 2 yılda bir değişmesinin uygun olduğu tespit edilmiştir. Aktüerya bilirkişisi tarafından davacının (7) yıllık işlemiş aktif devre ve (47) yıllık işleyecek aktif devrede kullanacağı protez bedelleri toplamının 560.000,00 TL olduğu hesap edilmiştir.
Hasar dosyası, SGK’nın mirasçılara gelir bağlanmadığına ilişkin yazısı, SED araştırması ve emsal ücret araştırması dosyaya celp olunarak davacı tarafın maddi tazminat taleplerinin hesaplanması adına dosya aktüerya bilirkişisine tevdi olunmuş ve hazırlanan kök ve ek raporlar dosya içerisine alınmıştır. Yargılama sırasında sigorta genel şartlarına ilişkin Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonraki değişiklik ile emsal Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2020/2598 Esas ve 2021/34 Karar sayılı ilamı uyarınca muhtemel bakiye ömür TRH-2010 yaşam tablosuna göre belirlenecek ve maddi zarar iskontolu progressive rant yöntemine göre hesaplama yapılması gerektiğinden, bu metoda uygun olan 28.10.2021 tarihli ek rapor ve düzeltme beyanı hükme esas alınmıştır. Buna göre; ödeme tarihindeki verilere göre yapılan incelemede davacıya davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödemelerin yetersiz
olduğu, tenzilatlar yapıldıktan sonra güncel verilere göre yapılan hesaplamada; davacının 14.574,53 TL geçici iş göremezlik, 560.000 TL protez bedeli ve 814.536,66 TL sürekli iş göremezlik nihai ve gerçek maddi
Zararı hesaplanmıştır. Hesaplanan bu miktarlar hükme esas alınarak, 28.09.2021 tarihli talep artırım dilekçesi göz önünde bulundurularak davacının maddi tazminat talebinin aşağıdaki şekilde tam kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Faiz yönünden yapılan değerlendirme uyarınca; kural olarak haksız fillerde faiz başlangıç tarihi kaza tarihidir. Ancak 2918 Sayılı KTK’nin 99/1 maddesi ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.2 maddesi gereğince trafik sigortacısının zarar giderim yükümlülüğünün süresi, rizikonun ihbarı ve gerekli belgelerin sigortacıya iletildiği tarihten itibaren 8 işgünü olarak belirlenmiştir. Başvuru yoksa dava tarihinden itibaren davalı sigorta şirketinin temerrüt faizinden sorumluluğuna karar verilmesi gerekeceğinden ve somut olayda herhangi bir başvuru bulunmadığından davalı …….. Sigorta açısından dava tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden ise kaza tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafın manevi tazminat talebine ilişkin yapılan inceleme de; 6098 sayılı T.B.K’nun 56. maddesinde hakimin bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi zarar adı ile ödenmesine karar verebileceği öngörülmüştür. Hakim olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi zarar adı ile zarar görene verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 26.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Hakim bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı davacının sürekli iş göremezlik oranı, işçinin yaşı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, hükmedilecek tutarın manevi tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda olması gerektiği de söz götürmez.
Bu ilkeler ışığında; somut olayın oluş şekli, davacının kusursuz oluşu, davalının kusurunun yoğunluğu, kaza dolayısıyla davacının ayak bileğinin kaybetmesi nedeniyle uğradığı maluliyet durumu, tarafların sosyo-ekonomik durumları ve davacının ayak bileğini kaybetmesi nedeniyle hayatının geri kalan döneminde hissedeceği manevi zarar dikkate alınarak davacı tarafın maddi tazminat talebinin tam kabulü ile, 150.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 31/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ……… ve ………’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafın maddi tazminat taleplerinin KABULÜ ile,
a) 14.574,53 TL geçici iş göremezlik zararı ve 560.000 TL protez bedeli olmak üzere toplam 574.574,53 TL alacağının davalı …….. Sigorta A.Ş’nin poliçe limiti dahilinde 268.000,00 TL ‘lik kısmından, diğer davalılar …….. ve ………’nin tamamından sorumlu olacak şekilde; davalı ……. Sigorta A.Ş yönünden temerrüd tarihi olan 25/06/2014 tarihinden itibaren, davalılar ……… ve ……… yönünden ise haksız fiil tarihi olan 31/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
b) 814.536,66 TL sürekli iş göremezlik zararının davalı ……… Sigorta A.Ş’nin poliçe limiti dahilinde 268.000,00 TL ‘lik kısmından, diğer davalılar ………. ve ………’nin tamamından sorumlu olacak şekilde; davalı …….. Sigorta A.Ş yönünden temerrüd tarihi olan 25/06/2014 tarihinden itibaren, davalılar ………. ve ……… yönünden ise haksız fiil tarihi olan 31/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
2-Davacı tarafın manevi tazminat talebinin KABULÜ ile,
150.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 31/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …….. ve ………’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca maddi tazminat açısından; alınması gereken 94.850,89-TL karar harcından 36.067,68 TL’sinin davalı ……. Sigorta A.Ş.’den, 58.783,21 TL’sinin diğer davalılar …….. ve ………’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca manevi tazminat açısından; alınması gereken 10.246,50TL karar harcının davalılar …….. ve ………’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-59,30 TL başvuru harcı, 630,25 TL Adli Tıp Kurumu ücreti, 831,00 TL yargılama gideri ve 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.520,55 TL’nin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Adli yardım talebi kabul edilmeden davacının yaptığı 1150 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davacı taraf maddi tazminat açısından; kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 81.398,76 TL vekalet ücretinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
8-Davacı taraf manevi tazminat açısından; kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 18.200,00 TL vekalet ücretinin davalılar …….. ve ………’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
9-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.28/10/2021

Başkan …….
¸e-imzalıdır
Üye ………
¸e-imzalıdır
Üye ……….
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır