Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1048 E. 2018/159 K. 26.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1048 Esas
KARAR NO : 2018/159

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 13/10/2014
KARAR TARİHİ : 26/02/2018
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 20/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan 13/10/2014 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE;Müvekkili şirket ile ticari iş ortağı … A.Ş. Ve … A.Ş. Ve … A.Ş adlı şirketlere evrakları ve dava konu arkası tamamen boş olan çeklerin teslimi amacıyla … Kargo şirketine verildikten sonra kargo şirketi aracında hırsızlık sonucunda ilgili evrakların ve çeklerin zayi olduğunu, çalınan çekler için Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının … esas sayılı dosyası ile suç duyurusunda bulunulduğunu, çalınan çeklerin hamili olan …. A.Ş. Ve … A.Ş.’ye çalındığına dair bilgi verildiğini ve ilgili şirketlerin borçlarının ödendiğini, hamillerden …A.Ş. Çekin kötüniyetli kişilerin eline geçmesi ihtimaline karşı İstanbul …. Asliye Ticaret Mahkemesinin(eski adıyla İstanbul …. Asliye Ticaret Mahkemesi) … esas sayılı dosyası ile çek iptali davası açtığını, ilgili çekler … A.Ş ve … A.Ş.’nin sahte kaşeler ve imzalar ile ciro edildiğini, işbirliği için olduğu beyan edilen … Tic. Ltd. Şti ve davalı hakkında Bakırköy CBS’nun … soruşturma sayılı dosyası ile evrakta sahtecilik suçu ile soruşturma açıldığını, açıklanan nedenlerle, haklı davanın kabulünü, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası icra takibine teminatlı veya teminatsız ihtiyati tedbir konulmasını, davalıya müvekkilin borçlu olmadığının tespitini, haksız ve kötüniyetli davalı hakkında kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE;ispata elverişli herhangi bir delil sunulmadığından tedbir talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının dava dilekçesinde belirttiği iddiaların dayandığı vakıaların özetlerine yer verilmemesi, dava değerinin belirtilmemesi nedeniyle dava dilekçesinin zorunlu unsurları taşımadığını, davacının delillerinin taraflarına tebliğ edilmediği gerekçesi ile davacının delillerine dayanmaktan vazgeçmiş sayılmasına karar verilmesi gerektiğini, müvekkilinin icra takibine konu çeki ticari ilişkiden doğan alacağına mahsuben … Ltd. Şti’den aldığını, ve müvekkilinin diğer şirketleri tanımadığından pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, icra borçlusunun borcun bulunmadığına yönelik iddiaları gerçeğe aykırı olup, haksız ve esnetsi iş bu davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının icra takibine konu çekin arka yüzündeki kaşelerin ve imzaların sahte olduğu iddiası icra takibinin semeresiz bırakmak amacı taşıdığını, cirantaların keşide ve ciro ettiği çeklerin incelenmesi iddiaları ortaya çıkaracağını, müvekkili adına sahtecilik adına açılan bir sahtecilik soruşturmasının olmadığını, açıklanan nedenlerle, takibin tedbiren durdurulması talebinin reddini, yasa ve usule aykırı iş bu davanın usulden reddini bu talebin kabulü görülmemesi halinde haksız ve mesnetsiz iş bu davanın reddini, davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … A.Ş.’nin ticaret sicil kaydı, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyasınını UYAP çıktısı, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İş bu dava, çalınan kambiyo senedine dayalı yapılan icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine ilişkindir.
Somut olayda söz konusu çeklerin zorunlu unsurları ve imzanın salahiyeti konusunda bir uyuşmazlık olmayıp, çekler geçerli ve tedavüle uygun bir çeklerdir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacının temel ilişki içinde olduğu dava dışı şirkete kargo ile gönderdiği çekin kargodan çalınması neticesinde çeki iktisap eden davalı hamilin dava konusu çeki iyi niyetle kazanıp kazanmadığı, borçlu olmadığını bile bile ve davacıyı zararlandırmak için çeki iktisap edip etmediği, noktasında toplandığı açıktır.
Kambiyo senetlerinde, imzaların istiklali ilkesi geçerlidir. Çeke hangi sıfatla olursa olsun imza atarak sorumluluk altına giren her kişi diğer imza sahiplerinin sorumluluğundan ayrı ve bağımsız olarak borç altına girer. Bu husus, 6102 sayılı TTK’nın 677. md. de açıkça ifade olunmuştur. Zincirleme ve birbirine bağlı, lehtardan hamile tam ve düzenli yani kesintisiz cirolar hak sahipliğine karine sayılır. Cirolar arasındaki zincirleme bağlılığın gözlenmesi sadece dış görünüm bakımından yapılır. Başka bir anlatımla, ciro silsilesinin (zincirinin) muntazam bir şekilde birbirini takip edip etmediğini incelerken dış görünüşü incelemek yeterli olup, cirantalardan birinin imzasının sahte olması veya temsilci sıfatıyla senedi imzalayan şahsın imza yetkisinden yoksun olması ciro zincirini etkilemez. Ayrıca imzaların istiklali prensibi gereğince ciro silsilesinde şekli bir eksiklik bulunmadığı sürece çeki elinde bulunduran hamilin iyiniyetli olduğu kabul edilir.
Somut olayda, davaya konu çeklerin ciro silsilesinde şeklen bozukluk yoktur. Davacı, davalı hamilin kötüniyetle çekleri iktisap ettiğini kanıtlamadıkça şahsi def’ileri hamile karşı ileri süremez. Davalı hamilin çekleri iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket ettiği, başka bir anlatımla kötüniyetli hamil olduğu kanıtlanmalıdır.
Davacının davaya konu olan çeklerin kargoda çalınmış olduğundan bahisle şikayetçi olduğu ve ifadesi alınan kargo görevlisinin bunu doğruladığı, dolayısıyla çeklerin çalınması ve davacı ile sonraki cirantalar arasında ticari ilişki olmadığı somut olayda sabittir. Mahkememizce UYAP entegrasyon ekranında yapılan inceleme ve dosyaya arasına alınan iş bu kayıtlar uyarınca davalı …’e ait benzer mahiyette 35 sayfa ve 300 ün üzerinde gerek hukuk ve gerekse ceza davalarının olduğu ve aynı şekilde mahkememizde bulunan …Esas Sayılı dosyalarının da benzer olduğu, kargoda çalınan çeklerin aynı yöntem ile davalı … in eline geçtiği, sadece davacısının farklı olduğu anlaşılmıştır. Davacıları farklı olan, ülkenin farklı yerlerinde kaybolan çeklerin genelde aynı cirantaların imzası ile …’in eline geçerek son hamil olarak bankaya sunulması, bu cirantaların şirket olması ve bu şirketlere ulaşılamaması hayatın olağan akışına uygun olmadığı gibi …’in iyi niyetini ortadan kaldıran organize bir durumun olduğunu göstermektedir. Nitekim …’in dava konusu çeki ne şekilde elinde bulundurduğunu açıklayamaması kötüniyetli olduğunun kabulünü gerektirmektedir. Tüm bu deliller nazara alınarak ceza yargılamasının sonucunu beklemekte yarar görülmemiştir.
Bu açıklamalar ışığında davalı hamilin kötüniyetli olduğu kabul edilerek davacı tarafın davasının kabulüne, davacının Bakırköy …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasından ve takibe konu çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespitine ve dosya kapsamı itibari ile davalı … ‘in kötü niyetli olduğu anlaşıldığından takip konusu çeklerin miktarı olan 28.559,00 TL üzerinden hesaplanan ve %20 orana tekabül eden 5.711,80 TL kötü niyet tazminatının davalı …’den alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile
Davacı tarafın Bakırköy …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespitine
2-Dosya kapsamı itibari ile davalının kötü niyetli olduğu anlaşıldığından takip konusu çek miktarı olan 28.559,00 TL üzerinden hesaplanan ve %20 orana tekabül eden 5.711,80 TL kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.950,86-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 204,26-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 1.746,60.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 25,20.-TL başvurma harcı ve 204,26-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından dosyada yapılan 133,00-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,

6- Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 3.427,08 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
HMK 392/2 maddesi uyarınca kararın kesinleşme tarihinden itibaren 1 (bir) aylık yasal süre içerisinde tazminat davası açılmadığı takdirde teminatın yatırana iadesine,
7-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/02/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır