Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/426 E. 2022/87 K. 07.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/426 Esas
KARAR NO : 2022/87

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/07/2015
KARAR TARİHİ : 07/02/2022
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 14/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının torna ustası olup …….. Sitesi’nde çalışmaktayken 10/04/2015 tarihinde sitedeki camiye cuma namazını kılmak üzere gittiğini, camiden çıktığı esnada karşıdan karşıya geçerken davalılardan ……… Otobüsleri A.Ş.’ye ait ………. plaka sayılı ………. adlı şahsın sevk ve idaresindeki otobüsün çarpması sonucu yaralandığını, davacının ameliyat geçirdiğini, koluna iki ayrı platinin takıldığını, kazadan sonra 2 aylık rapor verildiğini, kazaya karışan aracın davalılardan ……… Sigorta A.Ş.’ye …….. poliçenumarası ile sigortalı olup davalı sigorta şirketinin de bu nedenle sigorta bedeli ve sürücünün kusuru ile sınırlı kalmak kaydıyla meydana gelen maddi zarardan sorumlu olduğunu,kaza nedeniyle Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ……… Soruşturma sayılı dosyası ile dava açıldığını,açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş daha sonra sunduğu dilekçesi ile maddi tazminat bedelinin 38.528,95 TL’ye ıslah etmiştir.

CEVAP:
Davalı ……… Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini, kusur durumu ve zararın tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmesini bildirmiştir.
Davalı ……….. cevap dilekçesinde özetle; yetkili mahkeme davanın açılmadığını, yetki yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, yetkili mahkemenin Ankara Mahkemeleri olduğunu , haksız ve yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini bildirmiştir.
Davalı ………. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle;müvekkili şirketle hiçbir alakası olmayan davanın reddine karar verilmesini bildirmiştir.
Yargılama aşamasında davacı vekili tarafından davanın ……… Otomotiv ‘e ihbarının talep edildiği, talebin kabulü ile davanın ihbar edildiği, akabinde davacı vekilinin taraf değişikliği talebinin kabulü ile davalı ……… Otobüsleri AŞ’nin davalı taraf olmaktan çıkartılarak onun yerine ……… OTOMOTİV TAŞIMACILIK SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ davalı olarak dosyaya kaydına karar verilmiş ve yargılama diğer iki davalı ile birlikte bu davalı için yürütülmüştür.
Davalı ……… Otomotiv sunduğu cevap dilekçesinde özetle; meydana gelen kazada davacıda kalıcı bir hasar ve iş gücü kaybı olmadığını, dolayısıyla talep edilmiş olan rakamların fahiş olduğunu, kazada davacının aslı kusurlu olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce verilen tefrik kararı ile davalı ………. Otobüsüne yöneltilen dava mahkememiz …….. esasına kayıt edilerek davalı hakkında pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemidir.
Küçükçekmece ………. Asliye Mahkemesinin 20/07/2015 tarih ……… Esas ……… Karar sayılı kararı ile verilen görevsizlik kararı üzerine dosyanın mahkememize gönderilerek mahkememiz esasını aldığı anlaşılmış olup, davalı zorunlu mali mesuliyet sigorta şirketi aleyhine açılan davada sigortanın zorunlu sigorta olması ve TTK’nda düzenlenmiş olması nedeniyle bu davanın TTK’nun 4.maddesi uyarınca mutlak ticari davalardan olduğu, diğer davalılar aleyhine açılan davanın ihtisas mahkemesi olması nedeni ile birlikte görülebileceği anlaşılmakla mahkememizin görevli olduğu kanaatine varılmıştır.
Taraflarca dayanılan ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek nitelikte görülen tüm deliller (sigorta poliçesi ve hasar dosyası, trafik kayıtları, ilgili ceza mahkemesi dosyası, tanık beyanları, İTO kayıtları,İBB kayıtları, Esnaf Odası kayıtları, davacının hastane kayıtları, davalı ……… Otomotiv’in davacı ya yaptığı ödemelerin dekontları, mali ve sosyal durum araştırma raporları, ATK raporları ve bilirkişi raporları vs…) toplanmış ve mahkememizce değerlendirilmiştir.
Davacı tarafça; 10/04/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında ………. plakalı aracın çarpması neticesinde davacının yaralanması nedeni ile davalılar aleyhine 1.000,00 TL maddi tazminat 50.000,00 TL manevi tazminat talebi ile işbu davayı açtığı, yargılama aşamasında davanın ihbarı talebinde bulunulması üzerine davanın önce davalı ……… Otomotiv’e ihbar edildiği, akabinde davalı olarak ……… Otobüsleri AŞ’nin hatalı olarak gösterildiğinin bildirilmesi üzerine davacının taraf değişikliği talebinin; ………. plakalı aracın ……… Otomotiv…Ltd.Şti tarafından işletildiğinin gelen kayıt ve belgelerden anlaşılması üzerine mahkememizce HMK’nun 124.maddesi uyarınca kabul edilerek davalı olarak taraf değişikliğine gidilerek ……… Otomotiv…Ltd.Şti’nin ……… Otobüsleri AŞ’nin yerine davalı olarak devamına karar verilmiştir.
Davacı tarafça bildirilen tanık ………’in beyanı alınmış, bildirilen diğer iki tanığın dinlenilmesinden vazgeçilmesi nedeni ile beyanları alınmamıştır.
Davacı tarafın, davalı ………. kusurlu olduğu yönündeki iddiasının araştırılması için Başakşehir Belediye Başkanlığından kaza tarihinde herhangi bir yol çalışması yapılıp yapılmadığının ve yapılmışsa bu konuda düzenlenen tüm tutanakların gönderilmesi istenilmiş, gönderilen cevabi yazıda “Trafik kazasının gerçekleştiği ……. Mahallesi 6. Cadde üzerinde 10/04/2015 tarihinde kurumumuz tarafından hizmet alım sözleşmesiyle hizmet alınan yüklenici ……. Madencilik…A.Ş.’ne asfalt yama işleri yaptırıldığı, çalışmalar yapılırken gerekli güvenlik önlemleri alındığının ekteki fotoğraflarda bulunduğu”nun bildirildiği görülmüştür.
Davalı ……… Oto…Ltd.Şti. vekili tarafından sunulan 05/09/2017 tarihli dilekçede; “Kaza neticesinde davacıya tüm maddi ve manevi zararlarına karşılık olmak üzere 6.000,00 TL ödeme yapıldığı, davacı tarafın iddia ettiği gibi sadece hastane masraflarına karşılık olmak üzere ödenmediği, davacının manen uğramış olduğu zarar da gözetilerek ödendiği, mahkeme tarafından tazminata hükmedilmesi halinde yapılan ödemenin özellikle manevi tazminat açısından göz önüne alınmasını talep ettiklerini” bildirdikleri, dilekçe ekinde sunulan 1.000,00 TL ve 5.000,00 TL bedelli iki ayrı dekontla “…….. 10/04/2015 tarihli trafik kazasına istinaden” açıklaması ile bu davalı tarafından davacı tarafa toplam 6.000,00 TL ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
Davacının maluliyet durumu ve oranı hakkında Adli Tıp Kurumu ……….. İhtisas Kurulundan rapor aldırılmış, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılan değerlendirme sonucunda sunulan 23/07/2018 tarihli raporda davacının % 41,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, davacının iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceğinin bildirildiği görülmüştür.
Ceza mahkemesi dosyası celp edilmiş, incelenmesinde, mahkemece alınan kusur raporunda davacının asli kusurlu, dava dışı sürücünün tali kusurlu bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce kusur durumuna ve ayrıca davacının maddi tazminat talebine ilişkin trafikçi ve aktüer bilirkişisinden ortak rapor alınmış, sunulan 05/07/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının kazanın meydana gelmesinde % 75 oranında kusurlu olduğu, davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 38.528,95 TL olduğu, davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt başlangıcının 20/07/2015 dava tarihi ve işleyecek faizin yasal faiz olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Kusur durumu yönünden bilirkişi raporuna yapılan itirazlar üzerine Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden alınan 28/02/2020 tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davacının % 75, dava dışı sürücünün ise % 25 oranında kusurlu olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Alınan kusur raporlarında, davalı ……….. hakkında bir değerlendirme yapılmamış olması ve rapora itirazların değerlendirilmesi açısından …….. Üyelerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınmış, sunulan 08/04/2021 tarihli heyet raporunda, dava konusu kazanın meydana gelmesinde davacının % 75 oranında kusurlu olduğu, dava dışı sürücünün % 25 oranında kusurlu olduğunun bildirildiği, raporda, yolun bakımından sorumlu idare ile işaretleme yapan birimlerin meydana gelen kazanın oluşumunda kusurlarının olmadığının bildirildiği görülmüştür.
Kusur durumu yönünden mahkememizce yapılan değerlendirmede; kazanın davacı yayanın karşıdan karşıya geçmek isterken meydana geldiği, kaza mahallinde dava dışı ………. plakalı aracın sürücüsü ……….’un sevk ve idaresindeki araçla gideceği yönde yol çalışması olması nedeniyle gidiş geliş şeklinde ikiye bölünmüş bulunan tek şerit üzerinden ilerlerken yolun sol tarafında bulunan camiden cuma namazı olması nedeni ile oluşan kalabalığa rağmen hızını yeterince azaltmaması sonucunda karşıdan karşıya geçmekte olan davacıya çarptığı, bu şekilde oluştuğu anlaşılan kazada kazanın meydana gelmesine asıl etkenin, davacının karayolu üzerinde yayalara göre öncelikli geçiş hakkı bulunan dava dışı sürücüye rağmen gerekli dikkat ve önlemi almaması olduğu, dava dışı sürücünün ise belirtildiği üzere hızını yol ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmaması nedeni ile ikinci derecede kusurlu olduğu, kaza tespit tutanağında her ne kadar yol çalışması yapan kuruluşun yeterli güvenlik önlemi almadığından kusurlu olduğu(dubaları düzerken 17 metre mesafe bırakıp çok seyrek koyduğu) belirtilmekte ise de, belirtilen bu durumun kazanın oluşumuna bir etkisi ve katkısı bulunmadığından işletmeye kusur verilemeyeceği kanaatine varılarak, dosya kapsamında birbiri ile tutarlı bulunan bilirkişi raporlarına itibar edilerek kazanın oluşumunda davacının % 75 oranında müterafik kusuru bulunduğu ve dava dışı sürücünün ise % 25 oranında kusurlu bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce davacı tarafa dava dilekçesinde 1.000,00 TL olarak talep ettikleri maddi tazminat taleplerini açıklamaları konusunda süre verilmiş, sunmuş bulundukları açıklama dilekçelerinde bir kısım maddi tazminat kalemlerini bildirmelerine rağmen her bir talep kalemi için miktar ayrıştırmaları yapmadıkları, 30/06/2020 tarihli talep açıklama dilekçelerinde ve duruşmadaki beyanlarında ise tedavi masraflarına ilişkin 5.000,00 TL’nin karşılandığını ve maddi tazminat taleplerine konu olan tek alacak kalemlerinin iş göremezlik nedeniyle ortaya çıkan kazanç ve gelir kaybı olduğunu bildirmeleri nedeniyle, önceki dilekçelerinde miktar ayrıştırması da yapmamış olmaları nedeni ile davacı tarafın tek maddi tazminat talebinin sürekli işgöremezlik tazminatı olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı vekili tarafından sunulan 31/05/2021 tarihli dilekçe ile talep sonucunun ıslah edilerek maddi tazminat olarak 1.000,00 TL olarak talep ettikleri tazminatı toplamda 38.528,95 TL maddi tazminat olarak davalı sigorta yönünden dava tarihinden, diğer davalılar yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte talep ettikleri görülmüştür.
Davalı ……… Oto…Ltd.Şti. vekili tarafından sunulan dilekçe ile ıslaha karşı zamanaşımı defi ileri sürülmüş ise de; TBK’nun 72/1.maddesi 2.cümlesi uyarınca dava konusu kazanın aynı zamanda suç teşkil eden bir eylem olmasından dolayı ceza zamanaşımı dolmadan ıslah edilmiş olmakla zamanaşımı defiinin reddine karar verilmiştir.

Davacı vekilinin cevaba cevap dilekçesi ve ıslah dilekçesinin içeriğinden, manevi tazminat taleplerini davalı sigorta şirketi haricinde diğer davalılardan talep ettikleri anlaşılmıştır.
Davalı ……… Oto…Ltd.Şti.’nin ihbar olunan sıfatıyla sundukları 05/09/2017 tarihli dilekçeleri ve dilekçe ekindeki dekontlardan, dava konusu kaza nedeniyle davacıya toplamda 6.000,00 TL ödeme yaptıkları açık olup, bu davalı tarafça bu ödemenin davacının maddi manevi tüm zararı için yapıldığı bildirilerek bu ödemenin mahkemece hükmedilecek olunması durumunda manevi tazminat miktarından düşülmesini talep ettikleri, buna karşın davacı tarafından ise, yapılan bu ödemenin tedavi gideri olarak ödendiğinden bahisle maddi veya manevi tazminat miktarlarından düşülmemesi gerektiğinin ileri sürüldüğü görülmüştür. Söz konusu 5.000,00 TL ve 1.000,00 TL’lik ödeme dekontlarında, ödemenin maddi tazminat için mi, manevi tazminat için mi yoksa tedavi gideri olarak mı ödendiği hususunda hiçbir açıklamaya yer verilmediği görülmektedir. Ödemeyi yapan davalı tarafça, bu ödemenin manevi tazminat miktarından düşülmesi talebinde bulunulmuştur. Davacı tarafından ise ceza mahkemesi dosyasında da mahkemece verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararında zararın karşılandığının belirtilmesi gerekçesi ile bu ödemenin tedavi gideri olarak ödendiği ileri sürülmüş ise de; dekont içeriklerinden bu ödemenin tedavi gideri için yapıldığı hususunda bir açıklamaya yer verilmemiş olması, ceza mahkemesi kararının gerekçesinde bu ödemenin ne için yapıldığı hususundaki açıklamanın mahkememiz açısından bağlayıcı niteliğinde olmaması göz önünde bulundurularak 6.000,00 TL ödemenin manevi tazminattan indirilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
İşleten ve ZMMS sigortacısının sorumluluğu bakımından, 2918 sayılı kanunun 85.maddesinde “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar…İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur”, bu kanunun 86.maddesinde “İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur. Sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilir” ve yine bu kanunun 88.maddesinde “Bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur” hükümleri uyarınca dava konusu trafik kazası nedeniyle davalı işletenin maddi ve manevi tazminattan, davalı zorunlu mali mesuliyet sigortacısı şirketin ise mezkur kanunun 92/1-f bendi uyarınca sadece maddi tazminattan sorumlu olmak üzere bu davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu bulundukları anlaşılmıştır.

Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller muvacehesinde;

Davalı ……….. yönünden yapılan yargılama sonucunda; dava konusu kazanın meydana gelmesinde bu davalının herhangi bir kusurlu hareketinin, alması gerekirken almadığı herhangi bir tedbirin bulunmadığı, kaza tespit tutanağında belirtilen hususun kazanın meydana gelmesine bir etkisi bulunmadığı, mahkememizce İTÜ Makine Fakültesi üyelerinden alınan üç kişilik bilirkişi heyeti raporunun da bu hususu teyit ettiği, dolayısıyla bu davalının kusuru bulunmadığından bu davalı aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat talebin ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiştir.
İşleten ve ZMMS şirketi sıfatı bulunan davalılar ……. SİGORTA ŞİRKETİ ve ……… OTOMOTİV TAŞIMACILIK SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ yönlerinden yapılan yargılama sonucunda ise;
MADDİ TAZMİNAT TALEBİ YÖNÜNDEN; dava konusu kazanın meydana gelmesinde davacının % 75, dava dışı sürücünün % 25 kusurlu bulundukları, davacının müteferik kusur oranına göre maddi tazminat miktarından indirim yapılması gerekeceği, davalı ……….. yönünden maddi tazminat isteminin yukarıda belirtilen gerekçeyle reddi gerektiği, davalı işleten ……… Oto…Ld.Şti.’nin ive davalı sigorta şirketinin KTK hükümlerine göre davacı zararlarından müştereken ve müteselsilen sorumlu bulundukları, davacı tarafça talep edilen tazminat miktarlarının poliçe limitleri dahilinde olduğu, alınan ve denetime-hüküm kurmaya elverişli bulunan aktüerya bilirkişisi raporunda saptanan maddi tazminat miktarları yönünden davanın kabulü gerektiği, davalı işleten yönünden kaza tarihinden, davalı sigorta yönünden ise ıslah dilekçi dikkate alınarak dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
MANEVİ TAZMİNAT TALEBİ YÖNÜNDEN: Davacının % 41,2 oranında malul kalacak ve 4 ay boyunca işten güçten kalacak şekilde yaralandığı kaza nedeni ile davalı işletenin TBK hükümleri çerçevesinde sorumlu bulunduğu, davalı ……….. aleyhine açılan talep edilen manevi tazminatın ise yukarıda belirtilen gerekçe uyarınca reddi gerektiği sonucuna varılmıştır. 6098 sayılı T.B.K’nun 56/1. maddesinde hakimin bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebileceği öngörülmüştür. Hakim olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi zarar adı ile zarar görene verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 26.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Hakim bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, hükmedilecek tutarın manevi tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda olması gerektiği de su götürmez. Bu ilkeler ve olayın oluş şekli, kusur oranları, özellikle maluliyet oranı ve iyileşme süresi, tarafların sosyal ve ekonomik durumu bir bütün olarak değerlendirilerek davacı lehine 40.000,00 TL manevi tazminat takdir olunmuş, ancak yukarıda açıklanan sebep ve gerekçeyle bu tazminattan davalı ……… Oto…Ltd.Şti. tarafından yapılan 6.000,00 TL ödemenin manevi tazminattan sayılıp mahsubu sonucunda toplamda 34.000,00 TL manevi tazminata hükmetmek gerekmiş ve netice itibariyle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)MADDİ TAZMİNAT TALEBİ YÖNÜNDEN:
1-Davanın davalı ……….. yönünden REDDİNE,
2-Davanın davalı ……… Otomotiv Taş.San.ve Tic.Ltd.Şti. ile davalı …….. Sigorta Şirketi yönlerinden KABULÜ ile;
38.528,95 TL sürekli işgöremezlik tazminatının davalılardan ……… Otomotiv Taş.San.ve Tic.Ltd.Şti. yönünden kaza tarihi olan 10/04/2015 tarihinden itibaren, davalı …….. Sigorta Şirketi yönünden dava tarihi olan 22/07/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
B)MANEVİ TAZMİNAT TALEBİ YÖNÜNDEN:
1-Davanın davalı ……….. yönünden REDDİNE,
2-Davanın davalı ……… Otomotiv Taş.San.ve Tic.Ltd.Şti. yönünden KISMEN KABULÜ ile;
Takdiren 40.000,00 TL manevi tazminattan davalı tarafça davacıya yapılan 6.000,00 TL’lik ödemenin manevi tazminattan sayılıp mahsup edilerek toplam 34.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 10/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ……… Otomotiv Taş.San.ve Tic.Ltd.Şti.’den tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin REDDİNE,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca maddi tazminat yönünden alınması gereken alınması gereken 2.631,91.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 657,98.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 1.973,93.-TL karar harcının davalılar ……… Otomotiv Taş.San.ve Tic.Ltd.Şti. ile ……. Sigorta Şirketindan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca manevi tazminat yönünden alınması gereken alınması gereken 2.322,54.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 853,88.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 1.468,74.-TL karar harcının davalı ……… Otomotiv Taş.San.ve Tic.Ltd.Şti.’nden tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 27,70.-TL başvurma harcı ve 657,98.-TL peşin harcın davalılar ……… Otomotiv Taş.San.ve Tic.Ltd.Şti. ile ………. Sigorta Şirketindan müştereken ve müteselsilen 853,88 TL peşin harcın ise davalı ……… Otomotiv Taş.San.ve Tic.Ltd.Şti.’nden tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 3.544,56.-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre 1.542,64 TL’sinin TL’sinin davalılar ……… Otomotiv Taş.San.ve Tic.Ltd.Şti. ile ……. Sigorta Şirketindan müştereken ve müteselsilen tahsili 1.361,31 TL’sinin ise davalı ……… Otomotiv Taş.San.ve Tic.Ltd.Şti.’nden tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı ……….. tarafından dosyada yapılan 12.90 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
8-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat açısından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.779,34.-TL vekalet ücretinin davalılar ……… Otomotiv Taş.San.ve Tic.Ltd.Şti. ile ……… ……. Sigorta Şirketindan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
9-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden manevi tazminat açısından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00.-TL vekalet ücretinin davalı ……… Otomotiv Taş.San.ve Tic.Ltd.Şti’nden tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
10-Davalı ……….. kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat açısından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.779,34.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
11-Davalı ……….. ve ……… Otomotiv Taş.San.ve Tic.Ltd.Şti kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden manevi tazminat açısından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
12-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı ……… otomotiv vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/02/2022

Katip …….
¸e-imzalıdır

Hakim …….