Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1155 E. 2019/1011 K. 06.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1155 Esas
KARAR NO : 2019/1011

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/12/2016
KARAR TARİHİ : 06/11/2019
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 11/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan 22/12/2016 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE; Davalı …’ın sevk ve idaresindeki, diğer davalının maliki olduğu …. plakalı aracın müvekkiline çarptığını, müvekkilinin yaralandığını ve sol bacağının kırıldığını, ek protez yerleştirildiğini, 1 ay rapor verildiğini, kafasında açılma olduğunu ve dikiş atıldığını, bacağında oluşan kırıklar nedeniyle kalıcı hasar olduğunu belirterek şimdilik 5.000,00.-TL maddi tazminat ile 35.000,00.-TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Davanın …..Sigorta A.Ş.’ne ihbar edilmesi gerektiğini, kazanın meydana gelmesinde davacının davranışının sebep olduğunu, davacının asli oranda kusurlu olduğunu, müvekkilinin insani duygularla davacıya 12.500,00.-TL yardımda bulunulduğunu belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin talebi doğrultusunda dava ….. Sigorta A.Ş.’ne ihbar edilmiştir.
Dosyaya sunulan deliller kapsamında K.Çekmece İlçe Emniyet Müdürlüğünden, …. Hastanesinden, bir kısım evrak ve belgeler ile Bakırköy CBS ….. Sor. Sayılı dosyası ile Bakırköy ….. ASCM’nin …. Esas sayılı dosyasının bir sureti dosyamız arasına celp edilerek incelenmiş olup, dava konusu olay itibariyle davacı tanıkları … ile …’ın mahkememiz huzurunda beyanları alınmıştır.
Dosya, tarafların kusur oranının tespiti ve davacının maluliyet oranının tespiti için ATK’na sevk edilmiş, ATK tarafından tanzim edilen raporda ÖZETLE; ….. oğlu 1991 doğumlu …’ın 26/11/2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı tibia fibula kırığı arızası nedeniyle 11/10/2008 tarih 27021 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle grup 1 alınarak, Gr 1 XII (32a………1) A %5 E cetveline göre %4.0(yüzdedörtnoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş görmezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9(dokuz) aya kadar uzayabileceği, davalı sürücü …’ın, %20 (yüzde yirmi) oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’ın, %80 (yüzde seksen) oranında kusurlu olduğu rapor edilmiştir.
Dosya, maddi tazminat hesabı yapılması için aktüerya bilirkişisine tevdii edilmiş, davacının zararının kazanç durumuna göre 42.044,93 TL olduğu rapor edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, trafik kazası nedeniyle haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Davalı sürücü … sevk ve idaresinde, diğer davalının işleteni olduğu…. plakalı aracın ticari olması dikkate alınarak davanın mahkememizin görev alanına girdiği kanaatine varılmakla esasa ilişkin aşağıdaki şekilde değerlendirmeye geçilmiştir.
26/11/2016 günü saat 08:00 sıralarında Davalı sürücü … sevk ve idaresindeki …. plakalı araç ile ….. Caddesi’ni takiben TEM istikametine seyir halinde iken olay mahalli olan mevkiye geldiği sırada aracının sağ ön yan kısımlarıyla, istikametine göre yolun sağından soluna doğru geçiş yapan Davacı yaya …’a çarpması neticesinde yayanın yaralanmasına konu trafik kazası meydana gelmiştir.
Uyuşmazlık, araç sürücüsünün kusurlu olmasına göre tazminat verilip verilmeyeceği ve tazminat miktarına ilişkin olduğu, somut olayda, davacı yaya …’ın, olay mahalli mevkide karşıdan karşıya geçiş yapmak üzere kaplamaya girmeden evvel ve geçişi sırasında, yol üzerinde seyir halinde olan araçların hareket durumlarını yeterince takip etmesi, ilk geçiş hakkını bu mahalle yaklaşmış olan araçlara vermesi gerekirken bu hususlara yeterince riayet etmeksizin kendi can güvenliğini tehlikeye atar vaziyette geçiş yapması nedeniyle % 80 kusurlu olduğu, davalı sürücü …’ın ise, idaresindeki araç ile olay mahalli mevkiye seyir halindeyken istikamet yönüne göre sağından kaplamaya girip geçiş yapmak isteyen yayaya karşı ikazla birlikte zamanında etkin fren ile uygun direksiyon tedbirine başvurması gerekirken bu hususa yeterince riayet etmeksizin seyretmesi nedeniyle % 20 kusurlu olduğu Adli Tıp Kurumunun 04.04.2019 tarihli raporundan anlaşılmaktadır.
Yine dosyaya sunulan 28.08.2018 tarihli Adli Tıp Kurumu raporuna göre davacının % 4 oranında malul kaldığı anlaşılmaktadır.
Maddi tazminat hesabı aktüerya bilirkişisine hesaplattırılmış, davacının zararının kazanç durumuna göre 42.044,93 TL olduğu tespit edilmiştir. Anılan raporlar denetime elverişli bulunmuştur. Hesaplanan tazminat miktarından % 80 kusur tenzilatı yapıldıktan sonra davacının hakettiği maddi tazminat tutarının 8.408,99 TL olduğu, dosyaya sunulan 26.01.2018 tarihli dekont suretine göre, davalıya dava tarihinden sonra 22.500,00 TL’lik ödeme yapıldığı, bu nedenle davanın maddi tazminat bakımından konusuz kaldığı ancak dava açılmasına sebebiyet veren kusurlu davalıların yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerektiği anlaşılmıştır.

Davacı tarafın manevi tazminat talebine ilişkin yapılan inceleme de; Gerek mülga B.K’nun 47 ve gerekse yürürlükteki 6098 sayılı T.B.K’nun 56. maddesinde hakimin bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi zarar adı ile ödenmesine karar verebileceği öngörülmüştür. Hakim olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi zarar adı ile zarar görene verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 26.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Hakim bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı davacının sürekli iş göremezlik oranı, işçinin yaşı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, hükmedilecek tutarın manevi tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda olması gerektiği de söz götürmez.
Bu ilkeler ve olayın oluş şekli, davacının maluliyet oranı, kusur durumu ve kaza neticesindeki uğradığı manevi zarar dikkate alınarak davacı yararına 5.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi takdir ve sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafın maddi tazminat talebinin yargılama sırasında konusuz kaldığı anlaşılmakla bu hususta KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davacı tarafın manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile
5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden (26.11.2016) itibaren işleyecek yasal faizi (talebe göre) ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin taleplerin REDDİNE,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 341,55.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 136,62.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 204,93.-TL karar harcının davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 29,20.-TL başvurma harcı ile 136,62.-TL peşin harcın davalılardan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 89,30.-TL posta gideri ve 1.200,00.-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.289,30.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 438,36.-TL’sının davalılardan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalılar tarafından yapılan 50,00.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 43,00.-TL’sının davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine, bakiye kısmın davalılar üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen miktar üzerinden ve MANEVİ TAZMİNAT yönünden hesaplanan 2.725,00.-TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
8-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre MADDİ TAZMİNAT yönünden hesaplanan 2.725,00.-TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
9-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen miktar üzerinden ve MANEVİ TAZMİNAT yönünden hesaplanan 2.725,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
10-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/11/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu evrak 5070 sayılı kanun hükümleri uyarınca elektronik imza ile imzalanmıştır.*