Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/808 E. 2018/31 K. 22.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/808 Esas
KARAR NO : 2018/31

DAVA : Alacak (Havale Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/09/2017
KARAR TARİHİ : 22/01/2018
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 14/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Havale Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 11/07/2013 tarihinde saat 14:21:45 de … Bankası … Şubesinden davalı şirketin …Şubesindeki hesabına, İnternet bankacılığı aracılıyla yanlışlıkla 30.000 TL gönderdiğini, Aksaray …Noterliğinin 17/07/2013 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile yanlışlıkla para gönderildiğinin bildirildiğini, ancak paranın iade edilmediğini, müvekkili ile davalı arasında hiçbir alacak borç ilişkisinin bulunmadığını belirterek yanlışlıkla gönderilen 30.000 TL nin sebepsiz zenginleşme hükümlerine istinaden iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 13/12/2014 tarihli 5 yıl geçerlilik süresi olan akaryakıt bayilik sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme devam ederken, devamı niteliğinde 31/07/2007 tarihli 3 yıl süreli yeni bir sözleşmenin imzalandığını, sözleşme gereğince kararlaştırılan miktarda akaryakıtın davalı tarafından alımının kararlaştırıldığını, 2014 tarihli sözleşmenin 12.maddesinde davalının taahhüdü bulunduğunu, taahhüde uyulmaması durumunda 30.000 USD ceza-i şart kararlaştırıldığını, davalının mal alımına ilişkin taahhüdüne uymadığını, sözleşmeler gereğince alması gereken akaryakıtlar ile ilgili 65.677-USD ceza-i şart alacakları oluştuğunu, davalı ile yapılan görüşmede 30.000 TL nin defaaten ödenmesi hususunda anlaşıldığını ve davacının ceza-i şarta ilişkin 30.000 TL ödeme yaptığını, sebepsiz zenginleşme söz konusu olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
Dava, cevap, Ticaret sicil kayıtları ve tüm dosya kapsamı
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İş bu dava sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talebine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin 11.07.2013 tarihinde davalının hesabına internet bankacılığı aracılığıyla yanlışlıkla 30.000,00 TL gönderdiğini, gönderilen havalenin açıklama kısmında “Yakıt Bedeli” yazdığını, davalıya ihtarname ile bildirildiği halde paranın iade edilmediğini ileri sürerek 30.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında 13.12.2014 tarihli 5 yıl süreli akaryakıt bayilik sözleşmesi imzalandığını, davacının mal alımına ilişkin taahhüdüne uymadığını, müvekkilinin cezai şart alacağı oluştuğunu, davacının cezai şarta ilişkin 30.000,00 TL ödeme yaptığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkememizce … esas ve … karar sayılı ilam ile; davacının 30.000,00 TL’yi hiçbir borcu bulunmamasına karşın yanlışlıkla gönderdiğini iddia etmesine rağmen bu iddiasını ispat edecek bir delil sunamadığı, davacının davasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay … HD … esas ve … karar sayılı ilamı ile ispat külfetinin değerlendirilmesinde hataya düşüldüğü gerekçesi ile bozma kararı verildiği ve mahkememizce bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunduğu anlaşılmıştır.
Somut olayda; davacı, 11.07.2013 tarihinde davalıya havale yoluyla gönderilen paranın hataya dayandığını ileri sürerek dava açmış, davalı ise cevabında taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunu, davacının sözleşmeye aykırı davranması nedeniyle cezai şart ödemesi gerektiğini, gönderilen havalenin cezai şart olarak kararlaştırılan bedel olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Oysa, havale dekontunda “Yakıt Bedeli” şerhi bulunmaktadır. Davalı ise gönderilen paranın cezai şart olduğunu savunmaktadır. Bu durumda somut olayda ispat külfeti davalı taraftadır. Davalı bu yöndeki savunmasını yazılı delillerle kanıtlamakla yükümlüdür. Davacının aynı gün 6 dakika arayla davadışı … Ticaret A.Ş’ne de aynı miktarda havale yapması hata iddiasının kanıtı olarak değerlendirilmiş olup yargılama kapsamında ispat külfeti kendisinde olan davalı tarafa paranın hataen gönderilmediğine ilişkin yazılı belge olup olmadığı sorulmuş ancak bu konuda yazılı belge olmadığı bildirilmiştir. Bu açıklamalar ışığında davacı tarafın Borçlar Kanunu 30.maddesi uyarınca 30.000 TL ‘yi hataen davalı tarafa gönderdiği anlaşılmakla sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde bu paranın davacı tarafa iadesine ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE
30.000 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.049,30.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 512,35.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 1.536,95.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 24,30.-TL başvurma harcı ve 512,35.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 181,50.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından dosyada yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.600,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük yasal sürede Temyiz Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/01/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır