Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/124 E. 2019/983 K. 31.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/124 Esas
KARAR NO : 2019/983

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/02/2017
KARAR TARİHİ : 31/10/2019
BİRLEŞEN BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
2017/122 ESAS, 2017/1055 KARAR SAYILI DOSYASI

DAVA :İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :07/02/2017
KARAR TARİHİ :25/10/2017
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Davalı şirket tarafından müvekkili şirkete ….. bank …. Şubesi’nden, ….. numaralı, 140.000,00 TL bedelli, 28/12/2015 keşide tarihli bir çek verildiğini, çekin keşide tarihinde davalı şirket tarafından hesap bakiyesinin sıfır olduğu ve bu yüzden daha sonra ödeme yapılacağının talep edildiğini ve bunun üzerine müvekkili şirketin ödeme yapılmasını beklediğini, müvekkilinin herhangi bir ödeme yapılmaması üzerine Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Değişik İş sayılı dosyasından ihtiyati haciz talebinde bulunulduğunu, ihtiyati haciz talebinin kabul edildiğini ve haciz işleminin gerçekleştiğini, daha sonra ihtiyati haczin icrai hacze çevrildiğini ancak davalı tarafın bu takibe itiraz ettiğini ve itiraz gereği takibin durduğunu, davalı tarafın borca itiraz ettiğini ancak takibin dayanağının müvekkiline verilmiş olan bir çek olduğunu, çekin ise kayıtsız şartsız borç ikrarını içerdiğini, çekteki imzaya da itiraz edilmediğini, dava konusu çekin tüm unsurlarının mevcut, zamanaşımına da uğramadığını, davalı tarafın itirazının kötüniyetli olduğunu belirterek davalı tarafın Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı icra takibine yaptığı itirazın iptalini, icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosyada davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE;Davalı tarafın açık hesabının 559.048,83 TL bakiye verdiğini, bu borcun muavin defteri kayıtlarından da anlaşılabildiğini, davalının hiç ödeme yapmamış olduğu çok sayıda faturadan kaynaklanan alacaklarının bulunduğunu ve aynı zamanda davalı tarafından ödeme amacıyla verilen çeklerin de karşılıksız çıktığını, borçlunun bu miktar dışında başka borçlarının da bulunduğu ve bunlarla ilgili de taraflarınca icra takibi başlatıldığını, diğer alacaklarla birlikte işbu alacak içinde icra takibi başlattıklarını ve davalı tarafın bu takibe de itiraz ettiğini, davalı tarafın icra takibine itirazının kötü niyetli olduğunu belirterek davalı tarafın Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı icra takibine yaptığı itirazın iptalini, icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkili şirketin davacı yanla beş yılı aşkın ticari ilişkisinun bulunduğunu, müvekkili şirketin 2015-2016 yılı sonbahar-kış sezonu için alacağı ürünlere istinaden davacı tarafın dilekçesinde belirtilen çekin verildiğini, ticari alışverişin gereği olan edimlerin ifasında davacı tarafın temerrüde düştüğünü, siparişleri geç, eksik ve ayıplı olarak teslim ederek müvekkilinin zarara uğramasına sebep olduğunu, bu ifa eksikliklerine rağmen müvekkilinin dava konusu çeke istinaden 29/12/2015 tarihinde 30.000,00 TL ve 08/01/2016 tarihinde 20.000,00 TL ödeme yaptığını ve müvekkilinin talep edilen miktar kadar davacıya çekten dolayı borcunun olmadığını, davacının müvekkilinden aldığı sipariş modellerinin bir kısmını eksik ifa ettiğini, katalog üzerinden alınan bir kısım siparişlerinin iptal edilmesinden müvekkilinin bayilerinin tedariğini yapamadığını, siparişlerden bayan ve bay modellerinden bir kısmını bayilerine gönderemediklerini, ayrıca sipariş edildiği halde davacı yanca fiziki teslimatın yapılmadığını, ancak müvekkilinin sezonu kaçırmamak için tüm siparişleri iptal edemeyeceğinden geriye kayan siparişleri teslim alarak satma yoluna gittiğini, müvekkilinin zararı büyütmeme gayreti içine girdiğini, davacının geç mal teslimi nedeniyle kendi müşterilerine siparişlerin geç teslim edildiğini, bu nedenle müvekkili tarafından verilen 10 bayan modelden yalnızca 4 modelin teslim edildiğini, müvekkili şirketin bayan modellerini teslim edemediğinden müşteri kaybı ile karşılaştığını, müşteriler geç geldiği için malların büyük çoğunluğunu iade ettiğini, iade etmeyenlerin ise ancak siparişlerin daha küçük partilerde olması sebebiyle taşıma maliyetlerinin arttığını kargolama tarihindeki USD/Yuan parite esas alınacakken gemiye yüklendiği sıradaki partilerin esas alınmadığını belirterek davanın reddini, davacı tarafın kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosyada davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE;
Müvekkili şirketin davacı yanla beş yılı aşkın ticari ilişkisinun bulunduğunu, müvekkili şirketin 2015-2016 yılı sonbahar-kış sezonu için sipariş verildiğini, ticari alışverişin gereği olan edimlerin ifasında davacı tarafın temerrüde düştüğünü, siparişleri geç, eksik ve ayıplı olarak teslim ederek müvekkilinin zarara uğramasına sebep olduğunu, davacının müvekkilinden aldığı sipariş modellerinin bir kısmını eksik ifa ettiğini, katalog üzerinden alınan bir kısım siparişlerinin iptal edilmesinden müvekkilinin bayilerinin tedariğini yapamadığını, siparişlerden bayan ve bay modellerinden bir kısmını bayilerine gönderemediklerini, ayrıca sipariş edildiği halde davacı yanca fiziki teslimatın yapılmadığını, ancak müvekkilinin sezonu kaçırmamak için tüm siparişleri iptal edemeyeceğinden geriye kayan siparişleri teslim alarak satma yoluna gittiğini, müvekkilinin zararı büyütmeme gayreti içine girdiğini, davacının geç mal teslimi nedeniyle kendi müşterilerine siparişlerin geç teslim edildiğini bundan dolayı müvekkilinin zarara uğradığını belirterek davanın reddini, davacı tarafın kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
Esas ve birleşen dosyada bulunan taraf iddia ve beyanları, Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyası, Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyası, 20/09/2017 havale tarihli bilirkişi raporu, 20/09/2018 tarihli bilirkişi raporu, 23/05/2019 havale tarihli bilirkişi raporu, 02/09/2019 havale tarihli bilirkişi ek raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Asıl ve birleşen davalar eser sözleşmesine dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. (İİK madde 67 )
Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Asıl ve birleşen davanın konusu olan Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyası ve Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyalarının tetkikinde, alacaklı … tarafından borçlu …’ne yönelik Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyasında (140.615,77 TL) ve Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı dosyasında (559.048,83 TL) asıl alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu davanın İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu(TBK)’nun 470. maddesine göre eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir. Buna göre yüklenici, üstlendiği edimleri iş sahibinin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmek zorundadır. Kural olarak, eser sözleşmelerinde işin yapıldığını ve teslim edildiğini kanıtlamak yükleniciye, eserin ayıplı olduğunu kanıtlama külfeti ise iş sahibine aittir. İş bedelinin ödenmesi için açılmış olan bir davada, iş sahibi kendisini ancak ayıpları ispatla kurtarabilir; eserin sözleşmeye uygunluğuna sadece itiraz yeterli değildir. Ayıp, eser sahibine teslim edilen eserin niteliklerinde, sözleşmeye ve dürüstlük kurallarına göre teslim edilmesi gereken eserin özellikleriyle karşılaştırıldığında, ortaya çıkan sapmadır. Kısaca ayıp, teslim edilenle, teslim edilmesi gereken arasındaki farktır (YAVUZ, Nihat: Ayıplı İfa, Seçkin Yayınevi, 2. Baskı, Ankara 2010, sh. 437-438-447). Buna göre, ayıbın ortaya çıkarılması için iş sahibi tarafından teslim edilen ile sözleşmede kararlaştırılanın karşılaştırılması ve eksiklikler bulunması halinde teslim edilen eserin ayıplı olduğunun kabulü gereklidir.
Somut olayda davacı ile davalı arasında TBK 470 uyarınca sözlü olarak eser sözleşmesi akdedildiği, tarafların akdi ilişkiyi inkar etmediği, bu sözleşme kapsamında yüklenici olan davacının bir kısım tekstil ürünlerini üreterek davalı iş sahibine teslim ettiği ve bundan kaynaklı iş bedelini asıl ve birleşen dava ile talep ettiği, davalı taraf ise ürünlerin geç ve eksik teslimi ile ayıplı olması nedeniyle zarara uğradığını bu sebeple davacı alacağının bulunmadığını ileri sürmüştür.
Mahkememizce uyuşmazlığın çözümü adına teknik bilirkişiler eliyle tarafların ticari kayıt ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş ve İzmir ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. Tal. Sayılı dosyası üzerinden 20.09.2018 Tarihli Bilirkişi Raporu, 19.09.2017 Tarihli …..’a ait Bilirkişi Raporu ve …… ve …..’e ait Kök ve Ek Bilirkişi raporları dosya içerisine alınmıştır.
Dosya kapsamı ve bilirkişi raporları uyarınca asıl ve birleşen davaya konu iş bedeline ilişkin yapılan mali inceleme de; davalı yanın icra takibi ve davaya konu olmak üzere davacı yana keşide etmiş olduğu 140.000 TL’lik çeke mahsuben, banka havale dekontlarında ilgili çeke istinaden ödeme yapmış olduğuna dair açıklaması mevcut olmak üzere iki kalem halinde davacı yana toplam 50.000,00 TL ödemiş olduğu, davacı yanın davalının çeke istinaden ödemiş olduğu 50.000 TL’nı çekten alacağa ait takip ettiği 101. Alınan Çekler hesabında muhasebeleştirilmesi gerekirken davalı tarafa ait cari (açık) hesap olan 120. Alıcılar hesabı altında muhasebeleştirildiği ve davacı yanın davalı yandan icra ve davaya konu 140.000 TL asıl alacak tutarındaki çekten dolayı 90.000 TL asıl alacağının tespit ve hesap edildiği, 138.47 TL islemiş faiz olmak üzere 90.138.47 TL asıl dosyadan dolayı alacaklı olduğu, fazlaya ilişkin talebin ödendiği tespit edilmiştir.
Birleşen dava yönünden ise davalı yanın kendi ticari defterlerine göre davacı yana davaya konu çekten bakiye 90.000 TL borcu dışında 606.318,79 TL daha açık (cari) hesapta borçlu olduğu, dolayısıyla taleple bağlılık ilkesi gereğince davacının 559.048.83 TL alacaklı olduğunun kabulünün gerekeceği takdir ve sonucuna varılmıştır.
Davalı tarafın geç teslim ve ayıp iddiasına ilişkin olarak yapılan inceleme değerlendirme neticesinde; yukarıda da bahsedildiği üzere eser sözleşmelerinde işin yapıldığını ve teslim edildiğini kanıtlamak yükleniciye, eserin ayıplı olduğunu kanıtlama külfeti ise iş sahibine aittir. İş sahibi olan davalı, davacı tarafından yapılan ve teslim aldığı ürünlerin ayıplı olduğunu ve geç teslim edildiğini bu sebeple zarara uğradığını iddia etmektedir. Davalı tarafça ayıplı olduğu iddia edilen ürünlerin satıldığı gerekçe gösterilerek bilirkişi incelemesine sunulmamıştır. Ayıpla ilgili tarafsız kişi veya kurumlarca yapılmış herhangi bir tespit raporu da dosyaya sunulamamıştır. Dolayısıyla davalının ayıp iddiası ispata muhtaçtır. Aynı şekilde siparişlerin gec ve eksik teslim edildiğine dair dosyaya yeterli delil sunulmadığından davalının siparişlerin gec ve eksik teslim edildiği iddiası da ispata muhtaçtır. Bu sebeple ispat külfetinin yerine getirilmemesi sebebiyle davalının ayıp, geç ve eksik teslime ilişkin iddiaları hükme esas alınmamıştır.
Bu açıklamalar ışığında davacı tarafın asıl davasının yukarıda açıklanan gerekçelerle kısmen kabulüne, birleşen davanın ise kabulüne karar verilmiştir. Asıl ve birleşen davaların konusu alacakların likit olması ve itirazların haksız olması nedeniyle kabul edilen miktarlar üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Asıl Dava Yönünden;
Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
1-Bakırköy …..İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile, 90.000,00-TL asıl alacak, 138,47 TL işlemiş faiz ve 400,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam 90.538,47-TL üzerinden takibin devamına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Davacı tarafın İcra İnkar Tazminatı talebinin kabulü ile 90.538,47 TL alacağın %20’si oranındaki 18.107,60-TL icra ikar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Birleşen Dava Yönünden;
2-Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
Davacı tarafın İcra İnkar Tazminatı talebinin kabulü ile 559.048,83-TL asıl alacağın %20’si oranındaki 111.809,76-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,

ASIL DAVA YÖNÜNDEN
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 6.184,68.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 1.698,29.-TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 703,08.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 3.783,31.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 31,40.-TL başvurma harcı ve 1.698,29.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından dosyada yapılan 1.650,00.-TL bilirkişi ücreti ve 148,35.-TL posta gideri olmak üzere toplam 1.798,35.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.157,77 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından dosyada yapılan 1.200,00.-TL bilirkişi ücreti masrafının kabul ve red oranına göre hesaplanan 427,44 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
7-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.993,08.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.858,50.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
9-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN
10-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 38.188,62.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 6.751,92.-TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 2.795,24.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 28.641,46.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
11-Davacı tarafından yatırılan 31,40.-TL başvurma harcı ve 6.751,92.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
12-Davacı tarafından dosyada yapılan 165,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
13-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 36.311,95.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
14-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.31/10/2019

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır