Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/717 E. 2018/703 K. 04.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/717 Esas
KARAR NO : 2018/703

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/07/2016
KARAR TARİHİ : 04/07/2018
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 19/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan 27/07/2016 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkil, …. Ltd. Şti. tarafından davalı …Ş. aleyhine 238.334,67-TL tutarındaki cari hesap alacağının tahsili için 01.02.2016 tarihinde Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalı borçlu 15.02.2016 tarihinde dosyaya ibraz edilen itiraz dilekçesi ile yetkiye, borcun tamamına ve ferilerine itiraz edildiğini, borçlu tarafından böyle bir borcunun bulunmadığından bahisle borca ve ferilerine itiraz edildiğini, davalı/borçlu ile müvekkili şirket arasındaki ticari ilişki kapsamında doğan alacaklar para alacağı olup iş bu alacak borçlu açısından götürülecek borç niteliğinde olduğunu, işbu nedenle haksız ve kötü niyetli olarak süreci uzatma kastı taşıyan yetki itirazının reddi gerektiğini, müvekkili şirket ile davalı arasında ticari ilişki söz konusu olduğunu, bu ilişki gereği müvekkili şirket üstlendiği edimi tam ve gereği gibi ifa edilmediğini, davalı/borçlu tarafından taraflar arasında ticari münasebet kapsamında edimlerine riayet edilmediği ve davalı/borçlu temerrüde düştüğünü, davalı tarafın Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı takibe itiraz edilmesinin, sırf müvekkilinin alacağına kavuşmasını engellemek için ve kötü niyetli yapılmış olduğu işbu nedenle davalı tarafından alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini belirterek itirazın iptalini , takibin devamını, davalının haksız ve mesnetsiz itirazı sebebiyle alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, masraf ve vekalet ücretinin davalıya tahmil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Alacaklı tarafın açmış olduğu takip yetkisiz İcra Müdürlüğü’nde açıldığını, İcra Müdürlüğü müvekkili şirketin adresi itibariyle Küçükçekmece İcra Müdürlüğü olduğunu, davacı alacaklı dilekçesinde takibe konu etmiş olduğu alacağın cari hesap alacağı olduğunu, bu kapsamda kesilen faturaların ödenmediğini, borcun para borcu niteliğinde olduğu ve para borçlarının götürülecek borçlardan olduğundan bahisle davacı alacaklı şirketin adresi itibariyle Bakırköy İcra Müdürlüğü’nün yetkili olduğu yönündeki beyanı gerçek dışı olduğunu, HMK 6. Maddesine göre genel yetkili icra daire, davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesi olduğu, müvekkili şirketin, davacı alacaklı tarafa takibe itirazımızda da beyan etmiş olduğumuz üzere, belirtilen şekilde herhangi bir borcu bulunmadığını, davacı alacaklı taraf gerek takip aşamasında ve gerekse de dava dilekçesi ekinde cari hesap ekstresi ve ödenmemiş faturalara ilişkin belge itiraz edilmediğini, müvekkil şirketin davacı alacaklı tarafa herhangi bir borcu olmadığı hususu dikkate alındığında davacının yapmış olduğu takiple kötü niyetli olduğu, haksız ve mesnetsiz bir alacak talebinde bulunulduğu içinde müvekkil şirketi mağdur etmeye çalıştığı, işbu sebeple davacı tarafın haksız ve mesnetsiz icra takibi nedeniyle %20’den aşağı olmamak kaydıyla tazminata mahkum edilmesi gerektiği belirterek davanın reddine mahkeme harç ve masraflarıyla ücreti vekaletin davacı taraf üzerine tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflarca cevaba cevap, 2. cevap dilekçeleri, delil listeleri ve ekleri dosyaya sunulmuş, bu bağlamda dava dayanağı olan Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün ….Esas sayılı dosyası dosyamız arasına celp edilmiş, dosyanın incelenmesinde ; alacaklısının … , borçlusunun … olduğu, borç miktarının 238.334,67.-TL olduğu, borçlu tarafından takibe itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu, iş bu davanın yasal süresi içerisinde açıldığı görülmüştür.
Davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise ne miktarda alacaklı olduğu hususlarında tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde mali müşavir vasıtasıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bu kapsamda bilirkişi tarafından tanzim edilen raporda ÖZETLE; Dava konusunun, davacı ile davalı arasındaki ticari ilişkisi dolayısıyla cari hesap alacağının davalıdan tahsil edilmesi için yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, davacının 01.10.2013/30.09.2014, 01.10.2014/30.09.2015 ve 01.10.2015/30.09.2016 özel hesap dönemlerine ait ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi (01.02.2016) itibariyle davacının davalı taraftan 176.483,90 TL tutarında cari hesap alacağının olduğu, davalının 2014, 2015 ve 2016 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davalının ticari defterlerine göre davalının takip tarihi (01.02.2016) itibariyle davacıya 59.257,67 TL borçlu olduğu, davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi (01.02.2016) itibariyle davacının davalı taraftan 176.483,90 TL tutarında cari hesap alacağının olduğu, davalının ticari defterlerine göre ise davalının takip tarihi (01.02.2016) itibariyle davacıya 59.257,67 TL borçlu olduğu, aradaki cari hesap farkının 117.226,23 TL tutarında olduğu, taraflar arasındaki 117.226,23 TL tutarındaki cari farkın 53.020,07 TL’lik bölümünün davalının 2015 yılı başından takip tarihine (01.02.2016) kadar geçen sürede düzenlemiş olduğu 49 adet iade faturasının davacı ticari defterlerinde bulunmamasından kaynaklandığı, mezkur 49 adet faturanın davalının ispatına muhtaç olduğu, taraflar arasındaki 117.226,23 TL tutarındaki cari farkın 64.206,16 TL lik bölümünün ise davacı ile davalı arasında 2014 yılı öncesinden 2015 yılına kadar süregelen ticari ilişkiden kaynaklandığı, taraflar arasındaki cari farkların sebeplerinin tespiti için taraf cari hareketlerinin tek tek kontrol edilmesi gerekmekle birlikte tarafların cari hesap hareketlerinin birbiriyle uyumsuz olması ve tarafların cari işlemlerin sayıca çok fazla olması nedeniyle 64.206,16 TL cari hesap farklılığına ilişkin tespit ve değerlendirme yapılması mümkün olmadığı gibi davacının sunmuş olduğu cari kayıtlarda işlem hareketlerine ilişkin hiçbir açıklamanın olmaması da tarafımızca cari hesap karşılaştırması yapılmasını olanaksız hale getirdiği, neticeten; davacının takip tarihi (01.02.2016) itibariyle davalıdan tespit edilebilen alacağının 112.277,74 TL olduğu rapor edilmiştir.
Taraflarca rapora karşı beyan ve itiraz dilekçeleri sunulmuş, dosya ek rapor tanzimi için bilirkişiye gönderilmiş, bilirkişi tarafından ek rapor tanzim edilerek mahkememizce irdelenmiştir.
Dosya kapsamı, davacı ve davalı tarafın beyanları, bilirkişi raporu göz önüne alındığında yukarada özetlenen dava dilekçesi itibariyle Davacı , şirket ile davalı arasında ticari ilişki söz konusu olduğunu, bu ilişki gereği davacı şirket üstlendiği edimi tam ve gereği gibi ifa edilmediğini, davalı/borçlu tarafından taraflar arasında ticari münasebet kapsamında edimlerine riayet edilmediği ve davalı/borçlu temerrüde düştüğünü,icra takibine haksız itiraz ile durmasına sebebiyet verdiğini belirterek, itirazın iptalini , takibin devamını karar verilmesini talep ettiği görülmektedir.
Davalı cevap dilekçesinde Alacaklı tarafın açmış olduğu takip yetkisiz İcra Müdürlüğü’nde açıldığını, İcra Müdürlüğü müvekkili şirketin adresi itibariyle Küçükçekmece İcra Müdürlüğü olduğunu, davacı alacaklı dilekçesinde takibe konu etmiş olduğu alacağın cari hesap alacağı olduğunu, takibe konu olan miktar itibariyle herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek davanın reddini talep ettiği görülmektedir.
Davacı taraf mahkememize İİK 67 ve devamı maddeleri kapsamında itirazın iptalini davacı açtıkları görülmektedir.
Dosya kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi tarafından düzenlenen rapor denetime uygun olması sebebiyle mahkememizce kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bilirkişi raporu taraf beyanları birlikte değerlendirildiğinde, davalı taraf icra dairesinin yetkisine yönelik yapmış olduğu itiraz davacının ikametgahı itibariyle bakırköy şubesi olması sebebiyle ödenecek borçlardan olmasından dolayı icra dairesinin yetkili olduğundan icra dairesinin yetkisine ilişkin yetki itirazı mahkememizce kabul edilmemiştir.
Dosya kapsamı itibariyle tarafların ticari ilişkileri kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi tarafından belirtildiği gibi sunulan defter kayıt ve evraklar itibariyle yapılan inceleme neticesinde rapor tanzim edilmiştir.
Davacı ve davalı ticari defterleri itibariyle yapılan inceleme itibariyle alakcak miktarı itibariyle 117.226,23 TL fark olduğu bilirkişi raporunda tespit edildiği , 49 adet iade fatura bedeli 53.020,07 TL (iade olduğu hususu ispatlanmış olduğundan) ve davalı ticari defterlerinde borç olarak görülen 59.257,67 TL ile birlikte neticeden toplan 112.277,74.-TL davacının alacaklı olduğu anlaşıldığından iş bu miktar itibariyle davacının davasının kabulüne fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmesi gerektiği, dava konusu alacağın faturaya dayandığı, likit olduğu, davalının kötü niyetli itirazla takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşıldığından %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesi gerektiği kanaati gelmiş olmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile;
Davacının davasının 112.277,74.-TL’lik kısmının KABULÜ ile;
Bakırköy 2. İcra Müdürlüğünün 2016/1796 Esas sayılı dosyasındaki itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden DEVAMINA,
Davacının davasının 126.056,93.-TL’lik kısmının REDDİNE,
Dava konusu alacak faturaya dayalı, likit ve bilinebilir olduğu, kötü niyetli itirazla takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşıldığından %20’sini oluşturan 22.455,55.-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 7.669,69.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 2.878,50.-TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 1.191,67.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 3.599,52.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 29,20.-TL başvurma harcı ile 2.878,50.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 150,50.-TL posta gideri ve 750,00.-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 900,50.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 423,24.-TL’sının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 11.732,22.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen miktar üzerinden hesaplanan 12.834,55.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/07/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu evrak 5070 sayılı kanun hükümleri uyarınca elektronik imza ile imzalanmıştır.*