Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1198 E. 2019/1140 K. 29.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1198 Esas
KARAR NO : 2019/1140

DAVA : Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 25/12/2017
KARAR TARİHİ : 29/11/2019
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 30/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

DAVA:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; davacının “nakliyat sorumluluk sigortacısı” sıfatı ile sigortalısı ….. firmasının halefi sıfatı ile işbu davayı ikame ettiği, sigortalı …..’un taşıma işyeri komisyoncusu sıfatıyla hareket ederek 6 ayrı emtianın Türkiye’den Finlandiya’ya taşınması işini üstlendiğini, dava dışı sigortalı …..’un işbu taşıma için ….. Lojistik Hizmetleri A.Ş (Devir sonrası davalı ….. AŞ)’yi görevlendirdiğini, davalı….. Nakliyat’ın da söz konusu taşıma için davalı ….. İç ve Dış Tic.Ltd.Şti.’yi görevlendirdiğini, taşıma konusu emtiaların davalı ….. Nakliyata ait aracı yüklendiğini ancak aracın 30/08/2011 tarihinde Romanya’da kaza yaptığını, işbu kaza neticesinde araçta bulunan emtiaaların hasara uğradığını, hasarlı emtiaların bir başka araca yüklenerek Türkiye’ye gönderildiği bilgisi edinilmiş ise de emtialara ulaşılamadığını ve emtiaların alıcılarına teslim edilemediğini, bu sebeple yük ilgililerinin dava dışı sigortalı …..’u sorumlu tuttuklarını, mezkur zararın davacı tarafından tanzim edilen sigorta poliçesi kapsamına girmesi nedeniyle sigortalısının CMR Konvansiyonu uyarınca sorumluluğu çerçevesinde yük sahiplerine toplam 41.836,18 Euro tutarında sigorta tazminatı ödemek durumunda kaldıklarını, davacının TTK’nun 1301.maddesi uyarınca sigortalısının haklarına halef olarak bu hakları temellük ettiğini, …… Nakliyat’ın ilk önce …… Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. tarafından ve akabinde ise …… A.Ş.’nin tüm aktif ve pasifleriyle birlikte davalı ……A.Ş. tarafından devralındığı, davalılar aleyhine başlattıklmarı icra takiplerine itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğundan bahisle itirazın iptali ile takibin devamını talep ettikleri görülmüştür.
CEVAP:
Davalı ….. vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; 30.08.2011 tarihinde tam zayi olan emtia sebebi ile işbu davanın 25.12.2017 tarihinde, dayanak icra takibinin 16.07.2014 tarihinde ikame edildiği, CMR m.32 gereği zamanaşımı süresinin 25.10.2012 itibarı ile dolduğu, davacının ödeme sebebi sigorta poliçesi sunulmadığı, aktif husumete itiraz edildiği, davanın esastan reddi gerektiği, inkar tazminatı taleplerinin yerinde olmadığı, hususları ileri sürülerek davanın reddi talep edilmiştir.
Davalı ….. vekili, 28.02.2018 havale tarihli cevap dilekçesinde, zamanaşımı itirazında bulunmuş, zararın sigorta teminatına dahil olup olmadığının belli olmadığını savunmuş, davalının fiili taşımayı yapmadığı, rücu sorumluluğu bulunmadığı, zararın fahiş olduğu, inkar tazminatı talep edilemeyeceği, yıllık faizin %5 olması gerektiği hususları ileri sürülerek davanın reddi talep edilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı … şirketi tarafından sigortalanan dava dışı şirketin yurt dışı taşıma işinde taşınan malların hasara uğraması nedeni ile davacı … şirketi tarafından zarar gören yük ilgililerine sigorta poliçesi kapsamında yapılan ödemenin taşıyıcı ve alt taşıyıcı sıfatları ile davalılardan tahsili istemi ile başlatılan icra takibine itiraz üzerine İİK’nun 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
Taraflarca gösterilen tüm deliller toplanmıştır.
Davacı tarafından sigortalanan dava dışı ….. isimli firmanın taşıma işleri komisyoncusu sıfatı ile Türkiye’de bulunan emtiaların Finlandiye ülkesine taşınması hususunda davalı ….. Lojistik Hizmetleri A.Ş. ile anlaştığı, …… Nakliyat…A.Ş.’nin de diğer davalı olan alt taşıyıcı olarak ….. İç ve Dış Tic.Ltd.Şti. ile anlaştığı, emtiaların taşınması esnasında Romanya ülkesinde meydana gelen kaza neticesinde emtiaların zarar gördüğü ve alıcılarına teslim edilemediği, bu zarar nedeni ile davacı firmanın sigorta poliçesi kapsamında yük sahiplerine 41.836,18 Euro sigorta tazminatı ödediği hususunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Yine davalılardan….. Nakliyat…A.Ş.’nin tüm aktif ve pasifleri ile davalı ……A.Ş.’ye devredilmiş bulunduğu da anlaşılmaktadır.
Davalılar, cevap dilekçeleri ile zaman aşımı defi ileri sürmüşlerdir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı şirket tarafından yük ilgililerine ödenen sigorta tazminatının davalılardan rücuan talep edilip edilemeyeceği, ödenen tazminatların meblağlarının uygun olup olmadığı, davalı şirketlerin sorumluluklarının bulunup bulunmadığı ve alacağın zaman aşımına uğrayıp uğramadığı noktalarında toplanmaktadır.
Dava konusu taşımanın uluslararası taşıma olduğu, bu nedenle ülkemizin de taraf olarak bulunduğu uluslararası CMR Konvansiyonu kapsamında kaldığı ve uyuşmazlığın CMR hükümleri doğrultusunda çözümlenmesi gerektiği aşikardır.
Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve bir makine mühendisi, bir sigorta uzmanı ve bir lojistik-taşıma uzmanından müteşekkil üç kişilik bilirkişi heyetinin 31/12/2018 tarihli raporunda özetle; her iki davalının meydana gelen zarardan davacının sigortalısı ile birlikte müteselsilen yük ilgililerine karşı sorumlu oldukları, davalı ….. A.Ş.’nin fiilen taşıma sürecinde rol almadığı gözetilerek davacının CMR 37.maddesi gereği ancak davalı ….. Nakliyat A.Ş.ye rücuan tazminat talebi yöneltebileceği, davalı ….. Nakliyat A.Ş.’den tazminatın alınamaması halinde ancak taşıma bedelinden kazanımları oranında davalı ….. A.Ş.’nin de davacının sigortalısının da meydana gelen zarar ve tazminattan oransal sorumlu tutulabileceği, davacının ödeme iddiası ile 22/08/2012 tarihli rücu yazısını tebliğ ettiğinin dosyada sabit olmadığı, eğer davacı yan bunu tebliğ ettiğini ortaya koyarsa, bu defa davalı tarafın cevabının olumsuz olduğunu ve bunun alınmasından itibaren de yine duran zaman aşımı süresi içinde takibe girişildiğini ispat etmesi gerektiği, olumsuz cevap olmaması veya hiç cevap olmaması halinde zaman aşımı süresinin işlemeye başlamayacağı …kanaatine ulaşıldığı belirtilmiştir.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna itirazları üzerine mahkememizce bilirkişi heyetine taşıma alanında uzman bilirkişi …… dahil edilerek dört kişilik bilirkişi heyetinden ek rapor aldırılmış, dosyaya sunulan 29/04/2019 tarihli (rapora sehven 29/04/2018 tarihi atıldığı anlaşılmaktadır) heyet raporunda kök rapordaki tespitlerin tekrarlandığı ve kök raporda izhar edilen kanaatin özünün muhafaza edildiğinin bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller ve alınan bilirkişi kök ve ek rapor muvacehesinde;
Davalı ……A.Ş. yönünden yapılan değerlendirmede; dava konusu uluslararası taşıma işini fiilen yapanın davalı ……A.Ş. olduğu sabittir. Bu doğrultuda davacı sigortacının yaptığı ödemeyi taşıma işinde fiilen bulunmayan ….. A.Ş.’den talep edebilmesi için CMR Sözleşmesinin 37.maddesi uyarınca öncelikle fiilen taşıyıcı olan davalı ……A.Ş.’den talepte bulunması ve bu talebin sonuçsuz kalması gerektiği, davalı ….. A.Ş.’yi davalı …….A.Ş. İle birlikte dogrudan müteselsilen sorumlu tutamayacağı kanaatine varılarak davalı ….. A.Ş.’nin taraf sıfatının bulunmadığı anlaşılmakla bu davalı aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı ……A.Ş. yönünden yapılan değerlendirmede; uluslararası taşımalarda zamanaşımı hükümleri CMR Sözleşmesinin 32.maddesinde düzenlenmiş olup madde aynen
“1. Bu Sözleşme geregince yapılan taşımalardan dogacak davaların bir yıl içinde açılması gerekir. Ancak, bilerek kötü hareket veya mahkeme tarafından bilerek kötü hareket olarak kabul edilen kusurlarda, bu süre üç yıldır ve su tarihlerde başlar:
a) Teslimde kısmi kayıp, hasar veya gecikmelerde, teslim tarihinden itibaren,
b) Tam kayıplarda, kararlaştırılan zaman limiti bitiminden 30 gün sonra kararlaştırılmış zaman limiti yoksa, yükün taşıyıcı tarafından teslim alınmasından sonraki 60 ıncı günde,
c) Bütün diğer durumlarda, tasıma mukavelesinin akdedildiği tarihten sonraki üç aylık dönemin sonunda.
Limit döneminin islemeye başladığı gün bu döneme dahil edilmeyecektir.
2. Yazılı bir istem, taşımacı bunu yazılı bildiri ile geri çevirip, ona ilişkin belgeleri de iade edinceye kadar zaman limitini erteler. Talebin bir kısmı kabul edildiği takdirde zaman süresi anlaşmazlık konusu olan istek için tekrar devam etmeye başlar. İstemin alındığını, cevap verildiğini ve belgelerin gönderildiğini kanıtlamak, bu durumlara güvenen tarafa aittir. Aynı gayeyle yapılan başka istemler için zaman süresi ertelenemez.
3. Yukarıdaki 2 nci paragraf hükümlerine bağlı olarak, zaman limitinin uzatılması, davaya bakan mahkemenin kararlarına göre düzenlenir. Bu karar aynı zamanda yeniden dava açma haklarını da düzenler.
4. Zaman aşımı ile düsen dava açma hakkı, karsıt istek veya vereceğini alacağına sayışma yoluyla kullanılmaz” şeklindedir. Dava konusu emtiaların trafik kazası sonucu zarara uğrayarak alıcılarına teslim edilememiş olması nedeni ile maddede yer alan “Bilerek kötü hareket” veya bu yönde kusurlu sayılabilecek bir durum mevcut olmadığından davanın 1 yıllık zaman aşımı süresi içinde açılmış olması gerekmektedir. Yine maddede, yazılı talepte bulunulması durumunda taşımacının bunu yazılı bildiri ile geri çevirip ona ilişkin belgeleri de iade edinceye kadar zaman aşımını erteleyeceği, talebin alındığını, cevap verildiğini ve belgelerin gönderildiğini ispat yükünün ileri süren tarafa ait olacağı öngörülmüştür. Bu doğrultuda öncelikli olarak davacı tarafın davalılara yazılı talepte bulunduğunu ispatlaması gerekmekte olup, 22/08/2012 tarihli rücu yazısının davalılara tebliğ edildiğine dair herhangi bir delil sunulmadığı gibi, davacı taraf her ne kadar davalı ….. A.Ş. ve sigortacısı/brokeri ile sulh görüşmesi yürütüldüğünü, yine talebinin e-posta yolu ile davalı ….. A.Ş.’ye iletildiğini ileri sürmüş ise de usulüne uygun yazılı başvuru yapıldığı ispatlanamadığından davanın zaman aşımının geçmiş olması nedeni ile reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın davalı ….. Lojistik Dağt. Depolama Taş. Tic. A.Ş. Yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine,
2-Davanın davalı ….. Nakl. Loj. İç ve Dış. Tic. Ltd. Şti yönünden zamanaşımı nedeniyle reddine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 44,40-TL red karar harcının, mahkememiz veznesine yatırılan 2.965,70-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye harcın karar kesinleşince ve talebi halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından dosyada herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı ….. Lojistik kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
7-Davalı ….. Nakliyat kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 18.919,31 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
8-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,

Dair yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 29/11/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır