Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/149 E. 2019/916 K. 14.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/149 Esas
KARAR NO : 2019/916

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/02/2017
KARAR TARİHİ : 14/10/2019
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 18/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Davacı şirket ile davalı arasında kurulan ticari ilişkide, davalının ürünlerini, anlaşmalı olduğu satış dağıtım noktalarına sevkıyatını talep ettiğini ve ihraç edilen faturalarda nevi belirtilen muhtelif nakliye hizmetlerini, davacı şirketin alt taşeron şirketleri olan ….. Lojistik Tic. Ltd. Şti, ….. Lojistik ….. ve Fan Lojistik ….. firmaları kanalıyla eksiksizce tam ve gereği gibi sevk ettiğini, yapılan bu nakliye hizmeti nedeniyle de sevkıyat listesiyle birlikte ibraz olunan ve davalı borçluya tanzim ve teslim edildiği 31.03.2016 tarih, ….. numaralı, 19.202,14 TL bedelli faturanın 15.316,96 TL’lik kısmı, 01.05.2016 tarih, ….. numaralı, 26.079,17 TL bedelli fatura, 01.05.2016 tarih, …. numaralı, 2.714,00 TL bedelli fatura, 31.05.2016 tarih, …. numaralı, 9.373,57 TL bedelli faturaların davalı borçludan talep edildiğini, davacı şirketin davalıdan alacaklı olduğu toplamda 53.483,70-TL bedelin, müteaddit defalar davalıdan talep edilmesine rağmen, davacı şirkete ödenmediğini, davalının ürünlerinin satış dağıtım noktalarına sevkıyatı karşılığı olarak davalı adına tanzim edilen faturalarla ile ilgili davacı, şirket, alt taşeronu olan ve ismi geçen firmalar tarafından davacı şirket adına yapılan sevkıyatlar ile ilgili adına tanzim edilen navlun bedellerini içerir faturaları, ilgili taşeron şirketlere ödediğini davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarından da tüm bu hususların görülebileceğini davacı şirketin, davalıya karşı tüm edimlerini eksiksizce ifa ettiğini, ancak hizmetinin karşıhğı olarak davalı adına tanzim ettiği söz konusu faturaların davacı şirkete ödenmediğini ve bu faturaların tahsili için, davalı aleyhine Bakırköy …… İcra Müdürlüğü ….. E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından aleyhlerine başlatılan davaya konu icra takibinde, borcun 40.917,28-TLİik kısmına haksız ve kötü niyetle 29.08.2016 tarihinde itiraz edildiği, 05.09.2016 tarihinde dosyada kısmi olarak yapılan ödemenin reddiyatı neticesinde öğrenildiğini, davalının haksız ve kötü niyetle vaki itirazı nedeniyle, söz konusu icra takibinin, itiraz edilen kısım üzerinden durduğunu, haksız ve kötü niyetli itiraz sonrasında davacı şirkete itiraz edilen kısmın ödeneceğine yönelik sözler verilmişse de, bugüne kadar herhangi bir ödemenin de yapılmadığını belirterek itirazın iptalini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Davalı ile davacı arasındaki ticari ilişkide; davacı yan taraflarca mutabık kalınan satış noktalarına sevkıyat yapmakla yükümlü olduğunu, davacı tarafın bu yükümlülüğünü yerine getirmemesi üzerine, davalı hem müşterileri ile olan ticari ilişkilerinde sorun ydsadığınI hem de ticari olarak zarara uğradığını, davacıya uğradığı zararın tahsili amacıyla fatura kestiğini, Faturaların her birinde fiyat farkı açıklamasına yer verildiğini ve fatura bedellerinin neye ilişkin olduğunun açıklandığını, ancak, davacı yan yükümlülüğünü yerine getirmemesi sebebiyle; ilgili tutarlar da davalının müşterilerine ödenmek durumunda kaldığını, davacı tarafın yükümlülüğünü yerine getirmemesi sebebiyle davalının da ifadan ‘kaçınma hakkının haiz olduğunu, davacının taşeronları vasıtasıyla hizmeti ifa ettiği iddiasının da dinlenmesi mümkün olmadığını, belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İcra dosyası getirtilerek dosyamız arasına alımıştır. Buna göre davacının davalı hakkında 09/08/2016 tarihhli takip talebi ile Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası ile genel haciz yoluyla icra takibi başlattığı, 15,316.96 TL fatura alacağı+632,19 TL işlemiş ticari temerrüt faizi, 26.079,17 TL fatura alacağı+821,67 TL işlemiş ticari temerrüt faizi, 2.714,00 TL fatura alacağı+85,51 TL işlemiş ticari temerrüt faizi, 9.373,00 TL fatura alacağı+206,73 TL işlemiş ticari temerrüt faizi olmak üzere toplamda 55.229,80 TL talep ettiği, borçlunun süresinde verdiği itiraz dilekçesi ile kısmi itirazda bulunarak takibe konu miktarın 40.917,28 TL lik kısmına itiraz ettiklerini ancak kalan 14.312,52 TL’lik miktarın ise dosyaya ödendiğini bildirdikleri, dosyaya sunulan reddiyet makbuzunun incelenmesinden 05/09/2016 tarihinde borçlu davalı tarafından dosyaya 17.010,00 TL yatırıldığı, icra müdürlüğü tarafından takibin itiraza konu 40.917,28 TL lik kısmının durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dava dilekçesi ekindeki fatura ve belgeler ile cevap dilekçesi ekinde sunulan fatura ve belgeler, hesap mutabakatı incelenmiştir.
Bir Taşıma ve Lojistik uzmanı bilikişi ile bir SMMM’den oluşan bilirkişi kurulundan tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yaptırılarak bilirkişi raporu aldırılmış, dosyaya sunulan 19/02/2018 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle; davacı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulmuş olduğu, defterlerin incelenmesinden takibe konu 4 adet faturanın davacının ticari defterlerinde kayıtlı bulunduğu, davacı tarafın ticari defterlerine göre davalı taraftan takip tarihi itibariyle 53.483,70 TL alacaklı bulunduğu, davalı tarafça sunulan flash bellekteki kayıtların açılamaması nedeniyle davalı tarafın ticari defterlerinin incelenemediği, davalı tarafın cevap dilekçesinde hem müşterileri ile olan ticari ilişkileinde sorun yaşadığı hem de ticari olarak zarara uğradığını belirterek davacıya uğradığı zararın tahsili amacıyla 7 adet fatura kestiğini bildirdiği, faturaların her birinde fiyat farkı açıklamasına yer verildiği ancak fatura bedellerinin hesaplanması ile ilgili bir belge ve verinin mevcut olmadığının görüldüğü, davacı tarafın ticari defterlerinde bu 7 adet faturadan 4’ünün (28/12/2015 tarih ve 402,58 TL bedelli, 25/12/2015 tarih ve 2.036,53 TL bedelli, 02/2/2015 tarih ve 4.026,53 TL bedelli, 31/12/2015 tarih ve 1.704,24 TL bedelli) kayıtlı olduğu ve davalı tarafın cari hesabından düşüldüğü, diğer 3 faturanın ise (09/03/2016 tarih 4.720,00 TL bedelli, 07/04/201 tarih ve 5.900,00 TL bedelli, 05/02/2016 tarih ve 9.811,66 TL bedelli) davacı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, bu 3 adet faturanın içeriğinin ispata muhtaç olduğu, davacı tarafın yükümlülüklerini yerine getirmediği ve davalı tarafın zarara uğradığı iddiasının ispatlanması halinde bu 3 fatura bedelinin hesapan düşülmesi gerekeceği, davalı tarafça dosyaya sunulan 06/01/2016 tarihli hesap mutabakatına göre davacı tarafın davalı taraftan 01/12/2015 tarihi itibariyle 28.629,30 TL alacaklı olduğunu beyan ederek davacı şirketin kaşe ve imzasının mevcut olduğu, davacı tarafın ise bu mutabakat belgesindeki imzanın şirket temsilcisi …’na ait olmadığını bildirdiği belirtilmiştir.
Aynı bilirkişilerden, davalı tarafın ticari defterleri üzerinde inceleme yaptırılarak ek rapor aldırılmış, sunulan 25/05/2018 tarihli ek raporda özetle; davalı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, davalı defterlerine göre davacı taraftan 590,48 TL alacaklı olduğu, taraflar arasındaki cari hesap farklılığının davalı tarafça davacı tarafa 2015 yılında düzenlenen 16.025,51 TL tutarındaki faturaların davacı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı bulunmaması, davalı tarafça davacı tarafa 2016 yılında yapıldığı görünen 24.334,66 TL tutarlı ödemenin davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmaması ve davacı tarafça davalı tarafa düzenlenen 2.714,00 TL tutarlı faturanın davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmamasından kaynaklandığı, söz konusu davalının davacıya düzenlediği 2015 yılına ait 4 adet toplam 16.025,51 TL tutarındaki faturaların dosyaya sunulu olmaması nedeni ile teslimi ve muhtevası hakkında inceleme yapılamadığı, davalı tarafça davacı tarafa 2016 yılında düzenlenen 3 adet toplam 20.431,66 TL tutarlı faturalarda fiyat farkı açıklamasına yer verildiği ancak fatura bedellerinin hesaplanması ile ilgili bir belge ve verinin mevcut olmadığı…bildirilmiş, diğer yönlerden kök rapordaki tespitler tekrarlanmıştır.
