Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/209 E. 2018/580 K. 28.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/209 Esas
KARAR NO : 2018/580

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/03/2016
KARAR TARİHİ : 28/05/2018
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 19/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; davalı … ‘ın müvekkilleri olan şirketin ortağı iken ortaklıktan kendi isteği ile ayrıldığını, ayrındıktan sonra davalı… şirketinde işe başlayarak müvekkilleri şirketin müşteri portföyünü, ticari sırlarını davalı şirkete aktararak haksız çıkar sağladığını, müvekkileri şirketin ticari itibarını zedelediğini, zarara uğrattığını belirterek müşteri listesinin kullanılmasının engellenmesi için ihtiyati tedbir verilmesini haksız rekabetin önlenmesini ,dava tarihi itibari ile 1.000 TL maddi 5.000 TL manevi tazminatın faizi ile davalılardan tahsilini, daha önce davalıya verilen senetlerin icraya konulmaması için ihtiyati tedbir verilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan dilekçenin karşı dava bölümünde ÖZETLE; davacı karşı davalı şirket yetkilisi ve kurucularından …’ın müvekkileri nezdinde çalıştığını, müvekkillerinin ticari sır ve müşteri portföyüne haiz olduktan sonra yeni bir şirket kurduğunu, yeni şirkette bu bilgileri ve müşteri portföyünü kullanarak müvekkilini zarara uğrattığını, müvekkilinin ticari itibarının zedelendiğini belirterek 2.000 TL maddi tazminatın davacı karşı davalıdan tahsilini talep etmiş olup aynı dilekçe cevap bölümünde ise müvekkilinin davacı karşı davalının müşteri portföyünü kullanarak maddi menfaat elde etmediğini, tam aksine kendi müşterilerini kaybettiğini, diğer davalı … ‘ın ise sadece şoför olduğunu, müşterilerle görüşme yapmadığını belirterek davanın reddini ,her iki dava için yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı karşı davalıya tahmilini talep etmiştir.
Davacı karşı davalı vekilinin sunmuş olduğu karşı davaya cevap dilekçesinde özetle ; müvekkilleri şirketin kurucularından …’ın davalı karşı davacı şirkette işçi olarak çalıştığını, iş sözleşmesi sona erdikten sonra işçinin işverenle rekabet etmemesini gerektiren kanuni bir yükümlülük olmadığını, konu edilen müşteri portföyü zaten …’ın müşteri olduğunu belirterek karşı davanın reddini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı karşı davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
Ticaret sicil kayıtları, SGK kayıtları, tanık, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İş bu dava ve karşı dava TTK 54-63 maddesi uyarınca açılmış haksız rekabetin önlenmesi davasıdır.
Haksız rekabet Türk Ticaret Kanunu (TTK) md. 54-63’te düzenlenmiştir. Haksız rekabete İlişkin hükümlerin amacı, TTK md. 54/1’de, “bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanması” şeklinde ifade edilmiştir. TTK md. 54/2’de ise, “Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekıllerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır” düzenlemesi yer almaktadır. Haksız rekabetin hâllerinin başlıcaları TTK md. 55’te sayılmak suretiyle belirtilmiştir.
Somut olayda davacı -karşı davalı şirket, davalılardan …’ın kendi şirketlerinden ayrılarak davalı şirkete çalışmaya başladığını ve kendilerinin müşteri portföyünün ve fiyat politikasının izinsiz kullanarak davalı şirket yararına menfaat elde ettiğini ve kendilerini zarara uğrattığın iddia ettiği; davalı karşı davacı ise iddiaları kabul etmediği, …’nın kurucuları olan … ve …’ın 23/09/2015 tarihine kadar yanlarında çalıştığını, bu kişilerin kendi müşteri portföyü ve fiyat politikasını kurarak ….yı kurduklarını asıl bu şirketin kendilerini zarara uğrattığını iddia ettiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki hukuki ihtilaf, davacı şirketin ortaklarından olan davalı …’ın davacı şirketin müşteri portföyünü ve fiyat bilgilerini alarak davalı şirkete haksız rekabet oluşturacak şekilde verip vermediği, ve davalı şirketinden bundan yararlanıp yararlanmadığı, karşı dava itibari ile davalı karşı davacı şirketin davacı şirketin faaliyete girmesi ile zararın oluşup oluşmadığının özellikle davacı şirketin kurucu olan ….ın davalı …’mn nezdınde çalışırken bu şirketi kurup kurmadığı noktasında toplanmaktadır.
Mahkememizce taraf iddialarının doğrulutğu hususunda ayrıca göstermiş oldukları ticari defter ve belgeler üzerinde bilirkişi marifeti ile inceleme yapılmasına karar verilmiş ve bilirkişi marifeti ile tüm kayıtlar incelenmiştir. Buna göre; davacı şirket ortakları…, … ile davalılardan … 04.09.2015 tarihinde davacı şirket olan ….LTD. ŞTÎ.’ni tescil ederek kurmuş olduğu, davalı …’ın….’da olan 15.000,00 TL tutarlı payını 21.01.2016 tarihli Limited Şirket Pay Devir Sözleşmesi gereği ….’a devrederek şirket ortaklığından ayrıldığı, anlaşılmıştır. Davacı yan müşteri Portföyünde yer alan ….(…) …. ve …Lokantası ünvanlı müşterilerinin düzenli olarak mal alımı yapmakta iken davalı …’ın firma ile bağını kopardığını iddia etmiştir. Tarafların kayıtları üzerinde yapılan incelemede, davalı şirketin …, … ve ….Lokantası ünvanlı firma ile ticari ilişkisinin mevcut olduğu, davalı…’ın …’da çalıştığı dönemde de davalı şirketin ilgili firmalarla çalıştığı göz önüne alındığında, haksız rekabet eyleminin gerçekleşmediği anlaşılmaktadır.
TTK’da yer verilen haksız rekabete ilişkin hükümlerin amacı dürüst ve bozulmamış rekabetin temin edilmesidir. TTK m. 55/1-d’ üretim ve iş sırlarını hukuka aykırı olarak ifşaa etmek, özellikle gizlice ve izinsiz olarak ele geçirdiği veya başkaca hukuka aykırı bir şekilde öğrendiği bilgileri ve üretenin iş sırlarını değerlendiren veya başkalarına bildiren dürüstlüğe aykırı davranmış olacağı belirtilmiştir. Müşteri listeleri ve fiyat bilgileri de bu bend kapsamında ticari sır olarak değerlendirilecektir. Bu bend kapsamında bir haksız rekabetin söz konusu olabilmesi için iş sırrının dürüstlük kuralına aykırı şekilde elde edilmiş olması ve bu sırrın değerlendirilmesi veya başlarına bildirilmesi gerekir. Bir kimsenin şirkette çalıştığı dönemde edindiği ticari sır kapsamında olan müşteri portföyü bilgilerini işyeri ile bağını kopardıktan sonra aynı sektörde faaliyet gösteren bir başka şirketteki çalışmaları esnasında kullanması haksız rekabet teşkil edecektir. Ancak bu müşterilerle zaten çalışılıyor olması halinde haksız rekabetten söz edilemeyecektir. Somut olayda müşteri portföyündeki firmalarla halihazırda ticari ilişki zaten mevcut olduğundan dürüstlük ve iyi niyet kurallarına aykırılık teşkil edebilecek bir haksız rekabet fiilinin oluşmadığı takdir ve sonucuna varılarak asıl davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Karşı dava yönünden yapılan incelemelerde; davacı-karşı davalı şirketin kurucu olan …ın davalı…. 03.10.2014 tarihinde işe başladığı 23.09.2015 tarihinde davalı şirketten ayrıldığı, davacı şirket ise 04.09.2015 tarihinde tescil edilerek kurulduğu görüldüğünden davacı-karşı davalı şirketin kurucu olan …’ın davalı … nezdinde çalışırken bu şirketi kurmuş olduğu tespit edilmiştir. Davacı-karşı davalı şirketin 8.10.2014 tarihinden beri mal sattığı …. Ltd. Şti. ve 22.09.2014 tarihinden bu yana mal alan…. isimli firmalar, davacı-karşı davalı şirketin faaliyete geçtiği tarihten itibaren davalı şirketten mal alımını durdurduğu, 26.05.2015 tarihinden bu yana davalı yandan mal alan …. davacı-karşı davalı şirketin faaliyete geçmesi ile davalı şirketten mal alımını bıraktığı tespit edilmiştir. Dolayısıyla davacı-karşı davalı şirketin davalı …’nın müşteri portföyünü kullanarak zarara uğrattığı, bu durumun dürüstlük ve iyi niyet kurallarına aykırılık teşkil edebilecek bir haksız rekabet fiilinin oluşturduğu takdir ve sonucuna varılarak, bilirkişi eli ile tespit edilen 13.482,67 TL yoksun kalınan karın davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın REDDİNE
2-Karşı davanın ıslah dilekçesi doğrultusunda KABULÜ ile
13.482,67 TL nin 2.000 TL ‘sini karşı dava tarihi olan 14.03.2016 tarihinden itibaren bakiye 11.482,67 TL nin ise ısla tarihi olan 13.11.2017 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalı Fab gıda .. Ltd Şti. Den tahsili ile davacı Koba Gıda .. Ltd Şti ‘ye verilmesine
ASIL DAVA AÇISINDAN
3-492 Sayılı Harç Kanunu uyarınca alınması gereken 35,90 red karar harcının mahkememiz veznesine yatırılan 102,47 TL peşin harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye harcın karar kesinleşince ve talebi halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerine bırakılmasına,
5-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.180,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
6-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
KARŞI DAVA AÇISINDAN
7-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 921,00.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 230,16.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 690,84.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
8-Davacı tarafından yatırılan 29,20.-TL başvurma harcı ve 230,16.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
9-Davacı tarafından dosyada yapılan 33,00.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
10-Davalı tarafından dosyada yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
11-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.180,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
12-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/05/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır