Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1101 E. 2018/527 K. 16.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1101 Esas
KARAR NO : 2018/527

DAVA : Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/11/2017
KARAR TARİHİ : 16/05/2018
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 12/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan 29/11/2017 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkilinin dava dışı …’dan alacağına karşılık bu şahıstan dava dışı …’in çeklerini ciro yoluyla teslim aldığını, dava dışı …’in müvekkiline ciro yoluyla geçen bu çekler ödenmeyince söz konusu çeklere karşılık bu kez davalının muhtelif çekleri müvekkiline ciro yoluyla teslim edildiğini, müvekkili davacının, davalı …’den ciro yoluyla teslim almış olduğu çekler de ödenmeyince, müvekkili ile davalı arasında önce 30/07/2012 tarihli protokol, sonrasında ise takip mesnedi 18/01/2013 tarihli protokol imzalandığını, davalı tarafın 18/01/2013 tarihli protokolle yeniden yapılandırılan borçlarını da ödemeyince müvekkili bu kez söz konusu protokole dayanarak davalı borçlu aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine başladığını, ancak davalının haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, 33.000 USD’nin 6 eşit taksitte ödeneceğinin kararlaştırıldığını, ödenmediğini belirterek davalının itirazının iptali ile takibin asıl alacak yönünden devamına, %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Davacının 1 yıllık hak düşürücü süreyi geçirdiğini, süresinde açılmayan davanın reddi gerektiğini, kayıtsız şartsız borç ikrarını havi belgelerden olmadığını, davacının protokolü takibe koyup tahsil etme yetkisinin bulunmadığını, Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesinin… Esas , … Kararı ile davacı hakkında tefecilik yapmaktan ceza verildiğini belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı taraf, 04/01/2018 tarihli dilekçe ile HMK 180. Maddesi uyarınca dava dilekçesini ıslah ederek yenisini sunduğunu, 33.000 USD tutarındaki alacağının 30/09/2013 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Bakırköy …. İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası dosyamız arasına celp edilerek incelenmiştir.
Dosyada ön inceleme aşaması tamamlanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, mahkememizce yargılamaya devam olunmuştur.
Dosya kapsamı, davacı ve davalı tarafın beyanları göz önüne alındığında yukarıda özetlenen dava dilekçesi itibariyle Davacının dava dışı …’dan alacağına karşılık bu şahıstan dava dışı …’in çeklerini ciro yoluyla teslim aldığını, dava dışı …’in ciro yoluyla geçen bu çekler ödenmeyince söz konusu çeklere karşılık bu kez davalının muhtelif çekleri davacıya ciro yoluyla teslim edildiğini, davacının, davalı …’den ciro yoluyla teslim almış olduğu çekler de ödenmeyince, davacı ile davalı arasında önce 30/07/2012 tarihli protokol, sonrasında ise takip mesnedi 18/01/2013 tarihli protokol imzalandığını, davalı tarafın 18/01/2013 tarihli protokolle yeniden yapılandırılan borçlarını da ödemeyince mahkememize itirazın iptali davası açtığı akabinde davayı ıslah ile Alacak davasına dönüştürmüş olduğu görülmektedir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde protokolün kayıtsız şartsız borç ikrarını havi belgelerden olmadığını, davacının protokolü takibe koyup tahsil etme yetkisinin bulunmadığını, belirterek davanın reddini talep ettiği görülmektedir.
Tüm dosya kapsamı tarafların sunmuş oldukları deliller birlikte değerlendirildiğinde, davacının tacir olduğu tarafların kabulün de bulunduğu, davacının faliyet gösterdiği iş yerinden dava dışı … tarafından yapılan alışveriş kapsamında alacak borç ilişkisinin bulunduğu, bu borcun ödenmesi için dava dışı …. ait çeklerin ciro yolu ile alındığı ancak ödenmediği, akabinde davalı tarafından da dava dışı kişilerin iş bu borcu sebebiyle üzerine aldığı ve düzenlenen protokol kapsamında alacağın varlığını kabul ettiği anlaşılmakta olup, protokol itibariyle davacının davalıdan alacaklı olduğu 3.000 USD’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesi gerektiği kanaati gelmiş olmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının KABULÜ ile;
Davacının yaptığı ıslah itibariyle 33.000 USD’nin ıslah tarihinden itibaren devlet bankalarının USD cinsinden 1 yıl vadeli mevduata uygulamış olduğu en yüksek faiz oranından faiz uygulanmasına,
492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 8.868,14.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 1.612,45.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 7.255,69.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafça yatırılan 31,40.-TL başvurma harcı, 1.612,45.-TL peşin harç ile dosyada yapılan 121,50.-TL posta gideri olmak üzere toplam 1.765,35.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 13.135,76.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/05/2018

Katip …

Hakim …