Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/299 E. 2018/1244 K. 27.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/299 Esas
KARAR NO : 2018/1244

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 27/03/2017
KARAR TARİHİ : 27/12/2018
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 07/01/2019
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan 27/03/2017 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkili …, Bakırköy …. İş Mahkemesi’nde …. Esas (…Eski) sayılı dosya ile Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı ve …. Ltd. Şti. İle birlikte …Ltd. Şti. aleyhine hizmet tespiti davası açtığını, bu davanın halen derdest olduğunu, sunulan Firma Sicil Bilgileri’ne göre … Sicil numaralı,… Sitesi … Ada No : .. Küçükçekmece /İstanbul adresinde bulunan .. Ltd. Şti.nin 27 Nisan 2009 tarihinde tasfiye edildiğini ve tasfiye memuru olarak davalılardan … görev yaptığı bilgisine ulaşıldığını, davalı şirketin, tasfiye sonucunda ticari ve hukuki faaliyetinin sona ermiş olması nedeniyle, Bakırköy …. İş Mahkemesi 24 Ocak 2017 tarihli ara kararı ile davacı …’a İhya Davası açması için yetki verildiğini, ihya davasında dava ehliyeti bakımından Yargıtay …. Hukuk Dairesi, … Esas … Karar numaralı ve 30 Ocak 2006 tarihli ilamında husumetin terkini yapan ticaret sicil memurluğu ile şirketin son tasfiye memuruna yöneltilmesi gerektiğine karar verildiğini, bu nedenlerle, tasfiye halindeki …. Ltd. Şti.nin ticaret siciline yeniden yazılmasını talep için dava açmak zorunlu olduğunu, tasfiye Halindeki …. Ltd. Şti.nin ihyasıyla ticaret siciline yeniden yazılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı … Müdürlüğü vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; müvekkil Sicil Müdürlüğü davaya konu olayın cereyan ettiği dönemde yürürlükte bulunan 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu m.34 ve Ticaret Sicil Tüzüğü m.28 hükümleri çerçevesinde işlem yapıldığını, tasfiye memuru tarafından tasfiye prosedürünün eksik bırakılmış olması memurun sorumluluğunu gerektirdiğini, Tasfiye memurları alacaklıların haklarını korumakla görevli olduğunu, müvekkil davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını, müvekkil sicil müdürlüğünün , dava açılmasına sebep olacak herhangi bir işlem yapmadığını belirtmiştir.
Davalı … (…. Ltd. Şti. tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; … Ltd. Şti.; usul ve yasaya uygun olarak tasfiye edilmiş ve sicilden terkin edildiğini, Tasfiye sürecinde, yasal düzenlemelere, usul ve yasaya uygun olarak, şirket nezdinde alacağı bulunanların veya şirkete borçlu olanların yani şirket ile husumeti olanların müracaatta bulunmaları için ticaret sicil gazetesinde birer hafta ara ile üç ilan yayınlandığını, 25.04.2008 tarihli son ilandan itibaren bir yıl içerisinde tasfiye memurluğuna herhangi bir müracaatta bulunulmadığını, birer hafta ara ile yayınlanan 3 ilana ve 1 yıllık süreye rağmen müracaatta bulunmayan davacının huzurdaki davayı ikame etmesinin haksız ve mesnetsiz olduğunu, gerek yasa hükmünde gerekse Yargıtay içtihatlarında, şirketin ihyasını talep edebilmek için tasfiye işlemlerinin gereği gibi tamamlanmamış olması ve tasfiyesi gereken hususların eksik bırakılmış olması gerektiğini, bu husus emsal içtihatlarda, hukuki yarar bulunması gerektiği şeklinde izah edildiğini, şirketin kesin tasfiyesi ile kapanmasının üzerinden neredeyse 8 sene gibi bir süre geçtiğini, şirketin kesin tasfiyesinin üzerinden bu kadar süre geçtikten sonra davacının ihya talepli dava ikame etmiş olması haksız olduğu gibi kötü niyetli olduğunu da gösterdiğini, şirketin tasfiyesi üzerinden 8 sene gibi bir süre geçtiğinden 6102 sayılı TTK’nun geçici 7/15 fıkrasında öngörülen 5 yıllık hak düşürücü süre de geçtiğini, hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle ve belirttiğim nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İş bu dava, hukukî niteliği itibariyle TTK’nun 545.ve devamı maddeleri uyarınca açılmış limited şirketin ihyası ile ticaret siciline tescili davasıdır.
Bakırköy … İş Mahkemesi’nde … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacının … olduğu, davalıların Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı, …Ltd. Şti. İle birlikte … Ltd. Şti. olduğu, davanın sigortalılığın tespiti davası olduğu, davalı şirketin ticaret sicilinden terkin edilmiş olması nedeniyle davacı vekiline şirketin ihyasına ilişkin dava açmak üzere süre verildiği, dosyanın derdest olduğu görülmüştür.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünden gönderilen sicil kayıtları incelendiğinde; …. Sitesi …. Ada No : … Küçükçekmece /İstanbul adresinde bulunan … Ltd. Şti.nin … sicil numarasında kayıtlı iken tasfiye nedeniyle sicilden terkin edildiği, tasfiyesinin sona erdiğinin ise 27 Nisan 2009 tarihinde tescil edildiği ve sicil kaydının terkin edildiği, şirkete tasfiye memuru olarak davalı …’un seçildiği görülmüştür.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından gönderilen sicil kayıtları incelendiğinde ihyası istenen şirketin terkin olmadan önce merkez adresinin Küçükçekmece / İstanbul olduğu, buna göre mahkememizin 6102 sayılı TTK’nun 547/1 maddesi anlamında kesin yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, incelenen mahkeme dosyası, ticaret sicil kayıtları birlikte değerlendirildiğinde ; Limited şirketlerin tasfiyesinde 6102 sayılı TTK. Nun 643. maddesi yollamasıyla aynı kanunun 536 ilâ 548 maddelerinde düzenlenen limited şirketlerin tasfiyesine ilişkin hükümler uygulanmaktadır. Limited şirketin tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmesiyle sona erer. Ancak tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz olarak yapılmış olması gerekmektedir. Tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmış ise, tüzel kişilik ticaret sicilden silinmiş olsa bile limited şirket tüzel kişiliğinin sona erdiği kabul edilemez. Bir tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi aynı zamanda bir hukuki işlemdir. Bu karar ve işlemin hataya dayanması halinde gerçek anlamda bir tasfiye işleminden söz edilemez. Hata veya kasta dayalı şeklen gerçekleşmiş bir tasfiyenin kaldırılmasını, gerek o işlemi gerçekleştirenler, gerekse bundan zarar görenler isteyebilirler, ayrıca tasfiye halinde bulunan bir şirketten alacaklı olan kişinin yapılan ilanlara rağmen alacağını yazdırmaması alacağın düşmesini gerektirmez.
Somut uyuşmazlıkta; davacının Bakırköy …’nci İş Mahkemesi’nde açtığı davada taraf teşkilinin sağlanması ve davanın yürütülüp sonuçlanması gerektiğinden davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu, bu davada davalı olan … Limited Şirketi’nin tüzel kişiliğinin tasfiyenin sonlandırılması nedeniyle sicilden terkin edildiği, davada taraf teşkilinin sağlanması ve yargılamanın yürütülebilmesi için şirketin ihya edilmesi gerektiğinden davanın kabulüne, şirketin tüzel kişiliğinin yeniden ihyasına, ek tasfiye işlemlerini yapması için 6102 Sayılı TTK.nun 547/2’nci maddesi uyarınca şirketin eski ortaklarından olan ….’un şirketin tasfiye memuru olarak atanmasına, keyfiyetin karar kesinleştiğinde tescil ve ilanına karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kabulü ile, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı …Limited Şirketi’nin Bakırköy … İş Mahkemesinin….Esas sayılı hizmet tespiti davası yönünden ihyası ile ek tasfiye için yeniden tesciline,
Bu işlemleri yapması için son tasfiye memuru olarak şirket ortaklarından olan….’un tasfiye memuru olarak atanmasına ve bu hususun tescil ve ilanına,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 35,90.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 31,40.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 4,50.-TL karar harcının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacının yaptığı 31,40-TL ilk masraf, 134,60 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 166,00 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davanın niteliği gereği kendisini vekil ile temsil eden davacı lehine vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair davacı asilin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.27/12/2018

Başkan …
¸E-imzalı
Üye …
¸E-imzalı
Üye …
¸E-imzalı
Katip …
¸E-imzalı