Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/687 E. 2018/119 K. 16.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/687 Esas
KARAR NO : 2018/119

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/04/2017
KARAR TARİHİ : 16/02/2018
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 22/02/2018

Davacı vekili tarafından davalılar … Aş, … Aş, … AŞ, … AŞ, …AŞ aleyhine Samsun Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan … Esas sayılı dava dosyasında, 18/04/2017 tarihli celsesinde davalı … yönünden dosya tefrik edilmiş olup, tefrik edilen dosya Samsun Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas numarasına kaydedilmiş, Samsun ATM tarafından verilerek yetkisizlik kararı üzerine dosya mahkememize gönderilmiş ve mahkememizin yukarıda belirtilen esas numarasına kaydedilmiş olmakla dosya ve ekleri incelemesi sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Davacı şirket bünyesinde faaliyet göstermekte olan … isimli hastane işletmesine Ordu ili elektrik “dağıtım” şirketi olan davalı …A.Ş tarafından sağlanan elektrik dağıtım hizmetlerinden … abone numarası ile faydalandığını, davalılardan … Anonim Şirketi “dağıtım”; diğer davalılar ise “tedarikçi” şirketler olup; 2009 yılı Eylül ayından itibaren bugüne kadar muhtelif tarih aralıklarında davalı … A.Ş tarafından bölgede dağıtılan elektrik enerjisini davacıya tedarik ettiğini, kayıp kaçak bedeli, perakende satış hizmeti bedeli, PSH sayaç okuma bedeli, iletim sistemi kullanım bedeli, dağıtım bedeli ve TRT payı adı altında haksız ve hukuka aykırı olarak faturalara eklenen bu ücretleri ve bu haksız ücretlere tahakkuk ettirilen KDV tutarlarını davalı tedarikçi şirketlere ödendiğini, haksız olarak tahsil edilen bu bedeller nedeniyle davalı tedarikçi firmalar dağıtım şirketi olan davalı … ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, faturalandırmalardaki kayıp kaçak bedellerin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalarının kabulü ile dava konusu edilen geçmişe yönelik 10 yıldır tahsil edilmekte olan kayıp kaçak, dağıtım, iletim, sayaç okuma, perakende satış hizmeti bedelleri ile KDV ve TRT payının hesaplanmasında dava konusu bedellerin yer almadığı fatura miktarı üzerinden işlem yapılması gerekirken bu bedeller dahil edilerek yapılan hatalı hesaplamalar nedeniyle fazladan ödenmiş olan KDV ve TRT payı bedellerine karşılık fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak kaydı ile kayıp kaçak enerji bedeli 200 TL, iletim bedeli 100 TL, dağıtım bedeli 100 TL, perakende satış hizmet bedeli 100 TL, sayaç okuma bedeli 100 TL, kayıp kaçak bedeli üzerinden alınan enerji fon bedeli 100 TL, TRT payı bedeli 100 TL, BTV bedeli 100 TL, KDV bedeli 100 TL,HMK 107 md. Şimdilik 1.000,00 TL nin davalı …. ile tedarikçi şirket vasfındaki diğer davalılardan dava tarihinden itibaren işlelenecek ticari avans faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Taraflar arasında doğabilecek her türlü ihtilafın hallinde yetkili mahkemelerin İstanbul ili Bakırköy ilçesi Mahkemeleri olacağının belirtildiğini, Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun teklifinin kabul edilmiş olup yasalaştırıldığını, kurul onaylı tarifelerin hüküm ve şartları bu tariflere tabi olan tüm gerçek ve tüzel kişileri bağladığını, davanın belirsiz alacak davası açılmasına uygun mahiyette olmadığını, davacının kayıp kaçak bedeli ödediğine dair herhangi bir delil sunmadığını, davacının tacir olduğunu, söz konusu faturalara yasal süresi içinde itiraz etmediğini, fatura ve içeriğini kabul ettiğini, davacının aldığı hizmetlerin bedeli ödemekle yükümlü olduğunu, davanın yetkisizlikle reddini, haksız ve dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Samsun Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas , …Karar sayılı yetkisizlik kararı üzerine dosya mahkememize gönderilmiş ve mahkememizce yargılamasına devam olunmuştur.
Dosya kapsamı, davacı ve davalı tarafın beyanları, göz önüne alındığında yukarıda özetlenen dava dilekçesi itibariyle davacı taraf elektrik enerjisini davalı şirketten temin etmekte olduklarını, her ay düzenli olarak fatura tahakkuk ettirildiğini vekendilerince ödendiğini belirttiği faturalarda kayıp kaçak bedeli adı altında tahsil edilen bedellerin iadesinin talep ederek ödenen bedellerin istirdatını talep ettiği görülmektedir.
Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde davacı tarafından mahkememize açılan davanın elektrik abonesinden tahsil edilen kayıp-kaçak ve diğer bedellerin istirdatı istemine ilişkindir.
Yargıtay 3 Hukuk Mahkemesinin 2016/17103 Esas ve 2017/8850 karar nolu ilamı ile “….Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.05.2014 tarih ve 2013/7-2454 Esas 2014/679 K. Sayılı kararı ve Dairemiz kararları ile Anayasanın Vergi ödevi Başlıklı 73. maddesindeki “… Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır…” şeklindeki düzenlemeye göre; kayıp-kaçak, sayaç okuma, dağıtım, perakende hizmet ve iletim bedeli uygulamasının EPDK Kararları ve tebliğleri çerçevesinde uygulama arz eden kanunlar ve ikincil mevzuat hükümleri çerçevesinde EPDK tarafından belirlenerek uygulandığı, bu tarihteki mevcut hukuki düzenlemenin EPDK’na sınırsız bir fiyatlandırma ve tarife unsuru belirleme hak ve yetkisi vermediği, özellikle kaçak (elektrik enerjisinin hırsızlanması) bedellerinin kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmenin hukuk devleti ve adalet düşünceleri ile bağdaşmadığı, bu faturalara yansıtılan diğer kalemlere ilişkin bedel miktarlarının şeffaflık ilkesi ile denetlenebilmesi ve hangi hizmetin karşılığında ne bedel ödendiğinin bilinmesininde şeffaf hukuk devletinin vazgeçilmez unsuru olduğu, EPDK kararları ile bu bedellerin mevcut mevzuat kapsamında tüketicilerden alınmasının hukuka uygun olmadığı kabul edilmiştir.
Ne var ki, uyuşmazlığın temyiz yolu ile Dairemize geldiği aşamada 17.06.2016 Tarih 29745 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren geçmişede etkili 6719 sayılı kanunun 21. maddesi ile 6446 Sayılı kanunun 17. maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş ve aynı maddeye eklenen 10. bend ile; “Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, Kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır.” hükmü getirilerek Tüketici Hakem Heyetlerinin ve Mahkemelerin bu konularda açılacak davalarda inceleme ve araştırma yetkileri geçmişe de etkili olarak sadece bu dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedellerinin Kurumun bu konulardaki düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlanmış, bu bedellerin alınmasında esas olan ilgili tarifelerin düzenlenmesinde EPDK.nun Kanundaki yetkileri genişletilerek yukarıda sözü edilen bedeller maliyet unsuru kapsamına dahil edilmiştir.
Yine, 6719 sayılı kanunun 26. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen; Geçici madde 19; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” hükmünü, Geçici madde 20; “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17 nci madde hükümleri uygulanır.” hükmünü içermektedir.
Hal böyle olunca, karar tarihinden sonra yürürlüğe girmiş bulunan bu yasa değişikliklerinin, yürürlük tarihi öncesi dönemde geçerli olan EPDK kararlarına dayanılarak alınmış olan ve dava konusu yapılan kayıp-kaçak bedeli ile ilgili olarak açılan ve halen devam eden davalarda da geçmişe etkili olacak şekilde (bu yasa değişikliği öncesinde açılan ve halen görülmekte olan davalar da) uygulanması gereken hükümler içerdiğinden, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 17., geçici 19. ile 20. maddelerinin, somut olaya etkisinin bulunup bulunmadığının yerel mahkemece tartışılıp değerlendirildikten sonra sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekmektedir.” şeklinde verilen yargıtay bozma ilamı itibariyle, mahkememizce yargıtay içtihatlarında belirtir şekilde yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde davacının davalı dan 6719 sayılı kanun yürürlüğe girmeden önce ki dönemlerde alcağının bulunduğu ancak 6719 sayılı kanunun uygulanması ile alacak iddiasının bulunamayacağı görülmektedir.
Davacı tarafından davanın açıldığı ve talep ettiği dönem itibariyle davalı tarafın düzenlenen elektrik faturası ile birlikte kayıp-kaçak bedeli ve benzeri talepte bulunamayacakları Yargıtay genel kurul kararı itibariyle davacının istirdat davası ile yatırdığı bedelleri talep etme hakkı bulunmakta iken çıkartılan 6719 sayılı kanunun kapsamında yapılan değişikli “kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır” düzenlemesi sebebiyle davacının davalıdan dava konusu itibariyle yapılan inceleme neticesinde alacağının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Dava açıldıktan sonra yasal düzenleme sebebiyle davacının davalıdan alacağının oluşmadığı anlaşıldığından, yargılama aşamasında ki değişiklik sebebiyle davacının davasının konusuz kalmış olması sebebiyle davacının davasının konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği kanaati gelmiş olmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının konusuz kalmış olması sebebiyle KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
492 Sayılı Harçlar Kanununu gereğince alınması gereken 35,90.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 29,20.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 6,70.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 29,20.-TL başvurma harcı ve 29,20.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.180,00.-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/02/2018

Katip …

Hakim …