Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/913 E. 2018/727 K. 11.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/913 Esas
KARAR NO : 2018/727

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/10/2016
KARAR TARİHİ : 11/07/2018
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 19/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan 10/10/2016 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE; Davalı taraf ile müvekkili şirket arasında gerçekleşen ticari faaliyet sonucunda doğan borca yönelik tanzim edilmiş ilgili faturalara borçlu/davalı tarafından itiraz edilmediğini ve ilgili faturalar cari hesap ekstresine kaydedildiğini, takip bedeli 78.484,46-TL üzerinden icra takibine geçildiğini, davalı tarafın 01.08.2016 tarihli itiraz dilekçesi ile takibin durduğunu, ilgili itirazın iptali için bu davayı açtıklarını, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesi, takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edilebileceğini, bu dava da borçlunun itirazının haksızlığına karar verilmesi halinde borçlunun; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklının; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edileceği hüküm altın alındığını, davalı taraf, borcunu bildiği halde, kötü niyetli olarak ödeme emrine itiraz ettiğini, TTK 21. maddesinin ” Ticari İşletmesi bağlamında bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer taraf kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir, bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” amir hükmü gereğinde ; davalı şirketçe 8 günlük itiraz süresinde itirazda bulunulmamış dolayısıyla, faturaların içeriği kabul edildiğini, gerçektende ilgili kanun maddesi hakkında verilen Yargıtay kararları da süreklilik kazanmış ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2004/19-205E., 2004/246K sayılı ve 28.04.2004 günlü kararında belirtildiği üzere ( EK:11); ” TTK.nun 23/2 maddesi uyarınca sekiz gün içinde itiraz edilmemesi halinde bu durum sadece fatura münderecatının kesinleşmesi sonucunu doğurup….” hükmüne varılarak 8 günlük itiraz süresi içerisinde itirazda bulunulmayan fatura içeriklerinin kesinleşeceği sonucuna varıldığını, davalı şirketçe borca itiraz edilmesi yersiz ve hukuka aykırı olduğunu, ilgili faturalar borcundan dolayı davalı şirket ile müvekkil şirket arasında cari hesap ilişkisi mevcut olduğunu, davalı taraf cari hesap ekstresine dayalı borcunu bildiği halde, kötü niyetli olarak ödeme emrine itiraz ettiğini, gerçektende Yargıtay 19. Hukuk Dairesi E. 2009/2443 K, 2009/11962 sayılı ve 17.12.2009 tarihli kararında ” davacı vekilli, müvekkil şirketin cari hesap ekstresine dayalı alacağın tahsili için giriştiği icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava ettiğini, Mahkemece iddia savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporlarına göre davacının takip tarihi itibari ile davalıdan… YTL alacaklı olduğunu, alacağın likit bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.” diyerek cari hesap ekstresinin mevcut durumu gerçek olarak ortaya koyduğunun tespiti halinde bu alacağı likit saydığını, somut olayda da, müvekkil şirketin cari hesap ekstresi mevcut durumu ortaya koyduğunu, bu itibarla, davalı tarafından borç miktarına itiraz edilmesi kötü niyetli bir davranış olduğunu, davalının faize yönelik itirazları bakımından bir değerleme yapmak gerekirse; uygulanan faiz; 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’da belirtilen yasal faiz olduğundan bu itirazın da yersiz olduğunu belirtmek gerektiğini, sonuç olarak; davalı tarafın borca yönelik itirazları kötü niyetli ve haksız olduğundan davalının itirazının iptali ve takibin devamını, borcunu bildiği halde kötü niyetli olarak borca itiraz eden davalının takip miktarının en az %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesini belirterek Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün ….Esas sayılı dosyası ile yapılmış olan icra takibine karşı, davalı tarafın yapmış olduğu itirazın iptalini ve takibin devamını, haksız olarak icra takibine karşı olan davalı aleyhine takip miktarının en az % 20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Davacı taraf, müvekkili şirketle aralarında ticari ilişki gereği cari hesap alacağı olan 78.484,46-TL’nin ödenmesi için Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine geçildiğini, davalı müvekkil tarafından bu ilamsız icraya itiraz edildiğini ve bu itirazın haksız olduğunu iddia ederek, Küçükçekmece …. icra Müdürlüğü’nün …. E. sayılı dosyasına yapmış oldukları itirazın iptalini ve % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi için huzurdaki iş bu davayı ikame ettiğini, davacının dava dilekçesine belirtmiş olduğu talepleri haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu, müvekkili şirket kayıtlarında yapılan araştırma neticesinde davacı şirkete müvekkil şirketin kesinlikle böyle bir borcunun bulunmadığını, müvekkili şirketin ulusal ve uluslararası alanda da tekstil alanında faaliyet gösteren köklü bir şirket olduğunu, müvekkil şirket tarafından davalı şirketten ürün sipariş edilmiş ancak bahse konu ürünler tamamen davalının kendi hatası ile gerek yazılı gerekse sözlü olarak defalarca uyarılmasına rağmen eksik ve hatalı olarak gönderildiğini, davalı müvekkili şirket zarar uğramış ve müşterileri karşısında çok zor durumlara düştüğünü, hem müvekkil şirket hem de ürün ve hizmet verdiği firmalar zarara uğradığını, müvekkili şirket tarafından yasal süresi içerisinde bahse konu faturalarla ilgili olarak itiraz edilmiş ve bahse konu hususlarla ilgili olarak yazışmalar yapıldığını, müvekkili şirket tarafından sipariş edilen ürünler davlı tarafından tam ve eksiksiz teslim edilmediğini, tarafımıza eksik gönderilen ürünler hiçbir şekilde kullanılmadığını ve buna ilişkin olarak müvekkil şirket tarafından 11.03.2016 tarihli …. sıra no.lu 20.117,91-TL bedelinde ”Fire Kaybı Kumaş Bedeli, 11.03.2016 tarihli …. sıra no.lu 21.266,28-TL bedelli Dantel, 11.03.2016 tarihli …. sıra no’lu 7.679,40-TL bedelinde Fire Kesim faturaları ve müvekkil şirketin siparişlerini yerine getirememesi ve ticari kar kaybına uğramış olması sebebiyle 11.03.2016 tarihli …. sıra no.lu 24.729,99-TL bedelli ”Reklamasyon” faturaları kesilmiş ve Bakırköy … Noterliği 16.06.2016 tarih ve …. yevmiye numaralı ihtarname ekinde şirkete gönderildiğini, aynı ihtarname ile müvekkili şirket tarafından kullanılmayan ürünlerin 3 ( üç) gün içerisinde müvekkili şirket fabrika adresinden iade alınması veya ilgili ürünlerin iade edilebilmesi için yine aynı süre içerisinde teslimat adresinin bildirilmesi belirtilmiş ancak yine davacı tarafından herhangi bir dönüş yapılmadığını, üstelik müvekkili şirket tarafından ilgili ürünler kargo aracılığı ile gönderildiğini, davacı şirket tarafından teslim alınmadığını, bunun yanında müvekkili şirket tarafından 03.08.2016 tarihinde eksik kalan miktar için 7.642,00-TL ödemeye yaptığını, iş bu sebeplerle davacının açmış olduğu kötü niyetli, haksız ve hukuka aykırı davasının reddine karar verilmesini gerektiğini belirterek haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine, davacının %20dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflarca cevaba cevap, 2. cevap dilekçeleri, delil listeleri ve ekleri dosyaya sunulmuş, bu bağlamda dava dayanağı olan Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının bir sureti UYAP üzerinden dosyamız arasına celp edilmiş, dosyanın incelenmesinde ; alacaklısının … LTD. ŞTİ. , borçlusunun … LTD. ŞTİ. olduğu, borç miktarının 17.988,37.-TL olduğu, borçlu tarafından takibe itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu, iş bu davanın yasal süresi içerisinde açıldığı görülmüştür.
Davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise ne miktarda alacaklı olduğu hususlarında tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde mali müşavir vasıtasıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bu kapsamda bilirkişi tarafından tanzim edilen raporda ÖZETLE; Dava konusunun, davacının, davalı şirket ile olan ticari ilişki dolayısıyla oluşan cari hesap alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, davacının alacağını tahsil edememesi üzerine cari alacağını dayanak göstererek davalı aleyhine 26.07.2016 tarihinde icra takibine geçtiği, davalı tarafından yapılan itiraz neticesinde huzurdaki itirazın iptali davasının 10.10.2016 tarihinde ikame edildiği, davacının 2016 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre takip tarihi (26.07.2016) itibariyle davalıdan 78.484,46 TL alacaklı olduğu, davalının 2016 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davalının ticari defterlerine göre; takip tarihi (26.07.2016) itibariyle davalının davacıya 7.641,98 TL borçlu olduğu, taraflar arasındaki cari farkın davalının düzenlemiş olduğu …. no’lu 11.03.2016 tarihli 20.177,91-TL tutarlı, … nolu 11.03.2016 tarihli 21.266,28-TL, …. nolu 11.03.2016 tarihli 7.673,40-TL tutarlı, …. nolu 11.03.2016 tarihli 24.729,99 tutarlı faturaların davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmamasından ayrıca davalının davacıdan almış olduğu 826995 No’lu 3.005,10 TL tutarlı faturayı sehven mükerrer olarak muhasebe kayıtlarına almış olmasından kaynaklandığı, davalının düzenlemiş olduğu ihtilaf konusu …. faturalara ait sevk irsaliyelerinin sunulmaması nedeniyle mezkur faturalar içeriğindeki malların davacı yana teslim edilmiş olduğu hususunun davalının ispatına muhtaç olduğu, davalının ayıp iddiasına ilişkin ayıbın açık/gizli olup olmadığı hususu uzmanlık alanımız dışında olmakla birlikte, davalının yasal süresinde ayıp ihbarının bulunduğu yönünde yazılı bir belgenin dosyada bulunmadığından davalının ayıp iddiasının ispata muhtaç olduğu, bu itibarla davacının da ticari defterlerinde yer almayan, davalının 11.03.2016 tarih ve …. sıra no.lu 24.729,99 TL tutarındaki Reklamasyon faturası aksi ispat edilene kadar değerlendirme dışı bırakıldığı, davalının ticari defterlerine sehven mükerrer olarak kaydetmiş olduğu 3.005,10 TL tutarlı faturanın mükerrer kaydının hesaplama dışı bırakılması gerektiği, neticeten; davalının ispata muhtaç faturaları nedeniyle takip tarihi (26.07.2016) itibariyle davacının davalıdan 78.484,46 TL alacaklı olduğunun kabulünün gerekeceği rapor edilmiştir.
Dosya tekstil mühendisi bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişi tarafından tanzim edilen raporda ÖZETLE; Davalı iş yerinde 859 mt lacivert dantel kumaş, lacivert dantel kumaştan dikilmiş 182 adet atlet ve ekru dantel kumaştan dikilmiş 359 adet atlet bulunduğu, incelenen kumaşların deseninin istenen kumaş numunesindeki desene göre daha seyrek örülmüş ve düşük kalite olduğu, desen görünümü ve kalitesi yönünden ayıplı olduğu, söz konusu ayıbın çıplak gözle incelemeyle anlaşılabilecek açık ayıp olduğu, desen farklılığının davacıya süresinde bildirildiği, ancak desen farklılığı nedeniyle davalının herhangi bir zararının oluşup oluşmadığının anlaşılamadığı, 859 mt lacivert renk dantel kumaşta ve lacivert dantel kumaştan dikilmiş 182 adet atletle aynı kumaş üzerinde bölgesel parlaklık – matlık ve lacivert kumaş topları arasında renk farklılıklarının bulunduğu, lacivert dantel kumaş üzerindeki parlaklık – matlık ve renk farklılıklarının kumaşı ayıplı hale getirdiği, söz konusu ayıpların çıplak gözle incelemeyle anlaşılabilecek açık ayıp olduğu, ancak davacıya ayıp ihbarı yapıldığının ispata muhtaç olduğu, 10/02/2016 tarihli e-mail yazışmasında ekru dantel kumaşta ek sayısının fazla çıktığının davacıya ihbar edildiği, davalının ekru kumaşla ilgili 4.060,00.-TL fire zararı + 324,80 KDV = 4.384,80.-TL zararını davacıya yansıtabileceği rapor edilmiştir.
Taraflarca rapora karşı beyan ve itiraz dilekçeleri sunulmuş, bu kapsamda her iki bilirkişiden de ayrı ayrı ek rapor tanzim edilerek mahkememizce irdelenmiştir.
Dosya kapsamı, davacı ve davalı tarafın beyanları, bilirkişi raporu göz önüne alındığında yukarıda özetlenen dava dilekçesi itibariyle Davacı ile Davalı taraf arasında gerçekleşen ticari faaliyet sonucunda doğan borca yönelik tanzim edilmiş ilgili faturalara kabul edilmemesi sebebiyle icra takibine geçildiğini, itiraz dilekçesi ile takibin durduğunu, ilgili itirazın iptali talep ettikleri görülmektedir.
Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde davacının dava dilekçesine belirtmiş olduğu talepleri haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu, kendilerinin borcunun bulunmadığını, davalı şirket tarafından davalc şirketten ürün sipariş edilmiş ancak bahse konu ürünler tamamen eksik ve hatalı olarak gönderildiğini, zarar uğramış yasal süresi içerisinde bahse konu faturalarla ilgili olarak itiraz edilmiş ve bahse konu hususlarla ilgili olarak yazışmalar yapıldığını, davalı şirket tarafından sipariş edilen ürünler davacı tarafından tam ve eksiksiz teslim edilmediğini, davacı şirketin siparişlerini yerine getirememesi ve ticari kar kaybına uğramış olması sebebiyle Reklamasyon’ faturaları kesildiğini noter aracılığıyla tebliğ edildiğini ürünlerin kargo ile gönderilmediğini ancak alınmadığını belirterek davanın reddini talep ettiği görülmektedir.
Davacı taraf mahkememize İİK 67 ve devamı maddeleri kapsamında itirazın iptalini davacı açtıkları görülmektedir.
Dosya kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi tarafından düzenlenen rapor denetime uygun olması sebebiyle mahkememizce kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bilirkişi raporu taraf beyanları birlikte değerlendirildiğinde taraflar arasında eser sözleşmesi kapsamında mal alım satımı olduğu hususu taraflar arasında uyumsuzluk bulunmamaktadır. Taraflar arasında ki fark düzenlenen iade faturaları ve akabinde düzenlenen reklamasyon faturasından kaynaklandığı görülmektedir.
Davacı tarafından düzenlenen …., …., nolu iade faturaları itibariyle ayıp sebebiyle davalı tarafından iade faturaları düzenlendiği, bilirkişi tarafından yapılan inceleme neticesinde usulüne uyğun olarak ayıp ihbarı yapılan ve ayıp olduğu tespit edilen ürün miktarının ekonomik değerinin 4.384,80 TL olduğu anlaşıldığından davalının bu miktar dışında ki iade faturaları kapsamında iddiaları mahkememizce kabul edilmemiştir.
Davalı taraf davacı taraf … numaralı 24.729,99 TL miktarlı reklamasyon faturası kesmiş olduğu görülmekte olup, reklamasyon faturası itibariyle taraflar arasında reklamasyonun karşılanacağına ilişkin bir yazılı sözleşmenin bulunmadığı, davalı tarafından reklamasyon konusu olan zararları ve bu zararlar itibariyle davacının ödediğine ilişkin herhangi bir delil sunulmadığından mahkememizce reklamasyon faturası kesilmesinin yerinde olmadığı mahkememizce kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı itibariyle davacının ve davalının ticari defter kayıt ve faturalar itibariyle davacının davalıdan 78.484,46 TL alacaklı olduğu, ancak davalı tarafından ayıp ihbarı yapılarak kesilen iade faturası kapsamında 4.384,80 TL itibariyle davalının sorumluluğu bulunmadığından davacının icra takibi itibariyle 74.099,66.-TL’ alacaklı olduğunun kabul edilmesi gerektiği kanaati gelmiştir.
Dava konusu alacağın faturaya dayandığı, likit olduğu, davalının kötü niyetli itirazla takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşıldığından %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesi gerektiği kanaati gelmiş olmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile;
Davacının davasının 74.099,66.-TL’lik kısmının KABULÜ ile Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün…. Esas sayılı dosyasındaki itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden DEVAMINA,
Davacının davasının 4.384,80.-TL’lik kısmının REDDİNE,
Dava konusu alacak faturaya dayalı, likit ve bilinebilir olduğu, kötü niyetli itirazla takibin durmasına sebebiyet verildiği anlaşıldığından %20’sini oluşturan 14.819,93.-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 5.061,75.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 1.340,32.-TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 392,42.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 3.329,01.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 29,20.-TL başvurma harcı ile 1.340,32.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 103,00.-TL posta gideri ve 600,00.-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 703,00.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 660,82.-TL’sının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 600,00.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 36,00.-TL’sının davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 8.500,96.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.180,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/07/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu evrak 5070 sayılı kanun hükümleri uyarınca elektronik imza ile imzalanmıştır.*