Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/683 E. 2019/305 K. 20.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 20…./683 Esas
KARAR NO : 2019/305

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/07/2019
KARAR TARİHİ : 20/03/2019
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 22/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan 24/07/20…. tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkili şirketin, davalıdan olan alacağı nedeniyle davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibin, borçlunun itirazı üzerine durduğunu, davalının, icra takibine yaptığı itirazın haksız olduğunu, bu nedenle Mahkemece iptalinin gerektiğini, müvekkili şirket ile borçlu şirket arasında doğan alacak ilişkisi muaccel olup, herhangi bir ödeme yapılmadığını, banka kanalı ile ödeme yapıldığı iddiasının asılsız olduğunu, borçlu şayet ödemede bulunmuş ise ne şekilde, hangi bankaya, ne miktarda ödeme yaptığının ispatı gerektiğini, dolayısıyla alacaklı müvekkili şirketin itiraza konu alacağının hala muaccel olup ödenmediğini belirterek borçlunun haksız olan itirazının iptaline, takibin devamına, %20 icra inkar tazminatı ile yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkili şirketin ihracat ve ithalat işi ile uğraşan büyük bir firma olduğunu, davacı taraf ile de yapmış olduğu ihracata konu malların yurt dışına nakliyesini sağlama adına tır ve araç temini ile kiralaması yönünde hizmetler aldığını, takibe konu iddia edilen borç ödenmiş olduğu halde haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirketin davacıya olan bakiye borçlarına karşılık müvekkilinin 30.08.20…. tarihli 55.600,00TL meblağlı …bank A.Ş. …. Şubesine ait keşidecisi müvekkili olan ….çek nolu bir adet çeki ile, kalan bakiyeyi ise nakit olarak tahsilat makbuzu ile ödemiş olup davacıya hiçbir borcu kalmadığı halde davacının haksız ve kötü niyetli olarak işbu davayı müvekkili aleyhine ikame ettiğini, bu durumun ticari defter incelemesi ile ortaya çıkacağını, takibe konu borcun taraflarınca takipten ve davadan evvel ödenmiş olduğu halde davacının basiretli bir tacir gibi davranmayarak haksız ve kötü niyetli olarak müvekkili aleyhine işbu davayı açtığını, bu sebeple dava sonunda davacı aleyhine kötü niyet tazminatına mahkum edilmesinin usul ve yasaya uygun olacağını belirterek davanın reddine, %20’den aşağı olmamak üzere davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflarca cevaba cevap, 2. cevap dilekçeleri, delil listeleri ve ekleri dosyaya sunulmuş, bu bağlamda dava dayanağı olan Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası dosyamız arasına celp edilmiş, dosyanın incelenmesinde ; alacaklısının … , borçlusunun …İNŞ. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. olduğu, borç miktarının 20.150 USD (74.287,00.-TL) olduğu, borçlu tarafından takibe itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu, iş bu davanın yasal süresi içerisinde açıldığı görülmüştür.
Dosyada ön inceleme aşaması tamamlanmış tahkikat aşamasına geçilmiş, Mardin …’ndan, Nusaybin TSM’nden bir kısım evrak ve belgeler dosyamız arasına celp edilerek incelenmiştir.
Davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise ne miktarda alacaklı olduğu hususlarında tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde mali müşavir vasıtasıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bu kapsamda bilirkişi tarafından tanzim edilen raporda ÖZETLE; Dava konusu uyuşmazlık kapsamında davacı şirket tarafından incelemeye ibraz olunan 2016-20…. yılı ticari defterlerinin TTK hükümlerine uygun tutuldukları anlaşılmakla, anılan ticari defterlerin davacı lehine delil kabiliyetlerinin Mahkemenin takdirinde bulunduğu, davacı şirket tarafından davalı aleyhine başlatılan icra takibi ile 20.150,00 USD borç tutarının (fiili ödeme günündeki Türk Lirası karşılığı ile) talep edildiği, işbu takip ve huzurdaki davaya konu 22.150,00 USD bedele esas 11 adet faturanın davacı şirket tarafından davalı adına düzenlendiği ve davacı şirket ticari defterlerine zamanında ve usulüne uygun olarak davalı adına borç kaydedildiği, 20.150,00USD bedelli, 11 adet fatura karşılığında alınan ödeme kaydına davacı şirket ticari defterlerinde rastlanmadığı, neticeten davacı şirket tarafından ibraz olunan 2016-20…. yılı ticari defterleri kapsamında davalının davacıya 07.06.20…. takip ve 24.07.20…. dava tarihi itibarıyla 20.150,00USD borçlu olduğu, ( V.U.K 215/2-a hükmüne uygun olarak USD bazında tanzim olunan faturaların, tanzim tarihleri itibarıyla ticari defterlerde kayıtlı olan Türk Lirası karşılığı 67.441,76TL) davalı şirketin; davacıya olan borçlarına karşılık 30.08.20…. tarihli 55.600,00TL meblağlı …bank …. Şubesine ait keşidecisi davalı olan ….çek nolu bir adet çek ile kalan bakiyeyi ise nakit olarak tahsilat makbuzu ile davacı şirket vekaletnamesi olan ….’a teslim ettiği/ödemiş olduğu ve davalının davacıya hiçbir borcu kalmadığını beyan ettiği, söz konusu çeki teslim alan …. adına davacı şirket tarafından Nusaybin Noterliği 11.11.2015 tarih, … yevmiye numarası ile düzenlenen vekaletnamenin incelenmesi neticesinde, anılan vekaletnamenin içeriğinin; davacı ….Ltd. Şti. yetkilisi …. tarafından, içlerinde ….’ında bulunduğu şahıslar adına Araç Satın Alma, Araç Kiraya Alma, Araç Kiraya Verme, Yurt Dışına Taşıt Çıkartma, Araç Teslim Alma, Araç Tescil işlerini yapma yetkileri ile sınırlı olduğu, … Mardin Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünden celp edilen belgeler kapsamında, ….’ın davacı şirkette 14.07.2015 – 01.03.20…. tarih aralığında çalıştığının anlaşıldığı, bu kapsamda davalı şirketten söz konusu çeki teslim alma tarihi olarak yer alan 22.04.20…. itibarıyla davacı şirket çalışanı olmadığı, dava dosyasına sunulu bir diğer belge davacı şirket müdürü …. tarafından …bank ….Şubesi/…. hitabına, yazılan dilekçe olup, işbu dilekçe ile; “…. Ltd. Şti. … no.lu 55.600,00TL bedelli çekin taraflarına ulaşmadığı, çekin çalışanları olan …. tarafından çalındığı, sahte imza ile şubeye ibraz edildiğinin görüldüğü, bu çekin ödenmemesi hususunun bildirildiğinin…” görüldüğü, davalı tarafından davacıya olan ticari ilişkileri kapsamında borçlarına karşılık verilen 55.600,00TL bedelli çek sonrası bakiye borç için yine ….’a elden nakit makbuz karşılığında ödeme yapıldığının beyan edildiği, ancak dosya kapsamında işbu beyana esas belgeye rastlanmadığı, anılan çekin ödenip ödenmediği, ödendi ise kime ödendiği hususları konusunda dosya kapsamında belgeye rastlanmadığı, dava dosyasında mübrez …bank 07.09.20…. tarihli dekont fotokopisinde, davalı şirket yetkilisi olarak görülen…. tarafından 55.600,00TL yatırıldığı görülmekle, çek vadesi 30.08.20…./ davacı yetkilisi tarafından bankaya çekin çalındığı ve ödeme yapılmamasının istendiği yazı tarihi 31.08.20…./ davalı yetkilisince …bank’ yatırılan 55.600,00TL nin “Nakit Yatan” açıklaması ile yatırıldığını gösterir dekont tarihi 07.07.20…. olup, takdirin Mahkemeye ait bulunduğu, davacının davasının kabulü halinde; davacı şirket tarafından dava konusu uyuşmazlık kapsamında incelemeye ibraz olunan ticari defter ve belgelere göre davacının davalıdan 07.06.20…. takip, 24.07.20…. dava tarihi itibarıyla alacaklı olduğu 20.150,00USD (fiili ödeme günündeki Türk Lirası karşılığı ile) talep edebileceği rapor edilmiştir.
Dava konusu olayla ilgili davacı şirket yetkilisinin isticvap beyanları Nusaybin Asliye Hukuk Mahkemesince alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Davacı tarafın dava dilekçesi ile, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında alacaklarının bulunduğunu, icra takibi yaptıklarını, takibe itirazla durduğunu, haksız itiraz sebebiyle itirazın iptalini talep ettiği görülmüştür.
Davalı tarafın ise cevap dilekçesi ile, kendilerinin ihracat ve ithalat yapan bir firma olduğunu, bu kapsamda davacı ile de yaptıkları ihracata konu malların yurt dışına nakliyesi sağlanması adına tır ve araç temini kiralanmasına yönelik hizmetler alındığını, takibe konu borcun ödenmesine rağmen işleme konulduğunu, 30/08/20…. tarihinde 55.600 TL meblağlı bedelin ödendiğini, ödemenin çekle yapıldığını belirterek davanın reddini talep ettiği görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında alacak borç ilişkisinin bulunup bulunmadığı, davalı tarafından ödenip ödenmediğinin belirlenmesi olduğu görülmektedir.
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.(İİK madde 67 )
Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasının tetkikinde alacaklı Mesut Nakliyet tarafından borçlu …Ltd. Şti.’ne yönelik 20.150 USD asıl alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu davanın İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir.
Eldeki davada esasa ilişkin yapılan incelemede; uyuşmazlık faturaya konu akdi ilişkinin varlığı ve akdi ilişkinin konusu hizmet veya malın teslim ediği noktalarında bir taraflar arasında bir uyuşmazlık yoktur. Esas uyuşmazlık takip talebine konu fatura bedelinin ödenip ödenmediği noktasında toplanmaktadır.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 6. maddesi uyarınca kural olarak, aksi kanunca belirlenmedikçe iki taraftan her biri iddiasını ispata mecburdur. Bu hüküm, kaynak İsviçre Medeni Kanunu’ndaki şekli gibi, “bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran taraf, o vakıayı ispat etmelidir” şeklinde anlaşılmalıdır.
Dava açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 21. Maddesinde fatura tanımlanmıştır. Anılan Yasanın 21. maddesinde “Ticari işletmesi icabı bir mal satmış veya imal etmiş veyahut bir iş görmüş yahut bir menfaat temin etmiş olan tacirden, diğer taraf kendisine bir fatura verilmesini ve bedelini ödemiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir. Bir faturayı alan kimse, aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde münderecatı hakkında bir itirazda bulunmamışsa münderecatını kabul etmiş sayılır.” hükmü yer almaktadır. Bu yasal düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, fatura düzenlenmesi için öncelikle taraflar arasında akdi bir ilişkinin bulunması gereklidir. Ticari işletmeye ilişkin olarak ve belli faaliyetlerde bulunma halinde tacirler tarafından o faaliyetle ilgili olan karşı taraf adına düzenlenmesi gereken ticari bir belge niteliğindeki fatura, sözleşmenin yapılması ile ilgili değil, taraflar arasında yapılmış bir satım, hizmet, istisna ve benzeri sözleşmenin ifa safhası ile ilgili bir belgedir. Başka bir deyişle fatura, akdin şartlarını belirleyen değil, belirlenmiş olan şartların bir kısmını gösteren belgedir. Taraflar arasında sözleşme ilişkisi yoksa, düzenlenen belge fatura olmayıp, olsa olsa icap mahiyetinde kabul edilebilecek bir belgedir. Bu nedenle faturanın, onu teslim alan muhatabı borç altına sokabilmesi için her şeyden evvel borç doğurucu bir hukuki ilişkinin mevcudiyeti ve faturanın da bu ilişki nedeni ile düzenlenmiş olması gerekir ve öncelikle taraflar arasında böyle bir hukuki ilişkinin var olup olmadığının gözönünde tutulması zorunludur.
Somut olayda davalı takibe konu fatura bedelini 30/08/20…. keşide tarihli 55.600,00 TL bedelli çek ile ödendiğini, bakiye kısmın ise nakit olarak makbuz karşılığında teslim edildiğini iddia etmiştir. Bu durumda ödediğini ispat yükü davalı tarafa geçmiştir. Davacı taraf, dosyaya sunulan çek fotokopisi altında imzası bulunan ve kendisine çekin teslim edildiği iddia edilen …. isimli şahsın kendilerinin çalışanı olmadığını, böyle bir çekin kendilerine ulaşmadığını, taraflarına herhangi bir ödeme yapılmadığını beyan etmiştir. Bu kapsamda dosyaya celp edilen … kayıtlarına göre çekin kendisine teslim edildiği iddia edilen …. isimli şahsın 14/07/2015 – 01/03/20…. tarihleri arasında davacı şirkette çalıştığı, ayrıca kendisine Nusaybin Noterliğinin 11/11/2015 tarih, … yevmiye numaralı vekaletnamesi ile davacı şirket adına araç satın alma, araç kiraya alma, araç kiraya verme, yurt dışına taşıt çıkartma, araç teslim almak ve araç tescil etme işlemlerini yapma yetkisi verildiği görülmüştür. … kayıtlarına göre ve dosyaya sunulan çek bedelinin altındaki teslim tarihine göre …. isimli şahsın çekin teslim edildiği 22/04/20…. tarihinde şirket çalışanı olmadığı, diğer yandan makbuz karşılığında elden ödeme yapıldığı iddiasına yönelik olarak herhangi bir belge sunulmadığı anlaşılmıştır. Diğer yandan davacı şirket yetkilisi mahkememizce isticvab edilmiş, talimatla alınan beyanında 55.600 TL bedelli çeki kendisinin almadığını, çekin şirkete gelmediğini, …. isimli şahsın çek tarihinden önce iş yerinden ayrıldığını, söz konusu çekin ….’da olduğunu, çekin ödenmemesi için bankaya yazı yazdıklarını, davalı şirkete de bunu bildirdiklerini beyan ettiği görülmüştür.
Davacı tarafın ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde dosyaya sunulan bilirkişi raporuna göre takip tarihi itibariyle davacı şirketin davalıdan 20.150 USD alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ve toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde davalı tarafın ödeme iddiasını ispat edemediği, böylelikle davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 20.150 USD alacaklı olduğu kanaatine varılmış olup, davanın kabulüne yönelik aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Alacak likit olduğundan ve itiraz haksız olduğundan asıl alacağın takip tarihindeki TL kur karşılığının (3.6701 TL) %20 si oranında hesaplanan 14.790,503 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine yönelik aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
Davalı tarafın Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin 20.150 USD üzerinden DEVAMINA,
2-Alacak likit olduğundan ve itiraz haksız olduğundan asıl alacağın takip tarihindeki TL kur karşılığının (3.6701 TL) %20 si oranındaki 14.790,503 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 4.872,62.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 1.218,16.-TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 371,44.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 3.283,02.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 31,40.-TL başvurma harcı, 1.218,16.-TL peşin harç ile dosyada yapılan 700,00.-TL bilirkişi ücreti ve 195,50.-TL posta gideri olmak üzere toplam 2.145,06.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 8.196,41.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/03/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu evrak 5070 sayılı kanun hükümleri uyarınca elektronik imza ile imzalanmıştır.*