Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/501 E. 2018/934 K. 08.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/501 Esas
KARAR NO : 2018/934

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/05/2017
KARAR TARİHİ : 08/10/2018
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 02/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; müvekkilerinin davalı şirket için kumaş ürettiğini, kumaşlar ile faturalarını teslim ettiğini, davalının borcunu ödemediğini açılan icra takibinede haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini icra inkar tazminatına hükmedilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; davacının ürettiği ürünlerin ayıplı olduğunu, ürünlerin iade edildiğini ve iade faturası kesildiğini belirterek davanın reddini kötü niyet tazminatına hükmedilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
Bakırköy …..İcra Dairesinin …. sayılı dosyası sureti, ticaret sicil kayıtları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.(İİK madde 67 )
Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasının tetkikinde alacaklı … Tekstil Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi tarafından borçlu …. Sanayi ve Dış Ticaret Limited şirketine yönelik 18.865,50 TL asıl alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu davanın İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir.
Somut olayda; davacı taraf ile davalı taraf arasında sözlü eser sözleşmesinin akdedildiği, bu sözleşme kapsamında davacı tarafın davalı tarafa kumaş üretimi işlemini üstlendiği ve karşılığında söz konusu faturayı düzenleyerek davalı tarafa teslim ettiği hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık davacı tarafın yerine getirdiği işin ayıplı olup olmadığı bu kapsamda reklamasyon faturasının düzenlenip düzenlenmediği noktasında toplamaktadır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu(TBK)’nun 470. maddesine göre eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir. Buna göre yüklenici, üstlendiği edimleri iş sahibinin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmek zorundadır. TBK’nın 475. maddesine göre, yapılan şeyin, iş sahibinin kullanamayacağı ve hakkaniyet kurallarına göre kabule zorlanamayacağı oranda kusurlu veya sözleşme şartlarına aykırı olması halinde eserdeki ayıp sebebiyle yüklenicinin sorumlu olduğu hallerde iş sahibi, o şeyi kabulden kaçınabilir veya yükleniciden zarar ve ziyanının tazmin edilmesini isteyebilir. Eserdeki ayıp, yukarıda açıklandığı gibi önemli değilse iş sahibi, işin kıymetinin noksanı oranında fiyatı tenzil edebilir veya aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları yükleniciye ait olmak üzere, eserin ücretsiz onarılmasını da isteyebilir.
Kural olarak, eser sözleşmelerinde işin yapıldığını ve teslim edildiğini kanıtlamak yükleniciye, eserin ayıplı olduğunu kanıtlama külfeti ise iş sahibine aittir. İş sahibinin ürünleri açıkça veya örtülü olarak kabulünden sonra TBK 477. maddesi uyarınca yüklenici her türlü sorumluluktan kurtulur; ancak, onun tarafından kasten gizlenen ve usulüne göre gözden geçirme sırasında fark edilemeyecek olan ayıplar için sorumluluğu devam eder. İşsahibi, gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, eseri kabul etmiş sayılır. Eserdeki ayıp sonradan ortaya çıkarsa işsahibi, gecikmeksizin durumu yükleniciye bildirmek zorundadır; bildirmezse eseri kabul etmiş sayılır.
Somut olay bu ilke ve kavramlar ışığında değerlendirildiğinde; Davacı … tarafından davalı …’ne ait kumaşlara fason boya – baskı işlemi yapılarak davalıya teslim edilmiş ve ayrıca mamul kumaş satışı yapılmıştır. Davalı, davacının fason baskı işlemi yaptığı 18.451,98 TL tutarındaki 13.01.2016 tarihli…. nolu fatura ve 17.541,79 TL tutarındaki 16.01.2016 tarihli … nolu fatura konusu malların ayıplı olduğunu ve davacıya ayıp ihbarında bulunularak iade faturası düzenlenerek ayıplı mallarla birlikte davacıya iade edildiğini iddia etmektedir. Davalı, davacının 18.451,98 TL tutarındaki 13.01.2016 tarihli…. nolu faturası konusu kumaşların ayıplı olduğu gerekçesiyle, bu fatura bedeli kadar 18.451,98 TL tutarındaki 20.01.2016 tarihli…..nolu reklamasyon faturasını keserek davacıya yansıtmıştır. Davalı, davacının 17.541,79 TL tutarındaki 16.01.2016 tarihli … nolu faturası konusu kumaşların ayıplı olduğu gerekçesiyle, bu fatura bedeli kadar 17.541,79 TL tutarındaki 20.01.2016 tarihli … nolu reklamasyon faturasını keserek davacıya yansıtmıştır. Ayıbın niteliği ile ilgili dosyada herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Bilirkişi incelemesine ayıplı kumaşlar da sunulmadığı gibi ayıpla ilgili herhangi bir tespit raporu da mevcut değildir. Ancak dosyadan ve taraf defterlerinden, davalının reklamasyon faturalarının davacı defterlerine işlendiği ve davacı alacağından düşüldüğü 21.12.2017 tarihli mali bilirkişi raporunda tespit edilmiştir. Buradan davacının ayıplı kumaşların iadesini kabul ettiği ve alacağından mahsup ettiği ve ayıplı kumaş bedelinin mahsubu sonrası, davalının davacıya bakiye 18.865,50 TL borçlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Bu açıklamalar ışığında davacı tarafın alacağının varlığı sabit olmakla davanın kabulü ile itirazın tamamen iptaline ve İİK nun 67/2 maddesi gereğince alacağın likit olması itirazın haksız olması nedeniyle davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile
Bakırköy …..İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına
2-Alacağın likit olması ve itirazın haksız olması nedeni ile asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanan 3.773,10 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.288,70.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 227,85.-TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 94,33.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 966,52.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile azineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 31,40.-TL başvurma harcı ve 227,85.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından dosyada yapılan 660,20.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından dosyada yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.263,86.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
8-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.08/10/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır