Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/742 E. 2018/40 K. 23.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/742 Esas
KARAR NO : 2018/40

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 10/08/2017
KARAR TARİHİ : 18/01/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/01/2018
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dilekçesinde özetle, müvekkilinin 12/06/1986-18/03/2011 tarihleri arasında sigortalı olarak çalıştığını, ve Bağcılar SGM İl Müdürlüğü’nün … tahsis dosya numarası ile 01/05/2011 tarihinden itibaren Yaşlılık aylığı almaya hak kazandığı, ancak Bağcılar Sosyal Güvenlik Merkezi’nin 23/03/2017 tebliğ tarihli tebligat ekinde yer alan SGK Gelir Bağlama Kararı ile 04/06/2015 tarih ve … sayılı denetmen raporuna istinaden müvekkilenin … sicil numaralı işyerinde geçen hizmetleri iptal edilmiş olup emekli aylığı durdurulduğu, bu hususa ilişkin olarak Bakırköy İş Mahkemelerinde … esas sayılı dosyası ile hizmet tespitine ilişkin dava açıldığı, davanın karara bağlanabilmesi için söz konusu şirketin terkin ile sona eren tüzel kişiliğinin yeniden kazandırılması ve ek tasfiyesini talep ve dava etmiştir.
Davalı İTSM vekili, ihyası istenen TTK geçici 7. maddesi gereğince sicilden 09/10/2015 tarihinde resen terkin edildiğini, bu nedenle yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamalarını talep etmiştir.
G E R E K Ç E:
Dava, ticaret sicil müdürlüğünün resen terkin işlemine itiraz yolu ile şirketin ihyası talebine ilişkindir.
Davacıların ihyasını istediği … Limited Şirketi’nin sicile kayıtlı iken Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından 6102 sayılı TTK geçici 7.maddesi gereğince 18/02/2015 tarihinde sicilden terkin edildiği, davacının da yeniden tescili talebiyle iş bu davayı açtığı anlaşılmaktadır.
İhyası istenen şirket, ticaret sicilinden tasfiye ile terkin edilmediğinden dava ek tasfiye davası olarak nitelenemeyeceğinden TTK 32 vd maddeler ile TTK geçici 7. maddesine dayalı itiraz davası olarak nitelenmiş olup, TTK 32 vd. maddeler gereğince basit yargılama usulünde görülmüştür.
Diğer yandan ihyası istenen şirketin terkinden önceki sicil adresinin mahkememiz yetki alanında kaldığı anlaşıldığından mahkememiz görevli ve yetkilidir.
Bilindiği üzere 6102 Sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinin 1. fıkrası uyarınca 01.07.2015 tarihine kadar aynı maddede sayılan halleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır. Madde hükmüne göre anonim şirketler 559 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermayelerini öngörülen tutara çıkarmamış bulunmaları, 6102 Sayılı TTK’nın yürürlük tarihinden önce veya 01.07.2015 tarihine kadar münfesih olmaları, aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantılarının yapılamaması, TTK’nın yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış olmakla birlikte genel kurulun toplanamaması nedeniyle ara bilançoların ve kati bilançonun genel kurula tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin edilememeleri sebepleriyle resen terkin edilebilirler. Ticaret sicil müdürlüklerince kapsam dahilindeki şirketlere bir ihtar gönderilir. Bu şirketler tasfiye memuru bildirdikleri takdirde maddede gösterilecek usulde tasfiye edilecek olup, ihtara rağmen tasfiye memuru bildirmeyen şirketlerin unvanı ise ticaret sicilinden re’sen silinir. Ancak, devam eden davası bulunan şirketler için bu madde hükmü uygulanmayacağı gibi sicilden kaydı silinen şirket alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak, şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilirler.
Tüm dosya kapsamından davacı tarafından ihyası istenen şirket aleyhine Bakırköy …. İş mahkemesinin … E sayılı dosyası ile hizmet tespiti davası açtığı ve davanın derdest olduğu anlaşılmaktadır. Diğer yandan sicilden kaydı silinen şirket alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak, şirketin ihyasını isteyebileceklerinden iş bu davayı açmasında da hukuki yarar bulunduğu ve davanın da hak düşürücü süre içinde açıldığı saptanmıştır.
Hal böyle olunca davanın haklı nedenlere dayandığı ve ihyası koşullarının da bulunduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
Sabit görülen davacının davasının Kabulüne,
1-İstanbul Ticaret Sicil Memurluğunun … sicil numarasında kayıtlı ..Limited Şirketi’nin TTK.547/2.maddesi gereğince Bakırköy …. İş Mah.’nin … esas sayılı dosyasına münhasır olmak üzere ihyasına,
2-Şirket ortağı olan …’in tasfiye memuru olarak görevlendirilmesine, ilgilinin şirket ortağı dikkate alınarak ücret takdirine yer olmadığına,
3-Kararın ilanı için …ne gönderilmesine, ilan masrafının davacı tarafından karşılanmasına,
4-Alınması gereken 35,90 TL karar harcının peşin alınan harçtan mahsubu ile eksik kalan 4,50 TL harcın davacı yandan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Yasal hasım konumunda bulunan ve kanuni görevini yapan davalı aleyhine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Kullanılmayan yargılama gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.18/01/2018
Başkan …
¸E-imzalı
Üye …
¸E-imzalı
Üye …
¸E-imzalı
Katip …
¸E-imzalı