Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/292 E. 2018/653 K. 26.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/292 Esas
KARAR NO : 2018/653

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/03/2016
KARAR TARİHİ : 26/06/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; davalı alacaklının davacılar aleyhine icra takibine giriştiğinin öğrenildiğini, takibin usulsüz olarak kesinleştirilmesi sonucu itiraz edemediklerini, davacı …’nın diğer davacı şirketin tek yetkilisi olduğunu, icra takibine konu kambiyo senedindeki imzanın davacıya ait olmadığını, sahte olarak düzenlendiğini ileri sürerek Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı dosyasından dolayı borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, asıl davacıların kötü niyetli olduğunu, davacı şirketin içinin boşaltılarak hileli iflasa sebep olduklarını, imzanın davacıya ait olduğunu, savunarak davanın reddini istemiştir.
Dava hukuki niteliği itibariyle, icra takibine dayanak olan senetteki imzanın kendilerine ait olmadığı iddiasıyla açılan İİK 72.maddeye dayalı menfi tespit davasıdır.
Yapılan yargılamalar sonucu iddia ve savunmaya, Küçükçekmece …… İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasına, icra takibine dayanak olan 15/08/2013 tanzim tarihli 35.000,00 TL bedelli kambiyo senedine, mahkememizin …. Esas, … Karar sayılı ve 12/11/2015 tarihli ilamına, Küçükçekmece Cumhuriyet Savcılığının …. Soruşturma sayılı hazırlık evrakına, dava konusu senetteki imza yönünden yaptırılan inceleme sonucu alınan 29/05/2018 tarihli bilirkişi raporuna ve tüm dosya kapsamına göre, icra takibine konu senette borçlunun davacı şirket, kefilin diğer davacı olduğu, davacı …’nın şirketin tek yetkilisi konumunda bulunduğu, söz konusu senedin ciro yoluyla davalıya geçtiği, davalının ciro aldığı kişiyle birlikte davacılar aleyhine icra takibine giriştiği, takibin kesinleştiği, davacı şirket hakkında mahkememiz tarafından 12/11/2015 tarihinde iflas kararı verildiği, bu kararın 23/06/2017 tarihinde kesinleştiği, iflasın açıldığı tarih olan 12/11/2015 tarihinden sonra açılan iş bu davada davacı şirketin taraf sıfatının kalmadığı, (Emsal:Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2007/6737 Esas, 2008/1311 Karar sayılı ve 11/08/2008 tarihli ilamı) bu hususun dava şartlarından bulunduğu,
Davacı …’nın açtığı davada ise, yaptırılan inceleme sonucu alınan bilirkişi raporuna göre senet altındaki imzanın bu davacının eli ürünü olduğunun tespit edildiği anlaşılmakla, ispat edilemeyen davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davacı şirketin açtığı davanın HMK 114/1-d , 115 maddesi gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-Davacı …’nın açtığı davanın reddine,
3-Şartları oluşmadığından davalı lehine istenen kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-Alınması gereken 35,90 TL harcın peşin alınan 730,18 TL harçtan mahsubu ile fazla 694,28-TL karar kesinleşince talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı lehine takdir edilen 5.053,20 TL nispi vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
7-Kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine,
8-Karar kesinleştiğinde imza incelemesi için getirtilen ve kasaya alınan belge asıllarının ilgili yerlere iadesine,
Taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar, kararın taraflara tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık sürede İstinaf yoluna başvuru hakları hatırlatılarak açıkça okunup usulen anlatıldı.26/06/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır