Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/453 E. 2020/61 K. 16.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/453 Esas
KARAR NO : 2020/61

DAVA :Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/05/2015
KARAR TARİHİ : 16/01/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/01/2020
Mahkememizde görülmekte olanTazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde ÖZETLE;Müvekkili ile davalılardan …… ve …….’nın dava dışı ……. Kaynak Suları Paz. San. Tic. Ltd. Şti.’nin ortakları olduğunu, diğer davalı …’in ise anılan şirketi sözleşme ile devralarak fiilen işleten kişi olduğunu, diğer davalıların şirketin imza yetkilisi olduklarını, davalılar arasında bir sözleşme yapıldığını ve dava dışı şirketin bir kısım aktif ve pasif malvarlığıyla davalı …’e 1.500.000 TL. karşılığında haricen satılmasının kararlaştırıldığını, satış sözleşmesi yapılırken diğer ortakların rızasının alınmadığını ve bilgide verilmediğini, bu sözleşmelere istinaden …….’in şirketin başına geçtiğini ve fiilen işletmeyi ele aldığını, anılan sözleşmelere göre …….’in 1.500.000 TL. içerisinden şirkete ait borçları ödemenin yanı sıra borçlardan geriye kalan bakiye bedeli de şirketin ortaklarına hisseleri oranında paylaştırmak suretiyle ödemesi gerektiğini, ayrıca …’ın da …….’in sözleşmelerdeki bu taahhüdüne şahsen kefil olduğunu, …… ve …….’nın şirketin imza yetkilileri olarak yönetimlerinden ötürü şirketin ortaklarına ve şirkete karşı şahsen sorumlu olduklarını, bu sebeple …….’in söz konusu edimlerini ifa etmemesinden dolayı ortaklar ve şirketin zarar gördüğünden bu zarardan ……. ile birlikte diğer davalılarında da her halükarda sorumlu olduklarını, söz konusu sözleşme ve belgeler gereğince şirketin bir kısım aktif ve pasif malvarlığı ve işletmesi ile birlikte …….’e teslim edilmiş olmasına rağmen davalı …’in müvekkiline veya şirkete herhangi bir ödeme yapmadığını, bu sebeple davalılara müvekkili tarafından bir ihtarname gönderilerek söz konusu devir işlemine rıza göstermediği anlamına gelmemek kaydıyla müvekkilinin hissesine düşen bedelin ödenmesini talep ettiğini, ancak davalılar tarafından müvekkiline veya şirkete ödenmesi gereken bedellerin ödenmediğini beyanla, davaya konu sözleşme ile davalı …’e devredilen ve fakat bedeli henüz ödenmeyen şirkete ait tüm taşınır ve taşınmaz mallar, haklar, markalar ve alacaklar üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, davaya dayanak sözleşmeler ve belgeler gereğince davalı … tarafından ödenmesi gereken ve diğer davalılarca da kefalet ile veya TTK hükümleri gereğince sorumlu olunan bedel ile ortakların rızası alınmadan şirketin kısmen devredilmesi sebebiyle şirketin ve ortakların uğradığı zararların tespit edilerek şimdilik 10.000TL’nin ticari avans faizi ile birlikte davalılarca müştereken ve müteselsilen davacıya ödenmesine, bu taleplerinin kabul edilmediği takdirde ise terditli olarak aynı bedelin ticari avans faizi ile birlikte davalılarca müştereken ve müteselsilen dava dışı şirkete ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle;Davacı tarafından ikame edilen davanın müvekkiline yöneltilmiş ise de davanın …… Hayvancılık Inş. Tur. Oto. San. Ve Tic. Ltd. şirketine yönetilmesi gerektiğini, temsilcilere doğrudan davanın yöneltilemeyeceğini, davacı tarafından ikame edilen davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacının ikrar ettiği sözleşme muhteviyatı gereğince müvekkilinin temsil ettiği …… Hayvancılık İnş. Tur. Oto. San. Ve Tic. Ltd. şirketi tarafından davacının yetkilisi bulunduğu şirket ve dava dışı …… Turz. Gıda Oto. Ve Inş. San. Ve Tic. Ltd. Şti. ‘nin bahsi geçen protokolün 1. Maddesi gereğince ……. Kaynak Suları adı altındaki su kaynağı dolum tesislerinin bulunduğu alan içindeki fabrika, makinalar, binalar ile tüm demirbaşlar, kısacası faaliyetleriyle ilgili tüm bayilik sözleşme hakları pazarlar dahil olmak üzere markalarıyla birlikte toplam 1.500.000TL ye devri hususunda anlaşıldığını, söz konusu protokol ile davacıların toplamda 1.500.000TL lik borçlarının 1.300.000T ye yakınının ödendiğini, davacının kötü niyetli olduğunu, davacının söz konusu protokolün varlığını bildiğini, müvekkilinin temsil ettiği şirket tarafından davacının da yetkilisi bulunduğu şirket ve dava dışı …… isimli iç içe geçmiş iki şirketin borçlarının ödenmesine kadar adeta seslerini çıkarmadıklarını, borçlar, hacizler ödenmek suretiyle akdedilen sözleşmedeki yükümlülükler yerine getirildikten sonra çirkin şekilde menfaat elde etme amacıyla adli mercilerin aracı olarak kullanılmaya başlandığını, davacının hissesi oranına düşen borçların davacı adına müvekkilinin temsil ettiği şirket tarafından ödendiğini, ödemelere ilişkin tüm dekontların Bakırköy ….. Fikri Sinai Haklar Mahkemesi’nin ……. Esas sayılı dosyasında yer aldığını beyanla, davanın husumet yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle;Davalıların gerçek kişiler olması ve davanın alacaktan kaynaklanmış olması karşısında HMK hükümlerine göre görev itirazında bulunduklarını, davacı tarafın dava dilekçesinde bahsedilenin aksine dava dışı …… şirketinin gerçek ortağı olmayıp görünüşte ortağı olduğunu, bu nedenle davacının bu davada bir sıfatının bulunmadığını, yani aktif husumet ehliyeti olmadığından husumet nedeniyle davanın reddi gerektiğini, …… şirketinin piyasaya olan borçları ve de özellikle de devlete olan borçları nedeniyle borçların ödenemez duruma gelince tüm ortakların kararı ve onayıyla bu satış işleminin gerçekleştirildiğini, görüşmelerin tüm ortakların bulunduğu bir ortamda şirket ortaklarından ……’nin eşi …….’nin ofisinde gerçekleştirildiğini, harici satış sözleşmesi ile de …… ve de …… Suları şirketlerinin borçlarının ödendiğini, halende ödenmeye çalışılmakta olduğunu, elde edilen bu paranın söz konusu borçları dahi ödemeye yetmediğini, ödemelerin nasıl ve nerelere yapılacağına ilişkin 15/09/2014 tarihli protokol uyarınca nerelere ve ne kadar ödendiğine ilişkin ibraname düzenlendiğini, bu protokollerden anlaşılacağı üzere söz konusu ……şirketinin ……. deredeki su fabrikasının makine, binalar ve demirbaşlarının satıldığını, şirketlerin devredilmediğini, bu işlemlerde sırf bu şirketlerin özelliklede devlete şahıslara borçlarını ödemek için yapıldığını, şirketin borçları için müvekkilinin arabalarının bağlandığını ve şahsi mal varlığının haczedildiğini, davacının tüm bu işlemlerden haberdar olduğunu beyanla, davanın öncelikle görevsizliğine, bilahare husumet nedeniyle en son olarak da esastan reddini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin 24.06.2015 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle mahkemece görevsizlik kararı verilmesini talep ettiklerini, davacı tarafın dava dilekçesinde bahsedilenin aksine dava dışı ……şirketinin gerçek ortağı olmayıp görünüşte ortağı olduğunu, bu nedenle davacının bu davada bir sıfatının bulunmadığını, …… şirketinin piyasaya olan borçları ve de özellikle de devlete olan borçlan nedeniyle borçların ödenemez duruma gelince tüm ortakların kararı ve onayıyla bu satış işleminin gerçekleştirildiğini, görüşmelerin tüm ortakların bulunduğu bir ortamda şirket ortaklarından ……’nin eşi …….’nin ofisinde gerçekleştirildiğini, harici satış sözleşmesi ile de ……ve de …… Suları şirketlerinin borçlarının ödendiğini, halende ödenmeye çalışılmakta olduğunu, elde edilen bu paranın söz konusu borçları dahi ödemeye yetmediğini, ödemelerin nasıl ve nerelere yapılacağına ilişkin 15/09/2014 tarihli protokol uyarınca nerelere ve ne kadar ödendiğine ilişkin ibraname düzenlendiğini, bu protokollerden anlaşılacağı üzere söz konusu …… şirketinin ……. deredeki su fabrikasının makine, binalar ve demirbaşlarının satıldığını, şirketlerin devredilmediğini, bu işlemlerde sırf bu şirketlerin özelliklede devlete şahıslara borçlarını ödemek için yapıldığını, şirketin borçları için müvekkilinin arabalarının bağlandığını ve şahsi mal varlığının haczedildiğini, davacının tüm bu işlemlerden haberdar olduğunu beyanla, davanın öncelikle görevsizliğine, bilahare husumet nedeniyle en son olarak da esastan reddini talep etmiştir.
DELİLLER
İstanbul ….. İcra Dairesinin ….. İcra dosyası, Çatalca İcra Dairesinin …… Talimat sayılı dosyası, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü yazı cevabı, Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu yazı cevabı, 20/08/2013 tarihli sözleşme aslı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İş bu dava, TTK md. 644 yollamasıyla TTK 553 uyarınca şirket yöneticisinin sorumluluğunun tespiti ve tazminat talebine ilişkindir.
Uyuşmazlık, davacının ortağı olduğu dava dışı ……. Kaynak Suları Paz. San. Tic. Ltd. Şti.’nin davalıların kötü yönetiminden kaynaklı zarara sebebiyet verip vermediği, şirket ortağı olmayan …’a husumet yöneltilip, yöneltilemeyeceğine ilişkindir.
Mahkememizce uyuşmazlığın çözümü adına tarafların sunmuşu olduğu kayıtlar ve dava dışı şirketin ticari kayıt ve belgeleri üzerinde teknik bilirkişiler eliyle incelemeler yaptırılmış ve bu konuda hazırlanan kök raporlar dosya arasına alınmıştır. Alınan raporlar birbirlerini teyit eder mahiyette olması ve denetime elverişli olması sebebiyle davacı tarafın yeni bir heyetten rapor alınması talebi kabul görmemiştir.
Dava dışı ……. Kaynak Suları Paz. San. Tic. Ltd. Şti.’nin ticaret sicil kayıtları uyarınca; davacı ve davalılardan … ve … dava dışı …… Kaynak Sulan Paz. San. Tic. Ltd. Şti.nin ortaklarıdır. Diğer davalı … ise dava dışı şirketin hissedarı ve ortaklar kurulunca atanmış resmi bir görevi bulunmamakla birlikte, davacı tarafından şirketi fiilen işleten olarak kabul edilerek dava açılmıştır.
TTK yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna tabi olacak kimseleri belirlediği 553. maddesinde “kurucular, yönetim kurulu üyeleri, yöneticiler ve tasfiye memurları” ifadesini kullanmıştır. Limited şirketlerde müdürler şirketin idare ve temsile yetkili organı sıfatıyla sorumluluk hükümlerine tabidirler. Somut olayda dava dışı ……. Kaynak Suları Paz. San. Tic. Ltd. Şti.’nin 10.04.2014 tarihli ortaklar kurulu kararı ile davalılar … ve …’un 5 yıllık süre ile müşterek imza ile temsil ve ilzama yetkili kılınmış olduğundan, bu kişilere pasif husumet yöneltilmesi mümkündür. Ancak davalılardan …’ın dava dışı şirketin hissedar veya yönetici sıfatı bulunmadığı, dava dışı şirketle ilgili işlemlerde yer almadığı, dolayısıyla TTK 553 uyarınca bu davalıya husumet yöneltilmesi mümkün olmadığından, … yönünden davanın pasif husumetten reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalılar … ve … yönünden esas yönünden yapılan inceleme ve değerlendirme uyarınca; BK md. 49 ve 114/2 uyarınca davalı yöneticinin hukuki sorumluluğunun doğması için dört şartın gerçekleşmesi gerekir. Bunlar, zarar, hukuka aykırılık, kusur ve illiyet bağıdır. Yönetim kurulu üyelerinin veya limited şirketlerde müdürlerin sorumluluğu ile amaçlanan, zarar verene isnat edilebilecek ve onun hukuk düzenince onaylanmayan bir davranışından kaynaklanan zararın giderilmesidir. Sorumluluğu düzenleyen TTK’mn 553. maddesine göre yönetim kurulu üyeleri, kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini kusurlarıyla ihlal ettikleri takdirde, hem şirkete hem pay sahiplerine hem de şirket alacaklılarına karşı verdikleri zarardan sorumludurlar. Bu hüküm uyarınca yönetim kurulu üyelerinin TTK’na istinaden hukuki sorumluluklarına hükmedilebilmesi için zarar, kanuna veya esas sözleşmeye aykırılık, kusur ve illiyet bağı koşullannın gerçekleşmiş olması gerekir.
Bu tespitler ışığında somut olayda dava dışı şirketin 2013 ve 2014 yıllarına ait incelenen defterlerine göre, dava dışı şirketin aktiflerinde yer alan demirbaşların Ekim/2014’de davalı müdürler tarafından net defter değerinin üstünde bir karla satışının yapıldığı ve satış bedelinin %90’nın tahsil edildiği, yapılan tahsilatın şirketin borçlarına mahsuben ödeme yapılmış olduğu, dava dışı şirketin demirbaş dışında maddi duran ve maddi olmayan duran varlığının bulunmadığı, davalı … ve …’un hissedar ve müdür olarak dava dışı şirketi ve de davacıyı zarara uğrattığına ilişkin somut bir olayın vaki olmadığı, dolayısıyla davalılar … ve …’un 6102 sayılı TTK.m.644 yollamasıyla, TTK.m.553 hükmü yönünden, şirket müdürü sıfatıyla sorumlu tutulabilmesi için gerekli kanuni ve akdi şartların oluşmadığı takdir ve sonucuna varılmıştır.
Bu açıklamlar ışığında davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı … yönünden davanın husumet nedeniyle REDDİNE,
2-Diğer davalılar yönünden ise davanın esastan REDDİNE,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 54,40-TL red karar harcının, mahkememiz veznesine yatırılan 170,78-TL peşin harçtan mahsubu ile, bakiye kalan 116,38-TL harcın karar kesinleşince ve talebi halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından dosyada herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.240,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
7-Davalılar … ile … kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.240,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
8-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı ı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/01/2020

Başkan …
¸E-imzalı
Üye …
¸E-imzalı
Üye …
¸E-imzalı
Katip …
¸E-imzalı