Davalı vekili tarafından gerek bilirkişi raporlarında belirtilen daha önce sureti sunulmamış bulunan 2015 yılına ait 4 adet toplam 16.025,51 TL tutarındaki fatura asılları gerekse yine raporlarda belirtilen 2016 yılında düzenlenen 3 adet toplam 20.431,66 TL tutarlı fatura asılları dilekçe ekinde mahkememize sunulmuştur.
Davacı şirket yetkilisinin isticvap edilmiş, duruşmaya gelen şirket yetkilisi beyanında 06/01/2016 tarihli hesap mutabakatı altındaki ve kaşenin üstündeki imzanın kendisine ait olmadığını, mutabakat metni içeriğinin doğru olmadığını beyan etmiştir.
Davacı şirket yetkilisinin karşılaştırmaya esas imza asıllarının bulunduğu belgeler kurumlardan celp edilmiş, istiktab olunarak imza örnekleri alınmış ve davalı tarafça dosyaya sunulan 06/01/2016 tarihli hesap mutabakatı ile yine 05/02/2016 tarih ….. nolu 1.496,69 TL meblağlı, 09/03/2016 tarih …. nolu 4.720,00 TL meblağlı, 07/04/2016 tarih ….. nolu 5.900,00 TL meblağlı irsaliyeli fatura karbonlu suretleri üzerinde imza incelemesi yaptırılmıştır. Dosyaya sunulan 21/02/2019 tarihli grafoloji uzmanı bilirkişinin raporunda özetle; incelenen 3 adet irsaliyeli fatura suretlerinde teslim alan adına atılmış bulunan üzerlerinde ….. yazılı olan imzaların davacı şirket yetkilisi …’nun eli ürünü olmadığı, 06/01/2016 tarihli mutabakat fotokopisinde ise benzerlik bulunduğu ancak…imzanın davacı şirket yetkilisinin eli ürünü olup olmadığına ilişkin olumlu veya olumsuz bir kanaat beyanında bulunulamadığı bildirilmiştir.
Davacı şirkete ait 2016 yılı çalışanlarını gösterir belgeler SGK’dan celp edilmiş, davacının belirtilen dönemde davalı tarafça sunulan bir kısım irsaliyeli faturalarda geçen …. isminde bir çalışanı bulunmadığı saptanmıştır.
Böylelikle yapılan yargılama sonucunda; ; taraflar arasında taraflar arasında mal sevkiyatına ilişkin ticari ilişki bulunduğu, davalı tarafın davacı tarafın alacağa dayanak yaptığı faturalara itirazda bulunmayıp savunmasının sözleşmenin davacı tarafça gereği gibi yerine getirilmeyip eksik ifada bulunulduğu ve bu nedenle uğradıkları zarar nedeni ile kendileri tarafından davacıya düzenlenen 7 adet fatura düzenlendiğinden ibaret olduğu, söz konusu bu fauralardan 2015 yılına ait 4 adet toplam 16.025,51 TL tutarındaki faturalar ve 2016 yılında düzenlenen 3 adet toplam 20.431,66 TL tutarlı faturalarda fiyat farkı açıklaması bulunmasına rağmen bu faturaların davacı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı bulunmadığı gibi faturaların teslim edildiğine dair bir belgenin de bulunmadığı, faturalarda yer alan fiyat farkı açıklamasının davalı tarafça ispat edilmesi gerektiği, yine davalı tarafça sunulan mutabakat metnindeki ve bir kısım irsaliyeli faturalardaki teslim alan imzasının davacı firma yetkilisinin eli ürünü olduğu ispatlanamadığı gibi SGK tarafından gönderilen belgelere göre teslim alan isminde yazılı bulunan şahsın davacı şirket çalışanı olmadığı, davalı tarafın davacı taraça sözleşmenin gereği gibi yerine getirilmediğini ve zarara uğradıklarını ispatlayamadığı, ticari defterlerler ve bilirkişi incelemesine göre davalı tarafın kısmi itirazının yerinde olmadığı anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Alacağın miktarının yargılamayı ve ayrıntılı hesaplamayı gerektirmesi nedeni ile likit olmadığı kanaatine varılarak davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
Davalının Bakırköy ……İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasına yaptığı kısmi itirazın iptali ile takibin itiraz edilen 40.917,28 TL asıl alacak üzerinden devamına,
Devamına karar verilen fatura alacağı takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanun uyarınca ticari avans faizi uygulanmasına,
Alacak yargılamayı ve ayrıntılı bilirkişi incelemesini gerektiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.795,06.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 422,62.-TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 276,15.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 2.096,29.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 31,40.-TL başvurma harcı ve 422,62.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 1.787,00.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından dosyada yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.850,90.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/10/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır